sokak röportajlarında milletin açım diye ağlaması, normal değil bu.
bu noktada bir sıkıntı bariz ortada.
devamını gör...

star wars evreninin olmazsa olmazıdır. az önce guinness world records videolarına bakarken karşıma çıkmıştır. videodaki kanadalı arkadaşlar dünyanın ilk taşınabilir ışın kılıcını yapmışlar. ben etkilendim izlemenizi öneririm. yoda master bunu beğendi

devamını gör...

bir şeye veya bir insana ondan vazgeçemeyecek kadar bağlı olmak hep çok ürkütücü gelmiştir bana. sanırım en çok da bu yüzden bıraktım sigarayı. o gün bugündür de zevklerimi alışkanlık haline getirme(me) konusunda çok ihtiyatlı davranırım. "her şey ve herkesle olan bağım bir gün onlarsız da devam edebileceğim mesafede durmalı." belki biraz mazohistçe ama böyle düşünmek hem onları hem de hayatı daha değerli ve anlamlı kılıyor fikrimce.
devamını gör...

silivri soğuk, içimden cevap veriyorum.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

haluk bilginer
halit ergenç
devamını gör...

yolculuk esnasında ,gördüğüm araclarin plakalarındaki harfleri kullanarak zihnimde hikayeler yazmam.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ya tam bir ilgi delisi sapsik.
devamını gör...

ilaclarinizin günden güne cogalmasidir..
devamını gör...

şöyle bir karşılaşma bekliyordur.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

annenin sözünü dinlemezsen böyle olur.
devamını gör...

yoğunluğum azalınca(2-3 ay sonra) ayrıntılı bir popüler bilim yazısı yazarak destek olacağım dergidir.

güzel düşünülmüştür ayrıca.
devamını gör...

_dindarlar
_kim?
_dindarlar, dindarlar canım tanımıyor musun hani geçen tanışmıştık
_haa şu dindarlar. tamam hatırladım. nolmuş bi şey mi olmuş?
_yok canım bi şey olmamış da sana kötü bir haberim var. dindarlar cahil, yobaz ve gerici insanlarmış
_deme ya
_valla
_tüh, napcaz şimdi
_bi şey yapmicaz
_peki niye cahil, yobaz ve gerici oluyolarmış?
_şey diyorlar, namaz kılıyolarmış işte kur'an diye bi kitap varmış onu okuyorlarmış. ibadet etmekten düşünmeye fırsat bulamıyolarmış
_deme ya. öyleyse biz dindar olmayalım
_aynen olmayalım
_e iyi de biz de müslümanız
_haa doğru lan biz de müslümanız. olsun biz dindar değiliz.
_doğru, biz dindar değiliz
_o zaman biz cahil, yobaz ve gerici de değiliz di mi
_kesinlikle, biz cahil, yobaz ve gerici değiliz.
_iyi madem. bi an korktum cahil, yobaz ve gerici oldum sandım
_yok kanka endişe etmene gerek yok dindar olmadığımız sürece cahil, yobaz ve gerici olmamızın imkanı yok.
t: genelleme içeren başlıklarda bugün.
devamını gör...

hacettepe üniversitesi'nden prof. dr. çağatay tavşanoğlu (yangın ekoloğu ve biyologmuş kendisi) akdeniz ormanları için ağaç dikme seferberliğinin ekolojiye zarar verdiğini, akdeniz ormanlarının kendilerini yenileme özelliğine sahip olacak şekilde evrimleştiğini söylemiş ve konuyla ilgili daha birçok ezber bozacak açıklama yapmış.

neyin doğru neyin yanlış olduğu iyice girdi birbirine ülkede arkadaş.


yangın sonrası için şunu söyleyebilirim: ağaçlandırma sivil toplum kuruluşlarının, halkın kastettiği anlamıyla yapılınca felaket oluyor. çünkü bunun için alanın sürülmesi gerekiyor. o alanın sadece ağaçlardan oluşmadığı, çok daha fazla türden oluşan bir ekosistem olduğunu düşünmemiz lazım. ama sürüp ağaç dikersek biyoçeşitliliği kaybediyoruz. sert, aşırı müdahaleler oldukça yanlış uygulamalar.

kaynak
twitter.com/CTavsanoglu/sta...
devamını gör...

iğrenç ve genelleme içeren başlıktır. böyle gerizekalılar çok fazla var sürekli görüyorum.

insanlar düşman yemin ederim düşman. genelleme yapmayı seviyorlar ve hayatlarını erkek düşmanlığıyla geçiriyorlar. erkeklere düşmanlık yapmazsa rahat etmiyorlar. iğrenç zihinleri sayesinde herkesi öyle zannediyorlar.

ben celal şengör başlığına bütün erkekler sapık gibi bir şey yazan gördüm. bu başlık kadar şaşırdım.
insan bazen ben kimim ne işe yarıyorum diye düşünmeli. saçma sapan genelleme yapmayı bırakmalı.
5 kişilik bir grupta bir kişi beyinsiz diye bütün 5 kişiye beyinsiz diyemezsin. dersen bu seni beyinsiz yapar.
bu işin cinsiyeti yok zihinle ve ahlakla alakalı bir konu.
devamını gör...

birini eleştirdiğinde "sen daha iyisini yap o zaman" diye ortaya çıkan pek mazisi olmayan örgüttür.
eskiden yoktu bu. mesela "tarkan'ın son albümünü beğenmedim" dediğinde kimse "çık sen daha iyisini yap" demezdi. gerçi büyük sanatçılar için hala böyle bir örgüt yok ama özellikle instagram, youtube ve twitch az ünlü ve yarım ünlü tayfasının örgütleri var.

bir şey görüyorsun. saçma geliyor. eleştiriyorsun ve hemen altında bitiyorlar "sen daha iyisini yap." neden yapayım kardeşim? "bu yeteri kadar saçma olmamış açılın daha saçmasını yaparım ben" mi diyeyim? "3 liralık bağışa öyle maymunluk yapılmaz, böyle yapılır" mı diyeyim anlamadım. şaklaban mıyım lan ben?
devamını gör...

ben durdum durdum aradan 9 sene geçince ilk aşkımı anlatabildim... onun haricinde şuan her şeyi konuşabilecek durumdayız. eleştirileri bazen tatmin etmeyip üzse de, arkadaşlar arasında da böyle şeyler yaşanabiliyor diyip üstünde durmuyorum. heleki anneler sadece iyiliğimizi isteyen melekler olduğu için bazen eleştiriyi yutmak gerekir diyorum.
devamını gör...

film, güney kore yapımı miracle in cell no 7 adlı filmden uyarlanan dram türü bir filmdir. içerisinde haksızlıkların, acıların, dramların olduğu ve izlerken gözyaşlarımızın firar edeceği bir filmdir. adalet kavramını sorgulattıran, insanların engelli olmasının sevgiden, merhametten yoksun olamayacağını gösterir. her ne kadar insanların bakış açısı engelli olan kişilere karşı çok iyi olmasa da, bu film bunu çok iyi açıklamış ve her insanın sevgiyle büyüyeceğini, merhametin çok güzel bir duygu olduğu, baba figürünün çok önemli olduğunu anlatması benim için ayrıca mükemmel bir ayrıntı.

konusuna gelecek olursak; 1983 yılında askerlerin cirit attığı bir ege kasabasında yaşayan ve engelli olduğundan dolayı üzerine bir öldürme iftirası atılan memo'nun suçsuz yere hapse atılması ve 7 yaşındaki kızıyla tekrar beraber olabilmek için hapishanedeki arkadaşlarının da yardımıyla bir mucizenin gerçekleştirilmeye çalışılmasını konu alıyor. herkes memo'nun ölmesini ve adaletin yerine getirilmesi için bir idam cezasına çarptırılmasını ister. ama memo, suçsuz ve masum bir babadır. onun saf ve masum olduğunu gören hapishane arkadaşları da onun tekrar kızıyla buluşabilmesi için birlik olurlar. bu her ne kadar çok kolay bir şey olmasa da bunu akıllarına koyarlar ve ne yapacaklarını düşünürler. zaman geçerken memo'nun da idamı yaklaşıyordur. idam günü geldiği zaman memo'nun yerine başka bir adamı koyarlar ( kendi rızası üzerine ) ve adam idam edilir. son olarak memo kurtulur ve kızı ovayla tekrar birbirlerine kavuşurlar. mucize ise gerçekleşmiş olur.

memo'nun kendi kızıyla aynı zekaya sahip olmasına rağmen, merhameti ve onu kendinden fazla sevmesi, korumak istemesi beni çok etkiledi. onun için tüm acılara katlanması ve sadece tek isteği onu tekrar görebilmek olması bir babanın haykırışlarıdır.

son olarak filmden bazı replikleri bırakmak istiyorum;


"baba idam değil, baba iyi adam..."

"halbuki sevmek biri için ölmek değil, her şeye rağmen yaşayabilmekmiş."

"benim hastalığım yalan söyleyenlere inanmak. "
devamını gör...

rahatsız ukdesi.

tükürdüğünü yalamak bu oluyor işte ya da büyük konuşmak diyelim. ne demişler insan kınadığını yaşamadan ölmez. (bkz: evet malım tuğba)

bir örnek vereyim hemen. ben buradan birbirine yürüyenlere, nude atanlara yani kabaca düşürme işlemine çok şey yazıyorum. umuyorum buradan kimseye düşmem. bu kadar büyük konuşmasam mı diyorum bazen ama amaaann sal. konuşsam n'olacak? birine nude mu atacağım sanki.*
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim