kedileri seviyorum diyene köpekleri neden sevmiyorsun faşist demek suretiyle yapılan eylemdir.

telefonum/bilgisayarım var, internetim var ve asla iyi yönde değerlendirmek istemediğim bolca zamanım var. yapacak daha güzel bir şeyim olmadığına göre aklımın yettiği kadar yargı dağıtayım.

ya da

kendimde sevebileceğim hiçbir şey yok, tanımadığım insanlardan nefret etmek kendimden nefret etmekten daha kolay. kendimden o kadar nefret ettim ki nefretimle dolup taşıyorum eylemleridir.

bir öneri olarak, afrika’daki çocuklar ölmesin diyene de asya’daki çocuklar umrunuzda değil zaten diyebilirsiniz.
devamını gör...

bir öyküyü,şiiri,denemeyi bitirdiğiniz o andır.yani bir şey yarattığınız zaman böylesi bir şey yaşanabilir diye düşünüyorum.
devamını gör...

daha birkaç yıl önce kızılderili topraklarına gelen beyaz adamlar, 1867'de kabilelere ulaklar gönderdiğinde tosawi, comanche kabilesinin reisiydi. bu ulaklar dediki, gelip teslim olmayan herkesi düşman sayıp, saldıracağız. bazı kabileler bunu umursamadı, çünkü asırlardır kendi ülkelerinde barış içinde yaşıyorlardı ve niye gidip beyazlara teslim olsunlardıki. ama tosawi onlar gibi değildi, kabilesini alıp beyazların kalesine götürdü. generalin karşısına çıkarıldığında, hemen gelip teslim olduğu için beğenileceğinden emindi ve yalakalığını yaptı. kırık dökük bir ingilizce ile "ben tosawi, iyi kızılderili" dedi. tosawi'nin bu yalaka sözlerine rağmen general sheridan "gördüğüm en iyi kızılderili, ölü kızılderilidir" dedi. bu olay o kadar meşhur oldu ki, başka ülkelerdeki ırkçılar bile kendi ülkelerinin etnik halkları için kullandı.
devamını gör...

maşallah hocam maşallah
devamını gör...

alber camus'nün başyapıtı olan kitap. camus bu kitabında da aslında varoluşçu felsefe ve kendi felsefesini bizlere roman yoluyla anlatmıştır. camus yaşamın çok fazla ciddiye alındığından ötürü varoluşsal sancılar çekildiğini, yaşamın da intiharın da absürd olduğunu bir çok eserinde bizlere anlatmaya çalışmıştır. bu kitapta kahramanımız meursault adında bir fransız'dır. hayatı umursamayan, kayıtsız, işiyle evi arasında yaşayan, apartmanındaki komşularına bile kayıtsız bir adamdır. o kadar umursamazdı ki annesinin ölümünden bahsederken: bugün annem öldü belki de dün, bilmiyorum. diye bahsederer. sıkılıyordur. bir gün hiç alakası olmayan bir durumda bir cinayete karışır ve cezayir'li bir arap'ı öldürür. sonrasındaki yargı süreci inanılmazdır. idamla yargılanır. hakim cinayetten çok annesinin ölümüne ve yaşamına kayıtsızlığına odaklanır. o ki sanki cinayet işlemesi değil de bu umursamazlığı yargılanır mahkemede. bu sebeple idam karşıtlığı çerçevesinde de değerlendirilmiştir yayınlandığı dönemde. varoluşçu felsefeye ilgi duyanların yabancı'yı ve camus'nün diğer kitaplarını -özellikle sisfos söyleni- mutlaka okumalarını öneririm. kitapta kendisine bile yabancı olan bir adamın hayat karşısında ne kadar yabancı olabileceğini ne kadar yabancılaşabileceğini göreceksiniz.
ülkemizde zeki demirkubuz kitaptan etkilenerek ve esinlenerek "yazgı" filmini yapmıştır. zeki demirkubuz da varoluşçu felsefeden çok etkilenen yönetmenlerimizden.
devamını gör...

akdeniz'in, özellikle de doğu akdeniz'in en önemli limanlarından birisine sahip hatay ilçesidir.

şehir, milattan önce, ıv. yüzyılda makedonya kralı büyük iskender öncülüğünde kurulmuştur. tarih boyunca önemli bir ticaret merkezi olmuş, doğu anadolu'nun ve halep'in limanı olarak işlev görmüştür.

iskenderun limanının önemi ve işlevi, arap-israil savaşları sırasında beyrut limanı'nın kullanılamaz duruma gelmesinden sonra arttı.
türkiye'nin en büyük demir-çelik tesisinin ve fabrikaların kurulmasıyla birlikte iskenderun, tekrar önemli bir sanayi ve ticaret merkezi konumuna yükseldi.
iskenderun'un simgesi haline gelen, şehrin doğu kesimindeki yarıkkaya'da esen şiddetli rüzgârın uğultusu, zaman zaman uzaklardan bile duyulabilmektedir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
anneannemin tatlı kedisi
devamını gör...

seksenlerden kalma glam metalin zirvesinde olan gruptur. girls girls girls

tabi insanın 50'li yaşlarında da seksenlerdeki gibi file çorap neon tayt peruk makyajla gezmesi iyi midir emin değilim.

dübüt: sözlük baya metalhead doluymuş skol kardeşlerim drinking hornları kaldırın \m/
devamını gör...

herhangi bir şeyle dalga geçilmesi hoş değil. dalga geçmek derken benim anladığım şudur, kendisi eğlenmek ya da bazen egosunu şişirmek/rahatlatmak için karşısındakine küçük düşürücü şekilde sözler söylemek ki bunların mizahla ya da espri ile alakası yok. lakin karşındakinin kırılmayacağı biçimde ve onunda eğleneceği şekilde, arada sırada yapılan mizahi esprilere bişey diyemem. mevzu bahis insan olunca saçmalamamaya dikkat etmek gerek.
devamını gör...

pudra şekerli madonna
devamını gör...

kahve... sevemedim gitti bir türlü. bazen içnek için zorluyorum kendimi veya ortama ayak uydurmak için ama yok, çaya ihanet etmiş gibi hissediyorum. çayın o mis kokusu buram buram burnuma gelince hemen yarım bırakıp kahveyi, ezelden ebede yarenime koşuyorum.
devamını gör...

kaç yıllık kocamın o kadar değiştiğini görsem ben de ağlar kaçarım. kadın haklı
devamını gör...

az birazcık yabani olduğunuzun göstergesi olabilse de gereksiz saçma sapan muhabbetlerle vaktinizi ve enerjinizi harcamanızı önleyeceği için mantıklı olandır. sevdiğiniz ve samimi olduğunuz bir insansa buna zaten tanıdık demeyiz. ama onun dışındakilerle karşılaştığımda selam vermek istememeyi geçtim otomatik olarak kafamı çeviriyor, gerekirse yolumu değiştiriyorum. çünkü genelde muhabbet şöyle ilerliyor:
-aa naber ya nasıl gidiyor napıyosun burda... bi ara görüşelim mutlaka
-aynen aynen görüşelim
asla görüşmeyeceğinizi iki tarafın da bilmesine rağmen söylemekten vazgeçmemesi.. hayır bi de banane yani senin hayatının nasıl gittiğinden, burada ne yaptığından. merak etmiyorum ki. ya da sanane benim burada ne işim olduğundan. samimiyetsiz. gereksiz. o yüzden sonuna kadar böyle devam.
devamını gör...

ah be benjamin elimizde büyüdün bi de gidip kürtaj yapıyosun orda burda. yine gözüme portakal kaçtı *

ayrıca bi ara da ufkumu açacak argo deyimlerden faydalanmak isterim teşekkürler. bir sonraki röportajda görüşmek üzere sevgiler.
devamını gör...

pasifik okyanusu başta olmak üzere, genellikle okyanus ve açık denizlerde ortaya çıkan, çok yüksek yıkıcı etkilere sahip olan dev deniz dalgası.

edit: "tsu" liman, "nami" dalga anlamına geliyor.

biz okurken "tusunami" diyoruz, fakat dünya genelinde çoğunlukla "sunami" şeklinde telaffuz ediliyor.

tsunamiler, deniz dibinde gerçekleşen depremler ya da volkanik faaliyetler, denizlerde yapılan nükleer deneme kaynaklı patlamalar, çok büyük boyutlu meteorların yeryüzüne düşmesi, denize çok büyük miktarda madde salınımı gibi olaylar sonucunda gerçekleşebilirler. böyle bir olayın ardından deniz öncelikle kıyıdan geriye çekilir, ardından yüksek bir dalga olarak hızla geri gelir ve önce kıyılarda ne varsa yıkıp döker, sonra iç kesimlere kadar ilerleyerek mal ve can kayıplarına neden olur, fukuşima nükleer santrali'nde meydana gelen kazada olduğu gibi son derece tehlikeli ve sıkıntılı durumlara da yol açarlar.

edit 2: neye benzediğini görmek isteyen için
devamını gör...

bi çay koy da içelim derseniz cevap vermiş olmazsınız belki ama ikinize de iyi gelir. çay içerken sohbet etmek rahatlatır.

kim bilir bu sohbet sayesinde karşınızdaki kişi belkide bir çıkar yol bulur kendi ruhunun derinliklerinde.

paylaşmak ve dertleşmek güzel şeydir vesselam.
devamını gör...

sağlık ile ilgili konularda araştırma yapılırken kullanılan istatistik türü. ayrıca halk sağlığı uygulamaları ve koruyucu sağlık hizmeti açısından çok önemli bir alandır. en güncel örneği verecek olursam, bugün koronanın yayılma, bulaşma veya öldürme hızı gibi bilgiler biyoistatistik sayesinde saptanır.

tıbbi sekreter olarak 2 dönem aldığım ders oldukça faydalı geçmişti..
devamını gör...

1976 yılında kurulan decathlon isimli fransız mağaza zincirine ait doğa, yürüyüş ve kamp ürünleri markasıdır. kıyafetten ayakkabıya, çadırdan termosa ihtiyaç duyulabilecek her şeyi üretirler. fiyat-performans ürünlerine sahiptir.

lolcü selen ukdesidir.
devamını gör...

bizimkiler beni, mutfaktan bir şey getirmem için sofradan kaldırdığında, ufak çaplı bir isyan çıkarasım geliyor. hatta ne ufağı, büyük çaplı.
hayır ben orada, nasıl daha kısa sürede, daha çok şey yiyebileceğimi ya da "çorbayı önce içsem iştahım kapanır mı? en iyisi çorbayı sonraya bırakayım." gibi şeyler düşünüyorum.
yemek yerken bana karışmayın ya hassas noktam.
devamını gör...

bülent ablanızdan mesaj geldi:


(bkz: ablan kurban olsun sana)
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim