obsesif kompulsif bozukluk. mantığa aykırı olduğunu kişinin kendisinin de bilmesine rağmen düşünce takıntılarının oluşturduğu rahatsızlığın yok olması amacıyla bazı hareketleri tekrar-tekrar yapma durumu.
devamını gör...
üniversite sınavı sonrası, sınav esnasında cevap kağıdımı beş kez kontrol etmeme rağmen bir aksilik çıkacak ve sınavım geçersiz olacak diye ağlamama neden olan rahatsızlıktır. hemen hemen her insanda farklı alt başlıkları ile bulunduğunu düşünüyorum.
devamını gör...
düşman başına
devamını gör...
kaygıları hasır altı etmek için, günlük hayatta tekrarlayan davranışlar silsilesi. en azından benim için böyle. duygu durumuna göre artış ve azalış gösterir.
devamını gör...
son yıllarda savaş halinde olduğum durumdur. ama dayanamıyorum , her şey düzenli olmalı , konuşurken bile düzenli konuşmalıyım. sürekli bunları düşünüp kafayı yeme evresine geldiğim durumdur.
devamını gör...
yazacağım o kadar çok şey var ki yazmam mümkün değil. yorulmayan tek bir hücrem yok.
devamını gör...
dürtü kontrol bozukluğu ve anksiyete teşhisi ile birlikte sahip olduğum durum. bir sonra ki terapi de teşhisi konacak. henüz her şeyi anlatmadım doktoruma.
devamını gör...
son 1.5 yıldır beni baya bi zorlayan, gündelik yaşantımda sıkıntılar yaşatan, insan ilişkilerime sekte vuran; nasıl mücadele edilmesi gerektigi yerine birlikte nasıl yaşanabileceğini de çözmeme, bunu bilinçaltıma kazımama rağmen belirli dönemlerde öyle zorluyor ki... bunu havalı bulan ergenlere değil bununla yaşamaya çalışanlar için şimdi yine tam ortasındayken kendimden, tecrübelerimden bir şeyler yazmak istiyorum.

akla o takıntılı düşünce geldiğinde karşı koyma. o sıkıntıyı, her şey mahvolacakmış gibi hissettiğin o kaygıyı yaşa. o kaygıyı dibine kadar yaşa. onu defetmek için uğraşma. ben bunu bilinçaltıma kazıyana kadar baya uğraştım.
devamını gör...
türkçe'ye takıntı-zorlantı bozukluğu olarak çevrilmiş bir tür psikolojik bozukluk. obsesyonlar ve kompulsiyonlar olarak iki bölümde incelemek gerek. obsesyon dediğimiz şey nedir: zorla ve istenmeden gelen, kaygı ve sıkıntıya yol açan, yineleyici ve sürekli olan düşünceler, imajinasyonlar diyebilirim. biraz açacak olursam takıntılı bir düşüncenin birden bire ben istemeden sürekli olarak aklıma gelmesi. neler olabilir bunlar: dini içerikli düşünceler, cinsel içerikli düşünceler, birilerinin başına bir şey geleceği ile ilgili düşünceler, birilerine zarar verebileceğimle ilgili düşünceler en sık görülenler. yine örneğin birisi tam namaz kılacakken aklına dine allaha küfürlü düşünceler gelebilir, başka birinin aklına annesi babasıyla cinsel ilişki fantezileri gelebilir, çocuklarla ilgili cinsel içerikli fanteziler gelebilir, acaba yapar mıyım ya da yaptım mı gibi düşünceler gelebilir. annem ölecek, babam ölecek, şimdi kötü bir şey olacak gibi düşünceler gelebilir. bunların ortak özelliği istemsiz, tekrarlayıcı ve zorla geliyor olması. bunlar şimdilik cepte kalsın.
kompulsiyon dediğimiz şey nedir: insanların az önce bahsettiğim takıntılı düşüncelerine tepki olarak ya da katı bir biçimde uyulması gereken kurallara göre yapmaya zorlanmış gibi hissettiği tekrarlayıcı davranışlar diyebilirim. bunu da biraz açayım daha anlaşılabilir olması için. örneğin en bilinenler el yıkama, bir şeyleri yıkama temizlik takıntısı. kişi kendini kirli hisseder. takıntılı bir şekilde hastalanacağını enfeksiyon kapacağını ya da başka insanlara bunu kaptıracağını düşünür (istemsiz zorla ve tekrarlayıcı) ve bunun üzerine sürekli elini yıkar. çok uzun süreler, çok sık ve gereksiz biçimde. ya da bahsettiğim dini içerikli, cinsel içerikli obsesyonlar ya da birilerinin başına bir şey gelecek şeklindeki obsesyonları gidermek için bazı hareketler yapar ya da sözler söyler tekrar eder. örneğin dini içerikli durumlar için sözler söyleme, zikir çekme, fazladan namaz kılma, sürekli abdest alma gibi. ya da birinin başına bir şey gelmesin diye sürekli bir hareketi tekrar etme, merdiven inip çıkma, çizgilere basmadan yürümeye çalışma, gittiği yolu tekrar dönüp bir daha gitme gibi.
örneğin benim bir danışanımın aklına birilerinin başına bir şey gelecek diye düşündüğü anda bir sürü kompulsiyon geliştiriyor. evdeki bazı kalemleri hiç kullanmıyor (atamıyor da) deftere yazı yazerken şöyle diyor " eğer bu sayfayı boş bırakmazsam annem ölebilir" sonra o sayfaya yazı yazmıyor ve annesi de ölmeyince bu düşüncesi ve davranışı gelişiyor. ve bunu ve benzerlerini sürekli tekrarlıyor.

peki tedavisi var mı? evet var. hem çeşitli ilaç tedavileri mevcut hem de çeşitli psikoterapi yöntemleri mevcut.
psikonet yayınlarından " takıntılarla başa çıkma" diye de bir kitap var. okb (obsesif kompulsif bozukluk) hastaları için hazırlanmış işe yarayacağını düşündüğüm bir kitap.
devamını gör...
normal insanlar düşünceleri alır kullanır ve tüketirler. okb'liler ise düşünceyi satın alıp sahiplenirler. sürekli tekrarlanan düşünce benimsenir ve kişinin kendisi olur.
devamını gör...
bende çocukluğumdan beri var olduğunu düşündüğüm hastalık. başıma gelen küçük şeyler bile benim adeta içimi kemiriyor, bu takıntıları bastırmak için yaptığım eylemler ise adeta bir hiç sorgulamadığım bir din haline geldi. çocukluğumdan beri bu hastalık bedenimden, insanlardan ve dünyadan beni yabancılaştırdı. keşke zihnimi bir bilgisayara aktarıp insanlarla bilgisayarın bağlı olduğu robotlarla konuşsam ve insanlarla sadece semavi dinlerdeki tanrı gibi insanlarla sadece aracılarla konuşsam diyorum. işin kötüsü bu takıntılarımı insanlar benim anormal olduğumu düşünecek diye anlatamıyorum. öyle ki ülkenin yönetimini bana verseler her vatandaşın her hareketinin kontrol edildiği çin'e benzeyen bir dijital diktatörlük kurardım.*
devamını gör...
açıkcası bence okb ne olduğu belli olmayan bir hastalık türü.diğer açıdan özetlemek gerekirse ; her takıntı okb değildir fakat maalesef ki insanlar her şeye o kadar isim takmaya alışmışlar ki her insana okb kolayca diyebilir hale geldik.

bu bahsettiğim açıklamaya benzer bir açıklamayı bizzat bir psikiyatır’ın ağzından duydum.arkadaşlar her takıntı okb değildir.

bence düzgün ve işini iyi bilen bir psikiyatır’a gitmek gerekiyor net bir tanımlama için.bana sorarsanızda tek bir psikiyatır’ın söylemine kulak vermeden önce bir kaç doktorla görüşmeyi deneyin.eğer bütün doktorların söylemi benzer şekilde olursa, ne yapacağınıza seçtiğiniz psikiyatır ile karar verirsiniz.
devamını gör...
okb iyidir candır insanı uyanık tutar zaten genetik geçtiği belirtilir. başarılı insanların çoğu okb dir. mükemmelliyetçilerin tamamı okb dir. çok detaylı düşünür, çok çalışır, çok takar ve erken ölürler. doğal seleksiyon işte ne yapacaksın
devamını gör...
bu durumda olup kendilerini kabul etmeyip, tedavi olmayan insanlar, başka insanların hayatını mahvederler. çoğu kişi de olan da tam olarak bu. ağır belirtiler var bunu fark etmek için doktor da olmaya gerek yok. misal uzak bir tanıdığım tuvaletini giyinikten yapamıyor ve çıplakken yapıyor buymuş normal olan bunun gibi pek çok takıntısı var. tedaviyi reddediyor. ne denir bilinmez.
devamını gör...
kişinin obsesyonları ile boğuştuğu belirli takıntılı ve sağlıksız düşüncelerinin olduğu bir hastalık. örneğin yemek yaparken mutfağa giren annenize karşı ya ben bu bıçakla onu bıçaklarsam gibi bir düşünce aklınızdan geçiyorsa siz bunu aklınızdan "öyle şey mi olur yahu?" diyerek savuşturabiliyorsanız bu normaldir. fakat siz ben ne aşağılık bir insanım? nasıl böyle şeyler düşünebilirm diyerek kendinizi suçluyorsanız ve bu işin içinden çıkamıyorsanız bu bir obsesyondur. bu obsesyonlar kişinin isteği dışında gelişir.
devamını gör...
obsesif kompulsif bozukluk
halk arasında titizlik hastalığı olarak bilinen, kişilerin mantıksız olduğunu bildikleri halde sürekli zihni meşgul eden bu durumdan kurtulma düşüncesiyle bazı hareketleri tekrar tekrar yapmak şeklinde seyreden kendisinden muzdarip olduğum bir psikiyatrik bozukluk.

okb'ye sahip kişiler diğer insanlara göre daha fazla düşünen, akıllarına takılan düşünceyi eyleme geçirmezlerse başlarına bir şey geleceğini düşünen, sürekli kontrol etme ihtiyacı duyan; mikrop, hastalık bulaşır endişesi ile kendilerini kirden hatta kirli olamayan nesnelerden bile uzak tutmak isteyen insanlardır..

okb tedavi edilmediği takdirde kolayca ilerleyebilen bir illettir. hastalığın nedeni genelde aileye, yetiştirme biçimine dayanır. ben çok korkutularak büyüyen bir çocuğum. küçüklüğüm ''aman kızım ona dokunma'', ''aman onu içme hasta olursun'', ''eyvah vücudunda yara çıkmış acaba kanser misin'' tarzında cümleleri duyarak büyüdüm. haliyle her şeyden korkar oldum. ilk başta sadece garantici ve kontrolcü bir kişiliğe sahip olduğumu, fazla korktuğumu düşündüğüm için önemsemedim.
fakat korkudan ve endişeden ziyade yukarıda bahsettiğim mantıksız ama yapmak zorunda olduğumu hissettiğim davranışları tekrarlamaya başladım. örneğin uyumadan önce odamda olan nesneleri sayıyordum, veya su içtikten sonra bardağı masaya üç kere vuruyordum. yine önemsemedim. ailem tarafından da fark edilmedim. zaten fark edilsem bile saçma davranış sergilediğim için insanlara açıklama yapmaktan utanıyordum. kısacası geçiştirdim.

benim için iplerin koptuğu nokta pandemi dönemi oldu, corona olacağım korkusuyla ilk başta herkesin yaptığı klasik tedbirleri uyguluyordum. ama zamanla bu tedbirler yeterli gelmemeye başladı. ellerimi günde 50den fazla yıkamaya, dışarı her çıktığımda duş almaya, marketten aldığım ürünleri çamaşır suyuyla yıkamaya, zamanla corona olacağım korkusu ile dışarı bile çıkmamaya başladım. artı olarak tekrar eden saçma davranışlarım daha da arttı. uyuyamıyordum. evimdeki temiz olan koltuğa bile oturamıyordum, dışardan yemek yiyemiyordum, ailemi görmeye şehir dışına gidemiyordum, daha kapının önüne bile çıkamazken benim için ütopyaydı ailemin yanına gitmek. en önemlisi her gün rutin olarak atak geçiriyordum. elim bir yere değse pislendim korkusu ile ağlıyor ellerimi milyon kere yıkıyordum. okb hastalığının ne olduğunu bildiğim için kendimde de olduğunu fark ettim ama doktora gidemiyordum çünkü dışarı çıkamıyordum. en sonunda tüm cesaretimi toplayarak dışarı adım atabildim ve doktora gitmeyi başardım. birkaç test ve konuşmadan sonra ileri derecede okb teşhisi konuldu. şuan tedavime devam ediyorum iyileştiğimi söyleyebilirim.

bunları anlatmamın nedeni başlıkta bazı şeyleri kontrol ettiği için kendi kendine teşhis koyan arkadaşları gördüm. okb sandığınız kadar basit bir şey değil arkadaşlar. romantize edilecek bir şey hiç değil. eğer kontrol etme dışında başka belirtileri hissediyorsanız en yakın zamanda kontrole gitmenizi öneririm. çünkü bu hastalık bataklık gibi sizi içine çekiyor. ne kadar geç kalırsanız o kadar zor atlatırsınız. ben geç kaldım siz kalmayın.
devamını gör...
önüne gelen kendisine bu ve benzeri bir psikolojik sorun teşhisi koyuyor

psikolojik rahatsızlıklar havalı değildir

kendi kendine teşhis koymayı bırak
devamını gör...
takıntılı kişilik bozukluğunun adıdır.
devamını gör...
susmayan bir beyin ve bunun sonucunda yorgun düşen bir beden.
devamını gör...
17 yaşımdan beri boğuştuğum hastalık.

ellerimi yıkamalarım, duş almalarım ve günde üç defa duş alsam bile geceleri pis hissederek yeniden duş almalarımla başladı.

odamdan mutfağa 12 adımda gitmem gerek diye kendimi şartlandırıp, 12 adımı geçince veya 12 adımı yakalayamayınca tekrar odaya gidip yeniden denemeye çalışmalarımla devam etti.

halı saçaklarını elime cetvel ve makas alıp aynı boyuta getirmeye çalışmak gibi özelliklerim iki sene önceye kadar vardı.

ve hatta sırf mutfağa 12 adımda gidemedim diye bir saat uğraşıp, sınava geç kaldığımı bilirim.

çevremdeki insanlar yapmazsan ne olacak sanki, sebep ne falan diyorlardı. ulan zaten sebebi yok işte.

mesela bizim lavabo musluğu açılırken bazen çok net, bazen çok az bir 'çıt' sesi gelirdi. bazen hiç gelmezdi. işte o ses net çıkmadıkça yarım saat, 45 dk boyu musluğu çevirir dururdum. bazen bir cesaret aman yapmayayım ne olacak yea deyip lavabodan çıkardım ve oturduğum yerde terlemeye başlardım, boynum kasılırdı yapmadığım için. yine gider yapmaya çalışırdım.

hâlâ paragraflarca yazı yazarken, bir harfi yanlış bastım diye yazdığım harfi silmek yerine bütün yazıyı silip baştan yazarım.

bir video izliyorum mesela... ekrana toz veya kirpik düştü. ekranı sildikten sonra videoyu en başa alır izlerim.

bunlar yazabildiklerim. yoksa daha neler var...

yorucu ve hayattan soğutan bir hastalıktır bu. çevrende insan bırakmaz.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"obsesif kompulsif bozukluk" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim