yaş ilerledikçe artan şeyler

yorgunluk,pişmanlık.

göt korkusu.

bu ülkedeki gelecekten, anne babanın sağlığından, sonra dönüp şöyle arkana, breh breh günahlara bak nasıl aklanacağım demekten, her şeyden duyulan bir korku.

napıyorum lan ben burada? sorusunun zihni meşgul etme süresi.

sinir katsayısı

rahatlık. psikolojik rahatlık hem de. eskiden utanılan, çekinilen, rezil oldum hissinin esamesi okunmuyor.

umursanması gereken her şey. yaş ilerledikçe tuvaleti bile umursuyorsun yoksa bebekken nereye yaptığın pek de umurunda değil.

kilo

sinir katsayısı. hem de 2. dereceden bir parabol gibi düşünün, her geçen yılda katlanarak artıyor.

yaşım ilerledikçe şüpheciligim artıyor, hiçbir dünya görüşüne bağlı kalamıyorum.sürekli kendi fikirlerimi çürütme eğilimindeyim.en saçma fikrin bile mantıklı yönlerini görebiliyorum.

sorumluluk ,stres.

yorgunluk

tecrübe
kilo
boşverme
saçlarındaki aklar
tansiyon

yıllar içinde katılaşacağım söylenirken daha da duygusallaşıyorum. şikayetçi miyim bilmiyorum ama sanki hissetmem gerekenden 5-10 kat fazlasını hissediyorum. bunu da yorucu buluyorum. çünkü "yagami, hep böyle sürerse?" diye düşünmek yorgunluğumu da aynı ölçüde katlıyor.

bir şey oluyor mesela. benimle ilgili olup olmaması önemli değil. eğer beni etkilediyse uzun bir süre zihnimdeki trafiğe dahil oluyor. hayatta şahit olduğum ve hafızam dahilindeki tüm trajediler o bahsettiğim trafikte bir konvoy oluşturmuş ilerliyor. bir de kornaya basıyor utanmazlar. tam olarak mecnun'un söylediği şu şeyi yaşıyorum:


hele bir de yaş ilerledikçe çözüm odaklı bir duygusala dönüşüyorum. aman aman..

yetiştirememek kaygısı.
iş olsun, kendine katacakların olsun yani bir bakıma her şey. bir şeylerin ucundan tutup yoluna koymak gerekiyor ve zaman beklemiyor.

baş ağrısı. her geçtiğim sene daha da artıyor... muhtemelen artan baş ağrısı değil stres ama olsun.

sorumluluklar

ölüm korkusu.

daha az risk alarak kararlar vermek

kabullenişin ve teslim olmanın kolaylaşması. artık öyle karamsar ve isyankar bir yerden değil, tam tersi bir olağan, doğal olgunlukla gelen iyi kötü her şeye kucak açmaya başlıyor insan.

akşamları çorap giyme ve sırtına bir şeyler alma sıklığı.