rakının lezzetsiz ve kalitesiz bir içki olduğunu kabullenemeyen insan

delikanlı kadın rakı içer. rakı edeptir. sohbettir.
herkesle rakı içilmez.


*
yok be. insan olsam içmezdim şunu.

alkolü tadı içen insan gidip mango kokteyl falan içsin. bir kere alkolün icadına aykırı bir yaklaşım olmakla beraber hem sarhoşluk veren hemde tadı güzel olan ne var dünyada? kimse bayıla bayıla rakı ya da alkol tüketmez ama rollenmek icap eder.özetle ; rakı iyidir içerken özellikle içe çeke çeke koklayarak içmek onu daha çekilebilir hale getirir bu benim görüşüm.

ben.

ben tadını sevmiştim.
fakat şöyle bir şey var.
rakı mezeyle daha da güzel bir içecek.
yeni rakı'yı pek sevdiğimi söyleyemem. altın yıldız mıydı neydi o güzeldi.
şalgam suyu ile çok güzel gitmişti.

alkolle aram yok ama rakıyı beğenmeyenler pek keyiflerine uygun rakı sofrası kuramamış ve kaliteli rakı içmemiş olsa gerek.

rakı en iyi içki olmamakla birlikte gayet güzel bir içkidir. kalitesizlik, lezzetsizlik vs. bunlar göreceli kavramlar. kokusu birçok insan için rahatsız edici olsa da kararında içildiğinde keyif verir. rakı, şarap gibi içecekler yüzlerce yıldır severek tüketilmekteyken böyle yorumların fazla ukalaca olduğunu düşünüyorum

kabullenmedikleri yetmezmiş gibi, bir de utanmadan sıkılmadan midesizler gibi sürekli içerler. aynı zamanda alkollü içeceklerin arasında belki de en rafine, en içilebilir tat olmasına rağmen sürekli biraya sallayıp dururlar.

hayatımda içtiğim en iğrenç içkidir rakı. viskiden bile daha iğrenç. bunun yerine içinde kurbağa boklarının yüzdüğü bataklık suyunu için daha iyi.

midesizler!

üzülerek söylüyorum ama rakının lezzetli ve anlamlı bir içki olduğunu iddia eden insanın zaten içki kültürü çok zayıftır hatta yoktur diyebilirim. rakı, anatomik olarak, kişiyi son derece rahatsız eden ve can yakan bir içki türüdür. içtiğiniz zaman gırtlağınızda ve genzinizde garip bir his oluşturur. sağlıklı bir bileşen, anatomik olarak böyle bir etkileşim uyandırmaz. bunu normalleştirmek bir kere deliliktir zaten. aşırı rakı tüketimi kanser ve kalp- damar hastalıklarına sebebiyet verirken; buna ek, nörolojik bir hastalık olan "unutkanlığa" zemin hazırlar.

hayatım boyunca rakıyı sevemedim. ailem, içki kültürü olarak; şaraba cok düşkündür. babam extradan şampanya, viski, likör stoklasa da, kendimi bildiğimden beri şarap koleksiyonumuz vardır. evde büyük ahşap kutularda, sayısız şaraplar stoklanır, önemli günlerimizde açar- tüketiriz. dolayısıyla bende sarabın yeri ayrıdır. her şarabı içmem, her yaştan şarabı stoklamam, her markadan tüketmem. ailemin damak zevki bu konuda keskindir. 21-22 yılın üstündedir, hep aynı markadan saraplarımız gelir özellikle yeni yıl dönemlerinde, ahşap kutularıyla stoklu halde adresimize yollanır. benim için peynir, çıtır ekmek ve kuruyemiş tabağıyla şarap hep kazanır.

onu bunu bilmem de en nefret ettiğim şey rakı edebiyatı kasanlar...

herkes doğrucu davut mu oldu bilmem ama sözlükte bazen yapılan tespitler çok güzel.
artık herkesin klişesine dokunulması beni gerçekten mutlu ediyor ve evet rakı içmeme rağmen rakı iğrenç bir içecek.
inanın karşımda güzel bir hatun yoksa o rakıyı içmem içiyorsam girdiğim günaha değmeli o rakı.

rakıyı güzel yapan sofradaki mezedir.

mezesiz rakının tadı bok gibi bence de, yani ben kabullenmeyenlerden değilim ama şu da var ki meze çeşitliliği ne kadar fazlaysa o kadar da keyif alırsın öyle bir meret işte.

yeni içmeye başladığı için ortamını seviyordur. yanında şalgamla, müziği ile falan.

yeni rakı içersen sevmezsin tabi monaco.

kulüp ile beylerbeyi goat
içimi rahat, ertesi gün baş ağrısı sıfır.

anasonu sevmemekle beraber kalitesi ile ilgili yorum yapabilme kapasitesine sahip değilim. yemin ederim kutsal rakıya ben bir kötü laf demedim şu an hiç linç edilecek bir söz etmedim anasonlu galeta vardı deneyeyim dedim onu bile yiyemedim sonuçta galeta da nimettir.

ilişkiye bir üçüncüyü karıştırdığında o ilişkinin gerçek tadını alamazsın arkadaş..

rakı böyle bir içki..

haha sanki cin tonic farklı..

köre renk, sağıra ahenk anlatılmazmış..
bir kere rakıya sevdalanmaya gör;
ateşlere yandığının resmidir...

rakı güzeldir.
rakı istediğiniz gibi içilir.
kadınlar da rakı içer ve rakı içen kadının şarap içenden hiçbir farkı yoktur.
canı o akşam rakı istemiştir.

bayılıyoruz şu rakıyı abartmaya.
ben açarım bi s.zeybek 3 meşe, keyfime bakarım.

hala mı bu başlık.. yahu lezzet kriteri ile alkollü içki tartışılır mı arkadaşlar.. yemek değil bu: içki. lezzet yemekte aranır. lezzet bir yemeğe bile 'kazandırılan, katılan' yani sonrasında sağlanan bir şeydir. alkollü içecekler ise şişelerinde ne ise odur zaten. ya sek içilirler, ya su veya soda katılarak. olsa olsa eşlikçisi mezeler için lezzet vs tartışılabilir. ki o da göreceli bir şeydir.
bir kısım meyve likörleri belki yoğun bir meyve lezzeti içerebilir ve aperatif veya final içki olarak sek alınır veya kokteyllerde aroma ve renk amacıyla kullanılabilir. ki onlar bile lezzetleri için değil sunum amaçlı kullanımlardır..
lezzet arayanın rakı masasında işi ne. lezzetçi izzete veya nusrete gidecek..
rahat bırakın rakıyı, kimse zorlamıyor içmeniz için.. sevmiyorsanız, beceremiyorsanız içmeyecek, içene de karışıp akıl vermeyeceksiniz.. nedir bu kompleks, nedir bu nefret.. bin yılların içkisi.. bir kültür bir tutku bu içenler açısından.. dünkü uydurma dubai çikolatası değil ki yani..

şuradan bir bakınız önce:
“buyurun içelim birer kadeh
güzeldir öğle rakıları efendim
unutulmaz
bir kadından söz eder gibi
utangaç, gizli yasak
burası arnavutköy efendim,
eskiden ne güzel yerler vardı
bir şilep geçiyor, bir tanker,
bu tarsus gemisi bizim
karadenizden, seferden dönüyor
sağlığa içelim, iyiliğe
mutluluğa diyemem, dilim varmaz
bugünlerde pek mutlu olanımız yok.

bakın denizin mavisi bitti
çerçöp döküyorlar, ne derler
çevreyi kirletiyorlar
görgüsüz oldular çok
ittihatçılardan bu yana
bet bereket kalmadı
enver paşa'nın mı dediniz,
hayır, naciye sultan'ın
kuruçeşme'deydi bilmezsiniz,
kömür mezarlığı bütün kıyılar
tekel mekel, galatasaray adası
onlar da öyle efendim,
hoyrat, ne oldum delisi
boğaz da kalmadı artık
beşiktaş'tan başlardı
bebek de bitti
ya şu yeni yetmeler efendim
boğazlı oldular
yahya kemal beyle evet
dalgın sular, körfez, martılar
kalmadı efendim kalmadı
saat başına efendim
birkaç yunus geçerdi
ne mi oldu, öldüler.

bilir misiniz efendim öğle rakıları
yani resimlere benzer gündüz gözüyle
gündüz gözüyle bakılan
yeni resimlere inanmazsınız
bir asmalımescit meyhanesinde, pera'da
biraz küf, mazi, mahrem kokan
biraz tünel, sait faik, mösyö rober
kimler yoktu buralarda
kimler gelip geçmedi
en iyisini fikret adil bilirdi
kitaplarında kaldı
siyah-beyaz bir fotoğraf oldu.

beyoğlu geceleri mi
kalmadı efendim nerde
hani karanfilli ümit deniz
her masada bir damla gözyaşı
her yudumu zehir cahit ırgat
hacıağalardan bu yana
dünya savaşından sonra
her şey bitti
yok caddeyi kebir
banka banka banka
sakal sakal sakal
neden mi öğle rakıları
gündüz gözüyle efendim
bir kadehin özgürlüğü
nalçalı kundura uygun adım
içki, kadın, porselen
ses, söz, şarkı
her şey bunadı efendim
ben de bunadım.
mehmed kemal
( 1920 - 1998 )
yaşadığımız şu memleketin yegane kadim içkisi rakının lezzetsiz ve kalitesiz olduğunu söylemek, açıkçası biraz yüzeysel bir yargı efendim.
rakı öyle sıradan bir içki değil; üzümün ya da kaliteli tahılın damıtılmasıyla başlar, ardından anasonla karakter bulur . kadehler “şerefe” kalkar ya hani, çünkü olur da rakının muazzam keyfiyle masasında ağızlardan bir sır kaçarsa , o artık sizin ”şerefinize “ emanet edilmiştir tutarsınız efendim.
rakı üretmek, ucuz ve özensiz içkilerin aksine, ciddi bir ustalık ve gelenek gerektirir.o nedenle sahtesi insanı öldürebilir efendim.
tattığın rakı kötüydüyse, sorun rakının kendisinde değil, ya kalitesiz bir markada ya da yanlış içim şeklinde olabilir, iyi bir bir rakı, 40-50 derece alkolle bile boğazı yakmaz, aksine yumuşak bir içim sunar; meze kültürüyle birleştiğinde de tadı katlanır lıkır lıkır içilir efendim.
'lezzetsiz' demek için ya damak tadınız bu tarz distile içkilere uzak, ya da henüz gerçek bir rakıyla tanışmamışsındır. yüzyıllardır masalarda yeri olan, şiirlere konu olmuş bir içkiyi bu kadar kolay harcamak haksızlık değil mi efendim?
rakıyı etkileşim malzemesi yapmayınız efendim…

sevemedim..................................................
ama rakının mantığını anlıyorum
uzun uzun yemeklerin yanında içilecek bir şey lazım
rakı öyle sek ve tek atmalık bir şey de değil
e şarapta günah, zira uzun süren yemekli toplantılarda asıl içelecek olan şarap
şarabı günah diye içemeyen yurdum içkicisi rakıya yönelmiş.

rakı keder içkisidir. mutluysanız gidin viski için. edebiyat falan değil, dümdüz gerçek.