meja - en beğenilen tanımları (229. sayfa)
1.
sözlük yazarlarının sevişmek istediği sözlük yazarları
sonunda olacağı buydu başlığı.
ama gereksiz bir beklentiye girmeyin. hoşlandığı, sadece tanışmayı istediği, oturup konuşsak güzel vakit geçirirdik dediği kişinin nickini bile yazamayanlar buraya hiç yazamaz.
hele bir de herkesle kırıştırıp "sadece birinin adını verirsem ötekiler hesap sorar" grubu var ki, evlerden ırak!
ama gereksiz bir beklentiye girmeyin. hoşlandığı, sadece tanışmayı istediği, oturup konuşsak güzel vakit geçirirdik dediği kişinin nickini bile yazamayanlar buraya hiç yazamaz.
hele bir de herkesle kırıştırıp "sadece birinin adını verirsem ötekiler hesap sorar" grubu var ki, evlerden ırak!
devamını gör...
2.
sözlük düğünü partner seçimleri
düğün sevmiyorum. hakkımı devredebilirim. kişi başına düşen millî kavalye kaç kişi? onu bi' hesaplayın da şey yapalım...
devamını gör...
3.
karınızı banyoda yıkar mısınız sorunsalı
yıkamıyorum. yıkılmıyor, çok iri. yardım etmeniz lazım.
devamını gör...
4.
yazarların içinde oldukları yaş ile ilgili fikirleri
insanın değil 10 sene önce, 1 sene hatta 1 ay önce yaptığı şeyleri bile yanlış bulabileceğini gayet iyi öğrendiğim bir yaştayım. o yüzdendir ki iri iri konuşup asıp kesen, mangalda kül bırakmayan daha genç yaşlardakileri görünce gülerim, daha şimdiden bunalımlara girenlere üzülürüm... çünkü bunların büyük bir kısmı ileride tükürdüğünü yalayacak, bir kısmı da "onlar da dert miymiş? keşke şu anda dertlerim yine o zaman taktığım konular olsaydı" diyecek. yazık ki çoğu en kıymetli şeyini, zamanını boşa harcadığının farkında değil.
öyle de bir yaş ki benden bir 10 yıl ileride olan yaştaki insanlar da bana bakıp aynı şeyi görüyor bazı insanlarda. ben öğrendim büyük konuşmamayı da, takılmaması gereken şeyler için göz pınarlarımı kurutmamayı da ama bu yaşa kadar gelip henüz öğrenememiş olanlar da daha büyük yaştakilere komik geliyor şimdi.
söz konusu olan şey öğrenmekse, hiçbir şey için geç olmadığını gördüğüm yaştayım. 60 yaşında da olsanız, 70 yaşında da olsanız doktor olmayı istiyorsanız -el titremesi, göz görmemesi gibi mesleğe engel bir engeliniz yoksa- olabileceğinizi öğrendiğim bir yaştayım.
"büyüdün artık, hareketlerine dikkat et" gibi sözlerin saçmalıktan öte bir şey olmadığını gördüğüm yaştayım. evet, elbette insan kendisine yakışmayacak hareketleri yapmamalı ama bu zaten yaşla ilgili değil ki... çocuk kalabilmenin önünde bir engel yok. bunu kendine bir şekilde yakıştırabilmenin de... istediğiniz kişiye sevimli, istediğiniz kişiye seksi, istediğiniz kişiye mahkeme duvarı olmayı bileceğiniz bir yaş bu. ne istediğinizi bildiğiniz, istemediğiniz şeylere net bir "hayır" diyebildiğiniz, hiçbir şeye "o öyle istiyor" diye boyun eğmemeyi öğrendiğiniz bir yaş.
genç görünmenin tadını çıkarabildiğim yaştayım. eskiden sinirlenirdim, şimdi ise eğlenceye dönüştü bu iş biraz.
daha çok yazılır çizilir üzerinde ama kısa keseyim; hayatın ne olduğunu ne olmadığını öğrendiğim yaştayım. darısı henüz bu yaşa ulaşmamış olanlara... hatta umarım ki bunları anlamak için benim yaşıma kadar gelmenize bile gerek kalmasın, hayatı daha erken anlayıp hayatınızı daha düzgün yaşama şansınız olsun.
öyle de bir yaş ki benden bir 10 yıl ileride olan yaştaki insanlar da bana bakıp aynı şeyi görüyor bazı insanlarda. ben öğrendim büyük konuşmamayı da, takılmaması gereken şeyler için göz pınarlarımı kurutmamayı da ama bu yaşa kadar gelip henüz öğrenememiş olanlar da daha büyük yaştakilere komik geliyor şimdi.
söz konusu olan şey öğrenmekse, hiçbir şey için geç olmadığını gördüğüm yaştayım. 60 yaşında da olsanız, 70 yaşında da olsanız doktor olmayı istiyorsanız -el titremesi, göz görmemesi gibi mesleğe engel bir engeliniz yoksa- olabileceğinizi öğrendiğim bir yaştayım.
"büyüdün artık, hareketlerine dikkat et" gibi sözlerin saçmalıktan öte bir şey olmadığını gördüğüm yaştayım. evet, elbette insan kendisine yakışmayacak hareketleri yapmamalı ama bu zaten yaşla ilgili değil ki... çocuk kalabilmenin önünde bir engel yok. bunu kendine bir şekilde yakıştırabilmenin de... istediğiniz kişiye sevimli, istediğiniz kişiye seksi, istediğiniz kişiye mahkeme duvarı olmayı bileceğiniz bir yaş bu. ne istediğinizi bildiğiniz, istemediğiniz şeylere net bir "hayır" diyebildiğiniz, hiçbir şeye "o öyle istiyor" diye boyun eğmemeyi öğrendiğiniz bir yaş.
genç görünmenin tadını çıkarabildiğim yaştayım. eskiden sinirlenirdim, şimdi ise eğlenceye dönüştü bu iş biraz.
daha çok yazılır çizilir üzerinde ama kısa keseyim; hayatın ne olduğunu ne olmadığını öğrendiğim yaştayım. darısı henüz bu yaşa ulaşmamış olanlara... hatta umarım ki bunları anlamak için benim yaşıma kadar gelmenize bile gerek kalmasın, hayatı daha erken anlayıp hayatınızı daha düzgün yaşama şansınız olsun.
devamını gör...
5.
yağmurlu havada beyaz giyinmek
erotik film çekmeye çalışan kişi davranışı.
giyinmeyin. meme uçlarınızı izlemek zorunda bırakmayın bizi.
giyinmeyin. meme uçlarınızı izlemek zorunda bırakmayın bizi.
devamını gör...
6.
ismi yağmur kaya olan çocuklar cehennemden en son çıkacak
"ağzınıza geldiği gibi yalan yanlış konuşarak, “bu helâldir, bu haramdır” demeyin; çünkü allah hakkında asılsız şey söylemiş olursunuz; allah hakkında asılsız şey söyleyenler de kesinlikle iflah olmazlar."*
devamını gör...
7.
çayın hararet aldığı zırvası
o çayın o çay olmamasından mütevellit, zırva olmayan şey.
çay içerek serinlemeyeceksiniz; çaya girerek serinleyeceksiniz. o lafın olayı o.
troll başlık ise de bilmeyenler öğrenmiş olsun.
çay içerek serinlemeyeceksiniz; çaya girerek serinleyeceksiniz. o lafın olayı o.
troll başlık ise de bilmeyenler öğrenmiş olsun.
devamını gör...
8.
müge anlı
araştırmacı gazeteci. saç rengi ve modelini acilen değiştirmesi gerekiyor. makyajını da... kimse demiyor mu yahu yakışmıyor diye! benim annem olsaydı şimdiye değiştirmesini sağlamıştım. kendi anneme de yapmışlığım var. başta sinir oluyordu bana işine karıştığım için ama şimdi teşekkür ediyor o renkten kurtulduğuna. arada küçük sözü de dinlemek gerek.
bu arada, programının yayından kaldırılması ülkeyi normale döndürmez. bu program var diye ülke böyle değil; ülke böyle diye bu program var.
eskiden de vardı bu olaylar ama haberimiz olmuyordu. gerçek kesit vardı mesela böyle şeylere açık açık değinen. üçüncü sayfa haberi denen o cinayetlerin çoğunun ardında böyle olaylar vardı. okuyup geçiyorduk sadece. şimdi ne kadar içimizde olduğunu anladık o insanların. ne kadar savunmasız olduğumuzu gördük tüm çıplaklığıyla. sanırım milleti rahatsız eden de bu. hani deprem yakın deyince neler yapabilirim, en azından kişisel olarak nasıl önlem alırım demek yerine, depremin yakın olduğunu söyleyenlere sövenler var ya "moralimizi bozmayın" diyerek; işte onlar gibi...
keşke bunun kaldırılmasına bağlı olsaydı gerçekten düzelmemiz ama maalesef...
bu arada, programının yayından kaldırılması ülkeyi normale döndürmez. bu program var diye ülke böyle değil; ülke böyle diye bu program var.
eskiden de vardı bu olaylar ama haberimiz olmuyordu. gerçek kesit vardı mesela böyle şeylere açık açık değinen. üçüncü sayfa haberi denen o cinayetlerin çoğunun ardında böyle olaylar vardı. okuyup geçiyorduk sadece. şimdi ne kadar içimizde olduğunu anladık o insanların. ne kadar savunmasız olduğumuzu gördük tüm çıplaklığıyla. sanırım milleti rahatsız eden de bu. hani deprem yakın deyince neler yapabilirim, en azından kişisel olarak nasıl önlem alırım demek yerine, depremin yakın olduğunu söyleyenlere sövenler var ya "moralimizi bozmayın" diyerek; işte onlar gibi...
keşke bunun kaldırılmasına bağlı olsaydı gerçekten düzelmemiz ama maalesef...
devamını gör...
10.
sözlük bağımlılığı
bende olmayan.
şimdi genelde -bilen bilir ya- pc başındadır benim işlerim. o nedenle de özellikle pek dışarı çıkmadığım kış aylarında sözlük hep açık, meja hep çevrim içi... bunu görenler sanıyor ki başka hayatımız yok, buraya bağımlıyız. benim buraya girmemem tek bir "artık girmiyorum" dememe bakar.
günde en az 2,5 litre kola içerdim eskiden. delirmiş gibiydim kolakoliklik konusunda. sonra bir gün "içmiyorum bundan sonra" dedim ve bıraktım. evet, sadece o cümle yetti çünkü istemiştim bırakmayı.
sözlük de böyle benim için. istemem yeterli.
deli gibi sevdiğim ya da tutku hissettiğim bir insan bile olsa "bitti" dedim mi biter benim için. önemli olan onu demeyi istemek için kendimce yeterli şartların gerçekleşmiş olması.
şimdi genelde -bilen bilir ya- pc başındadır benim işlerim. o nedenle de özellikle pek dışarı çıkmadığım kış aylarında sözlük hep açık, meja hep çevrim içi... bunu görenler sanıyor ki başka hayatımız yok, buraya bağımlıyız. benim buraya girmemem tek bir "artık girmiyorum" dememe bakar.
günde en az 2,5 litre kola içerdim eskiden. delirmiş gibiydim kolakoliklik konusunda. sonra bir gün "içmiyorum bundan sonra" dedim ve bıraktım. evet, sadece o cümle yetti çünkü istemiştim bırakmayı.
sözlük de böyle benim için. istemem yeterli.
deli gibi sevdiğim ya da tutku hissettiğim bir insan bile olsa "bitti" dedim mi biter benim için. önemli olan onu demeyi istemek için kendimce yeterli şartların gerçekleşmiş olması.
devamını gör...
11.
denizli’de üstsüz alışveriş yapan kadına soruşturma başlatılması
bunlar dalga geçilecek olaylar değil. bizi islam'dan uzaklaşmış sapkın bir toplum olarak gören kaçaklar da görüyor bu görüntüleri sosyal medyada. düşünceleri de perçinlenmiş oluyor böylece "sokaklarında çıplak gezilen, fuhuş yapılan kâfir ülkesi" şeklinde.
bence paylaşıp yayılmasına vesile olmayın. özellikle yapılıyor çünkü belli ki.
edit: "bize ne onların ne düşündüğünden" diyebilirsiniz de adamlar cihat hazırlığına girişmek için tetikte bekliyor belli ki. sosyal medya yorumlarından anlaşılıyor.
bence paylaşıp yayılmasına vesile olmayın. özellikle yapılıyor çünkü belli ki.
edit: "bize ne onların ne düşündüğünden" diyebilirsiniz de adamlar cihat hazırlığına girişmek için tetikte bekliyor belli ki. sosyal medya yorumlarından anlaşılıyor.
devamını gör...
12.
diyelim ki o bunu okuyor
bazı insanların o... çocuğu olması için annelerinin kötü olmasına gerek yok. kendileri doğuştan bu özellikle doğuyor. sen de onlardan biri ve hatta önde gidenisin.
devamını gör...
13.
normal sözlük'teki sohbet edilesi yazarlar
sohbetim yok ama sırf artık kendisini yazmasın böyle başlıklara diyerek, zamanda bir kırılma yaratmak adına yazıyorum: allaha şirk koşarken dalağı şişen ateist
evet, artık serbestsin. hayatını yaşa rahat rahat. *
evet, artık serbestsin. hayatını yaşa rahat rahat. *
devamını gör...
14.
ceza alan yazar
yaptıklarının sonucuna katlanan kişi.
şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar; özelden küfür moderasyonun doğrudan ceza verdiği bir şey değil ama 1 kişinin bunu yaptığına dair 1'den fazla şikâyet giderse o zaman ceza verilir. küfreden tipler zaten bunu genellikle tek kişiyle bırakmıyor. nasılsa karışan da yok zannederek birçok kişiye küfrediyorlar. şikâyetler artınca da ceza geliyor doğal olarak.
bazıları da format ya da benzeri bir konuda defalarca uyarı alıp aynı şeyi yapmaya devam ettikleri için alıyor cezayı.
sözün özü; öyle göründüğü kadar da serbest değilsiniz. ona göre davranın.
şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar; özelden küfür moderasyonun doğrudan ceza verdiği bir şey değil ama 1 kişinin bunu yaptığına dair 1'den fazla şikâyet giderse o zaman ceza verilir. küfreden tipler zaten bunu genellikle tek kişiyle bırakmıyor. nasılsa karışan da yok zannederek birçok kişiye küfrediyorlar. şikâyetler artınca da ceza geliyor doğal olarak.
bazıları da format ya da benzeri bir konuda defalarca uyarı alıp aynı şeyi yapmaya devam ettikleri için alıyor cezayı.
sözün özü; öyle göründüğü kadar da serbest değilsiniz. ona göre davranın.
devamını gör...
15.
buzul
bazı bölgelerde yıllarca erimeden üst üste tabakalar halinde biriken karların oluşturduğu büyük buz kütlesi. bulundukları bölgeye göre vadi buzulu, kıtasal buzul gibi çeşitli isimler alırlar.
yeterince yağış alan, düşük sıcaklıklı bölgelerde yıl boyunca kalkmayan kar örtüsü buzullarla sonuçlanır. sürekli yağış alan bu tür bölgelerde, gittikçe daha altta kalan kar tabakaları zamanla sıkışır ve sertleşir. birkaç 10 yıl içerisinde de bir buzul olarak karşımıza çıkar. buz çekirdeği adı verilen yöntem, buzulların oluştuğu dönemin hava koşullarıyla ilgili bilgiler verebilmesi bakımından kullanışlıdır.
buzullar çeşitli nedenlerle eriyerek kütle kaybedebilir. özellikle son yüzyılda endüstriyel atıkların oluşturduğu sera gazı etkisi, bu süreci hızlandırmak konusunda önemli bir rol oynuyor. bazı bilim insanları tüm buzulların tamamen erimesinin birkaç bin yıl alacağını söylese de durum arkamıza yaslanıp bekleyebileceğimiz kadar kolay çözüleceğe benzemiyor.
eğer buzulların tamamı erirse, dünya yüzeyindeki denizlerin yaklaşık 60-70 metre kadar yükselmesi ve birçok kıyı şehrinin sular altında kalması bekleniyor. şurada bir canlandırmasını izleyebilirsiniz:
karalarda bulunan buzulların erimesiyle ortaya çıkacak bir başka sorun da dünyanın dönme hareketiyle ilgili. eğer bu buzullar oldukları yerde erirse ve bulundukları bölgede, mesela bir göl olarak kalırsa değişen bir şey olmaz. ancak eğer erime okyanuslara doğru gerçekleşirse burada hatırı sayılır bir kütlenin yer değiştirmesi söz konusu olacağından dünyanın dönüşü bir miktar yavaşlar ve 1 gün şimdi olduğundan biraz daha uzun sürerdi.
aşağıdaki fotoğrafta alaska'daki muir buzulu'nun 63 yıl içerisindeki erime sonucunda gerilediği noktayı görüyoruz:
görselin kaynağı
yeterince yağış alan, düşük sıcaklıklı bölgelerde yıl boyunca kalkmayan kar örtüsü buzullarla sonuçlanır. sürekli yağış alan bu tür bölgelerde, gittikçe daha altta kalan kar tabakaları zamanla sıkışır ve sertleşir. birkaç 10 yıl içerisinde de bir buzul olarak karşımıza çıkar. buz çekirdeği adı verilen yöntem, buzulların oluştuğu dönemin hava koşullarıyla ilgili bilgiler verebilmesi bakımından kullanışlıdır.
buzullar çeşitli nedenlerle eriyerek kütle kaybedebilir. özellikle son yüzyılda endüstriyel atıkların oluşturduğu sera gazı etkisi, bu süreci hızlandırmak konusunda önemli bir rol oynuyor. bazı bilim insanları tüm buzulların tamamen erimesinin birkaç bin yıl alacağını söylese de durum arkamıza yaslanıp bekleyebileceğimiz kadar kolay çözüleceğe benzemiyor.
eğer buzulların tamamı erirse, dünya yüzeyindeki denizlerin yaklaşık 60-70 metre kadar yükselmesi ve birçok kıyı şehrinin sular altında kalması bekleniyor. şurada bir canlandırmasını izleyebilirsiniz:
karalarda bulunan buzulların erimesiyle ortaya çıkacak bir başka sorun da dünyanın dönme hareketiyle ilgili. eğer bu buzullar oldukları yerde erirse ve bulundukları bölgede, mesela bir göl olarak kalırsa değişen bir şey olmaz. ancak eğer erime okyanuslara doğru gerçekleşirse burada hatırı sayılır bir kütlenin yer değiştirmesi söz konusu olacağından dünyanın dönüşü bir miktar yavaşlar ve 1 gün şimdi olduğundan biraz daha uzun sürerdi.
aşağıdaki fotoğrafta alaska'daki muir buzulu'nun 63 yıl içerisindeki erime sonucunda gerilediği noktayı görüyoruz:
görselin kaynağı
devamını gör...
16.
tanımlarınızın hesabını soran sevgili
düşman dötüne denesi kişi.
ama sevgili sorsa yine iyi. bazen diğer yazarlar sormaya kalkışıyor hiç utanmadan. yaptığınız beğeninin hesabını soran bile var.
lafa gelince herkese "burayı bu kadar ciddiye almayın" diyenlerin, burayı en fazla ciddiye alıp her halta burnunu sokması ve herkese karışması kadar acınası bir şey yok.
ama sevgili sorsa yine iyi. bazen diğer yazarlar sormaya kalkışıyor hiç utanmadan. yaptığınız beğeninin hesabını soran bile var.
lafa gelince herkese "burayı bu kadar ciddiye almayın" diyenlerin, burayı en fazla ciddiye alıp her halta burnunu sokması ve herkese karışması kadar acınası bir şey yok.
devamını gör...
17.
türk halkının cahil kalma nedeni
cehaletten memnun bireylere evrilmeleri.
eskiden okumuş insana bir saygı vardı en azından. şimdi maşallah diller pabuç kadar! okumuş, işin uzmanı olan adamlara bile akıl öğretmeye başlamış herkes ve gram utanmıyorlar bunu yaparken. yavaş yavaş haşlanan kurbağalar gibi zamanla buna dönüştüler ve umurlarında değil cehaletleri. bunun doğal sonucu da yengeç sepeti sendromuna yakalanmış olmaları. iyi bir şey yapılsın isteyenleri, kendi cehaletleriyle vurup aşağıya düşürüyorlar.
illa ki her okuyan cehaletten kurtulacak ya da her okumamış kişi cahildir diyemeyiz ama bu tür durumlarda genelleme yapabiliyoruz ve sonuç da genellemeyi doğrular nitelikte.
eskiden okumuş insana bir saygı vardı en azından. şimdi maşallah diller pabuç kadar! okumuş, işin uzmanı olan adamlara bile akıl öğretmeye başlamış herkes ve gram utanmıyorlar bunu yaparken. yavaş yavaş haşlanan kurbağalar gibi zamanla buna dönüştüler ve umurlarında değil cehaletleri. bunun doğal sonucu da yengeç sepeti sendromuna yakalanmış olmaları. iyi bir şey yapılsın isteyenleri, kendi cehaletleriyle vurup aşağıya düşürüyorlar.
illa ki her okuyan cehaletten kurtulacak ya da her okumamış kişi cahildir diyemeyiz ama bu tür durumlarda genelleme yapabiliyoruz ve sonuç da genellemeyi doğrular nitelikte.
devamını gör...
18.
suriyeliler gelip çanakkale geçilmesin diye şehit oldu
doğru olsa ne çıkar, onu anlamıyorum ben. de ki öyle; şu anda herkesin ülkesi belli, sınırı belli. sırf bir yerde yardıma geldiler diye ülkenin anahtarını verip çıkalım mı, nedir yani talebiniz? o zaman biz de bugüne dek destek amaçlı olarak kime asker gönderdiysek gidip onların ülkesine yerleşip hak mı iddia edelim her şeyde, özellikle de topraklarında?
bu vatanın kurtuluşunda emeği geçen kim varsa -artık suriyeli midir, eskimo mudur, bhutan'dan gelme midir, orasını ben bilmem- allah razı olsun, ama o kadar. olan oldu, biten bitti ve bunlar artık geçmişte kaldı. böyle şeyleri savunma diye kimsenin önüne koyamazsınız. halk bu insanları, ilk fırsatta hepimizi doğramaya hevesli böyle bir güruhu yakınında istemiyor. bitti.
saçmalamanın da bir ölçüsü olur...
bu vatanın kurtuluşunda emeği geçen kim varsa -artık suriyeli midir, eskimo mudur, bhutan'dan gelme midir, orasını ben bilmem- allah razı olsun, ama o kadar. olan oldu, biten bitti ve bunlar artık geçmişte kaldı. böyle şeyleri savunma diye kimsenin önüne koyamazsınız. halk bu insanları, ilk fırsatta hepimizi doğramaya hevesli böyle bir güruhu yakınında istemiyor. bitti.
saçmalamanın da bir ölçüsü olur...
devamını gör...
19.
10 tanımı olan kadın yazarın sözlüğe emek veren yazardan fazla takipçisi olması
siz önce bana "sözlüğe emek vermek" ne anlama geliyor, onu bir açıklar mısınız acaba? ciddi soruyorum, ne yapınca sözlüğe emek vermiş sayılıyoruz?
mesela ben bunu, sahip olduğunuz mesleğe yahut yaşadığınız deneyimlere ilişkin bilgi vermekle yapılır sanıyordum ama görüyorum bunu umursayan 3-5 kişi falan var sadece. geri kalan herkes boş yapma derdinde ve boş yapanlara "harika yazar" falan diyorlar. hâl böyle olunca boş yapanların daha çok emek verdiği düşünülüyor sonucu çıkıyor ortaya. şu hâlde 10 tanımıyla çok kıyak boş yapmış biri, sözlüğün geneline göre zaten sözlüğe emek veren kişi olmalı, değil mi? anlatabiliyor muyum acaba ne demek istediğimi? eğer anlatabiliyorsam, neye itiraz ediliyor bu başlıkta?
ve ikinci olarak sevgili larktwain_123_ de sormuş; emek veren de kadınsa ne olacak? kadın olduğunu ve sizin anladığınız anlamda değil benim anladığım anlamda emek verdiğini bildiğimiz kişiler var burada. okunmamaktan şikâyetçi bu insanlar. bunlar da kadın, neden okumuyorsunuz? çünkü burada olay kimin yazdığı değil, ne yazıldığı.
birbirimizi kandırmayalım. kadın olup da tıbbi terimler yazanı okumuyorsunuz. kadın olup da seks hakkında konuşanları okuyorsunuz. dolayısıyla kalkıp da durumdan şikâyet etmeye çoğunuzun hakkı yok aslında.
mesela ben bunu, sahip olduğunuz mesleğe yahut yaşadığınız deneyimlere ilişkin bilgi vermekle yapılır sanıyordum ama görüyorum bunu umursayan 3-5 kişi falan var sadece. geri kalan herkes boş yapma derdinde ve boş yapanlara "harika yazar" falan diyorlar. hâl böyle olunca boş yapanların daha çok emek verdiği düşünülüyor sonucu çıkıyor ortaya. şu hâlde 10 tanımıyla çok kıyak boş yapmış biri, sözlüğün geneline göre zaten sözlüğe emek veren kişi olmalı, değil mi? anlatabiliyor muyum acaba ne demek istediğimi? eğer anlatabiliyorsam, neye itiraz ediliyor bu başlıkta?
ve ikinci olarak sevgili larktwain_123_ de sormuş; emek veren de kadınsa ne olacak? kadın olduğunu ve sizin anladığınız anlamda değil benim anladığım anlamda emek verdiğini bildiğimiz kişiler var burada. okunmamaktan şikâyetçi bu insanlar. bunlar da kadın, neden okumuyorsunuz? çünkü burada olay kimin yazdığı değil, ne yazıldığı.
birbirimizi kandırmayalım. kadın olup da tıbbi terimler yazanı okumuyorsunuz. kadın olup da seks hakkında konuşanları okuyorsunuz. dolayısıyla kalkıp da durumdan şikâyet etmeye çoğunuzun hakkı yok aslında.
devamını gör...
20.
normal sözlük yazarlarının kitap okuma rekoru
toplam kitap sayısı olarak bilmiyorum ama 1 hafta içerisinde 7 kitap okumuştum. evet, anlayarak...
devamını gör...