zenginler kötüdür algısı

beklentiler bunu söyletir. birinden yahut bir şeyden bir beklentin varsa o senin iyi ve kötü terazinde sallanmaya mahkumdur.

saçmalıktır. the purge zengini gibi sanıyonuz herhalde insanları ahdjrhrhd.

iklim değişikliği bm'ye göre dünyanın en zengin %1’i, en yoksul %50’yi emisyonlarda ikiye katladı..özel jetlerin ve helikopterlerin kullanımı büyük karbon ayak izlerine neden oluyor.

son dönemde normal yollarla zengin olanlar arttığı için böyle bir algı mevcut
aşırı mal mülke mutlaka yalan dolan hile adaletsizlik karışıyor

kötü anne babanın iyi kız çocukları vardır.(mutlaka)

fakir olduğumuzu yüzümüze vuran başlık.
bence tanısak severiz. sanki fakirler iyilik meleği!

yoksullar da kötüdür ama zenginler kadar güçleri yoktur.

fakir bireyin sahip olduğu benlik duygusu demokrasi eşitlik arayışıdır, bu duygular duygusal, itaatkar ve zayıf yanını ortaya çıkarır.
fakir insanın sahip olduğu toplum içinde maddisel unsurların getirdiği saygı, özgüven, üretkenlik özellikler kısıtlaması bulunduğundan. bu, kişiyi daha çok toplum kültürünün katı adetlerine sahip çıkmayı ve uygulamayı kendine varoluş biçimi benimser.

zengin birey, benlik duygu ve kültürel bağımlılıklarını önemsemez özünde yatan her katı kültürün içinde bulunduğu durumun kâr katkısı getiremeyeceği bilincinde, bu durum zengin birey için alt sınıfın kültürel ve demokrasi arzusu, toplumun siyasi düşmanlığı, dinsel düşüncenin temel yasakları, siyasi görüşün sınır savunması vb. ilgilenmez.

buda fakirin zengine karşı, faşist ayrıştırıcı ve eşitsizlik inancına sürüklüyor.

zengini ise fakirin üretkenlik ten uzak zengin bireyi yalnızca maddi unsurları doğrultusunda saygı duyulduğu inancına sürükler.

öz tanım: her insan eşit derecede saygınlığa sahiptir, fakir zengini üstün görmesi ahmaklığındandır. zenginin fakiri zayıf görmesi egosundandır.

zenginlik makam gibidir, o üne kavuşan insan muhtemelen değişir. ancak yine de insanları böyle ayırmamak gerekiyor.

sosyalist bir algıdır. propaganda amaçlıdır. ajitasyon ise şöyle der : zenginler ve zenginlik kötülüğün savaş atlarıdır.
zengin insan iyi olabilir. * zenginlerin ve zenginliğin iyi olmak gibi bir misyonu yoktur.

aynı işi yapan rakip iki kişi tanıyorum.
ikisi de oldukça zengin ve sıfırdan gelmişler.
biri kalender, kötü gün dostu. gel desin şimdi giderim.
diğeri p*ştun önde gideni.
iyilik kötülük paradan değil, karakter meselesi.

yeşilçam'daki solcu yönetmenlerin yarattığı algıdır. o şeytan yönetmenler, yine katil ve barzo olan yılmaz güney'i kahraman diye şişirip önümüze koymuştur.

zengin olsam çok iyi olurum kesin .en azından mekan sahibi hakkımda öyle der.

bak beyim, sana iki çift lafım var. koskoca adamsın. paran var, pulun var, herseyin var. binlerce kişi calışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle oynamak? yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu, karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? ama nasıl yakışmasın! sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. ama ben boşuna konuşuyorum. sevgiyi tanımayan adama, sevgiyi öğretmeye çalışıyorum. hıh, sen, büyük patron, milyarder, fabrikalar sahibi saim bey! sen mi büyüksün? hayır, ben büyüğüm! ben, yaşar usta! sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! gözümde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. çünkü biz birbirimizr parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz. biz bir aileyiz. biz güzel bir aileyiz. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? dokunma artık aileme! dokunma çocuklarıma! dokunma oğluma! dokunma gelinime! eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! anlıyor musun, vururum ve dönüp arkama bakmam bile!

algı değil gerçektir. hayatımda bir kere bile yasaları delmeden zengin olan birine denk gelmedim.



(bkz: dinner for few)

fukara avuntusu. aksine fakirler muhtaç olduğundan kötülük yapmaya, suç işlemeye daha eğilimlidir.

tanıdığım bir kız arkadaşım var. kendisi hatırı sayılır şekilde para kazanıyor. taşınmazlar, sabit gelirler vs ailesi ve kendi emekleri ile iyi denilebilecek şartlarda yaşıyor. bunun bir de erkek arkadaşı vardı. hırslı, zeki biriydi ama kızdan görece olarak daha kısıtlı imkanları vardı. kızın bu para pul dengesi ile hiçbir sorunu yokken adam sürekli sahip olduklarının "baba parası" olduğu vurgusunu yapardı. zaman içinde bu imalar siz emek hırsızısınız, bilmem ne olmasa paranız olmaz gibi çirkin imalara evrildi. işin ironik tarafı ise bu adamın bazı kanuna aykırı eylemlerle döneminde ortalama üzeri paralar kazanmış olmasıydı. yaptığı ile insanların hakkına girmeyi "anaşirt" bir eylemdi diye allayıp pullardı. sürekli böyle söylemlerde bulunurken hayali bilmem kaç milyon dolarlık portföy yönetmekti...
demem o ki bahsi geçen zengin siz değilseniz muhakkak içinde bir kötülük ararsınız. genelde insanın doğası kıskanç ve rekabet halinde olduğu için böyle düşünmek de anormal gelmiyor ama bok atmadan önce sınanmadığınız günahla ilgili ahkam kesmemeyi tavsiye edebilirim.

#3029355

---! alıntı !---

insanın doğası kıskanç ve rekabet halinde olduğu için...

---! alıntı !---

(bkz: schadenfreude)

züğürt tesellisi

fakir kıskanması.
zengin kötü olsa, fakirin her şeyden çok inandığı o güç bu zenginliğe engel olmaz mıydı?
hadi bakalım, oturun sabaha kadar düşünün bunu.
"aaaa gerçekten lan! neden öyle?!" kafasına gelene benden 70lik.*