zeytin

her şeyinden (yağı, yaprağı, kendisi, kökü vs) yararlanılan, ege incisi bitki. kuru sele, çizik, kırma gibi bir ton çeşidi olmakla beraber, yeşil kırmasıyla ciddi düşünüyorum. ve evet zeytin dediğin yeşildir, siyahı kömürü anımsatıyor bana.*

bu 3-4 gün içinde yeni bir özelliğini de öğrendiğim ağaç. ateşe çok dayanıklı... 3-4 gündür yanan yerleri geziyorum, nerde ayakta kalmış, kavrulmamış bile bir ağaç varsa hepsi zeytindi. dolgun, sulu, yaprakları, kalın kabuklu ve yoğun gövdesi tam bir ısı canavarı.
kısacası bu evrene gelmiş en mükemmel canlı o.

zeytini sarımsak, zeytin yağı, limon ve pul biber ile karıştırınca güzel bir tadı oluyor.

bereket ve zenginliğin kaynağı. bu ay sonuna doğru zeytin hasadı başlar. bir yanda sofralık bir yanda sıkmalık. sofralıklar ayrılır kalanlar soğuk-sıcak sıkılıp yağı çıkarılır. posasından prina yapılır. eski yağlar sabuna dönüştürülür. asla ziyan olmaz. her yeri kullanılır her şekilde kullanılır. mucizevi.

siyah ve güzel gözlü kedilerin default ismi.

rahmetli dededen, sülaleden gelen alışkanlık, bilgiyle neredeyse tüm ailede halen daha kendimiz yaparız zeytinimizi.
öyle çokça ağaçlarımız yok ama yine de bize yetecek kadar var, yağımız da çıkıyor yeteri kadar.
buyrun size hanımın kırma zeytin salamurası, 4-5 gün sonra hazır.
not: bu sadece yeşil olanından, yeşil zeytini kırıyorsunuz, sonra da suyun içine yatırıp 10-12 gün boyunca bekletiyorsunuz. tabi her gün suyunu döküp yeni su koyuyorsunuz tekrar.
en son hakiki zeytinyağı içine koyarak, üzerine tuzunu siz döküyorsunuz.
biz bir de üzerine kekik atıyoruz bolca, en sevdiğimiz yapım şekli bu.
kırmızı acı pul biber vs. de atan oluyor fakat biz çok tercih etmiyoruz.
çizilmiş olarakta aynısı yapılabilir yeşil zeytinden.

poğaçaların içinde var olduğu söylenen ama henüz bir görenin mevcut bulunmadığı item.

yani,öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,yetmişinde bile mesela,zeytin dikeceksin
*n.hikmet

ölmez ağaç.

zeus kentin koruyuculuğunu vaadettiği yarışmada iki armağan alır. poseidon'dan bir at, tanrıça athena’dan zeytin ağacı. sadece zeus değil athena ile arasında husumet olan poseidon da zeytin ağacından büyülenir.
bunun üzerine athena bir zeytin dalı da poseidon'a uzatır.

- antik yunan’da zeytin ağaçları kanunlarla korunurdu. zeytin ağacını kesenler ölüm cezasına çarptırılırdı.

- zeytin ağacının altında dünyaya gelirseniz kutsal olurdunuz.

- kutsal metinlerde zeytin ağacı adaletin, sağlığın, bereketin, zaferin, bilgeliğin, bolluğun sembolüdür.

- antik mısır, zeytin ağacının nasıl yetiştirileceğini, nasıl faydalanılacağını isis'ten öğrenmişti.

- homeros'un kulağına altında oturduğu bir zeytin ağacının şöyle fısıldadığı rivayet edilir: “herkese aitim ve kimseye ait değilim. siz gelmeden önce de buradaydım, siz gittikten sonra da burada olacağım”

zeytin çekirdeklerinin hiçbiri kendi kendine çimlenemez, malumunuz çok serttirler. bu nedenle de zeytin çekirdekleri içindeki fideciklerin gücü, bu sert kabuğu kırmaya yetmez. bu görevi üstlenmiş bir misyoner var, karatavuk/turdus merula.

zeytin yemeği sadece biz sevmiyoruz, karatavuklar da bayılıyorlar yemeğe. 24-25 cm boyunda ve simsiyah tüylerle kaplı, gagaları sarı bu küçücük kuşlar bir çırpıda yuttukları zeytinlerin etli kısmını sindirirler ama çekirdeğini sindiremezler ve dışkılarlar. karatavukların kursağından geçen, kursaktaki küçük taşlarla ve kuvvetli asitlerle yumuşayan zeytin çekirdekleri yumuşar ve toprağa düştüğünde çimlenebilir hale gelir.

onları avlamayınız ki zeytinsiz kalmayalım!

doğu akdeniz'deki insanların, yabani zeytin ağaçlarında yetişen acı meyveden yağ çıkarmayı öğrenmesi yaklaşık m.ö 6000'lere tekabül eder. mö 5. bin'de insanlar, meyve bahçelerinde kendi zeytin ağaçlarını yetiştirmeye başlamışlardı bile. zeytin yağının varlığı akdeniz diyeti denilen beslenme çeşidinin de temel unsuru oldu. o sayede insanlar zeytin yağını hem lambalarda yakıt olarak kullandılar hem de yiyeceklerini, özellikle yoğurt ve peynir gibi süt ürünlerini daha uzun süre koruyabildiler.

zeytinin sembolü olduğu ve onu, tehdit eden küresel ısınmanın sonuçlarından korumayı teşvik için 26 kasım unesco tarafından dünya zeytin ağacı günü ilan edildi.

zeytin hasadı yaklaşık bir ay önce yapıldı bitti. m.ö. 520 yılına tarihlenen bu anfora üzerindeki görsel antik yunan'da bir zeytin hasadını tasvir ediyor. çok güzel!

muhteşem bir meyvedir. bazıları sunumunu acı yapmasına rağmen vazgeçilmezdir.

çatalla yemek isteyince karşında oturanın tabağına zıplıyor bu nimet.

elle yiyeceksin aga bunu, kaçamayacak.

her yediğimde hıçkırık tutar beni onun için pek sevmem. ama güzel bir yiyecek o ayrı özellikle sabah kahvaltıda çay ile beraber.

zetin tanrıça athenanın insanlara armağanı muhteşem bir meyvedir. benim iki ağacım var, sofralığını kendim yaparım, budanmış odununu kışın yakarım.

herkeş , yediği 5 zeytinin ortalamasıdır.

bu yıl rekoltesi rekor düşüş yaşayan mucize. bizim buralarda yarı yarıya düşüktü, egeyi bilemiyorum. sebebi: kuraklık.

iklim krizi sebebiyle ciddi rekolte düşüşü yaşayan meyve. zeytin yağında önümüzdeki yıl için litre fiyatı 500 liranın üzeri konuşuluyor.

bir kilo zeytin 200 lira olmuş. amanın bu ne? ben zeytini 2.5 kilo alıp 3 ay yediğim için en son aldığımdan beri acayip artmış. ülkedeki zeytin ağaçlarını böyle kesmeye devam edersek zeytinin kilosu gram altını geçecek.

zeytinin sonuna geliyoruz. bundan sonra zeytine özel ilgi göstereceğim.

fatih altaylı nın sunduğu teke tek programında ahmet arslan ve celal şengör le program yaptı o program da celal hoca köylü satıp satıp yiyor ve çalıştıracak eleman bulamıyor gibi ahmakça 2 cümle kurdu
bu cümlelere kesinlikle katılmıyorum çünkü çiftçi bir ailenin çocuğu olarak olaylardan dışarıdan görüldüğü gibi değil çiftçi son 10 senede dar boğazdan geliyor ve bir çiftçi sadece bir işle uğraşmaz zeytinle uğraşan diğer tarlalarını ekip biçer hayvanlarına bakar zaten büyün günü dolu geçer şimdi meseleyi zeytin konusundan ele alalım her sene gübre , mazot , ilaç ve işçi giderleri katlanarak artıyor ve çiftçiler sürekli ilaç ve gübre satıcıları tarafından dolandırılıyor daha çok verim almak için yaptığı bu yatırımlar karşılığına bulmuyor zaten devletin verdiği destek ilaç parasını karşılamıyor kaldı ki gübre ve mazota yetsin daha işçi parasını katmıyorum çiftçiler ne kadar kollektif bir biçimde çalışsada ağır ekonomik koşullar altında sürekli eziliyorlar sonra da piyasaya celal şengör gibi para babaları çıkıyor 5 tl olan tarlaya 500.00 para veriyor adam ömrü hayatı boyunca o tarladan 500 .000 zaten kazanamayacağını biliyor ve artık bu darboğaz çiftçiliğinden kurtulmak için mecburen tarlasını satıyor sakın ha sakın satmasın yapan nasıl yapıyor demeyin çünkü her yörenin kendine göre aksiyonları farklı zaten küçük çiftçi kalmadı çoğu tarlalarını büyük çiftçilere icara veriyor buna zeytinlerde dahil , iş bilmez celal gibiler tarlaları satın alıp çiftçiliğe soyunuyorlar bir kalas bir heves düşüncesiyle ama bilgisiz bir şekilde girdikleri için işçiye ve bilen insanlara ihtiyaç duyuyorlar zeytinin her ağaç gibi bakımı zordur düzenli verim almak istiyorsan gerçekten bu işi toprak bilen biri yapması gerekli hem sen adama ömrü boyunca kazanacağından daha fazla para ver sonra da gel adama dalga geçer gibi gel benim tarlalarımda çalış senin yıllarca elde edemediğin karı ben senin beşeri sermayenle elde edeyim de dahi salaklığı diye bir şey var ya işte celal şengör bu konuda bu ünvana oldukça layık oluyor eğer gerçekten ileride zeytin konusunda problem çekmek istemiyorsak ilk celal şengör gibi para babaları bu tarlalardan elini çekecek sonra devlet düzgün bir tarın politikası oluşturacak başka türlü bu işin sonu çok kötü olucak italya ve yunanistan’dan zeytin ve yağını ithal ederiz artık .