minnet eylemem*
.
devamını gör...

bir şair.
kelimelerin derinliğinde kaybolmuş.
hayatında üç şehir, üç devir olan şair.
üsküp, çocukluk ve aile hayatı; paris, köklerinden kaçıp tekrar ona dönmesini sağlayan şehir; istanbul, vatan topraklarıdır onun için.
ilk aşkı beş yaşında iken karşılaştığı ve etkisi altına girdiği redife hanım. 15 yaşında iken üçüncü karşılaşmasında ona hasretinden dersleri, eğlenceleri bir yana bırakmış, genç yaşında ıztırabını şiirle dile getirmiş şair.
fustel de coulanges'ın "fransız milletini bin yılda fransa’nın toprağı yarattı." cümlesinin zihninde yarattığı metodla türklerin anadolu'ya girdiği tarih 1071'i başlangıç şiar eden ve tarihe yönelen şair.
arap ve acem tesirini atmak için yunan ve latin mirasını kabul eden, milli mücadele'ye dek bu fikri benimseyen, o dönemden sonra
" bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
bin atlı o gün dev gibi orduyu yendik!"
* diyen şair.
verlaine'den etkilen saf şiir anlayışı ile bir şiirde*uygun kelimeyi bulana dek şiirini on yılda tamamlayacak kadar titizlenen, şiirleri kitaplaşmadan dilden dile sokakları arşınlayan şair.
celile'yi severken" dillere bu denli düşmüş bir kadınla ben nasıl evlenebilirim" diyerek hem celile'nin hem nazım'ın hem bizlerin kalbini kıran şair.

ani bir üzüntüyle bu rüyadan uyandım
tekrar o alev gömleği giymiş gibi uyandım.
devamını gör...

bir erkek olarak belirli periyodlarda kullandığım ve memnun olduğum kişisel bakım ürünü.

amacı bölgeyi minik minik tahrip ederek orayı onarmak amacıyla yenilemek ve daha güzel görünmesini sağlamak.
gerçekten etkili önerilir ancak uygulanışını iyice araştırmalı ve ilk uygulamada fazla sert davranılmamalı. hatta kendine güvenilmiyorsa ilk sefer için paraya kıyılıp işin uzmanına gidilmeli.

dermaroller ucunda iğneler bulunan bir silindirdir. tabi uygulanacak bölgeye göre iğnelerin boyutları değişir. ben yüzüm için (elmacık kemiği, göze çok yakınlaşmadan ama hafifte yakın, burun, alın) kullanıyorum. zaten erkek neresi için kullansın başka. 0.50 mm olanını aldım. konunun uzmanı daha iyi yönlendirebilir.
youtube dan uygulanışı ile ilgili çokça video izledikten sonra uygulayacağım her bölgede yıldız çizerek 6 sefere üzerinden geçiyorum. e yüzüm kıpkırmızı oluyor ve haliyle kanayan yerlerde oluyor. alev atıyor insanın yüzü. tamamladıktan sonra hyaluronik asit içerikli kağıt yüz maskesini yapıyorum. bu maske yatışmasını ve beslenmesini daha çabuk onarılmasını sağlayacak.normalde 15 dk durması yeterli ki maskede de öyle yazıyor. ancak lazer epilasyonumu yapan güzellik uzmanı hanım dermadan sonra kuruyana kadar tutun dedi. aynı hanım eğer soyulmasını istiyorsanız redox-c de kullanın demişti. deri değişimi isteyenler deneyebilir.
kritik konu ise uyguladıktan sonra uygulanılan bölgenin güneş görmemesi. bu çok önemli. 3 gün güneş görmeyecek derma yaptığınız bölge. kısa süreli yada arabayla çıkılacaksa (ki önerilmez) güneş kremi sürülmeli.
devamını gör...

ellerindeki pisliği başkalarına sürerek kendi ahlaksızlıklarını örtmeye çalışan oysa kendileri boğazlarına kadar o pisliğin içinde olan insanlardır.


'kim namus ve ahlak şövalyeliği yapıyorsa, bilin ki en namussuzu odur.'


nietzsche
devamını gör...

numb ve ın the end sarkılarını bi tık fazla sevdiğim, istanbul’ a geldiklerinde parasızlıktan konserine gidemediğim ve içimde ukde kalan grup.
devamını gör...

10 ocak 2021 tarihli köşe yazısında boğaziçi üniversitesine rektör olarak atanan melih bulu'ya yapmış olduğu tavsiyelerdir.

--- alıntı ---

-halay çeken çocuklarla halay çek.
- “yuh yuh” uyarlamasını çok beğendiğini söyle.
-kapını çalıp şakalar komiklikler yapan öğrenciye gül.
- dışarıda dans eden öğrencilerle dans et.
-arkasını dönen hocalara, elini uzat.

--- alıntı ---

yani diyorki onlardan biri olmaya çalış. belki seni kabul ederler.

fakat ahmet hakan da çok iyi biliyorki ne yaparsa yapsın kabul etmeyecekler.

kaynak: bundle.app/Ux2JBNLL
devamını gör...

film zamansal paradoksu konu alıyor... türünün en iyisi. konusu ise;
bir gün bir yetimhaneye bir kız çocuğu bırakılır. yetimhanedekiler bu çocuğa jane adını verirler ve büyütürler. jane, bir gün okulda jim adlı bir adamla tanışır, aşık olurlar; fakat sonra tartışır ve ayrılırlar, ancak jane hamiledir. çocuğu doğurur ancak aynı akşam birisi hastaneye girip çocuğu çalar. jane ise çok hastalanır ve tek çare olarak doktor, jane'i kurtarmak için onu bütünüyle erkeğe çeviren bir operasyon yapar. jane, jim adını alır. bir gün barda birisiyle kavgaya girişir ve dayak yer, barmen yanına gelir ve der ki, "bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?". jim geçmişe gider ve orada jane adlı bir kızla tanışır, aşık olur ama sonra ayrılırlar. bir gün jane' in bebeği olduğunu öğrenir, gizlice gidip hastaneden çocuğu çalar ve zaman makinesiyle daha da geçmişe giderek onu bir yetimhaneye bırakır. daha sonra zaman geçer ve birkaç iş değiştirdikten sonra barmen olur. bir gün dayak yiyen jim ile karşılaşır ve yanında gidip der ki: 'bu zamanda mutlu değil gibisin, benim bir zaman makinem var, geçmişe gitmek ister misin?"

ethan hawke filme o kadar iyi bir hava katmış ki gözümü alamadım kendisinden. filme puanım 9/10.
devamını gör...

peyker yine mi hamile?
devamını gör...

insanlar sizi anlamaya çalışmazlar. genellikle ötekileştirilirsiniz. zor bir insan olmak zordur.
devamını gör...

geçmişe yapılan güzellemeler.. ahh seksenler, doksanlar ne kadar güzeldi muhabbetleri.. fakirdik ama mutluyduk, aman ne güzel günlerdi gibi palavraları bırakalım artık.. insan, şimdi bulunduğu anda mutlu olacak bir şey bulamazsa geçmişteki mutlu anlara tutunurmuş, o zamanlardaki mutlu 1-2 anıya tutunmayı bırakmak ve bugünlerimizi mutlu anılarla doldurmak için çabalamak lazım.. oralardan açıkçası fazla ekmek çıkmıyor, çıksa da karın doyurmuyor..
devamını gör...

eskiden dershane hocalarından şimdi de kolej hocalarından velilerin bol bol duyduğu ne boka merhem olduğu belli olmayan avutma cümlesi.

meali sizin oğlandan bir cacık olmaz ama bizim de malum paraya ihtiyacımız var siz oğlanı burdan almayın devam etsin zaten bundan bir yol olacağı yok bari biz ekmeğimizden olmayalımdır.
devamını gör...

unuttum sanıyordun onu,
oysa affetmedin,
affetmediğin için unutmadın,
unutmamak için affetmedin.
öyle bir bağ vardı ki aranızda,
senin şehrinin mevsimi bile kulağına onun adını fısıldıyordu farkında olmadan,
üzerine yağıyordu adeta, onun adıyla yıkanıyordu tüm günahlar...
aylar, yıllar, insanlar gidiyordu araya,
ama acı çekmek daha güzeldi.
sevdiğin için acı çekmek...
ne kadar acı o kadar sevgiydi çünkü,
çünkü mutlu aşk olmazdı, öyle öğrenmiştin sen,
tıpkı diğer öğrenilmiş çaresizliklerin gibi.
böyle bir şey değil ki halbuki sevmek,
üzmemekti, kırmamaktı,
üzerine titremekti, merak etmekti,
almadan vermekti,
kar-zarar hesabı yapar gibi öncesi-sonrası düşünmemekti,
geç geldi diye hayıflanmamak, artık var diye mutlu olmaktı,
uzak olsa da sesini duyunca dünyalar senin olmaktı,
kilometrelerce uzaktan gelip sadece bir saat görebilmekti ve ömre bedel olmaktı,
onunla kurulan hayallerin bir gün gerçekleşme ihtimalinin kalbinden binlerce rengarenk kelebek uçurmasıydı,
şükretmekti sevebiliyor olduğunu gösterdiği için bile...
aşk acı değildi, olamazdı,
neden severdi insan o zaman yeniden ve yeniden?
yani senin unutamaman çok sevmekten değil sevdiğin gibi sevilmemektendi,
tıpkı karşılıksız bir çek gibi senin hislerin de karşılıksızdı,
elinde yüklü meblağda bir çek vardı ama sadece üzeri yazılı bir kağıt parçasıydı üstelik adın bile yoktu üzerinde,
hamiline yazmıştı,
öylesine boş, öylesine değersiz...
devamını gör...

yan tarafından iki kişi geçiyor. bana dönük olan el kol hareketleri yapıyor. böyle el sallıyor gibi. ben de telefonla konuşuyorum bir taraftan da ona anlamadım gibi bi hareketler yapıyorum. sonra bana boş boş bakıp gittiler. sonradan fark ettim işaret dili ile birbirleriyle konuştuklarını.
devamını gör...

küfür yok diyorsunuz da burada ''tayt giyen kadının amacı'' başlığı var. kardeşim bu başlık küfürden de itici. bu tür başlıklar ve cinsiyetçi içerikler olduğu sürece ekşi'den farkı olmayacaktır. üzgünüm. özellikle kadınlar üzerinden açılacak, aşağılayıcı başlıkların kesinlikle engellenmesini rica ediyorum.
devamını gör...

ekranı çatlamış samsung kullanıyorum.
devamını gör...

1992-95 yılları arasında sistematik olarak yürütülen büyük çaplı bir etnik temizliğe maruz kalan bosna'da; sırp kadınlar boşnak kocalarını gece yataklarında öldürdü. sırp erkekler, boşnak kadın ve çocuklara tecavüz edip, işkence yaptı. boşnak erkekleri kurşuna dizildi, derileri yüzüldü ve diri diri yakıldı. sahte soykırımlarla (bkz: sözde ermeni meselesi) uğraşan avrupa bu katliama göz yumarak ve destek olarak sahte, samimiyetsiz, çirkin yüzünü gösterdi. ve tüm dünyanın gözleri önünde, sırp kuvvetleri boşnaklara karşı her türlü savaş suçunu işledi.
devamını gör...

(bkz: sevgi)

eski bir afrika kabilesinde şöyle bir inanış vardır;
"köyü tarafından sevilmeyen çocuk, sonunda o sevgi sıcaklığını hissetmek için köyünü yakar."

insanlık tarihi köyü tarafından sevilmeyen çocuklarla doludur. ıste tam da bu yüzden çocuklara verebileceğimiz en önemli şey sevgidir. burada hem kendine hem çevreye karşı olan sevgiden söz ediyorum..
devamını gör...

milli terbiye roman'ları ile meşhur olmuştur.
devamını gör...

tanımlarını keyifle okuduğum yazar arkadaşımızdır kendileri.

beğenilerini de eksik etmeyen biridir sağ olsun.

takipteyiz efendim.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim