insanı değiştiren şeyler

doğru bildiği şeylerin aslında yanlış olduğunu fark etmesi.

asırı sevdigin kisilerden bakın burası önemli kisilerden agır darbeler yemek. afiyet olsun..

kırılmak.


kırıldığı için 180 derece değişen insanlar var.

kitap okumak

yaşanabilecekken yaşanamamis ne varsa insanı değiştirir. hayal kırıklıkları insani değiştirir. yalnız kalması değil, dinleyeni ve anlayanı olmayınca sessizleşirmiş insan derler.

psikolojik olarak vuracak olan her şey insanı değiştirir, veyahut hoş bir açıdan bakalım.

piyangoyu vurması insanı değiştirir, anne baba olması insanı değiştirir.


say say bitmez, neye odaklandiysaniz o daha çok etkili olur sadece...

sonradan görmelik.

deprem ve ulus baker okumak.

sevdiğin birinin yokluğu da çok değiştiriyor, hayatın saçma olduğu en çok sevdiğin insanın yokluğunda yüzüne çarpıyor, yokluğu burnuna yediğin basketbol topu gibidir bazılarımızın

zaman. herkesi ve her şeyi değiştirir.

izlenen herhangi bir film. dinlenen bir şarkı. kısacası herşey.

heyecan.
söylemeyeceğinizi söyler, yapmayacağınızı yaparsınız.
he eğlencelidir, o ayrı.

sevdiklerini kaybettikten sonra herşey boş geliyor insana. hayal bile kurdutmuyor hayat.

- ölüm
- hastalık
- toksik insanlar (insandan saymıyorum sizi... çok yorucusunuz ya...)
- kitaplar
- şarkılar
- genel olarak insanlar (onların hikayeleri, arkadaş çevresi, aile vs.)
- yaşadığın yer
- uyuşturucu, alkol, sigara üçlüsü (fiziksel, (süreli) karakteristik değişim ve sinirsel değişim) (genel olarak bağımlılık ama)

kısacası; her şeyin fazlası/azı değistirir insanı
(fiziksel örnek: kilo almak/kaybetmek; karakter olarak: karakterin gelişimini kitaplar okuyarak desteklemek veyahut okumayıp durgun kalmak (!) (sonuçta kitaplarda da insanların hayatlarından öğreniyoruz kurgu olsa bile, değil mi? ekstra bir getiri gibi düşünebiliriz bunu. yaşamayıp yaşamış kadar olmak veya hissetmek) vb.)

mevki.

para derler. bi benim elime geçse de görsek, değiştiriyor mu değiştirmiyor mu?*

hayatına giren bir insan cinsiyet fark etmeksizin.

para paraaa,

kalitesiz insanlar bazi seyleri yapiyolar ve kendilerini "zevkli, kulturlu, akil sahibi" saniyolar ya can sikiyo, bide akil veriyolar bunun ustune irrite edici tahammul edildiginin farkinda bile degil

hastalık da buna dahildir.
üstünlük taslamak, kendini beğenmek, akıllı geçinmek, kendini çok önemsemek sağlam bir sıkıntı yaşamadığınıza delalettir...

canınızın nasıl yanabileceğinizi anlamak için illa etinizin fena halde sıkışması gerekiyor...
işte o zaman akıl başa geliyor.

üstat niçe'nin de dediği gibi,
benim felsefemi belirleyen şey hastalıklarımdır.

yanisi, hastalıkların duygularımız ve düşüncelerimiz üzerinde korkunç bir etkisi vardır. hastalıkla beraber farklı bakar, hisseder, duyar, değerlendiririz.
perspektifiniz kayar, değişir, başkalaşırsınız.

bu da insanı değiştiren en büyük gücün hastalıklar olabileceği anlamına gelir...

sevdiği ve güvendiği insanlardan yediği kazıklar.
o insan artık yeni bir kimlikte ve kişiliktedir.

çok güvendiğiniz birisinden ağır kazık yemek yada anne babanın vefat etmesi insanı değiştirebiliyor.