hayat güzeldir ''life is beautiful'' filmi.
devamını gör...

jose saramago'nun kabil adlı kitabında kabil ile tanrı arasında geçen bir diyalog vardır. tanrı, sodom ve gomore da işlenen günahlardan dolayı eğer orada 10 masum kişi bulunamazsa orayı yok edeceğini söyler. 10 kişi bulunamaz ve şehirler yıkılır. bunun üzerine kabil sorar, orada hiç çocuk yok muydu?
devamını gör...

mahallenin çocuklarının koşu yarışını izliyorum. 10/10 aktivite. sanırım ben bir ayşe teyze oldum.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

genclesmisim demek.!!
devamını gör...

there's a lady who's sure all that glitters is gold (tüm parıldayan şeylerin altın olduğundan emin olan bir kadın var)
and she's buying a stairway to heaven. (ve o cennete bir merdiven satın alıyor)

diye başlayan şarkı da söz yazarı ve solist robert plant şarkı için; bir gün elimde kağıt ve kalemle ilham gelmesini bekliyordum, birden bu kelimeler dökülmeye başladı der. şarkı istediği her şeyi hiçbir şeyi geri vermeden elde eden bir kadından bahsetmektedir..

şarkı muhteşem, jimmy page' in solosu efsanedir ama spirit grubunun taurus şarkısından çalıntı olduğuna dair spirit dava açmış ama davayı kaybetmiş.

led zeppelin led zeppelin olmaya çalışırken spirit' in alt grubu olarak birlikte amerika turuna çıkmışlığıda varolduğundan, büyük ihtimal şarkıyı oradan aşırmışlar.

şarkıda bazı farklılıklar var tabii ki, spirit' in şarkısı enstrümental bir şarkı, robert plant buna efsane sözler yazmış. şarkının başı aynı ama sonrasında jimmy page tarihin en iyi sololarından birini yazmış.

ne olursa olsun çok güzel şarkıdır, genelde orjnal stüdyo kaydından farklı yorumları pek sevmesemde aşağıdaki linkteki yorum çok güzeldir. o zamanki abd başkanı barrak obama'ya da dikkat lütfen:
devamını gör...

hem bir kokteyle hem de bir pizza türüne verilen addır. pizza olanı * benim için en lezzetli pizza olma özelliğini gösterir. mozarella, domates ve fesleğenden yapılır, son derece az malzemeli olduğundan hem hafiftir hem de o mükemmel tada doyarsınız.
devamını gör...

bu bir hataysa eğer o hataya düşmedim ama söyleseydim daha az pişman olucaktım belki. nedense yaptıklarım değil yapmadıklarım için daha çok pişmanlık duyuyorum daima.
devamını gör...

bir diğer adı minitari olan, kuzey amerika'da yaşayan, siouan dili konuşan bir kızılderili kabilesidir.
eskiden, "büyük ovalar" civarında, en çok ticaret yapan kabilelerin başındaydı. 1780 ve 1830'larda iki kere, ticaret yaptıkları beyazlardan salgın hastalık kaptılar ve nüfuslarının çoğu öldü.
güçsüz düştükten sonra, aynı salgından etkilenen dostları mandan ve arikara'lara daha yakın oldular.
beyazlarla çatışmaları olmadı, onlarla anlaştılar ve hâla yaşadıkları north dakota'ki rezervasyona yerleştiler.
büyük ovalar kabilesi olsalarda, mandan ve arikara'lar gibi onlarda tepee'lerde değil, şu evlerde yaşadılar.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

çok iyi tanım girdiği halde oylanmaya fav almayan o güzel insanlardır.
devamını gör...

''babalar alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır...''

yaklaşık 1,5 sene önceydi...

bir gece yarısı, sarsılarak uyandığım uykunun ertesinde, hızlı adımlarla yalpalayarak evin balkonuna atıp kendimi, titreyen ellerimle beceriksizce yaktığım 2-3 sigarayı içene kadar hüngür hüngür ağlamıştım...

eşim, dolu dolu gözlerle bana sarılıp “n’oldu” “ne gördün” gibi sorularıyla kulaklarımdan beynimi deliyor; kafamın içinde yankılanan sorularına cevap verecek kudreti bulamıyordum kendimde...hıçkırıklara karışan nefesimin arasına iki kelime sıkıştırıp cümle haline getiremiyordum ne yazık...

bir müddet sonra, hıçkırıklarım kesilip sakinleşince; ağlamaya devam ederek anlatmaya başlamıştım rüyamı.

rüyamda eşim hamileydi ve doğum için hastaneye gelmiştik. eş, dost, akraba ve çok samimi olduğum arkadaşlarımla birlikte kahkahalar atarak bebeği bekliyorduk.
derken, hastane kapısına sirenlerini çala çala bir ambulans yanaştı acı bir frenle. ambulansın içinden sedyeyle bir adam çıkardılar. hastane kapısından içeri girip, yanımdan tam geçerlerken; sedyede bilinçsizce yatan adamın babam olduğunu gördüm...

6 sezonluk bir dizi kadar uzun bir rüyaydı.
bebeğimi beklerken, babamın ölüm haberini alıyordum...

hayatımda bu kadar üzülüp, bu kadar gözyaşı döktüğüm an olmamıştı o geceye kadar.

bu kitap o gece ne hissettiysem, aynı duyguları her satırında tekrar hissettirdi bana.

dağıldım.
darmadağın oldum.

kitap hakkında söyleyeceklerim bu kadar...

okumamışlara şimdiden iyi okumalar...
devamını gör...

herkesin yolu kendine yeğen...
devamını gör...

kesinlikle ben değilim, yemin edebilirim bu konuda. öyle şanssızım öyle ters gider ki işlerim, hani ağzımla kuş tutsam ağzıma s.çar.
devamını gör...

dünyanın en aşağılık canlısı..davranışlarını belirlerken aldığı tek kıstas iyi niyetli insanları kızdırıp sinirlendirmek. bundan besleniyor allahsız. ekşi sözlükte bolca var.
devamını gör...

bazı türlerinin zehirlerinin, ciddi anlamda ticaretini yapıyorlar.

hatta bazı ülkelerde bu sektör haline dönmüş durumda.
devamını gör...

nasyonal sosyalist alman işçi partisi, swastika olarak da bilinen bu sembolü 1920 yılında parti bayrağına ve kol bantlarına uyarlamış, kırmızı, siyah, beyaz renkte olan eski alman imparatorluğu'nun renkleriyle beraber kullanmıştır. adolf hitler, kavgam ( mein kampf) isimli kitabında, nazi bayrağı'nı pek çok deneme sonucu çizdiğini ve swastika' yı aryan halkının zafer kavgasının sembolü olarak kullandığını yazmıştır.
devamını gör...

kısa cümleler kurması..
erkeklere çok konuşmak yakışmıyor bence, onlar dinlesin ve anlasın, o zaman çok çekici oluyorlar..
devamını gör...

delikli şiir

cep delik, cepken delik,
kol delik, mintan delik,
yen delik, kaftan delik,
kevgir misin be kardeşlik!


devamını gör...

2016 yılında kurulmuş alternatif rock grubu.
evleniyormuşsun bugün, zaten kırılmış bir kızsın, leyla ve aysel git başımdan isimli şarkıları muazzamdır.
zaten kırılmış bir kızsın şarkısından sonra "bunların düzenine sokayım" lafı dilinize dolanır durur.
devamını gör...

niccolò di bernardo dei machiavelli tarafından sekiz cilt halinde yazılmış, floransa tarihini geniş bir çerçevede ele alan eser. dilimize floransa'da komplolar ve karşı komplolar tarihi olarak çevrilmiştir fakat tam çevirisini floransa tarihi olarak alabiliriz. machiavelli, bir çok eserinde olduğu gibi yaşadığı döneme bir eleştiri sunmuş bu eserde de ama işin aslı bunu oldukça komik bir sürede giulio de 'medici'nin isteği üzerine 'tarihi yeniden inşaa etmek' adına yazmıştır. okurken bizden söz etmediğini, bunun yalnızca dönemin halkına bir şeyler ifade etmek için yazıldığını anlıyoruz. bundan ötürü okurken yoracak bir dil kullanılmasa bile bunalabiliyor okuyucu çünkü karakter yelpazesi de oldukça geniş ve karmaşık. yine de bu durum yanıltıcı olmasın, günümüz için bile değerli olabilecek pek çok çıkarım yapılabilir.

ilk cilt, roma imparatorluğu'nun çöküşünden 1215'e kadar avrupa tarihinin genel bir portresini gözler önüne seriyor. ikinci kitap olan floransa'nın gerçek tarihi, buondelmonti, donati ve uberti, amidei arasındaki çekişmenin anlatılmasıyla devam ediyor. (bkz: guelphs ve ghibellines çekişmesi). ııı ve ıv. cilt medici ailesinin tarih sahnesinde etkin bir rol oynamadığı yılları aktarırken v, vı ve vıı. cilt medici ailesinin baskınlık kurması ile biten iktidar mücadelesini biraz yanlı bir biçimde aktarıyor. vııı, lorenzo il magnifico'nun ölümü ve denge politikası ile kurduğu kırılgan barışın çökmesi üzerine yazılmış. elbette machiavelli'nin medici hanesi ile olan ilişkisini göz önüne alırsak taraflı bir anlatım sergilediğini inkar etmemek gerekiyor.

okunması elzem olan bir eser olmamakla birlikte, dönemin siyasi olaylarına ilginiz varsa keyifle okunabilecek bir eser. türkçe çevirisi yazıldığı dilden oldukça uzak ve kötü çevrilmiş diyebilirim.

--- alıntı ---

lo animo mio era, quando al principio deliberai scrivere le cose fatte dentro e fuora dal popolo fiorentino, cominciare la narrazione mia dagli anni della cristiana religione 1434, nel quale tempo la famiglia de’ medici, per i meriti di cosimo e di giovanni suo padre, prese più autorità che alcuna altra in firenze; perché io mi pensava che messer lionardo d’arezzo e messer poggio, duoi eccellentissimi istorici, avessero narrate particularmente tutte le cose che da quel tempo indrieto erano seguite. ma avendo io di poi diligentemente letto gli scritti loro, per vedere con quali ordini e modi nello scrivere procedevano, acciò che, imitando quelli, la istoria nostra fusse meglio dai leggenti approvata ho trovato come nella descrizione delle guerre fatte dai fiorentini con i principi e popoli forestieri sono stati diligentissimi, ma delle civili discordie e delle intrinseche inimicizie, e degli effetti che da quelle sono nati, averne una parte al tutto taciuta e quell’altra in modo brevemente descritta, che ai leggenti non puote arrecare utile o piacere alcuno. ıl che credo facessero, o perché parvono loro quelle azioni si deboli che le giudicorono indegne di essere mandate alla memoria delle lettere, o perché temessero di non offendere i discesi di coloro i quali, per quelle narrazioni, si avessero a calunniare. le quali due cagioni (sia detto con loro pace) mi paiono al tutto indegne di uomini grandi; perché, se niuna cosa diletta o insegna, nella istoria, è quella che particularmente si descrive; se niuna lezione è utile a cittadini che governono le repubbliche, è quella che dimostra le cagioni degli odi e delle divisioni delle città, acciò che possino con il pericolo d’altri diventati savi mantenersi uniti.

--- alıntı ---
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim