161.
keşke sorun kıyafet kadar basit olsaydı.
devamını gör...
162.
ay carmela. vay carmela. porfavor porfavor. neden uzakta gözlerin. söyle carmela. ay carmela. unutuyorum gözlerinin rengini can carmela. havar havar can carmela. gözleri mercan carmela. ben sana kurban carmela.
devamını gör...
163.
bir kere koyun saymayı denedim. sekizinci koyundan sonra napıyorum ben dedim kendime. ve çok mantıklı geldi. sonra sekizden geri geri saydım koyunları o ara uyumuşum.
devamını gör...
164.
yalanı aslında koyunlar söylüyordu. ben sadece onların yalancısıydım.
devamını gör...
165.
tek doğru söyleyen sekizinci koyundu.
devamını gör...
166.
puura ile aykırı sohbetler, bu gece 23:30'da sözlük radyosu'nda yayında.
bu geceki yayınımda, "14 şubat sevgililer günü"nden yola çıkarak özel günleri ele almak istiyorum;
-özel günler gerçekten de "özel mi?"
-böyle günlerde kapitalizmin rolü ve işlevi nedir?
-gerçek bir ilişki ve yakınlık, özel hissetmek ve hissettirmek nasıl mümkün olur?
alacak olduğum konuklarla, sizlerin yazacak olduğunuz fikirlerinizle ve hissettiklerinizle, verimli bir program olacak.
şimdiden alarmları kurun,
zihninizi dinlendirin, çünkü oldukça dolu bir program olacak..
dinlemek için;
normaller.com/radyo/
bu geceki yayınımda, "14 şubat sevgililer günü"nden yola çıkarak özel günleri ele almak istiyorum;
-özel günler gerçekten de "özel mi?"
-böyle günlerde kapitalizmin rolü ve işlevi nedir?
-gerçek bir ilişki ve yakınlık, özel hissetmek ve hissettirmek nasıl mümkün olur?
alacak olduğum konuklarla, sizlerin yazacak olduğunuz fikirlerinizle ve hissettiklerinizle, verimli bir program olacak.
şimdiden alarmları kurun,
zihninizi dinlendirin, çünkü oldukça dolu bir program olacak..
dinlemek için;
normaller.com/radyo/
devamını gör...
168.
şimdiden iyi ve mutlu yayınlar sevgili puura kardeşim..
devamını gör...
169.
-özel günler gerçekten de "özel mi?"
evet özeldir. ama iki kişinin belirlediği günlerdir bu özel olanlar. yoksa tüm dünyanın '' bakın bu gün özeldir '' dayatmasıyla oluşan günler değil tabiki. bu özel günlerin çok da ayrıntısı olmasına da gerek yoktur, yeter ki gönülleri '' bir '' hissettirsin.
-böyle günlerde kapitalizmin rolü ve işlevi nedir?
şudur. eskiden '' aaa bak arkadaşım sevgilisine şunu almış '' deyince o andan itibaren oluşan bir baskıyla kişi, hediye almaya sevk ediliyordu ve bu zincir büyüdükçe kazanan kapitalizm olurdu. günümüzde ise artık '' aaa bak şu post'a! bak kadın veya erkek sevgilisine ne almış, ne kadar güzel '' deyince o zincir otomatikman oluşuyor ve bu alışveriş çılgınlığı başlıyor.
-gerçek bir ilişki ve yakınlık, özel hissetmek ve hissettirmek nasıl mümkün olur?
bu aslında sevdiğini tanımakla alakalıdır. kadınların veya erkeklerin genel hoşlandığı, sevdiği davranışlar vardır. bu davranışlar kişiyi özel hissettirmeye yetmez kesinlikle. burada önemli olan sevdiğin kişinin nevi şahsına münhasır bir huyunu, hoşlantısını bulmaktır.
mesela sevdiğim kişi örneğin; saçlarını örmemi seviyor diyelim. bu çok yaygın bir jest değil mesela. dolayısıyla bunun gibi, herkeste yaygın olmayan bir jest diyelim, sevdiğimi özel hissettirebilir. önemli olan kişinin sevdiğini iyi tanımasıdır yoksa özel hissettiremez.
dolayısıyla eğer birini çok iyi tanıyorsanız, onu özel hissettirmeniz kolaylaşacaktır.
evet özeldir. ama iki kişinin belirlediği günlerdir bu özel olanlar. yoksa tüm dünyanın '' bakın bu gün özeldir '' dayatmasıyla oluşan günler değil tabiki. bu özel günlerin çok da ayrıntısı olmasına da gerek yoktur, yeter ki gönülleri '' bir '' hissettirsin.
-böyle günlerde kapitalizmin rolü ve işlevi nedir?
şudur. eskiden '' aaa bak arkadaşım sevgilisine şunu almış '' deyince o andan itibaren oluşan bir baskıyla kişi, hediye almaya sevk ediliyordu ve bu zincir büyüdükçe kazanan kapitalizm olurdu. günümüzde ise artık '' aaa bak şu post'a! bak kadın veya erkek sevgilisine ne almış, ne kadar güzel '' deyince o zincir otomatikman oluşuyor ve bu alışveriş çılgınlığı başlıyor.
-gerçek bir ilişki ve yakınlık, özel hissetmek ve hissettirmek nasıl mümkün olur?
bu aslında sevdiğini tanımakla alakalıdır. kadınların veya erkeklerin genel hoşlandığı, sevdiği davranışlar vardır. bu davranışlar kişiyi özel hissettirmeye yetmez kesinlikle. burada önemli olan sevdiğin kişinin nevi şahsına münhasır bir huyunu, hoşlantısını bulmaktır.
mesela sevdiğim kişi örneğin; saçlarını örmemi seviyor diyelim. bu çok yaygın bir jest değil mesela. dolayısıyla bunun gibi, herkeste yaygın olmayan bir jest diyelim, sevdiğimi özel hissettirebilir. önemli olan kişinin sevdiğini iyi tanımasıdır yoksa özel hissettiremez.
dolayısıyla eğer birini çok iyi tanıyorsanız, onu özel hissettirmeniz kolaylaşacaktır.
devamını gör...
170.
iyi yayınlaaaar! buralardayım.
devamını gör...
171.
yayınımız başlamıştır.
buyrunuz.
buyrunuz.
devamını gör...
172.
geldim sevgili puura. iyi yayınlar.
devamını gör...
173.
hadi bakalım gece telefonda manitayla sohbetlere başlıyoruz inşallah.
devamını gör...
174.
hoş buldum.
bende genel olarak -doğum günleri hariç- özel gün kavramı yok. yani unutulması falan çok da önemsediğim şeyler değil. ha karşımdaki insan önemsiyorsa hatırlarım (ya da hatırlamaya çalışırım) onu kırmamak adına ama kendi adıma konuşursam, bu olaylar için insanları sıkboğaz etmeyi doğru bulmuyorum pek. sevgililer günü, anneler günü, babalar günü vesaire... bunlar olmasa bu insanları hatırlamayacak mıyız?
kapitalizmin rolü... belki bu günleri ilk kez ortaya atanlar iyi niyetliydi ama kapitalizm bu fikirlerin üzerine güzelce çökmeyi başarmış. ille de kutlanacaksa benim hediye anlayışım, kişiye özel hediyelerdir. yani adamın gidip bir yerden pahalı bir şey satın alıp gelmesindense bana, sevdiğim bir konuyla ilgili bir şey yapmasını tercih ederim. kendimden örnek vereyim. doğum günü hediyesi olarak kara kalem portresini çizip vermiştim. emek verdim ve ona özel bir hediyeydi. bu tür şeyleri tercih ederim özetle.
özel hissetmek ve hissettirmek için belirli şeyleri yapmak adına ekstra çabalamaya gerek yok bence. iki insan birbirini sevdiği zaman zaten işin doğal akışı o hissi yaşatıyor bence o kişilere. sonuçta insan sevdiğini kırmamak, mutlu etmek falan ister normalde. bu şekilde özenli ve hassas davrandığınız zaman, karşı taraf zaten özel hissediyor bir noktadan sonra. en azından kendi tecrübeme dayanarak buna inandığımı söyleyebilirim.
bende genel olarak -doğum günleri hariç- özel gün kavramı yok. yani unutulması falan çok da önemsediğim şeyler değil. ha karşımdaki insan önemsiyorsa hatırlarım (ya da hatırlamaya çalışırım) onu kırmamak adına ama kendi adıma konuşursam, bu olaylar için insanları sıkboğaz etmeyi doğru bulmuyorum pek. sevgililer günü, anneler günü, babalar günü vesaire... bunlar olmasa bu insanları hatırlamayacak mıyız?
kapitalizmin rolü... belki bu günleri ilk kez ortaya atanlar iyi niyetliydi ama kapitalizm bu fikirlerin üzerine güzelce çökmeyi başarmış. ille de kutlanacaksa benim hediye anlayışım, kişiye özel hediyelerdir. yani adamın gidip bir yerden pahalı bir şey satın alıp gelmesindense bana, sevdiğim bir konuyla ilgili bir şey yapmasını tercih ederim. kendimden örnek vereyim. doğum günü hediyesi olarak kara kalem portresini çizip vermiştim. emek verdim ve ona özel bir hediyeydi. bu tür şeyleri tercih ederim özetle.
özel hissetmek ve hissettirmek için belirli şeyleri yapmak adına ekstra çabalamaya gerek yok bence. iki insan birbirini sevdiği zaman zaten işin doğal akışı o hissi yaşatıyor bence o kişilere. sonuçta insan sevdiğini kırmamak, mutlu etmek falan ister normalde. bu şekilde özenli ve hassas davrandığınız zaman, karşı taraf zaten özel hissediyor bir noktadan sonra. en azından kendi tecrübeme dayanarak buna inandığımı söyleyebilirim.
devamını gör...
175.
heyyo ben geldim!
devamını gör...
176.
bence zararlı bir ilişkim var ise öze günlerin bir anlamı yok. ama mutluysam kutlamak için bir sebep olabilir.
devamını gör...
177.
hepsini güzelce bi kapsayayım.gidip o kişi adina ilgili kuruma bağış yapin, hem özel hissetsin hem kapitalizm dumur olsun. tarih olarak da özel güne denk getirmek şart değildir diye düşünüyorum.
devamını gör...
178.
sevgili yayınlar puura ve tanımadığım insann. kutladım günümü geldim. hediyeleşmedik çiçek böcek klişelerine girmedik. bir restoranta gidip piyasayı keserek dedikodu yaptık kaliteli bir kutlama oldu. kulağım sizde.
devamını gör...
179.
bir erkek arkadaşım vardı. doğum günümü bilirdi tarih olarak, unutmazdı ama o gün kutlamazdı. gerekçe olarak da şunu söylerdi: "o gün kutlanmasını bekliyorsun. kutlayınca sürpriz olmuyor o zaman çünkü beklenen bir şey gerçekleşmiş oluyor." o yüzden de hiç beklemediğim alakasız bir günde kutlardı. şaşırtırdı, sürpriz olurdu cidden. konumuz tam olarak bu olmasa da bu da böyle bir anımdır.
devamını gör...
180.
rüzgarda savrulduk, başına buyruk.
devamını gör...