yazarların bugün kendilerinde fark ettikleri şeyler

allah kahretsin uçuk çıkmış dudağımda
(bkz: uçuk)

kendimi yine en çok kendimin sınırladığını fark ettim.

8 senedir özenle yetiştirdiğim kauçuk bitkime bugün veda ettim. üzülürüm diye söküp atmayı ertelememe rağmen; onu özgür bırakıyorum hissi kapladı kalbimi.

evimi güzelleştirdiğin her an için sana teşekkür ederim.

vedalar olması gereken zamanda olduğunda can acıtmıyormuş, bugün kendimde bunu fark ettim.

rahatlama. beni engelleyen içimdeki ağırlık bugün ilk defa gitti. hüznüm gitti, nefes alışlarım normalleşti. beni etkileyen şeyler baya bir azaldı. artık çok daha iyiyim.

kendime vakit ayıramadığımı ve kafamın aslında ne kadar dolu olduğunu,en ufak bir olayda dahi uzaklara daldığımı fark ettim.

cumartesi yorgunluğumun olmaması. o yüzden kalkıp bir saatten fazla temizlik yaptım. uzun süredir bakıştığım tozlara veda ettim. üstelik halen yorgun değilim başka ne yapsam diye düşünüyorum, çok çalışkanım bugünlük.

kilo vermişim.

yine yine iyiyim hep iyiyim megolamanligimin tutmasidir.

aç ve öfkeliyim midemin sınırı yokken şu sıralar sabrımın kotası aşırı düşük bir seviyede.

saçlarım çok güzel olmuş, canım kendiiim. *

yaşlanıyor olmak.
iki gün önce 30bin adım yürüdüm. ayaklarım falan ağrımıyor ama iki gün geçmesine rağmen hala yorgun hissediyorum.
bir daha 20bin adımı geçmek yok. gezmeye de limit koyucaz artık mecburen.

dikkat süremde ciddi bir azalma var. önceleri 3 saat, 5 saat hatta 7 saat kalkmadan ders çalıştığımı bilirim. arada zıplar; kan dolaşımımı arttırıp tekrar otururdum.

şimdi, değil ders çalışmak dikkatimi yarım saat zor toparlıyorum. buna bir çare bulmam lazım. telefonumu benden uzaklaşırmak bir yere kadar etkili. ama bilgisayarımla çalıştığım için birden kendimi ekşişeylerde, sözlükte ya da youtube'da buluyorum.

bununla bir şekilde başa çıkmam lazım. önümde zor bir yıl var. herhangi bir uyarıcı madde almadan eski dikkatimi toparlamam gerekiyor.

bunu neden size söylediğim konusunda ise en ufak bir fikrim yok.

eski flörtümle barışmak için can attığımı, aynı zamanda da ex aşkımı unutamadığımı ve şu anki flörtümle de evlilik hayali kurduğumu fark ettim.

yalnız kalmanın bana hiç iyi gelmediğini fark ettim.

kendimizle ilgili çok önemli şeyler farkedip daha sonra bunları unuttugumuzu fark ettim. ve daha sonra defalarca aynı şeyleri fark edip unuttugumuzu da fark ettim. eğer unutmasaydık şuan kendimizle ilgili daha çok şey biliyor olacaktık. ve yeni seyleri fark edebilecek zamanimiz olacaktı.

bugün bir şey farketmedim uykum var gibi hissediyorum sadece.

çok yorulmuşum. yine de kimseye yaranamamışım.

iç dökmek için kendimi çok yorgun hissediyorum. depresifliğimin dikkat çekmesinden çok yoruldum. farklı olmaktan çok yoruldum. istediğim gibi sevilmemiş olmak beni çok yordu.

istediğim gibiden kastım ütopik bir şey değildi ki?
sınırlarımı bilen, aşık olduğum biri olsun isterdim sadece.
birileri yalnızca sınırlarımı bildi, birilerine sadece aşık oldum.

ben çok gencim ve artık çok yoruldum.

hayatı film gibi görmekten çok yoruldum. başrolü gerçekten oynamaktan çok yoruldum. yönetmen olmaktan çok yoruldum. senarist olamamaktan çok yoruldum.

hassaslık mıdır nedir bilemiyorum şu an ancak bazı olayları içselleştirmekten, derinden hissetmekten çok yoruldum.

yalnızca dizi izlediğimde dahi kendime olan, kendimce olan farkındalığın artmasından çok yoruldum.


ben her şeyden çok yorulmadım,
ben kendimden yoruldum.

aşırı alıngan bir ruh hali.

eğer benim yaptığım işi başkası da yapabiliyorsa, yerim doldurulabiliyorsa, o iş önemsizdir. daha doğrusu ben önemsizimdir. ama benim yapabildiğim bir şeyi, kimse yapamıyorsa, yokluğum o zaman farkedilir. o zaman değerliyimdir...