orhan veli kanık

benim de mi düşüncelerim olacaktı? ben de mi böyle uykusuz kalacaktım?
sessiz, sedasız mı olacaktım böyle?
çok sevdiğim salatayı bile,
aramaz mı olacaktım?
ben böyle mi olacaktım? der, bir garip orhan veli.

garip bir şair. ruhu şad olsun.
(bkz: garip akımı)

buyrun bu akım için bir pdf çalışması linki;
turkishstudies.net/Makalele...

kendimi çoğunlukla "anlatamıyorum" şiirinin içinde bulduğum yazar.

orhan veli kanık

"öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın" demiş kendisi. bugünkü modumla da çok özdeşleşti çünkü hayat gerçekten geç kalanı affetmiyor, mezar taşları çiçekten anlamıyor.

tatlı bir şairdir. varlığından haberdar olduğum ilk eser ise şuydu;

*

ceketsiz ölmüştür... bir şaire verilen değer bu kadardır...

sadece 36 yıl yaşamış türk şair.
eğer şu an hayatta olsaydı, 109 yaşında olacaktı.
1914/1950 yılları arasında yaşamış, bir garip adamdır. bir şiirinde puf böreğine bayıldığını söyler.
mahsun, üzgündür hep. tek aşkı nahide hanım'dır.
iki can dostu melih cevdet anday ve oktay rifat ile garip akımını kurarlar. bu akımda ise sokak dili vardır, kural veya kafiye çok yoktur. oldukları gibidirler, şiirlerinde bazen toplumu eleştirir, bazen tanrıya kırgın bir isyan içindedir.

bir şiirinde der ki bununla beraber istemem, ne işimin olmasını, ne de işimin allah'a kalmasını.
kapalıçarşı'ya kapalı kutu der.
mevsimleri de sever, nisan ayı onun ayıdır.
şiire kasket giydiren biridir.

36 yaşında belediye çukuruna düşer, arkadaşının evinde fenalaşır ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeder. diş fırçasına sarılı kağıtta ise son şiirini bulurlar...

farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından.
yada bir yağmur, sel oldum sokağında.
sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim. belki de bir rüyaydım senin için.
uyandın ve ben bittim...!
orhan veli kanık
anısına saygıyla....
#2778442 bilgilendirme için teşekkürler

#2778400 '' beni güzel hatırla '' adlı şiir öncelikle orhan veli 'ye ait değil . şiirle ilgili en son bulunan bilgi azeri bir şair olan mikail müşfik' e ait olduğu yönündedir. okan savcı ise şiiri türkçe' ye çevirip yayınlamıştır.

ayrıca #2778400 ' da paylaşılan ilk dizesinde farzet ki bir rüyaydım olarak okunan kısım bazı kaynaklarda farzet ki bir rüzgardım esip geçtim olarak yer alıyor. pekiiii, esip geçen rüya mıdır rüzgar mıdır diye düşününce de doğrusunun rüzgardım olması daha makul geliyor. şiirin geçtiği kitap bende olmadığından ve tam olarak doğrulayamayınca ve de mantıken ne olabilir gözüyle bakınca bu çelişki çıkıyor.

hatta 1000kitap.com da şiiri peş peşe paylaşan iki okuyucu da farklı halde paylaşmışlar . sanırım insanların şair aslında ne demişten ziyade kendileri nasıl duymak isterlerse öyle algılamalarından olmuş bir yanılsama.



orhan veli başlığına dönersek;

t: 36 yaşında vefat etmiş ama kısa hayatına rağmen yalın ve basit diliyle türk şiirinde bir dönem başlatmış olan önemli şairlerimizdendir.

1914/1950 yılları arasında yaşamış türk şair.
garip akımının üç kurucusundan biridir.
bir şiirinde puf böreğine bayıldığını söylemiş, bir mahzun adamdır kendisi.

edebiyatımızın en sade şiirlerini yazmış, şiire kasket giydiren adam olarak bilinmiştir. belediyenin açtığı çukura düşmüş, akabinde arkadaşının evinde yemek yerken fenalaşmış ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmiştir, öldüğünde cebinde diş macunu veya fırçasına sarılı bir şiir bulmuşlardır...


insanlar


ankara/ ağustos/ 1937/ varlık dergisi/ 15.9/1937

kendisini güzel havalar mahveden bir garip.

sunu itiraf edelim dostlar:

bu adam sacma sapan siir yaziyor ve azicik soz yazmaktan anlayan adam bu adam gibi siir yazabilir. ki antoloji gibi siir sitelerinde bunun emsalinden onlarca gordum.

ha bunun sebebi bulundugu garip akimidir.

ve cogunuzun orhan veli'yi sevmesinin nedeni, onlarca siirinden sadece 2-3 tane duygusal siiridir.

buna ragmen en sevdigim sairdir :) evet kotulicem sandiniz dimi ehwjshnshs

ulan bu adam cok degisik ve sacma yazsa da, hosuma gidiyor la. butun siirleri kitabini kac kez okudum bilmiyorum.

en sevdigim siirdir pencere.

soyledir,

pencere, en iyisi pencere,
ucan kuslari gorursun hic olmazsa, 4 duvari gorecegine.

adam cok sacma seylere siirler yazarak sanki, duygusal sairlerle dalga gecip, cok ufak seylere bile ne denli sozlerin yazilabilecegini gostermis.

gercekten de "garip" sairdir orhan veli. aslinda istese en kral sairden bile daha iyi yazabilecegini, fakat potansiyelini hicbir zaman gostermeyip, "garip" siirlere kurban ettigini dusunuyorum.

adeta edebiyattaki guilty pleasure'umdur. guzeldir lan orhan veli...

hadi allah rahmet eylesin diyecegim de, adam allah'in da olmasini istememis ki...

kendisine bir şiir yazmıştım. nedense şiirlerinde kırılmışlığın yarattığı bir hava seziyorum. çok sevdiğine, çok inandığına, çok kırıldığına çok üzüldüğüne ve bu sebeple en küçük şeylerle çok mutlu olduğuna inandığım bir şair kendisi. en çok da gölgem şiirini severim:

"bıktım usandım sürüklemekten onu,
senelerdir, ayaklarımın ucunda;
bu dünyada biraz da yaşayalım,
o tek başına,
ben tek başıma."

bilmezler yalnız yaşamayanlar,
nasıl korku verir sessizlik insana;
insan nasıl konuşur kendisiyle;
nasıl koşar aynalara,
bir cana hasret,
bilmezler.

orhan veli

ağlasam sesimi duyar mısınız,
mısralarımda;
dokunabilir misiniz,
gözyaşlarıma, ellerinizle?

bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
bu derde düşmeden önce.

her şeyi söylemek mümkün;
epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
anlatamıyorum…”

orhan veli kanık

bugün doğum günü olan türk şair olup garip akımı şairlerinden biridir.
1914/ 1950 yılları arasında, sadece 36 yıl yaşamıştır.

iyiki doğdun orhan veli kanık

ihmal sonucu ölen şairimiz. insan üzülüyor.

sait faik ile aralarındaki şu hikaye ise hep güldürmüştür beni.

yalnızlık şiiri yıkar geçer.