hatıra olsun diye saklanan garip nesneler
başlık "may we meet again" tarafından 07.12.2020 10:10 tarihinde açılmıştır.
401.
tam da bugün anı bavullarımı düzenlemiştim. içerisinden bolca kurultulmuş çiçek çıktı. her gittiğim yerden farklı türde çiçekleri toplayıp 50-60 basım ciltli kitapların arasına koymuşum. hepsini alıp iki tarafı cam olan bir çerçeveye koydum. hiç kimse bu kadar kurutulmuş çiçeği bir arada görmemiştir muhtemelen. çerçeve yapma fikrini belgin doruk’tan öğrenmiştim. kendisi de bolca çiçek toplayıp çerçeve yaparak sevdiklerine dağıtırmış. çok hoş bir hediye bence. bir insanın beğenerek elleriyle topladığı çiçekleri özenle kurutup, nizamlı bir şekilde çerçeveye dizmesi ve hediye etmesi, alınabilecek en naif hediyelerden biri.
devamını gör...
402.
bira içtiğimde etiketini söküp kimle içiyorsam o kişinin adını ve tarihi yazar saklarım evet
devamını gör...
403.
yonca evcimik imzalı kağıt. bir gün annemlerle avm'ye gidiyoruz kadının biri imza dağıtıyor, resim çektiriyor insanlar. kim olduğunu bile bilmiyorum. annem anlattı şu bandıra bandıra ye beni şarkısını söyleyen kadın dedi. gittim imza aldım resim çekindik. o kağıdı hala neden sakladığımı inanın ben de bilmiyorum.
devamını gör...
404.
çatlak bir kahve kupası.
devamını gör...
405.
devamını gör...
406.
taş toplayıp saklıyom. ama hangisi nereden ne zamanın anısıydı bunu bilmenin bir yolunu geliştiremedim. hep düşündüm ama. şimdi taşlarımın çoğu öksüz, kimliksiz, ööyle duruyorlar kasede.
devamını gör...
407.
lisede arkadaşım vesikalık fotoğrafını ve nazar boncuğu vermişti
devamını gör...
408.
409.
bilardo eldiveni. herhalde 15 yıldır falan saklıyorum.
devamını gör...
410.
restauranttan cafeden aldığım ketçap mayonezler
devamını gör...
411.
devamını gör...
412.
çay karıştırmak için kullanılan tahta ve uzun çubuklar, üzerine not aldığım mendiller, karton bardak tutacakları, taşlar...
arada bir açıp bakınca o günlere geri dönmüşüm gibi hissettiriyor, o yüzden elimden geldiğince o günleri bana hatırlatacak anılar biriktiriyorum. birçoğu da saçma nesneler oluyor ama olsun.
arada bir açıp bakınca o günlere geri dönmüşüm gibi hissettiriyor, o yüzden elimden geldiğince o günleri bana hatırlatacak anılar biriktiriyorum. birçoğu da saçma nesneler oluyor ama olsun.
devamını gör...
413.
hatıra olsun diye sakladığım en garip şey kurdele olabilir.
devamını gör...
414.
küçük yeğenim bana yaptığı resimler
devamını gör...
415.
okul sınıf kapılarının önünde küçük plastik,demir veyahutta tahtadan duvara sabitlenmiş sınıf/şube yazan tabelavâri şeyler olur. ben 9.sınıftayken d şubesindeydim ve bizim okul bizden sonra gelenleri 90 kişi alacağı için d şubesi kapanacaktı, bizimkilerde biz 9'u bitirdikten sonra o tabelayı almışlar; geçen bir arkadaş bana verdi o da diğerinden almış 4 kişi gezmiş tabela elden ele değişecek gibi duruyor.
devamını gör...
416.
saçma sapan bir biblo saklıyorum. sanırım ilkokul zamanında yapılmış, şekilsiz, ne olduğu belli bile olmayan saçma sapan bir biblo. bakmamak için hiç ortaya çıkartmıyor, gizli saklı bir yerde tutuyorum.
çocukluğumun en önemli hatıralarından biri. hala fotoğraflarına bakamadığım, öldüğünü bir türlü kabul edemediğim, çocukluğumun tek şahidi olan arkadaşımın yaptığı biblo...
çocukluğumun en önemli hatıralarından biri. hala fotoğraflarına bakamadığım, öldüğünü bir türlü kabul edemediğim, çocukluğumun tek şahidi olan arkadaşımın yaptığı biblo...
devamını gör...
417.
418.
her şeyi saklarım ki.
lisede bana yazılmış bir not bile var anı kutumda.
atanı yakarım.
lisede bana yazılmış bir not bile var anı kutumda.
atanı yakarım.
devamını gör...
419.
açıkcası bu tamamen çoklu bir denklem işidir.
o objenin kimden geldiği?
ne zaman alındığı?
ne için alındığı?
hangi anı ile eşleştiği?
veren kişinin duygusal olarak taşıdığı anlam, hayatta olup olmadığı gibi bir sürü etken bu eylem ile sıkı sıkıya bağlıdır.
bunların hepsi tek bir sonuç doğurur; objeyi( ne olursa olsun) ömür boyu veya süreli şekilde saklamak. biz aslında eşyayı değil, onunla elde ettiğimiz duyguyu ve anıyı saklıyoruz. eşyaya verilen soyut bir algı var burada. her somut eşya, soyut bir anlamın bedenidir. her obje, bir hayalet olan duyguya- anı'ya hizmet eder. bu yüzden objeye baktığımızda, objenin kendisini görmek yerine; onunla alakalı geçmişimize gideriz.
bu yüzden "saklamak" eyleminin arka planı hem cok mahremdir hemde bu mahremiyetin derinliği çok değişkendir.
o objenin kimden geldiği?
ne zaman alındığı?
ne için alındığı?
hangi anı ile eşleştiği?
veren kişinin duygusal olarak taşıdığı anlam, hayatta olup olmadığı gibi bir sürü etken bu eylem ile sıkı sıkıya bağlıdır.
bunların hepsi tek bir sonuç doğurur; objeyi( ne olursa olsun) ömür boyu veya süreli şekilde saklamak. biz aslında eşyayı değil, onunla elde ettiğimiz duyguyu ve anıyı saklıyoruz. eşyaya verilen soyut bir algı var burada. her somut eşya, soyut bir anlamın bedenidir. her obje, bir hayalet olan duyguya- anı'ya hizmet eder. bu yüzden objeye baktığımızda, objenin kendisini görmek yerine; onunla alakalı geçmişimize gideriz.
bu yüzden "saklamak" eyleminin arka planı hem cok mahremdir hemde bu mahremiyetin derinliği çok değişkendir.
devamını gör...
420.
gazoz sisesi. evet.
devamını gör...