yemek yapmak

anaç ruhunu elleriyle ve zekâsıyla pekiştirmiş insan topluluğu.

bazen en iyi terapi .

kusturmalı sandviç kebabını benden güzel yapan olmasa gerek.

bana kalırsa yemek yemeyi seven her insan güzel yemek yapabilir mesele hamaratlık değil ağız tadını bilmekte. tamam el tadı diye bir şey var herkesin yemeği de yenmiyor ama ben hamarat değilim yemek yapamam diyenlere inanmıyorum sadece kolaya kaçıyorlar isteyen herkes gayet de yemek yapabilir.

bu hayatta bana kattığı 3 şey var:
1- asla aç kalmam, birkaç parçadan rahatlıkla yemek yapabilirim,
2- sevdiğim kişiye ve bana kilo aldırma özelliği,
3- ileride çocuklarımın aç kalmayacağına eminlik, onlara öğretebilecek ve onlarla keyifli vakit geçirebileceğim bir aktive olacak olması.

ben de isterdim yerken, yemek yaparken bir sponsor bulmak da hem karnımı doyurmak hem de bir yandan kazanmak, lol.

elimin lezzetli olduğunu canım anam sağ olsun hep der ama pandemi sürecinde yatkınlığımı daha iyi gördüm. şimdilerde gece atıştırmalıkları için fırın çalıştırır oldum. tostunu ye git uyu dimi? pandemi sabretmeyi de gösterdiyse zaar..

severek yapar aşk ile yerim.

huzur bulduğum sayılı aktivitelerdendir.

üretimden ziyade bir sanattır.

keşke aşçı olsam diye ara ara yükseliyorum, dedemin mesleği olduğundan herhalde. çok keyifli bir aktivite, tariflere bakmadan kendi kafanıza göre yaparsanız ve ortaya güzel bir şey çıkarsa bir süre kendinizi bir şey sanıyorsunuz.

yenebilir bir şeyler üretmek zaten asla sıkıcı bir şey olamazdı.

karantina döneminde öğrendiğim mükemmel aktivite.

yağı eritmeyle başlayıp soğanı öldürmeyle devam eden, yenmek istenen sebze yada et eklenen, can çeken baharatlar ve salçalarla çeşnilenen
yapmak isteyene hiç zor gelmeyen mutfak işi.

yıllardır aynı menü ile
her gün yaptığım iş.
antin kuntin yemeklere hiç girmedim giremem.

mutfağı hunharca dağıttığım terapi niteliğindeki eylem.

annelerin vazifesi gibi görünür. ama aslında anne bu vazifeyi merhamet duygusundan dolayı üstlenir. yaptığında genellikle teşekkür ve güzel sözle karşılaşmaz ve yapmadığında da genellikle ekstra bir öfkeyle karşılaşabilir.

yapılması gereken en güzel davranış eşlerin birbirlerine yardım etmesi ve hiç olmazsa destek olmaları bir güler yüz göstermeleridir. çocukların da annelerinin bu merhametini göz önünde bulundurup yardım edip hürmet göstermeleridir.

kadınların, şefkatlerinden dolayı üstlendikleri ve zamanla görevleri hale gelen iş.
ben yemek yapmayı severim. az önce yedik. ellerime sağlık.

kendine yetebilmenin karnını doyurabilmenin verdiği gururu yaşıyorum bir dönem sürekli dışardan yemek zorunda kalan biri olarak

severek yemek yapınca tadından yenmiyor. yemek yapmak, bana terapi gibi geliyor, çok seviyorum. * bugün yeşil mercimek, kabak ve havuç kızartması üzerine sarımsaklı yoğurt, karışık yeşil salata ile makarna yaptım. eşim de "yemekler, muhteşem olmuş, elinin lezzeti var" dedi. afiyet olsun, elime sağlık. *

planlama, hız ve düzenin anahtar sözcükler olduğu eylem. ne kadar az dağıtarak ne kadar kısa sürede ne kadar çok çeşit çıkartıyorsan yemek yapmayı o denli biliyorsundur.

yarının menüsü bu akşamdan belli olmalı ki kuru fasulyeyi ıslayıp buzluktaki eti çözülmesi için alt rafa alabilesin. hatta bazen haftanın menüsünün altyapısı bile hazırlanabilir kuru fasulye pişirilip buzluğa atılmak suretiyle. yoksa akşam işten geldikten sonra kuru fasulye yapacağım diye tutturup gece saat onda yarı pişmiş bir şeyi tabağa koymak değildir konu.

çılgınca dağıttığın o mutfağı, gece yarısına kadar toplamak hiç değildir. bilinen bir tabire göre: tencerenin kapağında doğrayıp içinde pişirmektir. soğan tencerede kavrulurken seyretmeyip toplamaktır çıkardığın bulaşığı. elin boşa çıktığı anda yıkamaktır kesme tahtasını. tezgahı şöyle bir silivermektir salça kavrulurken. yere dökülen bir şeyi, ocağı takip etmediğin ilk fırsatta paspaslamaktır.

geniş zamanlarda bilinçli bir şekilde hız kazanmaya çabalarsan dar vakitte hayran bırakırsın lezzetli yemeklerine. evdeki ergen kişisi, sadece yemek yapanı izleyerek birçok şey öğrenebilir yemek yapmak konusunda gizil öğrenme yoluyla. koy önüne sarımsağı, maydanozu ayıklasın bir yandan izlerken seni. ben ne kursa gittim ne dersini gördüm. mutfaktaki masada maydanoz ayıklarken hiç çabasız öğrendim halamın efsane yemeklerinin nasıl yapıldığını.