nice nice 19 mayısları 29 ekimleri 23 nisanları kutlamak dileğiyle... kutlu olsun efenim.
devamını gör...

farklı ülkelere ait savaş uçaklarının, birbirlerine karşı yaptıkları tehdit amaçlı manevralar için kullanılan tabir.
devamını gör...

bağlaç olan bir kelimedir. ayrımında olunmayan ve bilinmeyen bir durum için kullanılır.
devamını gör...

sezon finaline girdi herhal. buraları okuyorsan seri video at reyiz kuruduk.
devamını gör...


arkadaşım badem ağacı
sen ağaçların aptalı
ben insanların
seni kandırır havalar
beni sevdalar
bir ılıman hava esmeye görsün
düşünmeden gelecek karakış..
açarsın çiçeklerini ..
bense hayra yorarım gördüğüm düşü...
bir güler yüz bir tatlı söz..
açarım yüreğimi hemen
yemişe durmadan çarpar seni karayel
beni karasevda
hemde bilerek kandırıldığımızı
kaçıncı kez bağlanmışız bir olmaza
koo desinler bize şaşkın
sonu gelmesede hiç bir aşkın
açalım yinede çiçeklerimizi
senden yanayım arkadaşım
havanı bulunca aç çiçeklerini
nasıl açıyorsam yüreğimi
belki bu kez kış olmaz
bakarsın sevdan düş olmaz
nasıl vermişsem kendimi son sevdama
vur kendini sen de bu güzel havaya


muhteşem dizelerin yazarıdır.
devamını gör...

hannibal ve american gods dizilerinin genç senaristi.. american gods'u boşverin de hannibal gerçekten şu yeryüzünün gördüğü en iyi senaryodur nazarımda.

normalde uyarlamalar her zaman zordur. uyarlama yapılacak olan eser zaten büyük ihtimalle kült olmuştur ve bütün zihinler o eserin öğelerini imgelemiştir. bunun yanında önyargılı bi bekleyiş de vardır. çünkü herkes kendi yargısının doğruluğuna daha yakındır. işte bu dezavantajlara rağmen, hannibal için öyle bir senaryo yazmış ki fuller abimiz... mitolojiden sanat tarihine, felsefeden psikolojiye, tarihten bilime kadar geniş yelpazeli gönderimler içeren, altmetni oldukça sofistike oluşturulmuş ve derinlere saklanmış bir senaryo. alegori ve gerçekliğin iç içe geçtiği, sembolik anlatımın bu kadar 'doğal' bir betimlemesini görmemiştim, hala daha görmedim. evet mads mikkelsen hugh dancy ve laurence fishburne özelinde, oyuncu performansları da çok iyi. ancak eminim ki ted tally, thomas harris diziyi izlediyseler, ayakta alkışlamışlardır. böyle bi uyarlamanın eşi benzeri görülmemiştir. açık söyleyeyim diğer işleri en fazlama ortalama olarak değerlendirilir. böyle bi işten sonra naparsa yapsın, isterse gitsin acemi cadı çeksin çok da önemli değil.
devamını gör...

yahudi mistisizminde geçen figür. kabala ile de ilişkilendiriliyor sanırsam. ilahiyatçılara göre islam kaynaklarında geçen hz. idris'tir. ama bu noktada yahudi tradisyonunda anlatılanlar ile islam kaynaklarında anlatılanlar birbirlerinden çok farklıdır.

enok'un bir de meşhur bir kitabı vardır. apokritif ilan edilip iznik konsülünde kanonik incillere dahil edilmeyen... tarihte son 3000 yılımıza yön veren bir elin parmaklarını geçmeyen insan var. bunlardan birisi de işte roma imparatoru 1. konstantinus. herneyse onu da bi ara anlatırım. kendisi hristiyanlığı romanın resmi dini olarak ilan etmeseydi (ki kendisi ölene kadar pagan kalmıştır ölüm döşeğinde vaftiz olmuştur) hristiyanlık da tıpkı yahudilik gibi ortadoğu coğrafyası ve mezopotamya ile sınırlı kalacak bir ortadoğu dini olacaktı... neyse işte konstantin bu enok kitabını yasaklatıyor falan... sonraları bir iskoç asilzadesi doğu afrika'da yanılmıyorsam 17 ila 18. yy.'larda bu enok kitabının 3 cildini buluyor ediyor falan... en son bir de meşhur 1947'de arap bir çobanın düşen koyununun peşinden girdiği mağarada bulduğu meşhur essenilere ait olduğu düşünülen kumran el yazmaları çıkıyor... enok'un kitabı burada da ortaya çıkıyor...

kitap bu arada baya enteresan. fallen angellar yani düşmüş meleklerden dünyaya inen meleklerden bahsediyor. geleneğe göre düşen melekler dünyada insan kadınlarla birlikte oluyorlar ve nefilim adı verilen dev ırkı ortaya çıkıyor falan... nefilimler sonsuz bir açlıkla doğayı tüketip insanları yiyorlar falan sonrasında insanları yemeye başlıyorlar ve en sonunda da tufan ile helak ediliyorlar...


edit: diablocular orada mısınız ? bakın yoklama alıyorum allah'a yemin olsun ki sınıfta bırakırım. kaytarmak yok dksjghdf
devamını gör...

bulutlu ve nostaljik.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

erkekler ağlamaz şarkısından çok etkilenmişim demek ki.
(bkz: gözyaşlarını içine akıtmak)
devamını gör...

ünlem.

bıraktığı etkiyi abartılı buluyorum. kullanmam gereken yerlerde bile mümkün olduğunca kaçınıyorum. "yok yahu ünlem koyacak kadar da şey değil." diyorum.
devamını gör...

lütfen dur artık abdulseyidbincabbar zira tanımlarını engellesem de başlıkların peşimi bırakmıyor. burnuma ekşi ekşi kokular getiriyor.
devamını gör...

klasik müzik dinlemek, kafamı resetliyor. bir de yürümek. amaçsızca uzun uzun yürümek.
devamını gör...

günümüz erkeklerinin, hatta toplumun istemediği kadındır. malum, güç deyince akla erkek adam gelir ya. çıt kırıldım, mıymıy ve ben bilmiyorumcu kadın seviyor erkekler şimdi ahahahahha. öteki türlüsüyle baş edemez çünkü.
devamını gör...

lütfen batıya doğru da yağabilir mi zira kar beklemekten iflahım kesildi.
devamını gör...

gülünmemesi gereken durumun verdiği gerginlik ve stresin gülme ile dışarı vurulma isteğidir.
mesela ben, düşen fark etmeksizin* düşen kişiye gülerim.
ama bundan bağımsız olarak başlığı görünce aklıma gelen ve günlük hayatta kullanmayı pek sevdiğim karikatürü bırakmak isterim.
birisi size "çocuklarımın babası olur musun?" diye sorarsa siz gülmeyin efendim, ayıp.
(bkz: ay ben gülerim)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

zamanında turgut özal ve eşi semra hanım, amerika'da muhteşem süleyman sergisinin açılışına giderler. semra özal açılış konuşması yaparken kanun yapıcı (law maker) yerine aşk yapıcı (love maker) deyince prenses diana ve konuşmayı dinleyenler kahkahayı basmış uzun süre basında dalga geçilmişti.

şimdiki çok daha güzellerini yapıyor ama dalga geçerseniz kafanıza çay falan atabilir. dikkat etmek lazım.
devamını gör...

"medeniyet" denen kavramdan rahatsız olan bir anlayıştır. "milli marş" değil "ümmi" bir marştır. 11 kıtanın hiç birinde "türk" kelimesi geçmez, hangi millete yazıldığı belli değildir, yani, al bunu endonezya'ya ver onlara da uyar. çünkü içinde din iman geçer sadece.
devamını gör...

ister inanın ister inanmayın, ister 'paranoyak' deyin ister 'abartıyorsun' deyin ama son zamanlarda, evden çıkmaya karar verince; gün içinde ve çoğunlukla geceleyin 'taciz edilirsem ne yapmalıyım, ya biri beni sıkıştırırsa, ya kendimi savunacak gücü bulamazsam?' gibi ve bunun çevresinde dönen sorularla boğuşup uykularımı kaçırıyorum. bunun bir fobi halini alması beni daha çok strese sokuyor çünkü yolda yürürken bile tedirgin hissediyorum. böyle bir fobinin var olup olmadığını bile bilmiyorum ama 36-42 kuzey paralelleri ve 26-45 doğu meridyenleri tacizci ve tacizci destekleyici cenneti olduğundan dolayı bir türlü rahat ve güvende hissedemiyorum. bu tip olaylar her gün bir şekilde karşıma çıktığı için belki de böyle düşünüyorumdur emin değilim. ama benim gibi düşünüp bu düşünceleri yüzünden huzuru kaçmış olan birkaç tane insan olduğuna eminim.
bunu günlüğüme ağlayarak yazmak yerine burada paylaşmak istedim, sevgiler.

edit: bu düzenlemeyi yapıp yapmamak konusunda çok kararsız kaldım çünkü yalan söylemeciler, sana denk gelmiştirciler, abartıyorsuncular ve atma ziyacıların söyleneceklerini biliyordum ama söylemesem de çatlayacağım, çok bile dayandım. bu başlığı açtığım gün saat 17.30 civarı yanımda 2 kişi ile birlikte dışarı çıktık ve otobüsten indikten 3-4 dakika sonra takip edilmeye başlandık. takip edildiğimizi anladığımda o kişiye dönüp rahatsız ettiğini bağırırcasına bakışlar atmama rağmen güldü (evet maske takmıyordu) ve yaklaşık 3 kilometre boyunca üçümüzü takip etti. bazen, peşimizi bıraktı rahatladık desek de 2 dakika sonra 3-5 adım arkamızda beliriverdi aynı pişkin gülüşle. göz teması kurarak ona öldürmek ister gibi bakmama rağmen bu daha da hoşuna gitmiş olacak ki hiçbir şekilde vazgeçmedi bakıp sırıtmaktan. en sonunda dayanamayarak herkesin içinde 'ne bakıyorsun lan iki saattir' diye bağırınca toz oldu birden kendisi.
not: hala diğer insanları korkuttuğumu düşünen olursa psikolog masraflarım için ıban atabilirim.
devamını gör...

bir gecede olmadığı kesindir.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim