hiç gelmeyecek birini özlemek

ya gelmezse diye yapılandır.

burnun direğinin sizlamasini bilen bilir. o hissin her daim var olmasi demektir. hele de artik nefes almiyorsa.

hiç gelmeyecek bir zamanı özlemekten daha iyi olandır.

pek özlemek değilde nasıl olurdu diye merak ediyor insan. gelseydi nasıl olurdu?

hiç bir masal mutlu sonla bitmez canımın içi. evet yıllarca kandırdılar bizi. öyle gökten üç elma falan da düşmeyecek. aşıkların kavuştuğu, kötülerin cezasını bulduğu hep yalan.. eğer istersen-gerçekten istesen de olmaz bazen.. ve bu yarım kalmışlıkla yaşarsın sonsuza dek..

bu yine iyi de hiç gitmeyecek birine fazlasıyla doymak diye bi şey var, hafazanallah.
(bkz: hala ölmemesi)

özlüyorum. uzaktan izliyorum. tweet atsa veya instagramdan gönderi paylaşsa hemen beğeniyorum. yapacak başka bir şeyim yok. onunla bir yola girmeyi çok istemiştim. ne kadar konuşsak da bir türlü bazı şeyleri aşamadık. şehir dışındaydı. okulu benim yaşadığım şehirdeydi. pandemi biter de yüz yüze eğitim başlarsa buluşma ihtimalimiz vardı. yakın zamanda ablasının arkadaşı evlendi. yaşadığım şehire geldi. yürüdüğüm sokaklarda, dolaştığım caddelerdeydi. yanımdaydı ama gidemedim. "sana şehrimi gezdirmek istiyorum." dediğimde "düğün bitti dönüyorum." cevabını aldım.

o kızı çok sevdim. onunla hep masum şeylerin hayalini kurdum. yağmurun altında beraber ıslandığımızı düşündüm. saçma sapan şarkılara birlikte eşlik ettiğimizi düşündüm. hiç yüz yüze görüşemedik. hiç birbirimizin sesini duyamadık. hasretim bir türlü bitmedi. onu düşünmekten bir türlü vazgeçemedim. umarım her şey istediği gibi olur çünkü benim hiçbir şey istediğim gibi olmadı. onun mutluluğuyla mutlu olmaya ihtiyacım var.

(bkz: haksız yere müebbet yemek) allah kurtarsın kardeş

(bkz: ölmüş birini özlemek)

umut

gece gece kafamı hafif yukarı kaldırdıktan sonra biraz da sağa dönerek bir kaşımı çattıktan sonra önce sert bir bakış atmama sonra da derin bir nefes alıp iç çekmeme neden olan başlık.

ya git bu isimle kitap yaz şiirine başlık koy ne bileyim albüm falan çıkar gecenin köründe ne yutkundurtuyorsun durduk yere

ölmüştür.

kedinin, erisemedigi ciğere serenat yapmasıdır.

geçen yaz boğuştuğum durumdur. atlatılıyor bir şekilde hiç dertlenmeyin. bol bol üzüleceksiniz, durduk yere göğsünüz sıkışacak ağlamak isteyeceksiniz. belki benim gibi yüzsüzlük yapıp içinizden geleni geçeni söyleyeceksiniz karşı taraf kalbinizi tekrar kıracak. bunların hepsi yaşanacak işte, sonra da yavaş yavaş beklememeye başlayacaksınız. kendinize saygınızı hatırladığınız bir nokta oluyor. ben bu kadarını da haketmedim bir saniye dediğiniz. işte orada toparlanıyorsunuz. acınızı mutsuzluğunuzu dibine kadar yaşayın ama. hiç öyle yok hobi edin yok kendine bak gibi zırvalara takılmayın. mutsuzluğu yaşayın ki atlatabilin.
atlatınca da böyle ara ara onu hatırlatacak küçük şeyler görünce fena oluyorsunuz, çok kısa sürüyor ama bir duraksıyorsunuz. eminim ama o da geçecek. kimseyle var olmadık, kimseyle de yok olmayacağız. sonu biraz agresif bitti ama öyle sözlük, üzgünüm.

hiç gelmemiş olma ihtimali de var şimdi. gelmese de gelmemiş olsa da arada özlediğim oluyor kimin nesi bilmesem de.

ezanla gelmezse , selayla gelir kardeş canını sıkma jgjfjgf

önceden ilk aşık olup sevdiğim çocuk şuan futbolcu olduğu için konuşamıyor ve hiç gelmiycek olduğunu bile bile onu özlemek birazcık koyuyor.

kendisini 4 yıldır hic görmesen bile yeni bi fotografını görünce göğsüne taş düşmesi gibi bişeyler oluyor.