hard rock cafe
ıstanbuldaki şubesi yanılmıyorsam 3 yıl gibi kısa bi sürede kapandı.galatasaray lisesinin karşısında çok çeşitli menüleri olan güzel mekandı yalnız fiyatları o zamana göre baya pahalıydı.
devamını gör...
an itibarıyla 306 yazarın online olması
bu daha başlangıç, nice binlere.
devamını gör...
sözlük yazarlarının olmak isteyeceği ünlü yazarlar
sabahattin ali.
devamını gör...
sigara içmeyenlerin üzüldüklerinde yaptıkları şeyler
daldan dala atlar gibi müzik dinler. oradan oraya geçerken bir bakmışım mahmut tuncer halay çekiyor.üzüldüğümemi yanayım, yanayım yanayım ateşlerde yanayım.. bak yine frekanslar karıştı.*
devamını gör...
araba ile uzun yolculuğu bir seviye yukarı taşıyan detaylar
konforlu bir araba ve yol boyu deli karışık en sevdiğim parçaları dinlemek .
devamını gör...
yaş ilerledikçe korkulan şeyler
annemin ve babamın her gün ölüme biraz daha yaklaştığı.. tamam ben güçlüyüm de annem olmadan kardeşlerime nasıl bakacağım ki? yalnızlık dert değil de bundan korkuyorum.. allah sağlıklı uzun ömürler versin tüm anneler ve babalara.
devamını gör...
türkiye’de asla yaşanmayacak fantastik olaylar
(bkz: sinyal vermek)
devamını gör...
villa alırken dikkat edilmesi gereken hususlar
villa alacak parayı bulabilmek.
devamını gör...
l'autopsie de satan
luis de la higuera'nın 2006 yılında piyasaya sürdüğü, harika bir konusu olsa da bunu hiç etmiş eseri. bu romanı yıllar önce antalya migros avm'nin d&r'ında görmüş ve almak istemiştim ama param yetmemişti, o süre zarfından sonra unutmuştum varlığını, geçen sene bir şekilde hatırlayıp sipariş ettim ve bir köşede okunmayı beklemişti, gün itibariyle bitti.
spoiler vermeden anlatmaya çalışacak olur isem, 1600'lü yıllarda tuhaf bir köye bir kilise inşa ediliyor ve temel atılma kısmında iskelet bulunuyor, bu iskeletin bir azizeye ait olduğu düşünülüyor ama iskelet araştırılmaya başlanıyor, papalık olaya el koyuyor ve işler karışıyor.
bu iskeletin tarihi, kim olduğu, gerçekten bir azizeye mi yoksa başka bir şeye mi ait olduğu kısmını bir güzel merak ettiriyor yazar ama son 20 sayfaya kadar hiçbir şey öğrenemeden bir oraya, bir buraya, "bir an önce bitsin artık..." diyeceğimiz gereksiz ve bir şey kazandırmayan detaylarda boğmuş bizi sevgili yazar. üstüne hiç tatmin edecek bir son olmayınca da kitap oldukça başarısız bir hale bürünmüş...
spoiler vermeden anlatmaya çalışacak olur isem, 1600'lü yıllarda tuhaf bir köye bir kilise inşa ediliyor ve temel atılma kısmında iskelet bulunuyor, bu iskeletin bir azizeye ait olduğu düşünülüyor ama iskelet araştırılmaya başlanıyor, papalık olaya el koyuyor ve işler karışıyor.
bu iskeletin tarihi, kim olduğu, gerçekten bir azizeye mi yoksa başka bir şeye mi ait olduğu kısmını bir güzel merak ettiriyor yazar ama son 20 sayfaya kadar hiçbir şey öğrenemeden bir oraya, bir buraya, "bir an önce bitsin artık..." diyeceğimiz gereksiz ve bir şey kazandırmayan detaylarda boğmuş bizi sevgili yazar. üstüne hiç tatmin edecek bir son olmayınca da kitap oldukça başarısız bir hale bürünmüş...
devamını gör...
vegan olmak için mantıklı sebepler
bir diyetisyen olarak bu konu hakkında şunları söyleyebilirim:
ilk olarak veganlık daha sağlıklıdır demek için çok fazla araştırma yok. fakat tam tersi sağlıksız olduğunu söylemek için de yeterli araştırma yok.
protein konusunda çekinceniz olmasın. gayet bitkilerden de protein ihtiyacınızı tam olarak karşılayabilirsiniz. (ilk 1-2 ay bir diyetisyenden yardım almanızı öneririm.)
söz konusu yaratmış olduğumuz kirlilikler olduğunda bunda en çok payı olan şeylerden biri de çiftlik hayvanları...
ve tabii ki salgın hastalıklar insanların şimdiye kadar geçirdiği neredeyse tüm salgın hastalıklar hayvanlardan geçmiştir.
canan karatay'ın söylediği gibi 'veganların beyni çalışmaz. doğaya bakın et yiyen hayvanlar ne kadar zeki ot yiyenler aptal' sözü tam bir saçmalıktır. doğada bize en yakın beyin yapısına sahip hayvanlar orangutanlardır. ve büyük çoğunluğu yalnızca bitkisel kaynaklarla beslenir. (çok nadiren et tüketen guruplarla karşılaşılmış fakat bu gurupların insanları taklit ettiği düşünülüyor.)
ağır metal birikimi konusuna gelirsek:
basit lise biyoloji bilgisiyle bu konuyu yanıtlamak mümkün aslında. ağır metal birikimi
en az bitkiler (yalnızca su içinde bulunan metal)
orta düzeyde otcul canlılar(ot ile beslendikleri için otların içinde bulunan ağır metal +su ile aldıkları metal)
yüksek düzeyde : etçil canlılar( otcul canlı+su)
en yüksek düzeyde ise : hepçil canlılarda olur.
dolayısıyla vegan olmak ağır metal alımınızı en aza indirecektir.
gdo konusu :
bu da başka bir saçmalık bitkiler gdo'lu yemememiz gerekir...
her ülkenin gdo konusunda uyguladığı prosedürler vardır.
bir tohumun insan gıdası olarak işlenebilmesi için :
avrupa ülkelerinde %0,9
türkiye'de ise %0,8' inin gdo' lu olması lazım
peki bu sınırların üzerinde olan tohumlara ne oluyor?
hayvan gıdası... (gdo ürünler de bizlere söylendiği kadar zarar vermez . öyle ki gdo olmasaydı hepimiz aç kalırdık.)
seçim senin...
ilk olarak veganlık daha sağlıklıdır demek için çok fazla araştırma yok. fakat tam tersi sağlıksız olduğunu söylemek için de yeterli araştırma yok.
protein konusunda çekinceniz olmasın. gayet bitkilerden de protein ihtiyacınızı tam olarak karşılayabilirsiniz. (ilk 1-2 ay bir diyetisyenden yardım almanızı öneririm.)
söz konusu yaratmış olduğumuz kirlilikler olduğunda bunda en çok payı olan şeylerden biri de çiftlik hayvanları...
ve tabii ki salgın hastalıklar insanların şimdiye kadar geçirdiği neredeyse tüm salgın hastalıklar hayvanlardan geçmiştir.
canan karatay'ın söylediği gibi 'veganların beyni çalışmaz. doğaya bakın et yiyen hayvanlar ne kadar zeki ot yiyenler aptal' sözü tam bir saçmalıktır. doğada bize en yakın beyin yapısına sahip hayvanlar orangutanlardır. ve büyük çoğunluğu yalnızca bitkisel kaynaklarla beslenir. (çok nadiren et tüketen guruplarla karşılaşılmış fakat bu gurupların insanları taklit ettiği düşünülüyor.)
ağır metal birikimi konusuna gelirsek:
basit lise biyoloji bilgisiyle bu konuyu yanıtlamak mümkün aslında. ağır metal birikimi
en az bitkiler (yalnızca su içinde bulunan metal)
orta düzeyde otcul canlılar(ot ile beslendikleri için otların içinde bulunan ağır metal +su ile aldıkları metal)
yüksek düzeyde : etçil canlılar( otcul canlı+su)
en yüksek düzeyde ise : hepçil canlılarda olur.
dolayısıyla vegan olmak ağır metal alımınızı en aza indirecektir.
gdo konusu :
bu da başka bir saçmalık bitkiler gdo'lu yemememiz gerekir...
her ülkenin gdo konusunda uyguladığı prosedürler vardır.
bir tohumun insan gıdası olarak işlenebilmesi için :
avrupa ülkelerinde %0,9
türkiye'de ise %0,8' inin gdo' lu olması lazım
peki bu sınırların üzerinde olan tohumlara ne oluyor?
hayvan gıdası... (gdo ürünler de bizlere söylendiği kadar zarar vermez . öyle ki gdo olmasaydı hepimiz aç kalırdık.)
seçim senin...
devamını gör...
yazarların en çok özlemini duyduğu şey
hissetmek.
uzun zamandır ne tam üzülebiliyor ne de sevinebiliyorum. hissizlesmek ,o kadar zor ki*.
uzun zamandır ne tam üzülebiliyor ne de sevinebiliyorum. hissizlesmek ,o kadar zor ki*.
devamını gör...
lisenin son cuması
kıyamet gibidir. karne alırsınız ve kopar kıyamet.
devamını gör...
temel kuvvetler
kuvvet taşıyıcı parçacıklar aracılığıyla ortaya çıkan ve evrenin temeli sayılan 4 kuvvet: elektromanyetik kuvvet, güçlü nükleer kuvvet, zayıf nükleer kuvvet, kütle çekim kuvveti.
buradan gerisi bunların nasıl ortaya çıktığını, çalışma mekanizmasını merak edenler için. uzun olacak biraz ne yazık ki...
***
evrendeki birçok parçacığın birbiriyle ilişkisini açıklayan temel kuvvetler, sanal parçacık adını verdiğimiz atom altı parçacıklar aracılığıyla ortaya çıkarlar. bu sanal parçacıklar, evrenin dokusundan ödünç enerji alarak çiftler halinde var olur, ardından birbirlerini yok ederek ödünç enerjiyi de geri verirler.
***
1- elektromanyetik kuvvet
ışığın hammaddesi olan fotonların taşıyıcılık yaptığı bu kuvvet, elektrik yüklü parçacıkların manyetik alandaki etkileşimleriyle ilgilidir.
kuvvetin ortaya çıkma nedeni momentum aktarımıdır. bunu günlü hayattan bir örneğe benzeterek anlatayım.
2 kayığımız var. birinde siz duruyorsunuz, birinde arkadaşınız duruyor ve yüz yüzesiniz. ellerinizdeki basket toplarını aynı anda birbirinize atıyorsunuz ve herkes diğerinin attığı topu tutuyor. bunu üst üste birkaç kez yaptığınızda, momentum aktarımı nedeniyle kayıklar geriye doğru itilir ve gittikçe uzaklaşırsınız birbirinizden.
tersini düşünelim. bu kez kayıklarda birbirinize sırtınız dönük şekilde duruyorsunuz. ellerinizde birer bumerang var. bunları fırlatıyorsunuz ve birbirinizin attığı bumerangları tutuyorsunuz. bu kez sırt sırta olup bumerangları yüzünüzün dönük olduğu yere doğru fırlattığınızdan, negatif momentum aktarımı yapmış olursunuz.
şimdi gelelim konuya... 2 mıknatısın birbirini itmesi ya da çekmesi, tam da fotonların bu momentum aktarımı sebebiyle gerçekleşir. aynı türden yükler birbirini iterken, farklı türdekiler birbirini çeker. çünkü yükler arasında her zaman bir enerji dağılımı oluşur ve yükler, doğanın kanunları gereği en düşük enerji olan bölgeye doğru hareket ederler.
fotonlar durgun kütleye sahip olmadığından, uzun mesafeler boyunca seyahat edebilirler. bu da, elektromanyetik kuvveti en uzun menzilli temel kuvvet yapmaya yeterlidir.
***
2- güçlü nükleer kuvvet
atomların çekirdeklerindeki proton ve nötronları oluşturan kuark adlı parçacıkları bir arada tutan bir güç var. buna güçlü nükleer kuvvet diyoruz ve gluon adlı parçacıkların taşınmasıyla ortaya çıkıyor.
gluonların da durgun kütlesi yok ama bunlar foton kadar uzun menzillere erişemiyorlar çünkü bunu engelleyen farklı bir özellikleri var. buna renk yükü diyoruz ve başka bir yazının konusu olacak kadar uzun ve önemli. ancak şu kadarını söyleyeyim, renk yükleri de elektriksel yük gibi bir parçacık özelliği ve gluonların kısa süre içerisinde, etraflarındaki diğer parçacıklarla etkileşime girmesine neden oluyor. bu nedenle fotonlar serbestçe hareket ederken, gluonlar hemen bağlanıyor.
***
3- zayıf nükleer kuvvet
radyoaktivite dediğimiz şeyi hepimiz biliyoruz. bu olayı gerçekleştiren atomlar, kararsız çekirdekler olarak anılır. evrende kararsız olan her şey gibi bunlar da kararlı duruma geçmek için çekirdek yapılarını değiştirirler ve radyoaktif hale geçerler. çekirdek bozunması dediğimiz bu olaylar w ve z bozonlarının değiş tokuşu ile gerçekleşir.
örneğin bir protondan nötrona geçiş yapıp yük dengesini koruyacak şekilde kuark dönüşümünü gerçekleştiren ve görevini tamamlayan bir bozon, anında farklı parçacıklara bozunur. bu kuvvetin menzili çok kısadır çünkü bozonlar büyük kütleli parçacıklardır.
***
4- kütle çekim kuvveti
hepimizin aşina olduğu ama ne olduğu tam da tanımlanamayan bu kuvvet, daha çok makro ölçekteki cisimlerin etkileşimlerini açıklar. gezegenler, yıldızlar, kara delikler gibi...
yukarıdaki 3 temel kuvvet, kuantum kuramı ile uyum altında birleştirilmiş durumda. kütle çekimini ise henüz birleştiremedik. bu kuvvetin taşıyıcı teorik parçacığı graviton ama dediğim gibi, teorik. varlığı mümkün görünüyor ama henüz gözlenemedi.
graviton, sicim teorisi ile açıklanabiliyor ancak nasıl çalıştığı henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil. o nedenle ben de size anlatamıyorum. ancak döngüsel kuantum kütle çekim teorisi gibi bazı teorilerle açıklanmaya çalışılıyor. bu kuvvet de kuantum kuramı ile birleştirildiğinde her şeyin teorisi elde edilecek diye düşünüyor bilim insanları.
***
son bir bilgi: modelleme ve gözlemlerden anladığımız kadarıyla, büyük patlama'dan hemen sonra bu dört kuvvet birbirine yapışık durumdaydı ve evren genişledikçe, yani sıcaklığıyla yoğunluğu azaldıkça, bu kuvvetler de teker teker birbirinden ayrılarak, münferit şekilde ortaya çıktılar.
buradan gerisi bunların nasıl ortaya çıktığını, çalışma mekanizmasını merak edenler için. uzun olacak biraz ne yazık ki...
***
evrendeki birçok parçacığın birbiriyle ilişkisini açıklayan temel kuvvetler, sanal parçacık adını verdiğimiz atom altı parçacıklar aracılığıyla ortaya çıkarlar. bu sanal parçacıklar, evrenin dokusundan ödünç enerji alarak çiftler halinde var olur, ardından birbirlerini yok ederek ödünç enerjiyi de geri verirler.
***
1- elektromanyetik kuvvet
ışığın hammaddesi olan fotonların taşıyıcılık yaptığı bu kuvvet, elektrik yüklü parçacıkların manyetik alandaki etkileşimleriyle ilgilidir.
kuvvetin ortaya çıkma nedeni momentum aktarımıdır. bunu günlü hayattan bir örneğe benzeterek anlatayım.
2 kayığımız var. birinde siz duruyorsunuz, birinde arkadaşınız duruyor ve yüz yüzesiniz. ellerinizdeki basket toplarını aynı anda birbirinize atıyorsunuz ve herkes diğerinin attığı topu tutuyor. bunu üst üste birkaç kez yaptığınızda, momentum aktarımı nedeniyle kayıklar geriye doğru itilir ve gittikçe uzaklaşırsınız birbirinizden.
tersini düşünelim. bu kez kayıklarda birbirinize sırtınız dönük şekilde duruyorsunuz. ellerinizde birer bumerang var. bunları fırlatıyorsunuz ve birbirinizin attığı bumerangları tutuyorsunuz. bu kez sırt sırta olup bumerangları yüzünüzün dönük olduğu yere doğru fırlattığınızdan, negatif momentum aktarımı yapmış olursunuz.
şimdi gelelim konuya... 2 mıknatısın birbirini itmesi ya da çekmesi, tam da fotonların bu momentum aktarımı sebebiyle gerçekleşir. aynı türden yükler birbirini iterken, farklı türdekiler birbirini çeker. çünkü yükler arasında her zaman bir enerji dağılımı oluşur ve yükler, doğanın kanunları gereği en düşük enerji olan bölgeye doğru hareket ederler.
fotonlar durgun kütleye sahip olmadığından, uzun mesafeler boyunca seyahat edebilirler. bu da, elektromanyetik kuvveti en uzun menzilli temel kuvvet yapmaya yeterlidir.
***
2- güçlü nükleer kuvvet
atomların çekirdeklerindeki proton ve nötronları oluşturan kuark adlı parçacıkları bir arada tutan bir güç var. buna güçlü nükleer kuvvet diyoruz ve gluon adlı parçacıkların taşınmasıyla ortaya çıkıyor.
gluonların da durgun kütlesi yok ama bunlar foton kadar uzun menzillere erişemiyorlar çünkü bunu engelleyen farklı bir özellikleri var. buna renk yükü diyoruz ve başka bir yazının konusu olacak kadar uzun ve önemli. ancak şu kadarını söyleyeyim, renk yükleri de elektriksel yük gibi bir parçacık özelliği ve gluonların kısa süre içerisinde, etraflarındaki diğer parçacıklarla etkileşime girmesine neden oluyor. bu nedenle fotonlar serbestçe hareket ederken, gluonlar hemen bağlanıyor.
***
3- zayıf nükleer kuvvet
radyoaktivite dediğimiz şeyi hepimiz biliyoruz. bu olayı gerçekleştiren atomlar, kararsız çekirdekler olarak anılır. evrende kararsız olan her şey gibi bunlar da kararlı duruma geçmek için çekirdek yapılarını değiştirirler ve radyoaktif hale geçerler. çekirdek bozunması dediğimiz bu olaylar w ve z bozonlarının değiş tokuşu ile gerçekleşir.
örneğin bir protondan nötrona geçiş yapıp yük dengesini koruyacak şekilde kuark dönüşümünü gerçekleştiren ve görevini tamamlayan bir bozon, anında farklı parçacıklara bozunur. bu kuvvetin menzili çok kısadır çünkü bozonlar büyük kütleli parçacıklardır.
***
4- kütle çekim kuvveti
hepimizin aşina olduğu ama ne olduğu tam da tanımlanamayan bu kuvvet, daha çok makro ölçekteki cisimlerin etkileşimlerini açıklar. gezegenler, yıldızlar, kara delikler gibi...
yukarıdaki 3 temel kuvvet, kuantum kuramı ile uyum altında birleştirilmiş durumda. kütle çekimini ise henüz birleştiremedik. bu kuvvetin taşıyıcı teorik parçacığı graviton ama dediğim gibi, teorik. varlığı mümkün görünüyor ama henüz gözlenemedi.
graviton, sicim teorisi ile açıklanabiliyor ancak nasıl çalıştığı henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil. o nedenle ben de size anlatamıyorum. ancak döngüsel kuantum kütle çekim teorisi gibi bazı teorilerle açıklanmaya çalışılıyor. bu kuvvet de kuantum kuramı ile birleştirildiğinde her şeyin teorisi elde edilecek diye düşünüyor bilim insanları.
***
son bir bilgi: modelleme ve gözlemlerden anladığımız kadarıyla, büyük patlama'dan hemen sonra bu dört kuvvet birbirine yapışık durumdaydı ve evren genişledikçe, yani sıcaklığıyla yoğunluğu azaldıkça, bu kuvvetler de teker teker birbirinden ayrılarak, münferit şekilde ortaya çıktılar.
devamını gör...
boğa burcu
boğa burcuyum. hiç inanmazdım, geç inandım astrolojiye. böyle eğlenceli bir konudan kendimi uzak tuttuğum için çok üzülüyorum.
yemek için yaşıyorum. yemek benim için kutsal bir olay. sevdiğim birine her gün yemek hazırlayayım, her gün masa örtüsü ütüler, masaya canlı çiçekler koyar, yemeği çok özenli sunarım. kendime bile yemek hazırlarken özenirim. asla özensiz bir yerde yemek yemem ve daha önemlisi sevmediğim insana yemek hazırlamam, sevmediğim insanla yemek yemem. aynı ruh hastalıklarını başka boğa burçlarında gördüm. ara ara boğa burcu arkadaşlar ile beraber bir şeyler yapıyoruz, öyle bir yemek yiyoruz ki masaların üzerinde zevkten yuvarlanıyoruz, çığlıklar atıyoruz keyiften.
yemek bizim için seni seviyorum ve seni sevmiyorum anlamına geliyor.
bi gün yemek yediğim mekanda kavga çıktı. bayağı fiziksel olaylar oldu ama tam bilmiyorum, yemek yiyordum çok ilgilenmedim. birbirlerinin saçını başını yolarak masama geldiler ve masayı yerinden oynattılar. çok sinirlendim, kavganın büyüğünü ben çıkarıyordum. uzaklaştırdılar, yemeğe devam ettim. dikkat ettim ne zaman kavga cıkmış olsa, tartışmalar başlasa, ortalık birbirine girse ben yemek yer halde oluyorum. tüm kavgaları kaçırıyorum. çok üzülüyorum buna.
hayatımı günde 2 öğün yemek yiyip her gün 3 saat spor yaparak geçiriyorum. çok zorlaniyorum boğa burcu olurken. bi bıraksam var ya ağır yaşamların en ağır üyesi ben olurum.
boğa burçları kalp siz ve ben. keske birbirimizi yiyebilseydik. keske sevmediğimiz herkes yemek olsaydı, onları bile yeseydik.
yemek için yaşıyorum. yemek benim için kutsal bir olay. sevdiğim birine her gün yemek hazırlayayım, her gün masa örtüsü ütüler, masaya canlı çiçekler koyar, yemeği çok özenli sunarım. kendime bile yemek hazırlarken özenirim. asla özensiz bir yerde yemek yemem ve daha önemlisi sevmediğim insana yemek hazırlamam, sevmediğim insanla yemek yemem. aynı ruh hastalıklarını başka boğa burçlarında gördüm. ara ara boğa burcu arkadaşlar ile beraber bir şeyler yapıyoruz, öyle bir yemek yiyoruz ki masaların üzerinde zevkten yuvarlanıyoruz, çığlıklar atıyoruz keyiften.
yemek bizim için seni seviyorum ve seni sevmiyorum anlamına geliyor.
bi gün yemek yediğim mekanda kavga çıktı. bayağı fiziksel olaylar oldu ama tam bilmiyorum, yemek yiyordum çok ilgilenmedim. birbirlerinin saçını başını yolarak masama geldiler ve masayı yerinden oynattılar. çok sinirlendim, kavganın büyüğünü ben çıkarıyordum. uzaklaştırdılar, yemeğe devam ettim. dikkat ettim ne zaman kavga cıkmış olsa, tartışmalar başlasa, ortalık birbirine girse ben yemek yer halde oluyorum. tüm kavgaları kaçırıyorum. çok üzülüyorum buna.
hayatımı günde 2 öğün yemek yiyip her gün 3 saat spor yaparak geçiriyorum. çok zorlaniyorum boğa burcu olurken. bi bıraksam var ya ağır yaşamların en ağır üyesi ben olurum.
boğa burçları kalp siz ve ben. keske birbirimizi yiyebilseydik. keske sevmediğimiz herkes yemek olsaydı, onları bile yeseydik.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
merhabalar sevgili portakallar!
yayın duyurusunu yapmadan önce herkesin 30 ağustos zafer bayramını kutlamak istiyorum. atatürk'ün izinde özgürce ve gururla, sonsuza kadar kutlayacağımız nice bayramlarımız olsun!
bayramı kutladıktan sonra gelelim bu akşamki yayın duyurusuna;
efendim bu gece saat 22.00'da sözlük radyosunda zafer ve özgürlük temalı şarkıları hep beraber dinleyelim diyorum ne dersiniz?
evet diyenler için ben ve gecenin yıldızları 22.00'da burada olacağız, buyrun gelin efendim.*
tam şuraya sevgili gomercan yetiştirirse eğer gecenin yıldızları afişi gelecek efendim, beklemedeyiz merkez!*
yayın duyurusunu yapmadan önce herkesin 30 ağustos zafer bayramını kutlamak istiyorum. atatürk'ün izinde özgürce ve gururla, sonsuza kadar kutlayacağımız nice bayramlarımız olsun!
bayramı kutladıktan sonra gelelim bu akşamki yayın duyurusuna;
efendim bu gece saat 22.00'da sözlük radyosunda zafer ve özgürlük temalı şarkıları hep beraber dinleyelim diyorum ne dersiniz?
evet diyenler için ben ve gecenin yıldızları 22.00'da burada olacağız, buyrun gelin efendim.*
tam şuraya sevgili gomercan yetiştirirse eğer gecenin yıldızları afişi gelecek efendim, beklemedeyiz merkez!*
devamını gör...
normal sözlük'te futbol konuşulmaması
genel olarak mutlu olduğum konulardan biridir. hiç konuşulmasın demiyorum. ölçülü olmalı.
her şeyin fazlası sıkıyor. içimiz dışımız siyaset, futbol, ilişkiler veya pandemi olunca da olmuyor işte.
her şeyin fazlası sıkıyor. içimiz dışımız siyaset, futbol, ilişkiler veya pandemi olunca da olmuyor işte.
devamını gör...
çocukken aşık olunan ünlüler
kenan kalav.. adam mest ettirirdi.. hey gidi günler.. o zaman da yakışıklı seviyormusum..
devamını gör...


