(bkz: buyrun benim)

neredeyse lise döneminden beri kilom hemen hemen hiç değişmez, boy 1.75,kilo 65.*

öküz gibi yerim, yemek içinde yemek yerim, yemek sonrası yine yerim, çok afedersiniz g*t yok, göbek yok, hiç olmadı, vallahi büyük rahatlık, allah olmayana da versin, amin, nazar etmeyin, sevgiler.
devamını gör...

sadece bir aptal taşlara ya da insanlara takılır.
devamını gör...

uçkurumuza da karışılmasına az kalan iddia. pardon kürtaj meselesi ile karışılmıştı zaten.

dipp: sabah kapıma dayanmasalar bari.
devamını gör...

yanlış: namkör
doğru: nankör

yanlış: rakkam
doğru: rakam

yanlış: haakem
doğru: hakem

yanlış: godaman
doğru: kodaman

yanlış: acıtasyon
doğru: ajitasyon

yanlış: böğrek/böörek
doğru: börek

yanlış: şarz
doğru: şarj

yanlış: yalnış
doğru: yanlış

yanlış: yanlız
doğru: yalnız

yanlış: kiprik
doğru: kirpik

yanlış: uzatarak vaaka
doğru: vaka

yanlış: virüs
doktorların dediğine göre doğru: virus

yanlış: plüton
astronomların dediğine göre doğru: plüto

şimdilik benden bu kadar.

bir de özel isimlerin sonunda sert sessiz varsa yazarken kurala uyarsınız ama okurken yumuşatırsınız. "melih gökçek'in" şeklinde yazılır "melih gökçeğin" şeklinde okunur.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ani geliyorsa ani gider. ara ara geliyorsa düşenceli sürekli oluyor ise tehlikeli. her an her dakika ne oluyor bana? ben insan değil miyim? benim amacım ne? nereye kadar böyle? ve daha bir sürü sorularla karşılaşıp kendinizi sorguya çekmektir bu. basite almayın çok fena bir şey öyle böyle değil, hayat boyu peşinizde.. ben suçsuzum polis bey tribine sokar insanı üstelik polis te sensin şüpheli de. büyüklerimiz çok düşünme evladım hasta olursun, her şey olacağına varır derken küçüklerimiz toka dan başka bir şey takma kafana diyerek ortak noktada buluşturmuştur bizi. bu cevaptan tatmin olmayanlar, üç beş tur atıp gezecek,iki lafın belini kıracak, okuyacak,yazacak. (bkz: bu sefer tamam) ha oldu ha olacak derken gece yatarken yine derin bir of çekecek. sıkıntın ne diye soranlara da yoo öylesine içimden geldi diyecek. yok geçmiyor diyenlerle toplaşıp ağlayalım önerisini sunabilirim. kafadan defetme yöntemini bilen varsa da dinlerim ama üzerine yine güzel bir offf çekerim.
devamını gör...

t: her şeyden önce bir insanın mesleğini ifa ederken öldürülmesi trajedisidir. arkadaşlar polis alması gerekirdi falan demiş ama biz genelde sadece haciz memurlarını alır gideriz ki göz dağı vermeyelim ailede küçük çocuk varsa korkutmayalım. meslektaş arkadaş da böyle düşünmüş olmalı ki kolluk desteği istememiş. başımız sağolsun.

hala yukarıda imanla şereflendir yazan arkadaş var yahu. kardeşim bunun allahla, dinle, imanla ne alakası var. insanın kendi ahlak yasası olması lazım bir kere tutup birini öldüren insan dindar olsa ne olur inançsız olsa ne olur. beyaz olsa ne olur siyah olsa ne olur.

ayrıca her dinde öldürmek affedilmez günahlardandır. senin bu mantığınla ateistler öldürmüyor çünkü allah korkuları var. yeter yahu.

edit: arkadaş hatasını anlamış olacak ki tanımı silmiş. bu tür yeni yazımlara karşı tedbir niteliğinde olması amacıyla silmiyorum tanımın son kısmını.
devamını gör...

2001 yılından beri anne, 2002 yılından beri teyze olaraktan, içine dahil olduğum başlık.
kraliçe elizabeth gibiyim yalnız,
öyle bir takım gençler gibi akşama kadar o sosyal medya senin bu sosyal medya benim, o oyun senin bu oyun benim takılmam.
kendime ve vatana faideli işler yaparım.
bedenime ve ruhuma iyi bakarım.
hasta iken bir kaç gün off oluyorum ama neyse, o kadar küsur kadı kızında da olur.
daha da ne planlarım var pühüüü.
siz internetiniz bitene kadar takılın.
ben bu arada iki tanım gireyim, bir başlık açayım, yemek yapayım, arkadaşımla buluşayım, işe koşayım.
devamını gör...

kutlaması aşırı gereksiz olan günlerden sadece biri.
devamını gör...

işte sanırım hayatımın en zor şeyi de bu. ilk anneannemi kaybettim küçüktüm o zaman ölüm ne bilmiyorum daha. evde ben ablam ve nenemin iki kardeşi bulunuyordu. haber geldi herkes sustu. ölüm sessizliği işte oydu. o an düşündüm şimdi ben bir daha nenemi göremeyecek miydim yani sonsuza kadar gitmiş miydi? köyde onun bana sobada patates yapışını özlerdim ama. gülen yüzünü bana kürtçe maniler okumasını -anlamasam da çok severdim- bunları özlerdim ama ben.
her şey o yıl başladı ben artık köye gittiğimde hep bir eksiktim.

daha sonra birkaç yıl sonra bu sefer dedemi kaybettik o kadar hızlı oldu ki kimse nasıl oldu hala pek anlayamıyor. kanser denen illet benim çakı gibi delikanlılara taş çıkartan dedemi bulmuştu. bir ay... bir ayda gözümüzün önünde o dağ gibi adam eriyip gitti. o gece çok fırtına vardı ve elektrikler sürekli gidip gelince solunum cihazı doğru düzgün çalışamamış ve dedemi kaybetmiştik. o gece halalarım ortalığı ayağa kaldırmış feryat etmişler. uykum ağırdı ben duymadım. sabah öğrendim. ve bir kez daha eksildim. artık bize tahtadan oyuncaklar yapan, şiirler yazan, hep yanımızda olan dedem gitmişti.

daha sonra en acısı belki de amcam. her şey bu sefer dakikalar hatta saniyeler içinde oldu. oysaki o gün çok güzel başlamıştı. köyde toplanmış bütün sülale gidiyoruz piknik yapmaya. doluştuk traktöre ama nasıl mutluyuz. gitti, eğlendik, buğday yıkadık. amcam aşağıdaki küçük havuza bakacaktı. gitti ve geldiğinde elinde bir arı kuşuyla döndü. ama ne güzel bir kuştu o. böyle rengarenk bir kuş. ama kuş ıslaktı sanki yaşamıyordu. amcam havuzda iki kuş görmüş ve onları kurtarıp sudan çıkarmış. biri zaten çoktan ölmüş. ama biri hala yaşıyordu. koydu güneş alan bir taşa kuşu açtı kanatlarını kurusun diye. hepimiz başındaydık merakla bekliyorduk. biraz yemek verdik kuşa. biraz sonra da kanatlandı ve uçtu. önce teşekkür eder gibi etrafımızda uçuştu biraz sonra da gitti. bir canlının hayatını kurtaran amcam nasıl olmuştu da kendi hayatından olmuştu. daha sonra amcam tarlalara bakacağını söyledi ve yokuştan aşağı inerken onu son kez gördüğümüzü kimse bilmiyordu. keşke diyorum keşke amcama dur deseydim ne bileyim en olmadı bir kere sarılsaydım. sonra amcam kalp krizi geçiriyor. tabii diğer amcam motoruyla ona ulaşıyor bir yandan da ambulansı çağırdık ama köydeyiz öyle hemen gelemez. işte amcam, küçük amcamın kollarında vefat ediyor bir nevi. ambulansta yaşatmaya çalışıyorlar ama çok geç. amcam da son günlerde sol tarafım ağrıyor derdi. o olay olmasaydı birkaç gün sonra hafta başında hastaneye gidecekti. hayat işte... o gün anladım dostlar kötü haber tez yayılır sözü gerçekmiş. babam eve bizi son sürat getirdi. traktörde öyle hızlı geliyorduk ki kimse römorkta ayağa kalkmaya bile yeltenemezdi. biz eve geldik annem, babam ve amcamın eşi hastaneye gittiler. babaannem geldi. garibim öyle hüzünlü öyle şaşkın kalmış ki, anlatamam o anki halini. daha on dakika olmadan bütün köy bizim kapıdaydı biz yeni öğrenmiştik herkes nereden duymuştu böyle. ama işte amcam kurtarılamadı ve ben ilk defa babamın ağladığına şahit olmuştum. amcamın cenazesinde ağlamıştı. babasının cenazesinde ağlamayan adam kendine hakim olan adam bir çocuk gibi ağlıyordu kardeşi için. o zaman ölümün acılığını daha iyi kavradım. herkesin babası kendine koskoca görünür ya benim koskoca babam ağlıyordu. hem de nasıl şiddetli. o gün ben bir kez daha eksildim. artık böyle rakı içip çakırkeyif olunca bize hikayeler anlatan bizi gülmekten kıran, benim en sevdiğim amcam artık yoktu.

ahh dostlar bitti mi dersiniz hayır biter mi hiç hepimiz ölümlüyüz sonuçta işte bu ölüm bu sefer de altı ay sonra babaannemi buldu.
canım nenem önce kocasını sonra oğlunu kaybetmenin acısına ancak o kadar dayanabildi. biz daha şehirdeydik. haberi aldık. bir kez daha yıkıldık. nenemi de uzun zamandır görmüyordum. arada arıyorduk. sesimizi duyunca bir sevinişi var anlatamam. benim gururlu, başı hep dik kendime örnek aldığım, gülüşüyle kanadı kırık kuşları bile uçarabilecek olan nenem de artık yoktu. ben bir kez daha eksilmiştim.

dedemlerin evi de amcamlara kaldı. artık o günden sonra oraya pek gitmez oldum. artık dedemle nenem yok ki oranın neşesi yok. ne zaman gitsem sanki her şeyin boynu bükük. bir hüzünlü her şey onları bekliyor belli.
yazım çok uzun oldu ama yazmasaydım da içimde kalırdı bunlar aslında benim kimseye anlatmadığım şeyler. anlatınca gözlerimin dolmasına engel olamadığım her hatırladığımda bir kere daha ağladığım şeyler.
birini kaybetmek çok zor şey. o yüzden hazır hayattayken sevdiklerinize sarılın onları sevdiğinizi hissettirin. çünkü bir gün çok geç olabilir. benim de hep keşke dediğim tek şey onlara son bir kez sarılabilmek olmuştur.
devamını gör...

anlaşılan bu gece de canımıza okuyacak, şaftımızı kaydıracak, verem olma yolunda bir adım daha attıracak program olacaktır.
(bkz: depression is loading)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

mutluolmayibilenbiri varmış
söyleyin ona nasıl başarmış
nizanim gaza gelip reçel yapmış
vişne kime sataşacağını şaşırmış.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kocaeli'den..
devamını gör...

(bkz: yoldaş benjamin franklin)
discord'da bana şiir okuyacağını söylemişti, hatta söz vermişti. çok fena alacaklıyım, evine baskın falan mı yapsam acaba?*
devamını gör...

iyilik yapanı enayileştirmemektir.
devamını gör...

aynen canım markette senin alnındaki "kürt değilim" yazısını görünce öyle demişlerdir muhakkak. kafaya bak, pırıl pırıl.
devamını gör...

kıyaslamak, güvenmemek
devamını gör...

hiçbiri benim yazacağım kadar iddialı olamaz...
(bkz: sakız çiğnemek orucu bozar mı?)
istisnasız her yıl sorulur bu soru, çözüme de bağlanamaz.
devamını gör...

yarıda bıraktım.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

başlıkların geneline, akış ve gündeme şöyle yukarıdan bakıldığında, en fazla ne görüyorsunuz ?
ılim, bilim mi ,
din mi ,
kişisel yaşamla ilgili (ki cinsellik de bu kategoriye sokulabilir) başlıklar mı,
siyaset mi ,
sağlık mı vs. bunları çoğaltmak mümkün.

ne görüyorsunuz arkadaşlar, elbette kişisel algının da bunda etkisi vardır ama, gerçek manada bu tür başlıklar ne kadar ?

mesela ben bu konuyla ilgili açtığım bir başlıkta tam da o an saydığımda , akışta 13 tane bu ve benzer başlık olduğunu tespit etmiştim.
49 başlıkta 13. neredeyse 3'te 1.
biraz fazla değil mi sizce de ?
tüm sorunlar tanımlar bitti de bir tek kişisel cinsel sorunlar mı kaldı çözülmesi gereken .

abartmayın, sadece bunu değil, hiç bir konuyu abartmayın.
daha önce de söyledim sanırım,
özgürlüğünüzü biraz daha faydalı, kisisellikten çıkıp, toplum yararına katkı sağlayacak biçimde kullanmayı deneyin.

bazı yazarlar ısrarla 'hangi devirdeyiz yazılsın ' diyor.
yazılmasın diyen yok ki ,
sadece geneli bu durum esir almasın, sözlüğe bakınca ' biz nereye düştük ' demesin insanlar .

ben hiç kimsenin cinsel hayatında ' ilişki süresi ' ni merak etmiyorum mesela .
o, kişiye, anlık duruma, herhangi bir sağlık soruna bağlı olarak değişir.
biri geliyor , 3 dk. diyor , diğeri 30.
ıyi de kime ne bundan, ayrıca bu işin bir standartı varsa , bunu öğrenmenin yeri burası değil çünkü bu konuda sadece burada değil, türkiyede uzman sayısının oldukça az olduğu biliniyor.
bir zamanlar haydar dümen vardı, bazı gazete dergilerde tam da bu konularda soru cevap şeklinde yazar çizerdi, şimdi ne yapıyor bilmem, oralara gidin dertlerinizi sorunlarınızı yazın çizin, uzmanından bilgi alın .
önemli konular bunlar, buralarda birinin yazacağı bir cevap, kişinin bütün ruh sağlığını bile bozabilir.

o yüzden, gelin dinleyin şu ağbinizi , her merak ettiğinizi buralara yazmayın.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim