hayvanların kulaklarının ve kuyruklarının kesilmesi hayvanların fiziksel anlamda taciz edilmesidir. bu uygulama pek çok ülkede yasaklamıştır. doberman, pitbull, kangal gibi ırklar özellikle bu uygulamanın hedefi olmaktadır. kabul edilemez olan bu davranış hayvanlarda ciddi davranış problemlerine yol açar.
hayvanların iletişiminde beden dili büyük önem taşır. kuyruğun nasıl sallandığı o hayvanın bir sonraki davranışını açıklar. kuyruk rahat bir şekilde ve kuyruk sokumundan kuyruk ucuna kadar sallanıyorsa bu olumlama hareketiyken, kuyruğun sadece uç bölümünün sert bir şekilde sallanması uyarı niteliğini taşır. kulaklar yine hayvanların iletişiminde önemlidir. kulakların arkaya yatması korkuyu ya da endişeyi ifade ederken, dikleşerek yana dönmesi tetikte olmayı ifade eder.
bir hayvanın kulaklarını ve kuyruğunu kesmek bir insanın dilini ve ellerini kesmekle eşdeğerdir. canicedir.bunu yapan kişi hayvansever olarak kabul edilemez. kangalların kurtlara karşı mücadelesinde koruma amaçlı yapıldığı iddiası yine faso fisodur. çünkü hayvana zarar vermeden onu korumanın çok daha etkin ve insancıl yolları vardır.
dobermanların kulaklarını dik tutmak için kestikten sonra genelde alçı kalıbına alırlar. erken sosyalleşme dönemindeki yavrulara uygulanan bu teknik köpeğin yaşadığı travmayı hayatı boyunca sürdürmesine neden olur.
kulağı ve kuyruğu kesilen köpekler iletişim problemi nedeniyle diğer köpeklerin saldırısına daha çok maruz kalır. yine kuşağı ve kuyruğu kesilen köpeklerde agresyon, korku, anksiyete en çok karşılaşılan problemlerdendir.
dobermanlar gerçekte böyle görünür ve onların doğal görünüşü çok daha güzeldir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

-kilo. bu zaten benim yıllardır uğraştığım konu, fazla açıklamaya gerek yok.
-moral. canı sıkkın birine verdiğiniz moral, hem onu hem de sizi rahatlatır.
-dosyalar.* uzun süre üzerinde uğraştığım dosyayı bitirip sahibine verdiğimde acayip rahatlıyorum.
-harçlık. her gün çocuklara veriyorum, üzerimden büyük bir yük kalkıyor.
-akıl/fikir. samimi olarak size fikir danışan birine fikir vermek ve bir gün sizin fikirlerinizle hayatına yön verdiğini görmek acayip güzel bir his.
-umut. kalbi kırık, umudu tükenmiş birine "sen yaparsın" demek ne rahatlatıcı bir şey.
-evdeki fazla eşyalar. muhakkak ihtiyaç sahiplerine verin, nereden bulacağım diyorsanız, belediyeyle irtibata geçin, çoğu belediye gelip evinizden alıyorlar.
-elektronik atıklar. evinizde eski telefon, bilgisayar veya başka elektronik ev eşyaları varsa, kesinlikle çöpe atmayın. elektronik atık firmaları var, onlarla irtibata geçin. büyük bir şehirdeyseniz, evinizden gelip alıyorlar ve o atıklardan elde ettikleri parayla köy okullarına bilgisayar alıyorlar, size de fotoğraflarını gönderiyorlar. atıklarınızın, köy çocuklarına bilgisayar olması muhteşem bir şey..
-yüz. hak eden, sevdiğiniz birine yüz vermek, iyidir, güzeldir, hoştur.
devamını gör...

cahil olup bunun farkında bile olmayan yahut bunu kabullenmeyen kişilerin, başkalarına yüksekten baktığını ve kendini beğenmiş tavırlar eşliğinde boyunu aşan büyük laflar ettiğini ifade eden söz. nadiren "dolu başak eğik durur" şeklinde de kullanılır.

içi dolu dolu olan başak tanelerinin boyunlarını, ağırlıkları nedeniyle yere doğru bükmesinden esinlenerek söylenmiş bir atasözüdür.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
(görsel, twimg. com'dan alıntıdır.)
devamını gör...

narsizm'in genel anlamı sigmund freud dediği gibi "kendimize duyduğumuz sevgiyi anlatan bir kelime" olarak geçer.
narsist kişiler, aslında bir ikilem içinde hayatlarına devam ederler; bir yandan kendilerini çok seven ve büyüklenmeci duygular ve düşüncelere sahipken, bir yandan da sevgiye ve övgüye aç gizlenmiş zayıf bir tarafları vardır. büyüklenmeci yapıyı daha rahat gözlemlerken, bu sevgiye aç kısımları gizlenmiştir. bu zayıflık onlarda utanç duygusunu yaratmaktadır ve depresyona sebep olabilir.
narsistik kişilik bozukluğuna sahip kişiler, ebeveynlerini genelde soğuk ve mesafeli olarak duygu ifade etmekten yoksun kişiler olarak tanımlarlar. bunun bir sonucu olarak da kendi duygularını ifade etmeyi öğrenmekten yoksun kalırlar ve deneyimsizlerdir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sağlık .

dişin ağrısın yeter anlaman için.
devamını gör...

sözlüğün dış mihraklar tarafından oyuna getirilmeye çalışılmasıdır*

şaka bir yana sözlüğün bence en iyi taraflarından birisidir eksi oylama yapıla-ma-ma-sı.
eksi oy :
- yazma motivasyonunu kırıcı bir etkendir.
-ergenlerin ve ergenlikte kalmakta ısrar edenlerin elinde bir intikam silahıdır.
-duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebilmenin önünde bir engeldir.
-kafasını dağıtmak, stresten kaçmak gibi sebeplerle yazan insanların şevkini kırıcı ve tam tersine bir nebze olsa kaçmaya çalıştıkları o dünyadan daha sinir bozucu olan bir şeydir.
devamını gör...

şehrin ortak sosyal alanlarında kadın sayısının çok az olup erkek sayısının görece daha fazla olması.
kadınların özgürce sokağa çıkmaya çekindiği bir şehri sevmek için hiçbir sebep yok.
devamını gör...

ekspresif afazi, tutuk afazi ya da motor afazi de denen broca afazisi* hastanın söyleyeni anlayabildiği fakat akıcı şekilde konuşamadığı oldukça ilginç bir nörolojik hasar.

19.yy'da yaşamış olan ünlü fransız nörolog paul broca * henüz 30'lu yaşlarındayken çalıştığı hastanede 'mösyö tan' diye bir hasta ile tanışır. mösyö tan, ikinci dünya savaşı'nda başına bir şarapnelin isabeti ile konuşma yetisini kaybetmiş bir askerdir. kendisine hastenede ''mösyo tan'' denmesinin sebebi konuştuğu zaman sadece ''tan'' hecesini çıkarmasıdır*. mösyo tan, bu hali ile nörolog paul broca'nın ilgisini çeker. dr. broca hastayı takip etmeye başlar ve bu takip 10 yıl sürer. mösyö tan öldükten sonra dr. broca hiç vakit kaybetmeden hastayı diseke eder*. hastanın beyninin sol hemisferinde* ventroposterior frontal alanda* belirgin lezyon* farkeder. daha sonra da benzer hastaları izleyen broca her seferinde beynin aynı bölümünde bir lezyon olduğunu farkeder ve bu alana ''konuşmanın merkezi'' der, o günden sonra da o alan ''broca alanı'' olarak adlandırılır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

19.yy sonlarında yaşamış olan ünlü alman nörolog korbinian broadmann, beynin bir haritasını çıkarır. haritalandırılan beyinde broca alanı 44-45 numaralı sahaya denk gelmektedir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

broca afazili hasta tutuk konuşur, edatlar ve bağlaçları kullanmaz, cümlenin önemli kelimelerini peş peşe sıralar. bu konuşma şekline telgraf tipi konuşma da denir. hasta basit cümleler kurabilir, edilgen cümleler ve uzun cümleler kurmakta zorlanır/kuramaz.
hastalığın derecesine göre hasta kişi sadece tek hece ile konuşabilir yahut hiç konuşamayabilir.*
hasta kişi çoğunlukla konuşma bozukluğunun farkındadır, bu nedenle depresif ve intihara meyillidir.
en sık nedeni inmedir.

yazıyı uzun uzadıya okuyamayan ya da anlayamayanlar için birkaç broca afazili hasta videosu bırakıyorum:

ileri derecede broca afazili hasta tono man:


daha hafif düzeyde hastalar*:


devamını gör...

her yazar değerlidir elbet. her yazar bir şekilde keyif almak için burada. hiçbirini kınamamak lazım. hepsi de elinden geldiğince hislerini paylaşıyor, değer veriyor. herkesin yüreğine sağlık.
favori olayına gelince takip ettiklerim için elimden geldiğince etkileşimde olmaya çalışıyorum. diğer arkadaşlara yetişemediğim için kusuruma bakmayınız lütfen. herkes değerli bu sözlükte bence. mutlulukla kalınız.
devamını gör...

bilmeden etmeden, körü körüne bağlılık.
devamını gör...

-abi şuradan bi öğrenci uzatır mısın
+sizinki öğrenci mi?
-hayır, hukuk okuyorum ben.
devamını gör...

köpekler bile sahiplerine sadakat ile bağlıyken, bazı irade yoksunu insanların tercih ettiği hayvani bir ilişki türüdür. *
devamını gör...

tarık akan'ın 80 döneminde hapse girişi ve orada yaşadıklarını anlatan kitap. hani kısa bir kitaptır ama insana öyle bir ders verir ki kitap bitince "?!" olursunuz.
100 küsur sayfadır kitap.
devamını gör...

“oysa ben seni bulmaya geldim
kalbine güneşi asmaya geldim.
tükenme....”

devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bengaripsengüzeldünyaumutlu için bir araya gelmiş koro. bizi her perşembe, öncesi ve sonrasıyla birlikte ortalama 3-4 saatliğine dünyadan uzak bir yerlere götüren kadının yüzünde bir gülümseme olabilmek amacıyla kuruldu bir grup yazar tarafından. eminim sözlükte bunu yapmak isteyen bir sürü, biiiirrr sürü başka insan daha vardır ancak kısa zamanımız vardı, bu kadar organize olabildik, affola :)

duygumuzu paylaşan herkese! dünyadan uzak bir yerlerde tekrar buluşmak üzere!
*
devamını gör...

pek iyi sözcüğünden evrilmiş bir kelimedir. ama kullanıldığında pek de iyi hissedilmez. bir şeylerin üstünü kapatmak, daha fazla kendini açıklamakla uğraşmamak, bir şey iyi olmasa da 'aman tamam' denmek için kullanılan bir sözcüktür genelde. bazen de direkt olarak "tamam" kelimesi yerine kullanılabilir.
devamını gör...

gözlerin zamansız bir yağmur gibi
süzülegelir damlalar usulca...
bitap bir sonbahar akşamı gibi
kırık dökük hikayeler..

ve gözlerin baharın en güzel renkleri kimine hayal, kimine sevinçli bakışlar

gözlerin...
en masum, çocuksu bir sevinç
şairin yüreğine serpilmiş duygu mahzeni

kaleme sarılmış en derin duygular
gözlerin...
belki en yalan belki de en gerçek
en derin duygular yüreğe emanet
gözlerin bir hayal gibi...

usulca bir haykırış

bir dokunuş..

bir hoşça kal..
devamını gör...

yok saymaktır. o insana değer vermediğinizi veya o insanın sizin için hiçbir anlam ifade etmediğini hissettirdiğiniz andır. önce umursamaz zamanla sizin değerinizi anlar, sinirlenmeye öfkelenmeye başlar ve zamanla da sizi kaybettigine pişman olur. işte yok saymanın getirdiği o pişmanlık bir insana yapılabilecek en büyük kötülüktür.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim