sinirliyken rahatlamak için yapılanlar

ciddi ciddi hiç sinirlenip de sağa sola salça olduğumu veya sinirimin geçmesi için başka bir şeye başvurduğumu bilmiyorum, demek ki sinirlenmedim heralde hiç sizin kadar.

öncelikle ben sinirliysem hızlanırım; daha hızlı konuşur, hep konuşur, çok konuşur ve hareket halindeysem de daha hızlı yürürüm. *

şimdi sinirden sinire ve sinirlendiğimiz kişi ve duruma göre verdiğimiz tepkiler farklı oluyor.
ben yaptığım iş sebebiyle çok fazla insanla muhatap olduğum için örneğin bazen doğru bilgiye ulaşmak için o kadar uzun vakit harcıyorum ki bir süre sonra bana gelmeye başlıyorlar. işte o an bence çok itici birisine dönüşüyorum. sesim, karşımdaki kişi beni asla ve asla anlamıyorsa, sürekli aynı şeyi söyleyip çözüm üretmiyorsa işte o zaman yükseliyor. ama buraya gelene kadar rahatlamak için çeşitli laf ebelikleri olsun, laf sokmalar olsun tarafımca havada uçuşturuluyor ki anlamıyor işte, bu neyin çabası acaba? anlasa zaten çözecek belki...

ama eğer sevdiğim, değer verdiğim insanlardan birisi ile sorun yaşıyorsak ve tüm çabalarıma rağmen çözemiyorsak genelde ağlıyorum.
gidip temiz lavaboları falan temizlemeye başlıyorum, evde birikmiş market poşetlerini katlarken kendimi kaybetmişliğim var.
ama genel olarak eğer içinden çıkamıyorsam yürüyorum. çok yüksek sesle müzik dinlemek de o andan koparıyor beni. bazen yürürken ağlıyorum. ama düşününce ben üzgünken de aynı şeyi yapıyorum. en çok ağlıyor ve yürüyorum. sakinleştiriyor beni.

şu arabayı adam gibi kullanmayı öğrenip cesaret edersem, sinirlenince çok havalı şekilde arabaya binip olay mahallini tozu dumana kata kata terk etmeyi düşünüyorum. havam kime acaba?

bana hava atmaaa... *

berjeri duvara fırlatırım.

su içmek. oldukça faydalı.

derin bir nefes alıp ya sabır çekiyorum.
içime atarak kendi kendime yapsam da en azından birine zarar vermek veya zarar görmek durumunda kalmıyorum.
nefisle mücadele etmek zor.

küfür etmek.

ağlamak

güzel bir deniz ve ıssız bir koy.

bu sebeple izmir'de bilmediğim koy yok gibi bir şey.

derin bir nefes al ne kadar konuşsanda karşıdakinin seni anlamayacağını düşünüp aldığın nefesi geri bırak. rahatlarsın.

dolap içlerini düzenlemek ya da yemek yapmak. sinirli sinirli yapıyorsun bittiğinde kendinle gurur duyup yorgunlukla her şeyi unutuyorsun.

klasik müzik eşliğinde buna sebep olan kişiyi / durumu yavaş çekimde öldürdüğünü hayal etmek. * burç turnusolu oldu biraz.

konuşuyorum. söylene söylene konuşuyorum. bir noktada kendi sesimden rahatsız olup susuyorum. en azından ilk harareti alıyor.

kimsenin mastürbasyon yazmadığını görüyor ve hadi kardeşim bırak allasen diyorum. yürüyormuş, araba kullanıyormuş bilmem ne... yav he he.

müzik dinlemek, resim çizmek, yürüyüş yapmak, kitap okumak...

ben sinirlenince gözyaşını durduramayanlardanım şahsen. bi süre sonra rahatlamış oluyom zaten ağlayınca.çözüm yolunun bu olmasını ben istememiştim..

sinir yoğunluğuna bağlı olarak beş dakikalık ısınma sonrası 20 dakika şu:

soğuma egzersizlerinden sonra sinir kalmaz.
hala sinir varsa tedavi seçenekleri düşünülmeli.*

harbiden biri de çıkıp hastırmasyon dememiş.

demeseniz de biliyoz biz gençler. ortamlarda araba sürmek, yürüyüş yapmak falan dersiniz kim bilecek.

sevişmek veya mastürbasyon yapmak. mutluluk hormonunu çalıştırın ve siniriniz yok olsun

goosfraba

tırnaklarımı avuç içine batırıyorum, böyle iz çıkacak kadar. odak noktamı değiştiriyor biraz sakinleşmiş oluyorum. ya da dolu dolu küfretmek ama bunu her ortamda yapamıyorum maalesef.