pahalı olan şey kaliteli midir sorunsalı

bu beklentiye inanan kişiler için evet. çok kez bu tarz kişilere ucuza aldığım bir şeyi pahalı olarak lanse ederek onları mutlu etmişliğim var.

resimler pahalıdır çünkü kıttır. ressam belli sayıda eser bırakmıştır ve vefat etmiştir. siz de ayrıcalıklı sınıfa dahil olduğunuzu göstermek için tablo sayısı azaldıkça ödemeye razı olacağınız fiyatı yükseltirsiniz.

bu senaryo sınırlı sayıda resmin olduğu bir ortamda resimlerin ilk sahibinin son sahibi olduğu varsayımı ile geçerlidir.

para ile alınan her şey kalite ile değerlemeye tabi değil demek istiyorum.

bir şeyin pahalı olması çok rağbet gördüğü anlamına gelir ki her rağbet gören kaliteli değildir.

pahalı olan şey kaliteli olmasa bile kaliteli algısı oluşturur. abd medyasında çok önemli bir cümle vardır:
(bkz: perception is reality)

istisnalar vardır illa ki fakat, bir babanne atasözü der ki: "ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti."
alışveriş yaparken bu sözü de bir yandan unutmadan, bir yandan f/p oranı değerlendirmesi yaparak, alınacaklar alınınca genelde sonuç olumlu oluyor. fakat gereksiz şeylere gereksiz uçuk paralar vermeye her zaman karşıyım.

pahalı olan her şey kaliteli değildir ama kaliteli olan her şey mecburen pahalıdır diyerek cevaplayacağım sorunsal.

#1144845

aynı şeyi düşünerek başlığa girdim ama benden önce yazılmış.

#1144845

benzer düşünceleri ifade etmek için gelmiştim fakat yeterince açıklayıcı olmuş zaten.

(bkz: kös kös geri dönmek)

marka etiketini yüklemedilerse biraz pahalıdır ama marka farkını çok koyuyorlar.

bu kapitalizm insanlara çaktırmadan dayattığı sömürü şekli

pahalı olan her şey kalitelidir. ama marka olan her şey kaliteli midir bilemem.

elektronik eşyalarda %90 oranla pahalı olan daha kalitelidir. pahalı ve kötü ürün muhakkak vardır ama ucuz elektronikler çok büyük ihtimalle kalitesiz çıkar.

arz ve talebe göre fiyat belirleniyorsa kaliteyi belirleyen sadece fiyat değildir. kaliteyi belirleyen kriterlerden biridir. bu nedenle bir şey alırken kalitesini anlamak için fiyat dışında diğer özelliklerede bakmanızı tavsiye ederim.

her pahalı olan kaliteli değildir ama her ucuz olan (piyasasının %60 ve altı) şey kalitesizdir. maliyeti düşüktür. bundan mütevellit satışı da.

kısa cevap: pahalılık (fiyat) ve kalite arasında sağlıklı bir ilişki kurmak çoğu zaman mümkün değildir.
uzun cevap: fiyat çoğunlukla talep sayısı ile doğru orantı ilişkisine sahip olan bir fenomen, ben ise insanların taleplerinin büyük ölçüde kendi ihtiyaçlarından ziyade "ihtiyaçlarının olduğuna inandıkları/inandırıldıkları" yönünde şekil aldığına inanıyorum. örneğin günümüzde reklamlar insanların tabiri caizse 'yaşam idolü' olarak benimsedikleri tanınmış kişiler aracılığı ile yapılıyor. hâlihazırda hayatını bahsi geçen tanınmış insana/insanlara göre (bu insanların etkisiyle) şekillendirmiş olan potansiyel tüketici reklam(lar) neticesinde hayatında reklama konu olan ürünü bir çeşit "gereklilik" olarak görüyor. işte böylece ürüne talep artıyor ve ürünün fiyatı artıyor. aslına bakarsanız onlarca fonksiyonu olan telefonlarımızın vb. gündelik kullanım eşyalarımızın var olan fonksiyonlarının birçoğunun zaruri olmadığı halde zaruri olarak sunulan fonksiyonlar olduğunu kolaylıkla fark edebilir ve kendinize itiraf edebilirsiniz. günün sonunda ise olan güzel gezegenimiz olan dünya'nın kaynaklarına oluyor.

duruma ve olaya göre değişen durum.

birinci örnek: televizyonda bir deneye şahit oldum. tamamen aynı olan 2 pasta deneklere denendiriliyor. ama deneklere birinci pastanın atıyorum 10 tl olduğu, diğer pastanın ise 100 tl olduğu söyleniyor. denekler tamamen aynı olmasına rağmen, pahalı olan pastanın daha lezzetli olduğunu belirtiyorlar.
bu örnek, olayın psikolojik boyutudur.

ikinci örnek: beymen’in online sitesinde gördüğüm, sanırım 700 tl’ye satılan yüzden yüz plastik terlik. aşırı talepten tükenen bu plastik terlik de, görmemiş ve terlikte yazan markayla hava atmak isteyip, bir ürüne gereğinden fazla para ödeyen kimselerdir.
bu örnek, olayın görmemişlik boyutudur.

üçüncü örnek: tofaş şahin ile volvo marka aracı kıyaslarsak,bir kaza esnasında volvo marka araçtan sağ çıkma ihtimaliniz, şahinden sağ çıkma ihtimalinden daha fazladır.
bu örnek, markanın kalite boyutudur.

pahalı olan her şeye kaliteli dersek ucuz olan her şey kalitesiz demiş oluruz.
oysa bir elmasın hissettiremediği duyguyu sana sahaftan alınmış 10 liralık kitap verir.
pahalı olan her şey kaliteli değildir.

her pahalı şey kaliteli değildir tıpkı her ucuz şeyin adi olmadığı gibi.

tipik apple reklamıdır.

neymiş efendim bi kere alırım uzunca süre kullanırım. lan zaten 1 telefona 2 telefon parası ödüyoruz bir de üzerine pahalı olan iyidir gibisine daha fazla ödüyoruz.

meselaapple kullanıyorum ama apple kullanmam onu eleştiremem anlamına gelmez gelmemeli de. zaten esas burada kaybediyoruz.

zippo marka bi çakmak da kullanıyorum ama amerika da olan satış fiyatı 5-10 dolar arasında ama türkiyede fiyatı ortalama 300 liraya denk gelmesi de kaliteli kallavi olduğu anlamına gelmez.

bundan birkaç yıl önceye kadar bu hala düşünülebilirdi fakat günümüz ekonomisinde bu şekilde bir kıyaslama yapmak için fiyat fazlasıyla pahalı