mutlu, mutsuz anlarımı paylaşabilmek.. mutlu bir anımı paylaşsam, annem hemen "böyle şeyler paylaşma, nazar ederler" diyor. derdimi paylaşsam, "kol kırılır, yen içinde kalır, paylaşma" diyor. neyse ki beni burada tanıyan yok, o yüzden nazar falan gelmez herhalde.. düşmanlarım da acı çektiğimi görüp sevinemezler. annem de burada yok neyse ki istediğim gibi atıp tutabiliyorum. *
devamını gör...

iron (demir) lakabı ile anılan birleşik amerikalı siyahi boksör.1956'da brownsville, brooklyn'de doğdu.1985'te profesyonel boks kariyerine başladı.1986'da muhammed aliyi son maçında yenen boksör olarakta bilinen wbc ağır siklet boks şampiyonu trevor berbick'i 2.raund'da knockout!la yenerek tarihin en genç wbc ağır siklet boks şampiyonu olarak 21 yaşında tarihe geçti.tyson'ın kariyeri hızla yükselişe geçmişti.

1987'de wba ağır siklet ünvan maçı için yine muhammed ali'yi yenen bir boksör olan larry holmes ile ünvan maçına çıktı.holmes tyson'ın yumruklarına 3 raund dayandı.fakat 4.raund'da tam üç kez yeri öptü ve üçüncüde hakem maçı bitirdi.artık wba kemerinin sahibi'de tyson'dı.1985'ten 1990'a kadar çıktığı 37 maçın tamamını kazandı (33ko).


1990 yılında james douglas ile çıktığı maçı sayıyla kaybetti.ardından 1991'e kadar çıktığı 4 maçı knockout ile kazandı fakat 1991'de abd güzellik kraliçesine tecavüzden yargılanıp suçlu bulundu ve 3 yıl hapis yattı.hapishanede islam'ı seçti ve malik abdülaziz ismini aldı.hapisten sonra ünvanlarını bir süreliğine geri alsada eski mike olmaktan artık çok uzaktı ve maçlarından fazla olayları ile anılan biri haline geldi(barda kavga çıkarmak,rakibin kulağını ısırmak vs.)son maçına 2005 yılında kevin mcbridge isimli kendi klasından çok uzak bir boksörle çıktı ve 6.raund'da maçtan çekilip sonrasında boksu bıraktığını ve içinde boks yapmak için bir heyecan kırıntısı dahi kalmadığını belirtti.



bokstan sonraki kariyeri ise boks kariyerine benziyor desem çokta yanılmış olmam herhalde.


3 haziran 2005'te usa today ile yayınlanan bir röportajda tyson, "tüm hayatım boşa gitti - başarısız oldum" dedi. şöyle devam etti: "sadece kaçmak istiyorum. kendimden ve hayatımdan gerçekten utanıyorum. bir misyoner olmak istiyorum. insanların beni ülke dışına kovduklarını bilmelerine izin vermeden onurumu koruyarak bunu yapabileceğimi düşünüyorum. hayatımın bu kısmını bir an önce bitirmek istiyorum. bu ülkede benden iyi bir şey gelmeyecek. insanlar beni o kadar yükseğe koydular ki; bu imajı yıkmak istedim." tyson çok para harcamaya başlamış, phoenix, arizona yakınlarındaki lüks bir yerleşim bölgesi olan paradise valley'deki 350 güverciniyle ilgilenmektedir.


şu sıralar abd'de yasal olarak marihuana yetiştiriyor ve tüm enerjisini bu işe vermiş durumda.tyson uzun zamandır bir içici olduğunuda son yaptığı roportaj'da itiraf etii.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

aynen bu şekilde..
devamını gör...

bir durumun kişiye yarar sağlamaması. onu bulunduğu konumdan daha geriye itmesi. zararı dokunan şeyler anlamındadır. fransızcadan dilimize geçmiş sözcüklerden biridir.
devamını gör...

tolstoy olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...

eskiden günde en az 4-5 saatimi geçirirdim ekşi sözlük’de, şimdi artık 5 dakika bile durmuyorum. hızlıca gündeme bakıp, mesaj gönderenlere cevap atıp, dostlarla merhabalaşıp buraya geliyorum.

burası, kafa olarak da sözlük olarak da daha kaliteli buna eminim. o eskilerden kalan amatör ruh, saygı, sevgi, naiflik burada var. ekşi’nin o iğrenç meta kokan havası yok. paranın kullarıyla “gerçek yazarlar” arasında bir fark olmalıydı. işte o fark kafa sözlük’tür.

sorunun cevabına gelince; kafa sözlük’ten sonra ekşi’ye girdiğimde kendimi bok çukuruna girmişim gibi hissediyorum resmen.

bilmeyen için not: parasını vermek karşılığında istediğiniz başlığı açtırabiliyorsunuz orada. o yüzden, mesela çocuk ve hayvan tecavüzcülerini savunan, onları haklı bulan tipler orada rahatlıkla o iğrenç başlıkları açıp, entryleri girebiliyor. ucuz sanatçımsı kişilerin boktan reklamları, kalitesiz ürünlerin sahte tezgahları, akepe güzellemeleri, cinsiyetçi başlıklar vb. de cabası.
devamını gör...

va böyle bir şey sayın yazarlar.insan kendisi kazanınca kolay harcayamıyor daha doğrusu çarçur edemiyor. oysa anne ve babadan alınan harçlıklar çok daha rahat bir şekilde harcaabiliyor.
devamını gör...

serin hava buldum.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sabah nefesi fizyolojiktir, herkeste olur. rahatsız edici derecede olması ağız sağlığınıza ve hijyene yeterli özeni göstermediğiniz anlamına gelir. bu durumda da kadıncağız - adamcağız sizi öpmek istemiyorsa alınmaca gücenmece olmasın bir zahmet.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çok da şaşılmayacak bir durumdur. iyi insanların etik kuralları vardir cunku ve de vicdani. bel alti vurmak, turlu oyunlarla is cevirmek cok da tercih ettikleri bir yol degildir ki. hal boyle olunca cok da kazanamazlar*. saka saka, esasinda kaybetmis gibi gorunurler ama kazanirlar. insanin onurunu, vicdanini dahasi karakterini kaybettigi noktada kazandigi ne olabilir ki?
devamını gör...

ülkemizde bilim olmaktan çıkaralı ve tu kaka ilan edeli çok oldu ama gelecekteki en büyük sorunların temelinde hep sosyolojik değişimler başrolde olacak.
devamını gör...

"bazen ona bir şeyler yazarsın,
yazar silersin, yazar silersin...
o hiçbirini okumamış olur;
ama sen hepsini söylemiş olursun."

-murathan mungan

bazen içimize o kadar çok dert olur ki o gönderemediklerimiz. yazarız, yazarız hep geri sileriz. atamayız bir türlü. belki gurur, belki 'zaten ne olacak ki gönderince boş ver gitsin' düşüncesi bizi alıkoyar. biz de hep yazarız ve geri sileriz. murathan mungan'ın da dediği gibi biz hepsini ona söylemiş oluruz ama o okumamış olur. belki o da hep yazıp siliyordur bilemeyiz. siz ilk mesajı ondan beklersiniz, o da sizden bekler. kazanan sadece bahaneler olur. o yüzden yazıp yazıp silmeyin, gönderin. bırakın içinizde dert olmasın, anlatın hatta uzun uzun. hem belli olmaz belki de her şey bir mesaja bakıyordur. belki de her şey düzelir. ayrıca ne olursa olsun yazdığınıza pişman bile olsanız sonrasında en azından yaptım dersiniz.
gelecekte içinizde o mesajı atmamanın burulukluğu kalmaz. zaten kaybedecek bir şey de yok. denemekten zarar gelmez. o yüzden ne geliyorsa içinizden, yazın derim ben. en azından siz rahatlarsınız.
devamını gör...

nasıl adam gibi adam olunur ilk sizden öğrensin..
devamını gör...

orta doğu teknik üniversitesi ekonomi bölümünde lisans eğitimi almıştır. boğaziçi üniversitesi tarih bölümünde yüksek lisans eğitimine başlayıp, new york'ta new school for social research 'da tamamlamıştır. doktorasını yine aynı okulda, siyaset bilimi ve tarihsel çalışmalar alanında, state and the social control the police in the late ottoman empire and early republican turkey: 1839-1939 tezi ile tamamlamıştır. bu çalışmasını geliştirip kitaplaştırarak, iletişim yayınlarından modern devlet ve polis ismi ile yayınlaşmıştır. milliyetçilik kavramı üzerine eğitimini, eric hobsbawm'dan alma şansına erişmiştir. ayrıca kısa 20. yüzyıl tarihi, 1914-1991 aşırılıklar çağı kitabına katkıda bulunmuştur. bugün hala odtü'de lisans, master ve doktora öğrencilerine tarih metodolojisi dersi vermektedir. marx, max weber, engels'i anlatmaz yaşatır, troçki hayranıdır, çin devrimini öğrencinin içine işler. ömer lütfi barka'nın ''osmanlı feodal bir toplumdu'' tezi ile haklı olarak dalga geçer. ayrıca feodal toplumu ve akdeniz tarihini fernand braudel'i okutarak öğretir. theda skocpol kitapları üzerinden ''karılaştırmalı devrimi'' sosyolojiye dayanarak anlatır. ingiltere işçi sınıfını edward thompson üzerinden anlatır.
zaman zaman tarih vakfında konuşmalara katılır. ankara'da herhangi bir tarih, sosyoloji veya felsefe seminerinde karşınıza çıkabilir. academia'da makalelerinden bir kısmına ulaşabilir, birikim dergisi arşivinde yazılarını bulabilirsiniz.
devamını gör...

şebnem paker'in 1997 yılında eurovision 3.lüğünü kazanmış güzel bir şarkısı.

devamını gör...

röportajda eskiden yağ kuyruğu vardı diyerek geri kafalılığını belli edip kendini yırtan muhtar tişörtlü boomer beyanıdır.
devamını gör...

"tüm idealistler, hizmet ettikleri davaların her şeyden önce dünyanın tüm öteki davalarından üstün olduğunu düşünürler. kendi davalarının biraz olsun başarılı olması için, bu davanın tüm öteki insan girişimlerine gerekli olan aynı pis kokulu gübreye açıkca ihtiyacı olduğuna inanmak da istemezler. "
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim