yazarların itiraf köşesi
başkaları suya taş atsa "ayy, ne güzel attın öyle !!" diye övüp göklere cikarirken kendim çöle piramit diksem "bence daha büyük olabilirdi hem ne var bunda ya, zaten görevim." diyerek bosveriyorum. hep yapmam gereken daha önemli ve ulvi işler olması gerekiyormuş ama ben bir türlü doğru ve güzel şeyler yapamiyormusum gibi hissediyorum. sanki herkes bana katlaniyormus gibi goruyorum. zaman içinde bunun bana ciddi zararlarını görmeye başladım. işte bu yüzden oturdum kendi kendimle büyük kavgalar , dövüşler sonunda bir anlaşma yaptım.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
kendimle ilgili tek bir hedefim var. kendimi sevmek. bunu hiç unutmadan her gün ve her koşulda yapmak. kendime değer vermek.
bugün bu hedefimi gerçekleştirmek için epey yol aldım. mesela sözlükte yazar olmanın bana ne kadar iyi geldiği konusunda kendime brifing verdim. kimse benden bir şey istemediği halde evdeki artik yünleri değerlendirmek için ne kadar güzel bir kırlent ördüğüm konusunda kendi yanaklarımı okşadım. geçtiğimiz yıl örüp hediye ettiğim yastıklar sayesinde bir sünneti yaşattığımı hatırlayıp aynadaki yansimama gülümsedim. doğan cuceloglu'nun bir podcastini dinleyip kendi etki alanımda yaptıklarım konusunda kendimi değerlendirdim. basardigima kendimi ikna ettim, alnımdan öpüp madalya taktim. her an bir şey üretmek her an bir şey başarmak zorunda olmadığımı, çevremdekileri guldurdugum kadar ruhumunda gülmeye ihtiyacı olduğu konusunda beynimi yıkadım. mutlu görünen bir evliligi ve sorunsuz çocukları eşimin tek başına meydana getirmediğini defalarca tekrarladım. uykusuz geçen geceler , doğrusunu bilip ama huzur bozan olmamak için yutulan sözlerin yarisindan çoğunun bana ait olduğunu tesbih çeker gibi söyledim de söyledim.
çok şükür. bugün kendimi seviyorum. yaptığım tüm hatalara, tanıdığım tüm yanlış insanlara, verdiğim iyi ya da kötü tüm kararlara rağmen kendimi seviyorum. kim hakkımda ne düşünürse düşünsün ben böyle olmayı seviyorum.
devamını gör...
saatleri ayarlama enstitüsü
ahmet hamdi tanpınar'ın türkiye'nin doğu ve batı uygarlıkları arasında bocalayışını eleştirel bir dille alaya aldığı romanıdır. tedavülden kalkmış pek çok kelime içerse de dili akıcıdır. severek okunasıdır.
ben aşktan daima kaçtım. hiç sevmedim. belki bir eksiğim oldu. fakat rahatım. aşkın kötü tarafı insanlara verdiği zevki eninde sonunda ödetmesidir. şu veya bu şekilde... fakat daima ödersiniz... hiçbir şey olmasa, bir insanın hayatına lüzumundan fazla girersiniz ki bundan daha korkunç bir şey olamaz...
saat bir vasıta, bir âlettir. tabiî mühim bir âlettir. terakkî saatin tekâmülüyle başlar. insanlar saatlerini ceplerinde gezdirdikleri, onu güneşten ayırdıkları zaman medeniyet en büyük adımını attı. tabiattan koptu. müstakil bir zamanı saymağa başladı. fakat bu kadarı kâfi değil. saat zamandır, bunu düşünmemiz lâzım!
ben aşktan daima kaçtım. hiç sevmedim. belki bir eksiğim oldu. fakat rahatım. aşkın kötü tarafı insanlara verdiği zevki eninde sonunda ödetmesidir. şu veya bu şekilde... fakat daima ödersiniz... hiçbir şey olmasa, bir insanın hayatına lüzumundan fazla girersiniz ki bundan daha korkunç bir şey olamaz...
saat bir vasıta, bir âlettir. tabiî mühim bir âlettir. terakkî saatin tekâmülüyle başlar. insanlar saatlerini ceplerinde gezdirdikleri, onu güneşten ayırdıkları zaman medeniyet en büyük adımını attı. tabiattan koptu. müstakil bir zamanı saymağa başladı. fakat bu kadarı kâfi değil. saat zamandır, bunu düşünmemiz lâzım!
devamını gör...
günlük tanım düzenleme limitiniz doldu lütfen bir süre bekledikten sonra işleme devam ediniz
ne yazması gerektiğini bilmeyip gelişi güzel yazdıktan sonra hatasını fark eden ve sürekli bunu yapan yazarın karşılaşacağı durumdur.
devamını gör...
yazarların bedava olmasını istediği 3 şey
sağlık, eğitim, barınma. bunlar insanın ihtiyacı olan ve devlet tarafından ücretsiz sağlanması gereken ihtiyaçlardır. aslında eklenebilir birkaç şey daha var tabi. acı tarafı bunların ütopya olduğunu bilmek. ücretsiz patates soğan vb. şeyler varken kim ne yapsın sağlığı, eğitimi? yardıma muhtaç toplum oluşturularak kendinizi vazgeçilmez kılarsınız. (bkz: iktidar sahipleri) o nedenledir ki var bi hayalimiz..
devamını gör...
tanımadığı kişiyle hem sizli hem senli konuşan kişi
benimdir, hep sizli konuşursam samimiyetsiz; hep senli konuşursam ise kaba olacağımı düşündüğüm için ikisini karıştıra karıştıra kullanmaktayım. hem böylece ilginç hava katmış olurum kendime, yani herhalde...
karşımdaki de "ne biçim konuşuyor lan bu" diye düşünmeden edemiyordur diye tahmin ediyorum.
karşımdaki de "ne biçim konuşuyor lan bu" diye düşünmeden edemiyordur diye tahmin ediyorum.
devamını gör...
tarihteki muazzam ayarlar
tarihte bazı diyaloglar vardır ki, bir tarafın söylediği söz, karşı tarafı dumura uğratır. ulu önder mustafa kemal atatürk'ün kral edward ile gerçekleştirdiği şu diyalog bu konuşmalara örnektir:
kral edward istanbu'a geldiği zaman, yatından bir motora binerek dolmabahçe sarayı'na yanaşır. atatürk de rıhtımda onu beklemektedir. deniz dalgalı olduğundan, kralın bindiği motor, sürekli inip çıkmaktadır. imparator rıhtıma çıkmak istediği bir sırada, eli yere değerek tozlanır.
o sırada atatürk elini uzatmış bulunduğundan, kral da ona elini uzatmadan önce mendiline silmek ister. ama atatürk hemen devreye girer ve:
''yurdumun toprağı temizdir, o elinizi kirletmez.'' diyerek kralı elinden tutup rıhtıma çıkarır.
kaynak.
kral edward istanbu'a geldiği zaman, yatından bir motora binerek dolmabahçe sarayı'na yanaşır. atatürk de rıhtımda onu beklemektedir. deniz dalgalı olduğundan, kralın bindiği motor, sürekli inip çıkmaktadır. imparator rıhtıma çıkmak istediği bir sırada, eli yere değerek tozlanır.
o sırada atatürk elini uzatmış bulunduğundan, kral da ona elini uzatmadan önce mendiline silmek ister. ama atatürk hemen devreye girer ve:
''yurdumun toprağı temizdir, o elinizi kirletmez.'' diyerek kralı elinden tutup rıhtıma çıkarır.
kaynak.
devamını gör...
whatsapp gizlilik ilkesi değişimi
whatsapp, telegram, signal, bip uygulamalarının kullanıcılarından istediği bilgiler:

uygulamaların güvenlik yapısının karşılaştırılması:

kaynak - teyit.org

uygulamaların güvenlik yapısının karşılaştırılması:

kaynak - teyit.org
devamını gör...
yunan tavernasında ortalığı yıkıp geçen kızıl hatun
ademoğluna varoluşu sorgulatan hatundur.
devamını gör...
gereksiz yere pahalı olan şeyler
makarna sosu.
devamını gör...
kırık
kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. yaş ilerledikçe kırık riski de artar.
devamını gör...
1 şubat 2021 izmir depremi
deprem anında gerçekten çok soğukkanlı kalabilen bir insandım fakat 30 ekimden sonra bir de direkt yıkımların olduğu yerde oturmanın vermiş olduğu tedirginlikle, yıkılan binaların görüntüleriyle, yakınlarımızın tanıdıklarının enkaz altında can vermesi sebebiyle o kadar panik oluyorum ki anlatamam. binamız adeta çatırdıyor bu sabahtan beri de art arda deprem olmaya başladı. umarım zararsız bir şekilde atlatmaya devam ederiz. gerçekten bu kadar yakın yaşadıktan sonra olayın ciddiyeti çok daha farklı bir boyuta geçti.
devamını gör...
zamanla öğrenilen şeyler
insanlara güvenmemek.
devamını gör...
fatih terim belgeseline isim önerileri
(bkz: resultante importante)
devamını gör...
bdsm
"bayrak devlet sancak millet" açılımıyla yakın zamanda kurulması mümkün olan siyasi parti.
devamını gör...
aborjinler
ilkel halde yüzyıllarca yaşayan avustralya yerlileri.
buzul çağdan önce asya ile avustralya arasında kara bağlantısı olmasıyla gruplar ve kabileler halinde avustralya’ya göç ederler. buzul çağının gelip çatması neticesinde eriyen buzullar karaları kaplayıp denizlerin oluşmasına neden olur. bu sebepten çok uzun bir süre avrupalı tüccarların gelişine kadar taş çağını yaşar aborjinler.
“aborjinler, neden diğer insanların doğum günü partilerini kutladıklarını bir türlü anlayamamışlardır. onlara göre yaşlanmayı sağlamak için bir gayret göstermeye gerek yoktur ve kendiliğinden olur. onlar, daha mükemmel olmayı kutlarlar. eğer geçen yıla göre daha iyi, daha bilge olunmuşsa, bu kutlanacak bir şeydir. ve bunu ancak sen bilirsin ve kutlama partisinin ne zaman olacağını kendin söylersin! "
marlo morgan - bir çift yürek.
buzul çağdan önce asya ile avustralya arasında kara bağlantısı olmasıyla gruplar ve kabileler halinde avustralya’ya göç ederler. buzul çağının gelip çatması neticesinde eriyen buzullar karaları kaplayıp denizlerin oluşmasına neden olur. bu sebepten çok uzun bir süre avrupalı tüccarların gelişine kadar taş çağını yaşar aborjinler.
“aborjinler, neden diğer insanların doğum günü partilerini kutladıklarını bir türlü anlayamamışlardır. onlara göre yaşlanmayı sağlamak için bir gayret göstermeye gerek yoktur ve kendiliğinden olur. onlar, daha mükemmel olmayı kutlarlar. eğer geçen yıla göre daha iyi, daha bilge olunmuşsa, bu kutlanacak bir şeydir. ve bunu ancak sen bilirsin ve kutlama partisinin ne zaman olacağını kendin söylersin! "
marlo morgan - bir çift yürek.
devamını gör...
kitap alıntıları
hemingway'in çanlar kimin için çalıyor kitabında geçer.... şunu sorar hemingway:
"şimdiden başka bir şey yok. ne dün var ne de kesinlikle yarın. bunu öğrenmen için kaç yaşına gelmen gerek?"
"şimdiden başka bir şey yok. ne dün var ne de kesinlikle yarın. bunu öğrenmen için kaç yaşına gelmen gerek?"
devamını gör...
kablolu kulaklık
yerini hic birsey tutamaz. 20 euroluk emektar sony kablolu kulak ustu kulakligimi an itibari ile hediye gelmis olan kapak fotografimdaki 250 euroluk kablosuz plantronics marka sozde premium kulakligima tercih ettim. oh be...
devamını gör...
güzel günler göreceğiz güneşli günler
(bkz: nikbinlik)
devamını gör...
ben hep haklıyım insanı
annelerdir efenim. evet sen haklısın dediğini hiç duydunuz mu? evet, o terliği boşa fırlattım kusura bakma dediğine de şahit olmamışsınızdır. her koşulda her şartta haklı konumundadırlar. şaşmaz.
devamını gör...
