hem mantıklı hem değil, neden mal varlıklar birine kalıyor veya neden kalmıyor ki? ama bu yanında yürüdüğün insana göre şekil alan bi konu o yüzden hiç başıma gelmedi yorum yapamıyorum.
devamını gör...
yasal olarak bir geçerkiliği olmasa da iki kişi arasında böyle bir güven sorunu varsa yapılabilinir. ancak ben hep fakirle ya da benimleyken fakirleşen erkeklerle olduğum için benim sorunum değil.
sorunu olanlar düşünsün.
devamını gör...
bir açıdan mantıklı buluyorum çünkü insan dediğin canlının hiçbir garantisi yok.
yarın ne yapacağını asla bilemezsin.
önden bir şeyleri netleştirmek, iyi gibi.
devamını gör...
ben kendimi yirtarak kazandigimi neden paylasayim ki?
devamını gör...
mantıklı buluyorum. hatta flört, sevgili, nişan gibi her aşamada da yapılmalıdır. beni taşıyabilmeli.
devamını gör...
kendi adıma gerekli ve doğru bir adım olduğunu düşünüyorum. evlilik, iki insanın birbirlerini seçerek (seçtikleri kişinin aile serveti, kişisel serveti veya varlıklarını değil) kurmaları gereken bir bağ ve birlikte yaşama, yaşamlarına kendilerinin sunabilecekleri eşit ve ortak katkı çabası ve birbirlerine bu yönde güven duyarak sevmeleri değil mi. birliktelikleri süresince birbirlerine kendi istem ve özverisiyle sunabilecekleri fedakarlık ve sevgi, sadakat sözü değil mi.
bir diğerinin kendisine değil ailesine veya banka varlığına bağlı bir beklenti/hesap, ikiyüzlülük ve olmaması gereken bir şey değil mi.. o halde tarafları bu konuda bir hesap ve beklentiden mahrum kılacak yasal bir adım, bir sözleşme neden güvensizlik sayılsın. güven kişinin kendisine (onun soyadı veya varlığına değil) duyulması gereken bir şey değil mi.. kişinin kendisine ve kararlarına güven duyamıyorsanız, sağlıklı bir evlilik ve sevgi bağı olabilir mi.
birbirini (belki) sınıf/statü atlama aracı olarak kullanma, sömürme yararlanma sağma niyeti, beklentisi/hesabı dürüstlük mü.
eğer varsa sevgi, aşk, güven üzerine kurulması gereken ilişkiyi, parayı dışlayarak kurma amaçlı bir sözleşme, bence iyi bir başlangıç ve sınavdır.
devamını gör...
bir şeyleri zaten birlikte yaptıysanız böyle bir şey aklınızın ucundan dahi geçmeyecektir.

haricinde söylemesi zor tuhaf bir ortam oluşturacağını düşünüyorum. belki de mal varlığı az olan taraf bu teklifi yapsa daha rahat hisseder insanlar kendilerini haricinde bir fikrim yok çok sömürmeye, sömürülmeye açık bir kurum doğru veya yanlış denilecek bir olay yok burada.
devamını gör...
çirkin bir 'vibe' alınmakta
devamını gör...
hiçbir zaman materyalist bir adam olmadim. bugün karımla anlaşmazlığa düşsem ceketimi alır çıkar giderim. evi arabayı bırakır giderim. bir an bile "keşke evlilik sözleşmesi yapsaydım" diye düşünmem. çocuklarım olmasaydı yine böyle düşünür müydüm evet düşünürdüm. hatta babamdan kalacak bir ev var. onu da kız kardeşime bırakacağım. bu konularda ki düşüncem belki size tuhaf gelebilir ama kadının başını sokacak bir evi hayatının geri kalanını idame ettirecek maddi gücü olması gerektiğini düşünürum. ben nerede olsa yaşar, hayatımı idame ettiririm. kadın farklı. kadınlar kusura bakmasın benim kafa bu şekilde çalışır.
devamını gör...
#3676721 abi sen böyle dedin ya
feministler kudurur şimdi
“böz köndö öyöklörömözön östöndö döröröz”
oysa bilmezler ki;
layıksanız, bir erkek size her şeyini sorgusuz sualsiz bırakır.
devamını gör...
teklif edilmesi saçma olan,
teklif edildiğinde reddedip olay çıkarmanın daha saçma olduğu durum.

oldukça rahatsız edici.
daha baştan çomak sokmanın bir manası olması için sabancı falan olmanız lazım ki değsin.
devamını gör...
herkesin malı kendine....
devamını gör...
olumsuz. neyim varsa alabilmeli kadın.
devamını gör...
toplumumuzda bu duruma gelmesinin nedeni evlilik sonrası oluşan mağduriyetlerin önüne geçmek amacıyla oluşturulan bir sözleşme şekli.
bunu iki taraf beraber istiyorsa sıkıntı yok.
fakat birinden birinin ekonomik olarak çok iyi diğeri değil ise kafada oluşan acabalar ve yakın çevre dayatması ile alabilen sözleşmedir.
yoksa evlilikte sen ben olmaz biz olunur. baştan buna güvenilmiyorsa bu sözleşme yapmaya gerek yok.
boşaldığında evlilik öncesi olan mal varlığınız yine sizindir ama evlilik süresince edilin varlıklar paylaşılır.
sonuç itibariyle güven oluşmamış ise o ilişki olmak yürümez.
sevgi, saygı ve güvenle kalın.
devamını gör...
ben güvensizliğe çok kuruluyorum. patronla olan çalışan ilişkimde bile öyleydim. yöneticiler arasında konuşurken mevzu buralara geldiği her seferde, güvenmiyorsa çıkartsın işten dediğimi bilirim.

dolayısıyla, bir sözleşmeye taraf değilim. güveniyorsam ihtiyacım yok. güvenmiyorsam birlikte olmaya gerek yok. bir şekilde güvenim zedelendiyse de azalarak biter. oldu da, yanlış değerlendirdim. güvendiğim kişi güvenilmezmiş aslında mesela. "o da benim eşekliğim" der geçerim.

benden istenirse de olay çıkartırım muhtemelen. biz olamayacaksam, para pul hesabı yapacaksam, ne gerek var abicim evlenip de huzurumu kaçırmaya. paşa paşa tek başıma takılıyorum zaten.*

son olarak, diko abiyle aynı düşünüyorum. kadının korunaklı bir ortamda olması iyidir. erkek her koşulda hayatını idame ettirebilir. bunu kadınlar yapamaz diyen bir taraftan söylemiyorum. neden yapsınlar alternatif varken gibi bir yerden söylüyorum.

olur da bir şekilde benzer pozisyonda kalırsam. ceketimi ve holosko artı bir miktar para alıp giderim. holosko yoldaş olur, bir miktar para da yol parası için.*
devamını gör...
buradaki yazar arkadaşlar olaya duygusal bakılsa da ülkemizde evliliklerde kast sistemi vardır.
bir erkek öğretmenin kendisinden konum olarak daha aşağıda birisi ile evlendiğini görürsünüz ama bir kadın öğretmenin asgari ücretle yada asgari ücret kazanan birisiyle evlendiğini görmedim. illaki vardır ama ben görmedim.

erkek, kadından çok kazanacak anlayışı varken, erkeğin evlilik sözleşmesi istemesi gayri ahlaki değil gibi geliyor bana.
devamını gör...
neden salt maddiyatla ilişkilendirildiğini anlayamadığım sözleşme. tamam para konusu cepte olsun eyvallah. buna ek olarak evlendikten sonra kişi çok elzem gördüğü ve taviz vermek istemeyeceği konularda da sözleşme yapamaz mı? mesela arkadaşlarla tatile gidebilmek gibi ya da taraflardan hangisi diğerinden önce evde olacaksa partnerinin eve geleceği saatte kahve koyması gibi. ya da ne bileyim evdeki tüm eşyaların nerede olduğunu iki tarafında tam olarak bilmesi gibi (ev işlerinin ortak yürütüldüğünün en büyük sağlaması bence) bunlar önemli değil mi arkadaşlar? ne demek ben bu kafayla zaten evde kalırım aşk olsun.
devamını gör...
öncelikle evlilik sözleşmesi denilen şey aslında (bkz: mal ayrılığı rejimi)dir. ve kadın-erkek fark etmeksizin iki tarafı da korur. hem benzer gelirlere sahip çiftlerin hem de zengin-fakir evliliği yapan çiftlerin hayatını kolaylaştırır. dünya değişti, geleneksel tarım toplumu zihniyetinizden arının. gerçeklere bakın, boşanma davalarının görüldüğü mahkeme salonlarına gidip bir zamanlar hastalıkta sağlıkta ölene kadar diye yemin eden insanların nasıl çirkinleşebildiğini görün.

yani güzel bir evlilik için ve olası bir boşanmada medeni bir ayrılık için bu rejimin sözleşmesini imzalayın. evlenince bütçenize göre ortak bir hesap açıp evin ve çocuğun giderlerini oradan karşılarsınız, geri kalan gelirinizi nasıl isterseniz öyle değerlendirirsiniz. kız/erkek arkadaşınıza ilişkinizin en başında bu isteğinizden bahsedin. mal ayrılığı rejimini kabul edemeyeceğini söylerse, vakit kaybetmeden baştan ayrılıp kendinize göre birini ararsınız. bunun günümüzde neden gerekli olduğuna dair dünyadan örneklerle uzunca bir açıklama yapabilirim. ama gerek yok. amerikalı bir boşanma avukatının röportajını bırakayım, ingilizcesi olan izlesin, olmayan otomatik çeviriyi denesin. videonun 1 saat olduğuna bakmayın, oldukça akıcı ve ufuk açan bir röportaj. buradan

durum,.şimdi evleneceğin kişiye güvenmemekle alakalı değil. insan bu devirde güvenmediği kişiyle, eskisi gibi aile zoruyla falan, evlenmez zaten. asıl mesele, insanlar değişir, yaşanmışlıklar insanları değiştirir. ne olacağını bilemezsiniz. yada tanıdığınızı sandığınız kişi, o yapmaz dediğiniz kişi bambaşka birine dönüşebilir. imzayı atana kadar kendini çok farklı lanse etmiş olabilir. özellikle aynı evde aynı yatakta belki de çocuk büyüttüğünüz derecede bir yakınlık kurduğunuzda sevginin boyutu kadar nefret de büyüyebilir. biliyorum türkiye gibi (bkz: geleneksel) duygusal bakış açısıyla yaşayan insanları buna ikna etmek çok zor. ama mal ayrılığı rejimi kişi hasta olmadan önce hastalığı önlemeye yönelik çalışmalar gibi. iyi beslenirseniz, egzersiz yaparsanız, stres, sigara, alkol, uyuşturucu gibi şeylerden uzak durursanız büyük ihtimalle pek çok kişiden sağlıklı olursunuz. bu rejim de benzer bir mantığa sahip bence. sonradan ortaya çıkma ihtimali olan problemleri önlüyor.

evlilik en nihayetinde ekonomik bir birlikteliktir. ve günümüzde boşanma aşamasında eşini mağdur eden kadın yada erkek fark etmeksizin pek çok örneği görüldüğü için bence mal ayrılığı rejimi şarttır. duygusal yada ilkel açılardan bakmamak lazım. dünya değişti, değişiyor. herhangi bir işsizlik durumunda kimse eşine bakmam da demiyor. mesela hamilelik ve sonrasında doğum izninde hiç bir erkek karısına finansal açıdan zorluk çıkarmaz. kadınların en çok korktuğu şeylerden biri bu. ama erkekler de en az kadınlar kadar finansal açıdan güvencede olmak zorunda. zira içinde bulunduğumuz sistem (bkz: işçi sınıfı)nı yada zengin olmayan sınıfı çoğu zaman kadın-erkek diye ayırmıyor. hükümetler ve zenginler kadının da erkeğin de cebindeki parasını son kuruşuna kadar almanın peşinde. yada popülist akımlar cinsiyetler arası anlaşmazlıkları körükleyip insanların içindeki canavarı çıkarabiliyor. hiç bir çocuk atıyorum babasının boşanmadan sonra ekonomik zorluklar çekip zavallı bir hayat yaşadığını görmek istemez. yada annesinin hala babasının sırtından geçinip yeni sevgilileriyle gül gibi mutlu yaşadığına şahit olmak çocukları sağlıklı bireyler haline getirmez. mal ayrılığı rejiminin olmadığı boşanmalar toplumsal açıdan daha da sorunlu nesiller yetişmesine sebep olabiliyor.

yani ailenizi düşündüğünüz kadar, olası bir boşanmada kendinizi de düşünmek hem bireyleri hem de çiftleri hem de toplumu daha sağlıklı bir ilişki içine sokar. sırf nefretten dolayı eşinin donuna kadar alıp mahkeme çıkışı erik dalı oynayacak insanlarla onca travma içinde uğraşmak iyi mi sizce? sizi seven ve size önem veren biriyle bir sözleşme imzalamak daha sağlıklı, güvenli ve medeni değil mi? mal ayrılığı rejimi gibi mantıklı kararlar almanızı destekleyen bir eşle çocuk da yapılır, (bkz: medeni) şekilde boşanma davasına da girilir. nefretten ve çeşitli duygusal anlaşmazlıklardan dolayı kimse mağduriyet yaşamaz. bu rejimi kabul etmek medeniyet göstergesidir, medeni biriyle evlenip çocuk yaptığınızın göstergesidir. çocuğunuz varsa ebeveynlerinin birbirleriyle mal kavgasına düştüğünü görmez. insanca yollarını ayırdığını görür. yani aslında mal ayrılığı rejimi materyalist değil, bunu rejimi uygulamadan evlenmek ve boşanma aşamasına girmek materyalisttir. insanların en çirkin yüzlerini boşanma davalarında görebilirsiniz. ben bu kişiyle mi evlenmiştim, ben bu hatayı nasıl yaptım diyebilirsiniz. diyenler çok. o yüzden kesinlikle yapılmasını gerekli bulduğum anlaşma.
devamını gör...
benim malım kocamın malıdır.

bu evlilik sözleşmesi denen şey, zengin insanlar kendilerinden çok daha az maddi güce sahip insanlarla tipi veya gençliği için evlenip, sıkılırsa parası malı mülkü gitmesin diye icat edilmiş bir şey gibi geliyor bana.
devamını gör...
bana gereksiz gelse de yapana da neden yaptın demeyeceğim sözleşme.
bence önemli olan bu kadar parasını kaybetmekten korkan veya boşanma durumunda para hesabı yapıp ne kopartabilirim diye düşünebilecek insanlarla olmamak.
yaklaşık üç sene once anlaşmalı boşandım. ailesi de zengin bir aileydi ama bana ne. uzun bir dönem işsiz kaldığı icin ev geçim kısmı bendeydi ve iyi kazandığım için bir sorun da olmuyordu. boşanma kararı verdigimiz dönem de yine işsiz ve sonrasındaki ihtiyaçları için ailesinden para istemeyecek kadar gururlu bir bey olması ve zaten guzel şekilde ayrılık kararı verdiğimizden, elimizde ne var ne yok hesaplayıp kendisine daha çok kalacak şekilde anlaşmıştık. o dönem tüm arkadaşlarım, bazı akrabalarım "enayilik ediyorsun" dese de hic umurumda olmadı valla. ailem de sorun etmedikten sonra enayi olsam ne olacak. paradır kazanılır sonuçta.
çıkarcı ve güvenilmez insanlar başvururmuş gibi geliyor bu yollara. bence
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların evlilik sözleşmesine bakış açıları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim