gündelik hayatta zihinleri yoran gürültü kirliliğini bastıran yağmur sesinin eşlik ettiği bir havada battaniyenin altına girip bir şeyler okumak ya da izlemek için en güzel zamanları seven, zevk sahibi insandır.
devamını gör...

12 olympos tanrısından biri olan şarap ve eğlence tanrısıdır.

eski kaynaklara göre zeus, hera ile evliyken semele'ye aşık olur. semele hamiledir ve zeus'u kıskanan hera, kılık değiştirerek semele’ye, zeus’un ona güçlerini göstermesini istemesini söyler. semele bunu isteyince zeus'un gücü semele'yi yakar ve öldürür fakat 7 aylık hamile olan semele, çocuğunu düşürür. bunu gören zeus, bebeği alır, baldırında saklar ve böylelikle dionysus, babası zeus'un baldırında doğar.

ancak dionysus’u istemeyen hera, kuretalar’a rüşvet vererek onu kandırıp parçalara bölmesini emreder. çocuğun büyükannesi rhea torununa acır ve athena’nın yardımıyla onu kurtararak parçalarını birleştirir. bu şekilde dionysus ikinci kez doğmuş olur. bundan sonrasında zeus, dionysus'u korumak için keçiye dönüştürür ve nysa dağına gönderir. dionysus burada şarabı icat eder ve dünyayı dolaşarak neredeyse her yerin şarapla tanışmasını sağlar.

dionysus'un iki kişilikli olduğu söylenir. bir tarafı eğlenceli ve neşeliyken bir tarafı da oldukça öfkeli ve acımasızdır. psikolojide manik depresif onun duygu durumunu temsil eder.

aynı isimdeki bir şarkıyı dinlemek için:


edit: aynı zamanda kafa sözlük yazarı.
devamını gör...

evet ben hepsini test ettim, birkaçı ile buluştum hatta.
baya sakallı bıyıklı adamlar hepsi. bana susmam için bir miktar para bile verdiler ama; artık dayanamıyorum.
siz değerli sözlükdaşlarımı kandırmaya vicdanım el vermiyor. sonunda birisi durumu fark edip beni bu yükten kurtardı.
devamını gör...

samimiyeti kuran da, bozan da cumleler degil niyettir.
devamını gör...

çok iyi ıslık çalarım.
devamını gör...

aslında topluma edilen sitemdir.
devamını gör...

özel günlerde anne, en sevgili, baş tacı olan, diğer günlerdeyse canının bir değeri olmayan varlık olmak demektir.
türkiye'de kadınsanız;
yüksek sesle kahkaha atamazsınız
dolmuşta tek başınıza kalmamak için gideceğiniz duraktan önce inersiniz
edildiginiz taciz yüzünden tacizci degil siz suçlanırsınız "giymeseydiniz canım siz de o daracık şeyi "
evinizi öğrenip sonradan rahatsız edilirsiniz korkusuyla taksiden evinizin önünde inemezsiniz
her gün şiddet görüp sanki bu sizin ayıbınız gibi saklamaya çalışırsınız
çeşitli şekillerde öldürülür 2 gün yasınız tutulduktan sonra unutulur gidersiniz.
yani türkiye'de kadınsanız harikasınızdır, hem de dünyanın sekizinci harikası.(!)
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

köy.

doğa, dinginlik, kuş sesleri...

kimseye hesap vermeden istediğini yaparak akşamı etmek.

ve en güzeli ; kendinle başbaşa kalabilmek.
yalnızlığını kendinle paylaşmak.
devamını gör...

bazen duyulan bir şarkı, bazen bir yazar, bazen bir mekan anımsatır o insanları. olduğun ortamda ilk önce sessizleşirsin, genelde benim aklıma komik anılar geliyor. şarkı hakkında yaptığımız garip muhabbetler veya mekanda muhtemelen başımıza gelmiş garip, komik bir olay. o sessizlik sırasında bunları anımsar, kendi kendime sesli gülerek son veririm. silinmez hayatınızdan o anılar, sadece çok uzak bir ülkeye göç etmişler gibi düşünürseniz daha mutlu olabilirsiniz.
devamını gör...

her zaman bebeğin yaşama hakkını elinden almak değildir. kimi zaman düşük gerçekleştiği halde rahimden tam olarak atılamayan ölü kalıntıların uzaklaştırılması için kürtaj elzemdir.

ayrıca insanlığın belki de başından beri var olmuş bir şeydir gebeliktan kurtulma isteği ve çabası, şurada yazanlara bakınca utanç duydum gerçekten... kimse istemediği çocukları doğurmaya zorlanmamalıdır. istenmeyen çocuklar ileride sorun oluşturur, zira insanın ruhsal varlığı bedensel varlığından çok daha önce şekillenir ve her insan bilinçli olarak değilse bile içten içe istenip istenmediğini bilir ve kendisine verdiği değer bunun üzerine inşa edilir.

dünyada 8 milyar insan var, dana fazla insana gerek yok, bırakın da kadınlar özgürce kürtaj yaptırsın, sizin rahminizdeki çocuğu zorla almadıkları sürece buna "hayır!" demek size düşmez.
devamını gör...

batesmotelpro'nun kurucularından, konuşmalarını crossover talks isimli ortak kanaldan dinlediğim, youtube türkiye'nin ilk youtube videolarını yükleyen ekibin ele başısıdır.

şimdilerde reklam sektöründe mükemmel yaratıcı işlere imza atıyor. severek izliyoruz efenim.
devamını gör...

cenk'e soru sorabiliyor muyuz?
yanıtlar mı acaba?

not: zor sorarım ama ona göre...
devamını gör...

miyop ve astigmat olanlar için büyük problem olan olay. hele akşamsa zorluk iki katına çıkar. siz bilmezsiniz o ışık nasıl çiçek gibi açar akşamları.
bir de dışarıdan içeri girince ki buğulanma var ki, devam edemeyeceğim göremiyorum.
devamını gör...

turşu.
devamını gör...

yaptıkları müzik genre'ını glam rock olarak tanıtan 80'lerin efsanevi rock grubudur. kostümleri, yüz makyajlarıyla unutulmaz yere sahiptirler.

en beğenilmiş şarkısı i was made for lovin' you'dur.
devamını gör...

david cronenberg'in cannes film festivalinde tartışmalara sebep olan 1996 yapım filmi.

bilimkurgu yazarı j. g. ballard aynı isimdeki romanından uyarlanmıştır. bu cüretkar filmi anlatabilmek epey zor. konusu, bir trafik kazası ile hayatları tutku açısından bambaşka bir yere evirilen bir çift. ya da cinsel hayatları. bu çift yeni tanıştıkları insanlarla beraber metal, ölümcül tehlike, kazalar aracılığı ile cinsel tatmine ulaşmanın, o yıkıcı arzunun peşine düşüyor.

patolojik bir film de denebilir sanki. seks ve araba bu filmde gerçek bir simge halinde. özellikle dikkat çeken şey, başkalarıyla "normal" ilişkilere girdiklerinde birbirlerine özellikle şu soruyu soruyorlar: "boşaldın mı?" daha ifadesiz bir şekilde yaşadıklarını söyleyebilirim o anları.* ama ölümcül, tehlikeli, çarpıcı olan bu kazalar ve arabalar ile cinsel arzuyu yaşadıklarında çok da cüretkar ve yoğun yaşadıklarını fark edebiliyoruz. filmde, bu çarpışmaların normal hayattaki "kadının baştan çıkarmasına" denk gelebildiğini de söylemek yanlış olmaz. (kadını sürekli bu konuma yerleştirmek benim de hiç hoşuma gitmiyor ama tüm imgeselliğimiz böyle çalışıyor maalesef..) aynı kadının o müthiş baştan çıkarıcılığı, tahrik edileceği gibi, bu çarpışmalar* da normal düzenin, trafik kurallarının yanında insanı uçuran bir etkiye sahip oluyor. büyük hazza sebep olan bu şey aynı zamanda yok edici de. baştan çıkaranın yıkıcılığı başka bir deyişle. değişik. romanda teknolojiye yapılmış bir eleştiri de olabilir belki, okumadığım için bilemiyorum.

filmin büyük bir derinliği olduğunu düşünmesem de konusu ve cüretkar sahneleri ile kolayca hafızada yer edecek bir film bence.
devamını gör...

şule yüksel şenler'in hayatını demet tezcan ın kalemi aldığı kitaptan okumuştum. çok etkileyici bir kitaptı okunmasını tavsiye ederim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

şule yüksel şenler;
müslüman kadınların adeta kahramanıdır.
kendisi mâlesef 2.sınıftan sonrasını belli sebeblerden dolayı okuyamadı. fakat okuma hevesi asla gitmedi . okuyarak doldu ardından yazılar yazmaya başladı.
daha 14 yaşındayken yelpaze dergisinde hikayelerle başladı yazarlık süreci.

normal ismi yüksel olmakla beraber isminin önüne şule ismini getirerek erkek olmadığını belirtmek istedi. 21 yaşında ise gazeteciliğe başladı. o sıralar abisi özer (üzeyir) bediüzzaman'la tanışarak islam dini ile ilgili bilgiler öğrendi ve kendisi, herkesin tamamen islam dinine uygun yaşamasını istedi. fakat ailesi biraz daha modern hayata uygun yaşamışlardı şu ana kadar;ojeli tırnaklar, mini etekler, partiler...

bir gün abisi özer amansız bir hastalığa yakalanır. abisinin tek vasiyeti şule'nin risale-i nur derslerine katılmasıydı.
şule yüksel şenler risale-i nur derslerine yanına ailesini ve arkadaşlarını da alarak gidiyordu artık. herkes - risale-i nur derslerine katılan insanlar- şule'nin de tıpkı abisi gibi güzel anlatmasını bekliyordu. şule yüksel şenler ojeli tırnaklarla, başında kocaman bir topuzla, mini eteği ile risale-i nur derslerine katılmıştı bu durumdan çok rahatsız olduğunu daha sonraları belirtti o gün öyle katılması ona çok utanç verici olduğunu söylemişti. zamanla şule yüksel şenler risale-i nur derslerine katıla katıla mini eteğin boyunu kısalttı ve örtündü. örtündükten hemen sonra daha tam islam'ı anlayabilmiş değildi.
zamanla şule'nin kalbi islam'a ısındı, ve tüm kalpleri islam'a ısıtmak için kendini islam'a adadı.

daha önceleri terzide çalıştığından dolayı dikiş nakış işini de biliyordu. ve yeni bir örtünme şekli icat etti. yabancı dergilerin mankenlerinin baş kısmını guaj boyayla boyayarak 'şulebaş' isimli örtünme şeklini yaptı.
gazetede yazdığı yazılardan dolayı birçok kez dava edildi. ancak hiçbir şekilde amacının farklı bir doğrultuda gitmesine izin vermedi.
yeni başörtü modelleri ile müslümanların hayatına gerek konferansları ile gerek yazılarıyla bir çok şey kattı.
kendisi de bu modeli kullanarak herkese
örnek oldu.
1971 yılında cumhurbaşkanı cevdet sunay'a hakaretlerinden dolayı 8 ay hapis yattı. cevdet sunay'ın şule yüksel şenler i affetmesine karşın şule bunu reddederek 8 ayını sonuna kadar cezaevinde kaldı.


ayrıca recep tayyip erdoğan ve eşinin birbirleriyle evlenmesinde katkı sağladı.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kendisi birçok şey yaşamış, çok ağır hakaretler işitmiş, linçler yemiş fakat asla amacından sapmamıştır.

o müslümanların özgürlüğü için mücadele vermiştir.
huzur sokağı, bize ne oldu hidayet gençliğin ızdırabı...
birçok eseri dizilere ve filmlere de konu olmuştur.https://media.normalsozluk.com/up/2021/06/03/nyz9trddecgijncu.jpg
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

özellikle adana ve mersin şehirlerinde bulunan ağaçlardan gelen portakal çiçeği ve zakkum kokusu.
devamını gör...

bu kadar mantıklı çok az hareket var.
devamını gör...

illet olduğum kelime.çağ dışında kalmalı ve sadece kamuda kullanılmalı.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim