neşet ertaş

(bkz: cahildim dünyanın rengine kandım)

müziğini pek sevmem.

röportajları ve izleyicileri saygısı takdire şayan. fakat müziği, özellikle sazının ses tonuna (belki kayıt ile alakalıdır)
ısınamadım.

fakat ''yolcu'' şarkısı dinlenebilir.

kimi kayıtlarında manyetikli saz , kiminde kuru bağlama , kiminde divan sazı , kiminde tanbura tekne saz kullanmış, bağlama literatürüne neşet düzeni adı verilen perdeleme sistemini kazanmış , büyük âşık , ozan , halk sanatçısı ve müzik dahisi.

bizlerin neşet ağası.

mahlası da garip

aynı dönemde yaşamış olmanın gurur verdiği bir zat. bazı insanlar vardır 200 yıl sonra da isimleri anılır, efsaneleşir. neşet ertaş onlardan biri olacaktır. sezen aksu, kemal sunal, cem yılmaz, cübbeli ahmet, orhan pamuk, nuri bilge kişileri de tarihteki yerlerini almışlardır şimdiden. cübbeliyi şehven yazmadım, geleceğin nasrettin hocasıdır kendileri.

sen orada ben burda aman aman
ömrümüz geçti böyle

sadece "cahildim dünyanın rengine kandım" dizesi bile sevmek için kafi.

nasıl bir pr yapıldıysa adam hala favori ama evimin yanında konseri olsa dinlemezdim.

bir genel kültür cep kitabında okuduğum kadarıyla, içinde gönül kelimesi geçmeyen bir türküsü bile yokmuş.

sazıyla, sözüyle, ruhunu bize tanıtsa da, bizzat, madden tanışamamak büyük kayıp...

t/ bozkırın tezenesi.

zeki müren ile anısını anlatışına içimin yağları eridi. hakikaten büyük insanlardı.

yabana atılacak, es geçilecek şeyler yazmam... ama konu neşet ise, kitleniyorum ya....öyle seviyorum ki, ağlarken buluyorum kendimi....ağlamadan onun hakkında.....1 sn...

öğrencilerin cuvara parası gitmesin diye onlardan konser bileti almayan büyük ustadır.
sazıyla sözüyle gönlümüzün en nadide yerine oturmuş, gidişiyle de gönül dağımızın ciğerinden dağlamış olandır.
saygıyla sevgiyle anıyoruz.

"bana öldü demeyin yoruldu gitti deyin"

on sene oldu gideli. hatırası önünde saygıyla eğiliyorum. onu her gün en az bir kere dinliyorum.

seni bütün kalbimle, bütün saygımla, bütün sevgimle, bütün hayranlığımla anıyorum usta.

rahmetinin sene-i devriyesinde saygı ve özlemle ile anıyorum. mekanı cennet olsun.

bugün vefatının 10. seneyi devriyesi olan halk ozanı. rahmetlinin sağlığında çektiği cilelerden biraz bahsedelim de nasıl kör ölür badem gözlü olur anlayalım.
rahmetli kasetleri yüz binler sattığı yıllarda bir yandan da ankara pavyonlarinda sahne alırdı. sahne aldığı yıllarda alkol tüketiminin had safhaya gelmesinden dolayı parmaklarını kullanamaz halde felce maruz kaldı. sazını calamayacak duruma geldiğinde sırtından para kazananların vegasizligina kızıp küstü ve almanya'ya gitti. almanya'ya yolunda bulgaristan'da karıştığı bir kaza yüzünden cezaevine düştü. ne o zamanın hükümet ne de dostları büyük ozana sahip çıkmadı. almanya'ya yerleşip sagligina kavuştuktan sonra düğünlerde çaldı söyledi. uzun yıllar sonra müzik yapımcısı hasan saltuk tarafından güç bela ikna edilerek türkiye'ye getirildi ve sonrasında uzun yıllar sonra tanınmasına, bilinmesine sebep olacak konserler verdi tv programlarına çıktı. geç gelen şöhret sonrası bile mütevazı kişiliğinden hiç bir zaman taviz vermedi. gerek konserlerinde gerekse çıktığı tv programlarinda nasıl bir insanı kamil olduğunu tüm halkına göstermekten hiç imtina etmedi. sağlığının son yıllarında izmir'e yerleşen bu coğrafyanın en büyük ozanlarindan olan neşet baba 25 eylül 2012 yılında hakka yürüdü.
ardından sayısız eser bırakan ulu ozanimizi ölüm yıl dönümünde rahmetle anıyorum.
yattığın yer incitmesin neşet baba. iyi ki oldun, iyi ki vardin, iyi ki türk halkının gönül bağına girdin.

ne güzel bir insan ne güzel bir ruh. ölümünün 10. yılında saygı ile anıyorum.
bugün kumsalda bol bol şarkılarını dinledim. ahh yalan dünya usta.

bozkırın tezenesi. bu topraklarda doğmuş en önemli halk ozanlarından biri. müziği ve tekniği gerçekten de ders olarak öğretilen büyük üstad. çok sesli müziğin belki de en önemli temsilcisi(ydi)...

ne mutlu ki ölmeden önce de değeri bilinirdi. hatta bu mertebeye erişmiş nadir kişilerden oldu. gücünü hep halktan aldı. arkasında hiçbir siyasi malzeme bırakmadı. hatta kendisine verilecek olan "devlet sanatçısı" ünvanını, ben sadece halkın sanatçısıyım diyerek reddetmiş birinden söz ediyoruz.

hayatı da türküleri kadar çile dolu. yaşadığı acıları hepimizin içini acıtarak aktardı bize. hala her dinlediğimizde tüylerimizim diken diken olması da bizden biri olmasındandır.

gönlünden döktüğün, gönüllere akmaya devam ediyor.
ruhun kut bulsun ustam!

ah yalan dünyadanin metin kalender yorumu efsanedir.