devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

hayır hasenat
devamını gör...

jack london’ın bu öyküsü tam da 2020 yılında okunmak üzere yazılmış sanki. büyük jack sanki bu kitabı yazıp çelik bir tüp içine koyup toprağa gömmüş ve üzerine de “ 2020 yılında açılıp okumak üzere” diye bir not düşmüş.

bütün dünya ahalisi olarak 2020 yılını bir salgınla baş etmeye çalışarak geçirdiğimiz için kitap bize çok daha anlamlı gelecek. çünkü bu kitapta london bize kızıl veba isimli bir hastalıktan, bu hastalığın dünya nüfusunu nasıl yerle yeksan ettiğinden ve salgının ardından insanların - hayatta kalan insanların- neye dönüştüklerinden bahsediyor.

bulaştığı insanları en geç iki saat içinde öldüren ve belirtileri çok açık ve net olan bu salgın yayılmaya başladığında tıpkı içinde bulunduğumuz bu senede olduğu gibi bir kaos ortaya çıkıyor ilk olarak. bazı insanlar umutsuzluğa kapılırken bazıları da içlerindeki vahşiyi sokağa salmaya karar verir. kendi menfaatleri için elinden geleni ardında koymayanlarla başkalarının iyiliği için kendini feda etmeye hazır olanlar sokaklarda karşı karşıyadır artık.

salgının hikayesini yaşlı bir adam anlatır torunlarına. ancak torunlar salgın dönemini yaşamamış, salgından sonra kurulan kolonilerde doğmuş ve büyümüş oldukları için bambaşka bir kültüre ya da kültürsüzlüğe sahiptirler. herkes dünyayı içine doğduğu şekliyle tanır ve bilir.

einstein’a üçüncü dünya savaşının nasıl yapılacağını soranlar dehadan şöyle bir yanıt alırlar: “ üçüncüyü bilmem ama dördüncü dünya savaşı taş ve sopalarla yapılacak.” bana bu cümleyi hatırlattı biraz dedenin ve torunları yaşadığı dönem.

2021 yılı bitmeden önce bu kitabı mutlaka okuyun, eğer önceden okuduysanız bu yıl içinde bir kez daha okuyun ve jack london’ın öngörüsü ve dehası önünde saygıyla eğilin.
devamını gör...

(bkz: yöneticisin diye zenginsin sanıyorlar)*
devamını gör...

komşu çocuklarının camış gibi çığlık atmaları ve sanki olimpiyat koşularına hazırlanırcasına deli gibi koşan ayak sesleri. tiksiniyorum sizden.
devamını gör...

sen kendime yaptığım en büyük saygısızlıksın
devamını gör...

ben isimlere bakmadan beğeniyorum. öğretmene yalakalık yapan tipler büyüyüp admin tanımı beğeniyor denilecek durum.
devamını gör...

içindeki insanlardan ötürüdür. seviliyorsunuz yazarlar.
devamını gör...

ağır şekilde eleştirilmeyi hak etmeyen, seattle'ın göz bebeği yazar.

kendisinin mart menekşeleri, yağmur sonrası ve böğürtlen kışı gibi severek okuduğum, hatta sonunda falan ağladığım okunası kitapları var. anlatımı da gayet samimi ve sıkmayan türden. olayları bağlaması da oldukça güzel. e bir yazarda bu özellikler varsa neden okunmasın? edebiyatın usta kalemlerinden değil belki ama bir kez dahi olsa okunmayı hak ediyor.
devamını gör...

up
devamını gör...

görünmez çekle ödediyse hakkıdır
devamını gör...

kazıklı maria'nın b*k gibi book reviews serisinde şu sıralar incelemekte olduğu kitap.
(bkz: kazıklımaria)
devamını gör...


bende eksik olan neydi? iyi bir yaşamım yok muydu? yaşamımın giderek daralan bir dehlize geri dönülmez bir biçimde dönüşmekte olduğunu kime anlatabilirdim? çektiğim işkenceyi, uykusuz gecelerimi, intiharla flört etmemi kim anlayabilirdi?

böyle harika bir paragrafa sahiptir. okunulan dönemin etkisiyle de böyle düşündürtmüş olabilir tabi.
devamını gör...

etrafımda olan riyakarlıkları düşününce üzüntü sardı beni. değer verdiğimiz insanlardan gördüğümüz riyakarlıklar acıtır canımızı.. acilen buralardan, bu kişilerden uzaklaşmam gerektiğini fark ettim. yeni bir hayat lazım bana.. herkes riyakar birbirine. ama benim hiç unutamadığım riyakarlıklardan birisi üniversite sınavından çıktığımda bana moral veren destek olan amcamın arkamdan babama düşük almış, çok mu okuyacak gibi laflar etmesi olmuştu. ondan sonra hiç kimseye değer vermez oldum. akraba kavramının içinde tek değer verdiğim kişi oydu. daha neler göreceğiz bu hayatta kim bilir.. her şeyi insanların arkasından değil de yüzüne söyleyin. emin olun daha az kırıcı olur.
devamını gör...

beynin üstüne oturmuş ağzının bundan haberi yok...
tanım: beyin ölümü gerçekleşmiş bir siyasal islamcının hezeyanları
devamını gör...

“seni sevdiğimdendir gelirim ben bu yere
ayaklarım basmaz yere görürüm önümü
ararım sinmiş köşelerde ben dünümü”
devamını gör...

çöp kutusuna çöp atmak yerine telefonumu atmıştım.
devamını gör...

kendimi denemek için; bana inanırlar mı diye merak ettiğim insanlara uydurma olaylar anlatıyordum. inandırıp, ikna edebilir miyim merak ettiğim için yalan söyledim.
belki size anlattıklarım da uydurmadır bilemiyorum altan.
devamını gör...

cip, bu kulvardaki tek rekabet ölçüsü olmuştur artık. onun yerine iki adet lüks sedan sınıfından otomobil alınsa da fayda etmez. zira, cip türünden bir aracı alan, o kadar parayı istanbul içinde safari yapmak için ödememiştir.

sadece türbanlı için geçerli değil. playboy denilen aylak ve para babası zamparalarla takılan manken güzelleri de bu ciplere tutkunlar. aşklarının ne kadar ulvi ve samimi olduğunu ispatlamak için manken olan manitaya ilk ödeme olarak bir cip alıyorlar. manken kızlar da apartman gibi boya sahip olduklarından orta sınıf bir otomobile sığamıyor. bu tür fiziksel zorlamadan ötürü de cip tercih ediyorlar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim