ya çok şey biliyordur, ya da hiçbir şey.
devamını gör...

kuzey rönesansı akımının en ünlü temsilcilerinden olan jan van eyck'ın 1434'te yaptığı ve ayrıntılarının güzelliğiyle insanı adeta büyülediği yağlı boya tablosudur.

tablo; arnolfini'nin düğünü, arnolfinilerin evlenmesi, giovanni arnolfini ve karısının portresi gibi başka başka isimlerle karşımıza çıkmaktadır. resim sanatında aynanın kullanılmasının en başarılı örneklerinden biri kabul edilir.

tablonun ününü veren ve arnolfinilerin elinin hemen üstündeki yaklaşık 10 cm çapındaki aynada odanın başka bir açıdan konumu görülmektedir. yansımadan mavi ve kırmızı elbiseli iki kişinin daha bu odada olduğu ve törene eşlik ettiği anlaşılmaktadır. bu iki kişinin de jan van eyck'ın kendisi ve öğrencisi olduğu düşünülmektedir.
aynanın çevresinde hz. isa'nın çilesini anlatan 10 küçük resim daha bulunmaktadır. her birinin çapı 1 cm olan bu resimler kıl fırçayla çizilmiştir. jan van eyck burada adeta bize ne kadar usta bir ressam olduğunu göstermiştir.

bu resmin 'ilk'lerini şöyle sıralayabiliriz:
resmin yağlı boya tabloların ilk örneklerinden biri olduğu kabul edilir.
dikey perspektif kullanılarak yapılmış ilk eserdir. (resme karşıdan baktığınızda sanki içine girecekmişsiniz hissi yaratan perspektiftir.)
aynanın hemen üstünde yazan 'johannes van eyck fuit hic 1434' (johannes van eyck buradaydı 1434) yazısının ressamın imzasını da içerdiği düşünülmektedir. o dönemde ressamların eserlerine imza atması çok yaygın değildi çünkü kilisenin baskın görüşüne göre bir esere imza atmak sadece tanrı'ya mahsustu. jan van eyck'ın bu cesur hamlesi onu yine ilklerin arasına sokmayı başarmıştır.

napolyon savaşları sırasında ingilizlerin eline geçen ve zamanının ingiltere kralına sunulan tablo kral tarafından reddedilmiştir. 1842 yılında ise londra'daki national gallery tarafından 600 sterline satın alınmıştır ve tablo hala daha burada sergilenmektedir. günümüzde satılması durumunda ise değerinin 100 milyon sterlinden fazla olacağı düşünülmektedir.

arnolfinilerin kıyafetlerinin kumaş dokularının, yerde duran köpeğin tüm kıllarının, tavanda asılı duran avizenin, yatağın başında duran aziz margaret heykelinin ve süpürgenin, aynanın yanında duran tespihin tüm boncuklarının özenle yapıldığı bu resmi daha ayrıntılı incelemek için aşağıdaki fotoğrafa bakabilirsiniz. *

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

olmak istediğim* favori friends karakterim. evrime inanmadığı için ross'u çıldırttığı şu videoyu buraya eklemek zorundayım:
devamını gör...

hay beni bu gruba yazan yazarın.... tanımlarını artı oylayayım. a grubu “açlık oyunları” gibi. vuran vurana! son oyuna kadar gruptan kimin çıkacağı belli olmaz. benim durum zora girmiştir. bu durum beni gerim gerim germiştir. beyinde fosfor tükenmiştir.

b ve c grubuna başarılar dilemiyoruz. bize ne ya! yiyin birbirinizi.

oyunlar bitince bu yazıma edit ekleyecegim.
devamını gör...

james gunn tarafından çekilmiş bir suicide squad reboot’u. devam filmi değil yani. ancak reboot olmasına rağmen cast’ın bir bölümü aynı kalmış ki bu da olayı biraz karıştırıyor. yani reboot gibi ama değil. neyse efendim kafalar karışmasın, film kendi başına iş görüyor. öncesi sonrası yok.

oyunculardan bahsedelim biraz;
viola davis - amanda waller
rick flag - joel kinneman
t.d.k - nathan fillion
captain boomerang - jai courtney
javelin - flula borg
mongal - mayling ng
blackguard - pete davidson
weasel - sean gunn
bloodsport - idris elba
peacemaker - john cena
ratcatcher 2 - daniela melchior
polka dot man - david dastmalchian
king shark - slyvester stallone
thinker - peter capaldi
ratcatcher - taika waititi
savant - michael rooker
harley quinn - margot robbie

konudan bağımsız olarak, taika waititi’yi bu filmde kısa da olsa görmek şaşırttı. hatta emin olamadım ilk gördüğümde ve çıkarıp telefondan baktım acaba o mu oynamış diye:)

dönelim konumuza;
filmin sinematografisini henry braham üstlenmiş. yapımcıları arasında en göze çarpan isim ise pek tabii zack snyder.
müzikler ise john murphy tarafından yapılmış. bütçesinin ise yaklaşık 200 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor.

baştan söyleyeyim, film +18. hal böyle olunca james abimiz aklına ne geldiyse kullanmış. bir de zack snyder faktörü olunca filmde, olaylar iyice garipleşmiş ve ortaya ilginç bir yapım çıkmış. uçan kafalar, patlayan bombalar, ortadan ikiye ayrılan insanlar, bol bol şiddet, kan, gözyaşı ve entrika:p çok komik ilerlerken birden ciddileşen ve sonra tekrar komik olan bir film. duygudan duyguya sokuyor insanı. en önemlisi ise güldürüyor. ama gerçekten güldürüyor.
filmin çıkacağını ilk duyduğumda gerçekten önyargı ile yaklaştım ve hiç umudum yoktu iyi olacağına dair. james gunn filmlerine pek ilgim olmamakla beraber, ilk filmin yaşattığı hayal kırıklığı da etkili oldu bu önyargımda. uzun zamadır sinemaya gitmiyor olmasam ve o salonlara bir özlemim olmasaydı, kesinlikle gidip izlemezdim. ama sonra iyi ki de izlemişim, dedim.
şunu da belirteyim, filmden beklentiniz çok yüksek olmasın, eğlenmelik ve stres atmalık bir yapım ayarında zira.

gelelim spoiler’lı kısma;


amerika’ya komşu bir ada devletinde, zamanında yine amerikan hükümetinin ön ayak olmasıyla başlatılmış bir dünya dışı yaratık projesi bulunmaktadır. bu ada devletinde rejim güçleri yönetimi ele geçirince durumdan tedirgin olan birleşik devletler, başlarında bloodsport olan intihar timi’ni bölgeye tüm kayıtları ve uzaylı projesinin yürütüldüğü merkezi yoketme görevi ile ülkeye gönderir.

adaya iki tim halinde çıkan ekip, bazı tim üyelerinin ihaneti ile daha ilk dakikadan pusuya düşer ve timin yarısı ölür. bu sırada harley quinn ve rick flag ise esir alınır. timin diğer yarısı ise önce esir alınan üyeleri kurtarır, daha sonra halkın desteğini almış gerillalar ile işbirliği yaparak, deney merkezine saldırı planlar.

hemen burada bir ara verip kısaca önemli karakterlere değinmek istiyorum.

harley quinn yine bildiğimiz gibi. erkek arkadaş seçimlerinden ötürü üzgün bir durumda. takımın en renkli üyesi. çiçekli böcekli sahneleri, silah kullanımı, mızrak savuruşu ve minnoşluğu çok keyifliydi. özellikle tim’in kendini kurtarmak için plan yaptığını gördüğü sahnedeki duygusallığı beni etkiledi:) kırmızı elbisesi ile arkasında çiçekler savrulurkenki sahnesi ise görsel açıdan müthişti.

bloodsport, superman’i kriptonit mermi ile vurup komaya sokmaktan tutuklu. bu işe kızının hapse düşmemesi için girmiş. ve takımın zoraki lideri zira kendisi hiç istemiyor bu işi. kızı ile arasındaki baba-kız diyaloğu çok iyiydi. kendisinin içten içe iyi biri olduğunu fakat babası tarafından çokça istismar edildiğini öğreniyoruz. tabi bu durum onun ratcatcher 2 ile de bir çeşit baba-kız ilişkisi kurmasına ön ayak olmuştur.
kendisi aynı zamanda farelerden çok korkuyor. bu işe olayı daha komik hale getiriyor.
peacemaker ile karşılıklı atışmaları yer yer +18’e kaysa da güzeldi. bizlere, ilginç yollardan nasıl iş bitirilir tek tek gösterdiler. tüm detaylarıyla. filmin sonuna doğru ise kendisinde lider kumaşı olduğunu görüyoruz. takımı çekip çeviriyor ve sözünü dinletiyor.

peacemaker ise bloodsport’un kopyası gibi. bloodsport her ne yapıyorsa ondan daha iyi olduğunu iddia ediyor. kusursuz olduğunu söylüyor. tam bir görev adamı. tabi bu görev adamlığı onu bir noktada takımı ile karşı karşıya getiriyor. zira verilen talimat, tüm verinin yok edilmesi ve dışarı sızdırılmaması. fakat olayın başlatıcısının amerika olduğu anlaşılınca rick flag, bu veri disketlerini alıp herkese göstermek isteyince peacemaker karşı çıkıyor. daha sonra kavgaya tutuşuyorlar ve rick flag sizlere ömür. bu sırada disk ratcatcher 2’nin eline geçince onu da öldürmeye çalışan peacemaker, bloodsport ile karşı karşıya geliyor. silahların konuştuğu düelloda kazanan bloodsport oluyor, rip peacemaker(what a joke).

rick flag ise bir diğer görev adamı. takımdaki tek masum?! üye. tam bir asker. harley quinn ile çok az yakınlaşmaları olsa da, çok güzeldi o sahneler. hele birbirlerine sırıttıkları sahne romantikti bile:)

kingshark ise tam komedi. bebek bir köpek balığı edasıyla takılıyor. kendisinin görgülü ve elit olduğunu iddia ediyor. hatta kitap okuyor:) ilk başlarda takım arkadaşlarını yemeye çalışsa da sonradan töbe edip imana geliyor. sadece kötü adamları yiyor. bu karakter nedense çok yalnız kaldı film boyunca. biraz üzüldüm kendisi için. bol bol da empati yaptım. minik minik deniz canlıları ile karşılaştığı sahne gözlerden iki pıt yaş getirdi.

ratcatcher 2 ise farelerle konuşabilen bir genç kız. kendisi de tam olarak suçlu değil ve sanırım bir yanlış anlaşılma üzerine hapiste. zamanında babası ona fareler ile nasıl iletişim kurulacağını öğretmiş.
pek tabii babasının bir eroinman olmasından ötürü bir zaman sonra ökzüz ve yetim kalmış. filmde bloodsport ile olan sahneleri yine çok iyiydi. ısındım ben kendisine.

polka dot man hakkında pek çok şey bilmiyoruz. zamanında annesinin, üzerinde yaptığı deneylerden ötürü uzaylı virüsü kapmış ve vücudu benek benek. yine bu durumdan ötürü annesinden nefret ediyor. melankolik takılıyor. vücudundan fırlattığı benekler ise karşısında ne var ne yok eritip geçiyor.
annesinin hayallerini gördüğü sahneler pek bir korkunçtu. o tasvirler aklımdan uzun süre çıkmayacak.

filme dönelim;
ekip hazırlanır ve merkeze baskın yapar. burada uzaylı bir yaşam formunun olduğu görülür. bu uzaylı ise dev bir deniz yıldızıdır. filmde geçen bir benzetme ile açıklayacak olursak; bundan ötesi tam bir kaiju filmi edasında. büyük canavar vs suicide squad…
ekip ilk olarak binanın yıkımından sonra bölgeden ayrılma düşüncesinde olsa da, bloodsport dayanamaz ve halka yardım etmeye karar verir. tabii ekibin geri kalanı da onu takip eder.


filmde 2 adet after credits sahne olduğu söyleniyor fakat ben biraz erken çıktığımdan ötürü göremedim.

kısacası izlemesi keyifliydi. 10 üzerinden 7-7.5 çok rahat alır. sinemada izleyiniz:)
devamını gör...

haziran da ölmek zor. kasım dururken kim haziran ' ı seçer?
devamını gör...

kekemelik problemi olan öğrencisinin konuşma bozukluğunu tiye alan ve sınıftaki diğer 24 öğrencisini güldüren öğretmendir aynı zamanda.
devamını gör...

heathcliff adında pis bir karekterinde olduğu kitaptır.


--! spoiler !--

kendisini kabul eden yediren doyuran aileyi dağatmıştır. hindley'i alkolik yapmıştır.hindley'in oğlunu uşak yapmıştır. catherine'yi de o öldürmüştür. neyse kendisi de ölmüş. sonunda uğultulu tepeler ve thrushcross grange gerçek sahipleri olan hareton ve cathye kalmıştır.

--! spoiler !--
devamını gör...

hindistan'a tam 17 sefer düzenleyerek hindistan'da islamiyetin yayılmasını ve hindistandaki (bkz: kast sistemi)nin çözülmesini sağlamış olan gazne imparatorudur*.

ayrıca (bkz: sultan) unvanını kullanan ilk türk hükümdardır.
devamını gör...

haberin var mı taş duvar?
demir kapı, kör pencere,
yastığım, ranzam, zincirim,
uğruna ölümlere gidip geldiğim,
zulamdaki mahzun resim,
haberin var mi?
görüşmecim, yeşil soğan göndermiş,
karanfil kokuyor cıgaram
dağlarına bahar gelmiş memleketimin... (bkz: ahmed arif)
devamını gör...

kafa sözlük yönetimi ikiye ayrılır. pavlov'un göbeği ve diğerleri *

şaka bir yana ki beş kardeş dizisi ve disenchantment rozetlerini görünce ufak çaplı bir kalp krizi geçirmemi sağlayan,üstüne indirimi görünce yastik altımda sakladığım tüm karma puanlarimi çatır çutur kullandığım kafa store yenilikleridir.

teşekkürler sarının binbir tonu,sen bu işi biliyorsun*

(bkz: işte cesaret, işte feraset, işte fazilet, işte fedakarlık, işte mertlik, işte adam gibi adamlık)
devamını gör...

hem inanmadığım burcum hem tuttuğum takım...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yoldaş'ın ve eyluling'in tanımımı beğenmesi.*
devamını gör...


açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın
en görkemli saatinde yıldız alacasının
gizli bir yılan gibi yuvalanmış içimde keder
uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
mor kıvılcımlar geçiyor dağlık yalnızlığımdan
onu çok arıyorum onu çok arıyorum
her yerinde vücudumun ağır yanık sızıları
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu
gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar
yaseminler unutulmuş tedirgin gülümser
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili

atilla ilhan
devamını gör...

bir unique ama tekil degil ukdesidir.
sözü ve müziği çelik erişçi'ye ait olan, izel'in seslendirdiği 90'ların etkili şarkılarından biridir. lise sıralarında iken çekilen ayrılık acısını en içten anlatan şarkılardan biriydi.

ağlarsan kıyamam, kıyamam ki küçüğüm,
gözlerine bakıp da sana yalan diyemem.
"söylesene?" diyorsun, söylemek zor küçüğüm,
başkası var gönlümde, sana yalan diyemem.
deyip de çektin gittin.
deyip de çektin gittin...


devamını gör...

(bkz: wordup vocabulary) ingilizce kelime haznenizi geliştirmek istiyorsanız önerebileceğim bir uygulama.

(bkz: daily art) günlük olarak size sanat eserleri -genellikle tablolar- ve onların tarihçesini gösteren bir uygulama.

(bkz: facetune) fotoğraf düzenlemek için güzel bir uygulama.

(bkz: atom: build a habit of meditation) eğer benim gibi karamsar biriyseniz veya herhangi bir alışkanlığınızdan kurtulmaya çalışıyorsanız kullanabileceğiniz bir uygulama. meditasyon sayesinde bu düşüncelerinizden bir süreliğine ayrılmanızı sağlıyor.

(bkz: mindfocus) doğa, orman, yağmur vb. sesleri ders çalışırken odaklanmamı sağlıyor bu yüzden odaklanmak için ideal!
devamını gör...

karma meslek lisesi ve erkeklerin sayıca fazla olduğu bir sınıfta okuyunca haliyle her günümüz olaylıydı. nöbetçi hocanın da yokluğunu fırsat bilip bölüm derslerinin dışında ki dersleri işlediğimiz sınıf parkedendi ve sınıfın kapisi da dandik çelik kapıdandı. ne yapsak da okul müdürümüzü şaşırtsak diye düşünürken birden "sınıfın çöp kovasının içine kağıt dolduralim yakalım da ısınalım " dedi biri. sıraları kenara çektik sınıfça, çöp kovasını ortaya koyduk." keşke yiyecek bir şeyler de olsaydı " dedi biri. tabi kimse de para da yok. oturduk kara kara yemek alacak parayı nasıl bulacağımızı düşünüyoruz. dedik bari sınıfın kapısını 2 sokak ötede ki eskiciye satalım, eskiciden aldığımız parayla da yol üstündeki ucuzcu donerciden yemek alır keyfimize bakarız dedik. elektrik -elektronik okumanın da vermiş olduğu el becerisinden dolayı,herkes takim çantasından tornavida pense ne kadar ıvır zıvır varsa çıkardı ve kapıya giriştik. 2 kişi koridorda gözetçilik yapıyor tabi. uzun uğraşlar sonucu kapıya zarar vere vere söktük. 25 kişinin arasından bir allahin kulu da çıkıp demedi ki "biz bu kapıyı okuldan nasil çıkaracağız?" diye. sınıfın zeka seviyesini düşünün. neyse, sınıfın penceresinden aşağı atalım nasıl olsa atacağımız yer çim çok ses çıkmaz dedik. bu arada eski lisemiz tarihi bir binaydi. önceden akil hastalarını da tedavi etmek amacıyla kullanılırken zamanla okul olmuştur. bu yüzden sınıfın penceresi tavana yakin yükseklikte ve geniştir. önce sınıfça herkes çelik kapiyi havaya kaldırmaya yardım etti tam sinif penceresinden atacağımız sırada, biri dedi ki" asagida biri varsa veya başka sınıfların beden dersi varsa yakalaniriz. en iyisi aşağıya telefonu olan 2 kişi insin baksin haber etsin " dedi. bu sırada bizim çöp kovası söndükce sınıftakiler mangal yapar gibi kağıt vs ne bulursa atmaya ateşi harlamaya devam ediyorlar. sınıfın ortasında yanan bir çöp kovası, camdan atılmayı bekleyen sınıf kapisi var. neyse aşağıya inen 2 arkadaş aradılar. "asagida kimse yok salın aşağıya emaneti" dediler. sınıfça abanıp aşağıya attığımız kapı güm diye yere düştü. oyle bir ses çıktı ki , tüm okulda bir sessizlik oldu size anlatamam. deprem olduğunu sanan mi dersin, sınıfın kapisi olmadığı için ve yanan çöp kovasından ötürü her yer dumanalti olduğu için yangın çıktı sanan mi dersin, üst kattaki öğrenciler panikle aşağıya inmeye çalışırken birbirini ezen mi dersin... ortalık bildiğin savaş alanı oldu.tabi bunun cezası da çok ağır oldu. yemek yemeden karnı doyan tek liseli bizdik.
devamını gör...

üç kere benden etkilen derseniz aşığınız olur.
devamını gör...

teneke gibi midesi olan insandır.yoksa o şerbet akşama kadar mideyi ekşitir.
devamını gör...

seri beğenileriyle yüzümde tebessüm oluşturan yazar. umarım sen de hayatının her noktasında tebessüm edersin. ayrıca mahlasına pek anlam veremedim ama tanımları da oldukça güzel.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim