dmt ile ilgili başka bir yerde yazdığım yazıyı burada da paylaşmak istiyorum.


kimyasal formülü c12h16n2 dir. çoğu bitki ve hayvanda bulunan, psikoaktif özellikli bu kimyasal, vücudumuzda epifiz bezi tarafından rüya sırasında çok az salgılanır. ayahuasca ayinlerinde hazırlanan karışımın etkin maddelerindendir. çok hızlı etki etme özelliği vardır. alınan doza göre halüsinatif etkisinin boyutu da değişir. en önemli etkilerinden birisi zaman algısında yarattığı değişimdir. bilinç altına atılan korkular, endişeler, kendinize itiraf etmekten bile çekindiğiniz düşünceler ve bunların hareketli halüsinatif şekillere bürünmesinden dolayı, yaşadığı deneyimi ölmeden ölümü tecrübe etmek olarak ifade eden çok kişi vardır. işte tam da bu noktada söyleyeceklerim var.

doğum ve ölüm sırasında çok yoğun olarak salgılandığına dair söylentiler var ama bu ispatlı bir bilgi midir emin değilim. ama öyle olduğunu farz edelim. insanın yaşadığı çevre, etrafındaki insanlar, yaşam koşulları ve edindiği tecrübeler insanın hayata bakış açısını pozitif veya negatif yönde etkiler. sahip olduklarıyla yetinebilmek, kendisiyle barışık olmak, iyimserlik, paylaşımcı olmak pozitif duygulardan bazıları. kin, nefret, kıskançlık, aç gözlülük, iki yüzlülük, kibir negatif duygulardan bazıları. şu ana kadar yaşadığımız hayat tüm bunların bir karışımı. kimisinde terazi pozitif yönde, kimisinde negatif yönde ağır basıyor. öz eleştiri çerçevesinde, nasıl birisi olduğumuzun bilinciyle ölüm anımıza gidelim. artık hayattaki son saniyelerimiz. epifiz bezimiz çok yoğun bir şekilde dmt salgılıyor. zaman algımızı kaybediyoruz. zaman sonsuzluğa uzuyor. bilinç altımız görsel olarak etrafımızı sarmaya başlıyor. artık bilinç altımızın yarattığı cennet veya cehennemde bir başımızayız...
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sabah erken kalkma nedenidir. şu oyunu şu ana kadar oynadığım en iyi 3. oyundur ((gbkz: pokemon firered)) animesi şu ana kadar izlerken en çok zevk aldığım dizidir. tasolarını oynamayı pek beceremezdim sürekli kökülürdüm kardeşim gider onları geri kökerdi.
devamını gör...

(bkz: din kitlelerin iphone'udur)
devamını gör...

*konuların beğenilmemesi, çözüm
bulunabilecek birşey değildir, "bence"

*ilgilendiğimiz başlıkları yazabileceğimiz bir
başlığa ihtiyaç yoktur, burda yazıp, tartışıp
yine yapılacak şey, başlık açmak
olduğundan, vakit kaybıdır, "bence"

*sevgili yazar #işimbu
sürekli kendi ilgi alanlarınızı takip ederek
tek düze bir yaklaşımı körüklemiyorsunuz,
(aksine o konuyu okuyanlar için + oluyor)
bu yaptığınız şey sözlüğün renklerini
oluşturuyor zaten, "ben" benim zevk ve
renk tercihlerimi dikkate almadığınızı,
bunun bana "dikte etmek" olduğunu
düşünmedim

*fikir beyanı beklediğiniz şey, ilgi alanlarının
yazılması ise, yazılmış, ama bu tanımların
bir yere katkısı görünmüyor,

*sizin salt aynı konuları takip ettiğinizi, aynı
konuları aradığınızı ben şahsen
farketmedim, bu yüzden egoist
olamazsınız, çünkü özgürsünüz
devamını gör...

önce kafa yapınızı değiştirin, sonra kadınlardan böyle bir şey talep edin. bu özgürlüğünüzü kullanırken, hangi semtte, hangi şehirde olursanız olun, karaktersiz* bir amcanın ters bir lafına maruz kalmamanız mümkün değil.

ben bu haltı seneler önce yedim, ve çirkin bir tacize uğradım. o gün bugündür sütyensiz dışarı çıkamam, o olay aklıma geldikçe bütün tadım kaçar, sütyensiz dışarı çıkma bahsi geçince bile içim daralır. insanların hayatını bu kadar etkilemeye hakkın gerçekten yoktu be amca. allah milyon kere belanı versin. belki çoktan geberip gitmişsindir ama inşallah yattığın yer seni incitir. evet, bu konuda çok kırgınım, elimde değil.
devamını gör...

herkese yalan söyledik, biz en çok beşiktaş'ı sevdik.
devamını gör...

hüzünle hayır diye cevaplıyorum. 10 yıllık laptopumla ders veriyorum, elim kolum olduğu için bozulup beni yarı yolda bırakmasın diye kendisine çok iyi davranıyorum.
devamını gör...

bir çeşit ses yalıtımı yöntemi. floating room olarak da bilinir.

oda içerisinde oda inşa etmek prensibi üzerine kurulu bir yöntemdir. alt kata, yan dairelere ya da üst kata giden sesin emilimini sağladığı gibi, o dairelerden size gelen sesi de oldukça yüksek seviyede azaltır.

uygulama, odanın zemini, tavanı ve duvarları ile yeni yapılacak oda arasında genelde 15'er santimetrelik boşluk bırakılarak gerçekleştirilir. bu boşluklar bırakıldıktan sonra ses yalıtımını sağlayan çeşitli malzemelerle yeni zemin, duvarlar ve tavan kaplamaları yapılır.

duvarlar ve tavanda süngerpan, akustik panel gibi malzemeler kullanılır. zeminde ise kauçuk ve mantar karışımlı malzemelerle akustik halı tercih edilir. duvarların dış yüzeyleri ahşap panellerle kaplanır.

normal şartlarda mesela üst komşuların gürültüsünden rahatsız oluyorsanız, yapabileceğiniz çok fazla şey yok. yalıtımı, gürültü gelen dairenin yaptırması gerekiyor. ev sahibiyle anlaşıp bunu yaptırmasını sağlarsanız biraz rahat edebilirsiniz ama olmazsa o gürültüyü çekmek zorunda kalıyorsunuz. yüzer oda yönteminde duvarlar, esas duvarlardan belirli bir mesafede ayrıldığı için, ses dalgalarından kaynaklanan titreşimlerin büyük kısmı aradaki boşlukta yayılırken kalan kısmını da yüzer odanın ses geçirmez malzemeleri emiyor.

son derece maliyetli bir olay ve bırakılan 15'er santimlik boşluklar nedeniyle odayı epey küçültüyor. ancak bildiğim kadarıyla da ses yalıtımı uygulamaları içerisinde en etkili olanların başında geliyor. tabii kaliteli malzemeler kullanmak koşuluyla.

aşağıda yüzer oda kesiti verilmiş. dıştaki kutu orijinal oda, içindeki daha küçük olan da yüzer oda;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
görselin kaynağı
devamını gör...

ben başlıyorum hadi bakalım:

“özgürlüğüme çılgınca koşarken görmüş komşum beni”.
devamını gör...

feminen olma halidir. ayrıca ne alakası var ayol?
devamını gör...

türk insanının en çok yaptığı yazım yanlışları iki ana başlıkta toplanabilir:

1 - boşluk bırakmaya yeterince dikkat etmemek
dahi anlamındaki "-de"nin ayrı yazıldığını cümle alem biliyor. gel gelelim, türkçede boşluk bırakılması gereken tek yer ekler değildir. türk insanı, birazdan belirteceğim fiilleri yazmakta tam manasıyla facia denilebilecek seviyede. "farketmek, haketmek, defolmak" gibi yazılışlar bize doğal gelse de birleşik fiillerde ses düşmesi/türemesi gibi bir durum yaşanmıyorsa boşluk bırakılması gerekir. yani üstte verdiğim örneklerin doğrusu "fark etmek, hak etmek, def olmak"tır. bu tarz, iki kelimenin birleşiminden oluşan fiiller, istisnalar haricinde ayrı yazılır. bu kuralın istisnalarından en çok kullanılan iki fiil ise "affetmek ve varsaymak"tır.

2 - konuşma türkçesinin etkisinde kalmak hemen her kesimde bu yanlışa düşen insanlara rastlanır. "eyer, felan, yanlız, dinazor, ejderya" gibi kullanımlara ısrarla başvururlar ve hatalı olduklarını kabullenmezler. elbette hiç kimseden dört dörtlük türkçe kullanması beklenmez. sonuçta hiçbirimiz dil bilimci değiliz. lakin bu tarz yazım yanlışlarını, lise sınavına hazırlanan on üçlük bebeler bile öğrenmiş durumda.

elbette bu yanlışlar çoğaltılabilir ancak az önce de belirttiğim gibi, kimseden dört dörtlük türkçe okuyup yazmasını bekleyemezsiniz. genel profilde şimdilik bu hataların düzeltilmesi yeterlidir. ben bile bu tanımı yazarken belli başlı hatalar yapmış olabilirim, türkçem çok iyiymiş gibi ahkam kesiyorum zannetmeyin.

ayrıca başlıkta şöyle küçük bir hata var: * insanı, yapılan yazım yanlışı delirtmez; yazım yanlışı yaptığını kabul etmeyen mahlukat delirtir.
devamını gör...

seçilen kişiler genellikle ordunun en yetkili isimlerinden olurlardı.


tanım: arapların bir savaş geleneği.
devamını gör...

öyle mizah amaçlı bir isim değil de gerçekten kitapçılara yakistirdığım isimler var.
lavinia kitap
limon sahaf
manolya kitap, gibi.
devamını gör...

şu ana kadar sözlükte geliştirdiğim ilişkiler tamamen organik oldu. ben sevdikliklerimle iletişim kurdum ve beni sevdiklerini düşündüklerim de aynı şekilde bana yazdılar. bu şekilde oluşan sohbet ortamı ya da samimi gördüğüm yazarlara elbette zamanı gelince bir nick altı bırakıyorum. çünkü nick altında onlar hakkında bir fikrim ya da bir ısınmam olabilmeli. arada çaylak yazarlarımızın da nick altını açtığım oluyor. buradaki mesele içten gelmesi.

he ama güzel yazdığını düşündüğüm her yazarı illa ki beğeniyor ya da takip ediyorum. troll gibi başlıklar yerine böyle güzel içerik üreten yazarlar için nick altı bir değer belirleme kıstası değil zaten ve olmamalı da. bu sözlüpü seven herkese teşekkürler.
devamını gör...

gerdek gecesinin sabahında kanlı çarşaf isteyen bir kültürün olduğu bu coğrafyada böyle bir soru sorulmasa zaten şaşardım. sınır çizmeyi bilmeyen biriyseniz, evlilikte çok zorluk yaşarsınız. önce haddinizi bilmeyi, sonra had bildirmeyi öğrenip öyle evlenmek lazım yoksa bu ülkede hiç istemediğiniz şeyleri mecburen yaşayan birine dönüşmek hiç zor değil...
devamını gör...

dediler ocak devrim ayıdır,
beğenmeyenler tam bir ayıdır,
renksiz mahlaslar fukaradır,
sevelim sayalım birbirimizi.

1500 puana alsam bir rozet,
ben ki 1600 karmalı fakir bir velet,
şımarıklık mıdır bunu bana bi izah et,
sevelim sayalım birbirimizi.
devamını gör...

haram diye domuz eti yemeyen esnafın,her türlü düzenbazlığı yapması,vergiden çalması,tabi her hafta cumaya gidiliyor ya kilisede günah çıkarma kabini gibi sjsjsj..yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız çok daha hassaslar bu konuda,onlar domuz eti yemeyi bırakın içerdeki mutfakta domuzlu omlet dahi yapılıyosa ordan birşey yemezler.ama bu kesimde kaçak çalışıp sosyal parası alıyor genelde hiç değilse benim akrabalarım arasında bir sürü var.bide avrupa bitti dersiniz hergeleler sizi.sjsjsj.
devamını gör...

iyi ve çok seven insanların en büyük hatasıdır maalesef.
devamını gör...

anne, baba ve kardeş dışındaki herkesin dahil olduğu gruptur.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim