dün gece 2' idi sanırım .
devamını gör...
2 gün önce. ağzım kulaklarımdaydı. kargomu açtım ve küçük iskender'in kitabını okumak için sayfaları çevirdim. ilk sayfada iskender'in küçüklüğü vardı , kucağında bebek kardeşi. hüngür hüngür ağladım o adama. çünkü kendimden bile daha çok seviyorum o'nu. çünkü hayattaki en büyük acım onunla tanışamamak, onun toprağın altında oluşu. artık bir önemi yok şiirin...
devamını gör...
hamileyken midem yandığı için uyuyamıyordum. sinirden kalkıp hüngür hüngür ağlamıştım. ahahaha. şimdi çok komik geliyor.
devamını gör...
az önce.
devamını gör...
bugün.
çaresizliği damarlarımda hissettim ve ağlayıp sinirimi boşalttım. çaresizlik hissi geçti mi? hayır. neyse en azından sinirlerim boşaldı.
devamını gör...
dün çok sevdiğim sevgilim beyle tartıştıktan hemen sonra fotoğraflarımızı başka yere aktarırken güzel anılarımızı gördüm ve salı gideceği için epey ağladım.
devamını gör...
ağlama duvarına dönmüş buralar üzgünüm. her duygu yaşama dair
devamını gör...
dün, duştan çıkınca üşüdüğüm için ağladım.
devamını gör...
bugün. şarkı söylerken hüzünlendim ağladım. *
devamını gör...
dün ağladım baya 1-2 saat, sonra bir küçük devirdim. akşam, başımın ağrısından yine ağladım.
devamını gör...
yurt koridorunda annem ile konuştuğum an...
devamını gör...
uzun zamandır gözyaşı ile ilişkimiz biraz uzak. yani ben zaten ağlak bir insanım ha deyince yer çekimine meydan okuyamayan damlalar gözlerimden aşağıya doğru hızlıca süzülür. hatta bazen yarıştıklarını düşündürür bana. o yüzden birazcık ağlamak, ağlamak değil benim nezdimde.
neyse konu bu değildi ve zaman da değildi aslında. kişisel anı arşivimde bu da dursun yazısı bu tam olarak. unutmayayım diye. çünkü çok uzun zamandır, çoğu şeyi unutuyorum ben. hissetmeyi de unutmuşum. bazı hislerin ne denli güzel hissettirdiğini de. keşfetmek çok güzelmiş mesela. sığınmak bir bebek gibi. yetişkin olmamak bazen.

tesadüf eseri bir öğrencimin önerdiği şarkıyı dinlerken hattın diğer ucunda duyduğum ses içimdeki tüm katmanları salladı. doğru kelime bu. ruhum sallandı. içimi çekmeye başladım. her bir hıçkırık ile hüzün, tedirginlik ve huzur. ve evet! duygular da sallandı. vapurun gürültüsünün arasında rüzgar sesleri kulaklığın ardından ulaşacak kadar güçlüydü. savurdum içimde kötü ne varsa. acıyordu da güzeldi. aynı şarkı tekrar tekrar döndü fonda. ben denize karşı oturup bir bira açtım. hızlıca içtim. bu ara çok hızlı içip çok sarhoş gezdiğim günler var ama bu onlardan biri değildi. onlar eğlenceli ve hızlı anlar genellikle. bu ise sükunet ile ilgili. o sallantının ardından gelen derin bir dinginlik koskocaman bir huzur. ve akan çokça gözyaşı.
devamını gör...
başka bir şehre taşınmanın garipliğini yaşıyorken, bugün biraz ağladım.
devamını gör...
ağlamam geçince söyliycem.
devamını gör...
ıki ay önce, bir tanıdığım öldüğünde.
çocuklarına baka baka ağladım, hâlâ da ara ara ağlıyorum.
çocukları büyüseydi biraz daha.
ama işte hayat öyle bir şey değil.
standartları yok.
devamını gör...
üç gün önce. ama öyle normal bir ağlama değildi umarım bir daha yaşamam
devamını gör...
1 yil once olabilir tam emin degilim
devamını gör...
sadece acının bulunduğu bir dünyada çektiğim acıyı hafifletmek için sık sık ağlıyorum.
buna biraz çaresizlik de denebilir, yapacak bir şeyiniz kalmayınca tek çare ağlamak oluyor.
devamını gör...
dün ağladım hemde salya sümük.
devamını gör...
şuan baya hüngür hüngür ağlıyorum. kuaförün ansızın benim talebim olmadan besleme kahkülü kesmesi.. gerçekten ne zaman uzar bu saç ?durumun feciliği şöyle. saçım kaşlarimin 1parmak üzerinde
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların en son ağladığı zaman" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim