iyi bir insan olmak

duyguların safiyane olması, kin gütmemek vs vs

zorundalık gerektirmez. içsellik ister. itibari getirisi büyük olur.

''iyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir.''
(bkz: sabahattin ali)
(bkz: içimizdeki şeytan).

çok keyif verici bir duygudur. ama buna karar verecek kişi siz değilsiniz tabi. lan ben ne iyi insanım ya demez insan kendisine. mesela birisi size sen ne iyi insansın derse tebessüm edersiniz içinizi huzur kaplar. yaşlı bir teyzenin poşetlerini taşırsınız size allah razı olsun evladım der mutlu olursunuz öyledir iyi insan olmak iyi olduğunu hissetmektir.

erdemli, adaletli, iffet sahibi, izzet sahibi, ağırbaşlı, hoşgörülü, dostluğa değer veren, güleç yüzlü, gösterişten uzak karakterde olmak.

iyi bir şey değildir. çok iyi insanlar bu durumlarından memnun değildir. hep iğfal ve mağdur edilirler. kotulere bile acıyıp sert tepki gosteremezler. ama ellerinden iyi olmamak da gelmez. kaderleri kötüdür. tek iyi yanı rahat vicdan.

kendim için söyleyemediğim ama olanları gördüğüm bi çeşit sıfat.

iyi olmakla, ahmak olmak arasında çok ince bir çizgi vardır. iyi olun ama kendinizi fazla kullandırmayın.

iyi olmak basittir, basit olmaksa çok zor.
"bilmediğini bilmek en iyisidir, bilmeyip de bildiğini sanmaksa tehlikeli hastalık." lao tzu.
"tasavvuf bilmek değil, bilmemek sanatıdır." mevlana
insan "bildikçe" egosu güçlenir, egosu ile savaş hâlindeki insanın basit olmasının imkanı yoktur. basit olmak bilmemektedir, bilmediğinin farkında olmak, yolda olduğunun farkında olmak. üstelik bir yere gittiğin bir yol değil, sadece deneyimlediğin bir yol. eğer bir yolu deneyimliyorsan onu devamlı bilmeye, ona karşı savaşmaya çalışma. bu imkansız. sadece, izle, deneyimle ve öğren. bu şekilde herşey basitleştir, bu da şefkat getirir, çocuksu basitlikteki, çocuksu şefkat gibi. iyilik, şefkat, sevgi gibi kelimeler de en çok çocuklarda anlamlı oluyor bu nedenle. henüz "bilmemiş" , egoları tarafından yönetilmeyen çocuklar. naçizane düşüncelerim.
tabi son olarak "you know nothing, john snow" demek istedim.

"bir insan acı duyuyorsa canlıdır, başkasının acısını duyabiliyorsa insandır." der tolstoy. başkasının acısını duyup başkalarının hayatlarına dokunabilen de iyi insandır bence. başkası bazen bir kedi, bazen bir kuş, bazen yoldan geçerken gördüğün bir insan, bazen de komşu...

birçok dezavantaj barındırır. bir hata yaptığınızda üzerinize yapışır, gerçek yüzü denir. iyi olmanın hiçbir faydası yoktur. kötü olan bir iyilik yapınca bakın aslında o sanıldığı gibi değil, iyi biri özünde denir. denir de denir en iyisi bu yaşanan hayatı fazla da şeye takmamak.

eskiden kendimi iyi, mükemmel sanıyordum.
değilim-değilmişim. düşündükçe kötü olmanın kötü bişey olmadığını farkettim.

peri masalıdır. hepimiz karanlığı da aydınlığı da içimizde tanışırız. iyi bir insan olma gayreti anlamsızdır, mutlaka birine kötülükle sonuçlanır. şayet etrafındakilere değilse de kendine. kabul etmek lazım, iyiliğimizi de kötülüğümüzü de. o zaman denge olur, denge önemlidir.

kotu insanlar icin kullanilir.. neden mi?? ıyi insanlarin degeri hic bir zaman bilinmemistir.. onlar bir gemiye binip gittiler..

değilseniz bile olmaya çalışın.

öncelikle iyi bir insan olmak ile saf-salak bir insan olmayı karıştırmamak gerek.
iyi bir insan nasıl olunur derseniz eğer; kimsenin kötülüğünü istemeyin. insanların iyi yönlerini görmeye çalışın. bir yorumda bulunacaksınız eğer yapıcı olmaya çalışın, yıkıcı değil.

her insanda bir parça iyilik ve kötülük bulunur dediğim başlıktır. ne zannettiniz mantıksal devre tasarımı mı bu 0 ve 1 ‘den oluşacak.

genellikle enayi bir insan olmakla karıştırılan.

kötülere bile iyi olmaktır.