insanı mutlu eden bedava şeyler
sevilmek
devamını gör...
kadınların sarışın ve mavi gözlü erkek takıntısı
konu atatürk olmadıkça yanlış olan önermedir. ki onun da sebebi zaten fiziksel değil.
yabancı uyruklu olup da hoş duranlar var fakat bu erkeklerin sarışın mavi gözlü kadın takıntısı gibi bir takıntı asla olamaz. çünkü erkekler çok yüzeysel ve şekilci. kadınlar erkek seçiminde öyle değil.
bir erkeğe "nasıl bir kadın isterdin" diyecek olsanız size boydan postan söz ederken, kadın öncelikle ve daha çok davranıştan söz eder.
sarışının adı, esmerin tadı kısacası. görüntü ile ömür dönmez.
yabancı uyruklu olup da hoş duranlar var fakat bu erkeklerin sarışın mavi gözlü kadın takıntısı gibi bir takıntı asla olamaz. çünkü erkekler çok yüzeysel ve şekilci. kadınlar erkek seçiminde öyle değil.
bir erkeğe "nasıl bir kadın isterdin" diyecek olsanız size boydan postan söz ederken, kadın öncelikle ve daha çok davranıştan söz eder.
sarışının adı, esmerin tadı kısacası. görüntü ile ömür dönmez.
devamını gör...
oruç
pandemide bozulan yemek düzeni ev düzenin geri gelmesi hatta videodaki gibi temizlik resmen.
sakin hayat
ne iyi ettin de geldin ramazan.
www.instagram.com/p/CNhSSWa...
sakin hayat
ne iyi ettin de geldin ramazan.
www.instagram.com/p/CNhSSWa...
devamını gör...
zübeyde hanım
oğlu hakkında "idam fermanı "çıktığında üzüntüsünden kısmı felç geçirdi,bacakları tutmaz oldu.
sürekli baskıya maruz kalıyordu.
işgal kuvvetleri sık sık evi basıyordu.
öyle olmadığını bildikleri halde, sanki mustafa kemal orada saklanıyormuş gibi arama yapıyolardı.
sarı ali diye meşhur bir muhbir vardı,
24 saat zübeyde hanımın evini gözlüyordu.
gelip gidenlerin listesini ingilizlere gammazlıyordu.
zübeyde hanım tüm bunlara rağmen geri durmuyordu.
oğlunun arkasında kapı gibi duruyordu.
mayıs 1921 istanbul 'da ki yurtsever kadınlar yetimhane yararına kermes düzenledi.
bu etkinlik vesilesiyle padişaha verilen mesaj gayet açıktı "milli mücadelede şehit düşen kahraman babaların evlatlarına sahip çıkıyoruz"
zübeyde hanım felçli bacağını sürükleye sürükleye kermese geldi.
yemenilerle dolu bir masanın başına oturdu.
bizzat satış yaptı.
mustafa kemal atatürk'ün annesi...
tüm şehit çocuklarının annesi olduğunu gösteriyordu..
mekanı cennet olsun.
ikizkare.com/makale/zubeyde...
sürekli baskıya maruz kalıyordu.
işgal kuvvetleri sık sık evi basıyordu.
öyle olmadığını bildikleri halde, sanki mustafa kemal orada saklanıyormuş gibi arama yapıyolardı.
sarı ali diye meşhur bir muhbir vardı,
24 saat zübeyde hanımın evini gözlüyordu.
gelip gidenlerin listesini ingilizlere gammazlıyordu.
zübeyde hanım tüm bunlara rağmen geri durmuyordu.
oğlunun arkasında kapı gibi duruyordu.
mayıs 1921 istanbul 'da ki yurtsever kadınlar yetimhane yararına kermes düzenledi.
bu etkinlik vesilesiyle padişaha verilen mesaj gayet açıktı "milli mücadelede şehit düşen kahraman babaların evlatlarına sahip çıkıyoruz"
zübeyde hanım felçli bacağını sürükleye sürükleye kermese geldi.
yemenilerle dolu bir masanın başına oturdu.
bizzat satış yaptı.
mustafa kemal atatürk'ün annesi...
tüm şehit çocuklarının annesi olduğunu gösteriyordu..
mekanı cennet olsun.
ikizkare.com/makale/zubeyde...
devamını gör...
yazarların takipçilerine söylemek istedikleri
sizi çok sahiplendim len, sokakta dayak yediğinizi görsem yanınıza gelir sizinle birlikte dayak yerim.
devamını gör...
fakir baykurt
fakir baykurt'un kitaplarıyla biraz geç tanıştım ben ama tanışınca da tüm kitaplarını okumak istedim diyebilirim. ilk tanışmamda üniversitedeki bir hocamın bana hediye etmesiyle oldu. eşekli kütüphaneciydi kitabın adı. hatta kitabı imzalayıp hediye etmişti. kendisinden çok şey öğrendim. bunu görmeyecek olsa da teşekkürü bir borç bilirim.
alıntı yapmadan geçemeyeceğim.
--- alıntı ---
"beyim diyor, bizim yolumuz, köprümüz, çeşmemiz yok; kitaplığı ne yapacağız? anlatıyorum ona: eğer kitaplığınız olursa, yolunuz, çeşmeniz, köprünüz de olur."
--- alıntı ---
alıntı yapmadan geçemeyeceğim.
--- alıntı ---
"beyim diyor, bizim yolumuz, köprümüz, çeşmemiz yok; kitaplığı ne yapacağız? anlatıyorum ona: eğer kitaplığınız olursa, yolunuz, çeşmeniz, köprünüz de olur."
--- alıntı ---
devamını gör...
dinlediğin şarkının can alıcı sözü
hayatta hiçbir şeyim az olmadı senin kadar ve hiçbir şeyi istemedim seni istedigim kadar...
devamını gör...
insana duymak istediği şeyleri söylemek
(bkz: the devil's advocate)
devamını gör...
georges braque
1882-1963 yılları arasında yaşamış fransız ressam. fovizmdeki ve kübizmin başlangıcındaki katkılarından dolayı 20. yüzyılın en önemli ressamlarından biri olarak görülür.
ilk eserleri izlenimcilik akımının etkisindeydi, fakat henri matisse ve andre derain gibi ressamların eserlerini gördükten sonra fovizme yöneldi.
braque'ın 1908 - 1912 yılları arasında verdiği eserler geometri ve perspektife duyduğu büyük ilgi görülür.
"picasso ve braque'nin 1908 yılındaki çalışmalarının karşılaştırılması, picasso ile karşılaşmasının etkisinin, düşüncesini herhangi bir temel yoldan saptırmaktan ziyade, braque’ın cézanne’ın fikirlerini keşfetmesini hızlandırmak ve yoğunlaştırmak olduğunu ortaya koyuyor." braque'ın esas konusu, uzun zamandır bildiği sıradan nesnelerdir. picasso hareketi, braque düşünceyi kutluyor. böylece, kübizmin icadı picasso ve braque arasında ortak bir çabaydı. bu sanatçılar, stilin ana yenilikçileriydi. kasım 1907'de görüştükten sonra, braque ve picasso özellikle 1908'de kübizm'in gelişimi üzerinde çalışmaya başladılar. her iki sanatçı da tek renkli resimler ve şimdi analitik kübizm olarak adlandırılan karmaşık yönlü form desenleri üretti.
bottle and fishes

balustre et crane

landscape at la ciotat
ilk eserleri izlenimcilik akımının etkisindeydi, fakat henri matisse ve andre derain gibi ressamların eserlerini gördükten sonra fovizme yöneldi.
braque'ın 1908 - 1912 yılları arasında verdiği eserler geometri ve perspektife duyduğu büyük ilgi görülür.
"picasso ve braque'nin 1908 yılındaki çalışmalarının karşılaştırılması, picasso ile karşılaşmasının etkisinin, düşüncesini herhangi bir temel yoldan saptırmaktan ziyade, braque’ın cézanne’ın fikirlerini keşfetmesini hızlandırmak ve yoğunlaştırmak olduğunu ortaya koyuyor." braque'ın esas konusu, uzun zamandır bildiği sıradan nesnelerdir. picasso hareketi, braque düşünceyi kutluyor. böylece, kübizmin icadı picasso ve braque arasında ortak bir çabaydı. bu sanatçılar, stilin ana yenilikçileriydi. kasım 1907'de görüştükten sonra, braque ve picasso özellikle 1908'de kübizm'in gelişimi üzerinde çalışmaya başladılar. her iki sanatçı da tek renkli resimler ve şimdi analitik kübizm olarak adlandırılan karmaşık yönlü form desenleri üretti.
bottle and fishes

balustre et crane

landscape at la ciotat

devamını gör...
do me a favour
alex turner'ın şarkı sözleri ile insanın suratına sert bir yumruk attığı arctic monkeys şarkısı. favourite worst nightmare albümü baştan sona efsane fakat bu şarkının başka bir çarpıcı yönü var. bir şeyleri kurtarmak yerine tüm bu durumu acı içinde kabul eden karakterin and do me a favor, and ask, if you need some help kısmında aslında şarkının genel gidişine baktığımızda bir nevi gerçekten gitmemi mi istiyorsun yoksa çabalamamı mı düşüncesi içerisinde son bir işaret beklemesi ve do me a favor, and stop flattering yourself cevabını aldıktan sonra aradaki tüm bağların koptuğunu kabul etmesi benim için büyük hüsrandır çünkü benim gibi anında durumu kabul edip ne halt etmesi gerektiği hakkında tek bir fikri olmayan insanların bir özeti gibidir. bu tamamen "bana bir işaret vermen gerek çünkü tamamen batırdım mı ve gitmem mi gerek yoksa çabalamam mı gerekiyor" anı, şarkı boyunca tamamen kabullenmiş ve acı içinde olan karakterin ilk defa durumu değiştirmek için son anda aklına gelen klasik 'bir şeye ihtiyacın olursa söyle' cümlelerini araya sıkıştırması ve karşılığında basitçe 'kibirli davranma, yağ çekmeye çalışma!' cevabından sonra orada sahiden istenmediğini fark etmesi şarkının vuruculuğunu oldukça yükseltiyor ve basit bir ayrılık şarkısı olmaktan çıkartıyor. şarkının sonunda alex'in dediği gibi: "s****r git dese daha kibar olurdu belki."
well, the morning was complete
where there was tears on the steering wheel, dripping on the seat
several hours or several weeks
ı'd have the cheek to say they're equally as bleak
pekala, matem bitmişti
gözyaşları direksiyondan koltuğun üzerine dökülüyorken
birkaç saat ya da birkaç hafta
biraz küstahlığa ihtiyacım olacak, ikisinin de aynı derecede iç karatıcı olduğunu söylemek için
ıt's the beginning of the end
the car went up the hill and disappeared around the bend
ask anyone, they'll tell you
that it's these times that it tends
to start to break in half, to start to fall apart
hold on to your heart
bu sonun başlangıcı
araba tepeye doğru ilerledi, ve virajın orada gözden kayboldu
her hangi birine sor sana anlatacaktır
genelde böyle zamanlarda eğilim gösterdiğin zaman
dağılmaya ve parçalara ayrılmaya
kalbine tutunmaya çalışırken
and do me a favor and break my nose
or do me a favor and tell me to go away
or do me a favor and stop asking questions
bana bir iyilik yap ve burnumu kır!
ya da bana bir iyilik yap ve defolmamı söyle!
ya da bana bir iyilik yap ve sorular sormayı bırak!
well, she walked away while her shoes were untied
when the eyes were all red
you could see that we'd cried
and ı watched, and ı waited 'til she was inside
forcing a smile and waving goodbye
yürüyüp uzaklaştığı sırada ayakkabıları bağlı değildi
ve gözler kıpkırmızıydı, ağladığımızı tamamen anlayabilirdiniz
ve ben izleyip bekledim o içeri girene kadar
zorlama bir gülüşle el sallayıp veda ederek
curiosity becomes a heavy load
too heavy to hold, too heavy to hold
curiosity becomes a heavy load
too heavy to hold, will force you to be cold
merak ağır bir yüke dönüşür
taşımak için fazla ağır
merak ağır bir yüke dönüşür, taşıması oldukça güç
soğuk olmaya itecek kadar
and do me a favor, and ask, if you need some help
she said, do me a favor, and stop flattering yourself
and to tear apart the ties that bind
perhaps "fuck off" might be too kind
perhaps "fuck off" might be too kind
"bana bir iyilik yap ve yardıma ihtiyacın varsa söyle!"
o "bana bir iyilik yap ve yağ çekmeyi bırak!" dedi
ve birbirine bağlanmış tüm bağları koparmak için
s****r git dese daha nazik olurdu belki
s****r git dese daha nazik olurdu muhtemelen
well, the morning was complete
where there was tears on the steering wheel, dripping on the seat
several hours or several weeks
ı'd have the cheek to say they're equally as bleak
pekala, matem bitmişti
gözyaşları direksiyondan koltuğun üzerine dökülüyorken
birkaç saat ya da birkaç hafta
biraz küstahlığa ihtiyacım olacak, ikisinin de aynı derecede iç karatıcı olduğunu söylemek için
ıt's the beginning of the end
the car went up the hill and disappeared around the bend
ask anyone, they'll tell you
that it's these times that it tends
to start to break in half, to start to fall apart
hold on to your heart
bu sonun başlangıcı
araba tepeye doğru ilerledi, ve virajın orada gözden kayboldu
her hangi birine sor sana anlatacaktır
genelde böyle zamanlarda eğilim gösterdiğin zaman
dağılmaya ve parçalara ayrılmaya
kalbine tutunmaya çalışırken
and do me a favor and break my nose
or do me a favor and tell me to go away
or do me a favor and stop asking questions
bana bir iyilik yap ve burnumu kır!
ya da bana bir iyilik yap ve defolmamı söyle!
ya da bana bir iyilik yap ve sorular sormayı bırak!
well, she walked away while her shoes were untied
when the eyes were all red
you could see that we'd cried
and ı watched, and ı waited 'til she was inside
forcing a smile and waving goodbye
yürüyüp uzaklaştığı sırada ayakkabıları bağlı değildi
ve gözler kıpkırmızıydı, ağladığımızı tamamen anlayabilirdiniz
ve ben izleyip bekledim o içeri girene kadar
zorlama bir gülüşle el sallayıp veda ederek
curiosity becomes a heavy load
too heavy to hold, too heavy to hold
curiosity becomes a heavy load
too heavy to hold, will force you to be cold
merak ağır bir yüke dönüşür
taşımak için fazla ağır
merak ağır bir yüke dönüşür, taşıması oldukça güç
soğuk olmaya itecek kadar
and do me a favor, and ask, if you need some help
she said, do me a favor, and stop flattering yourself
and to tear apart the ties that bind
perhaps "fuck off" might be too kind
perhaps "fuck off" might be too kind
"bana bir iyilik yap ve yardıma ihtiyacın varsa söyle!"
o "bana bir iyilik yap ve yağ çekmeyi bırak!" dedi
ve birbirine bağlanmış tüm bağları koparmak için
s****r git dese daha nazik olurdu belki
s****r git dese daha nazik olurdu muhtemelen
devamını gör...
koli basili
insan ve hayvan bağırsaklarına yerleşen bir bakteri çeşididir. 100'den fazla çeşidi vardır. pastörize edilmemiş süt, gübre kullanılan yeşil yapraklı sebzeler ve iyi pişmemiş çiğ tavukta bulunabilir. kusma, şiddetli mide krampları ve ishale sebep olarak tehlikeli bir hale de bürünebilir. bağırsak enfeksiyonlarının yüzde 75'ine sebep olan bakteridir.
devamını gör...
silmarillion
ilahi bile sayılabilecek güzellikte olan fantastik kitap.
devamını gör...
dinden çıktığımı söyleyince mesajlarıma dönmeyen arkadaş
hem kendi dinine saygı bekleyip hem de benim düşüncelerime saygısızlık eden kişidir kendisi. dinden çıktığımdan beri yakın arkadaşlarıma da birer birer söylüyordum bu durumu ve merak edenlere nedenini acikliyodum. sıra merve ye geldi ona anlatması güzel olucakti çünkü yüz yüze anlatabilecektim hem de dindar bir aileden gelen dindar bir insandı başka dindar arkadaşlarıma da söylemiştim onlar saygı duyduğu için merve de değişik bir tepki vermez diye düşündüm. dinden çıkmamın en büyük şahidi olan cep boy kuran mealini de aldım yanıma havadan sudan boş yaptık birsürü en sonunda söyledim. önce şaka yapıyorum sandı sonra inandı ama bu sefer de sanki beni ikna edebilecekmis gibi ben salakmisim da bazı şeyleri anlayamiyormusum gibi muamele yapmaya başladı. hatta şey bile dedi ben seni ş kisiyle konusturiyim o seni dogru yola sokar. merve de 20 yasinda tesettürlü bir kız yani. kendisi savunamiyor dinini baskasina yonlendiriyor. neyse oturduk bi parka açtım kuran mealini nisa suresi, yasin suresi ve ahzap suresinden ayetler okuttum. sorular sordum ona bu niye böyle fln diye bir iki mırın kırın etti ama bişey diyemedi neyse sonra vaktimiz azdı artık diğer şeyleri wp den at dedi ben de tamam dedim eve gidince kırmızı hap 1 attım ateist değilim agnostiğim ama o videoyu çok seviyorum. biraz geçince izledin mi dedim izledim dedi peki ne düşündün dedim 2 gündür cevap vermiyo hatta dün lan nerdesin 1 gün geçti yazdım iletilmis ama görülmemiş yani heralde artık muhattap olmak istemiyor. kalbim çok kırıldı ama belki de böylesi iyidir.
edit: ya ben kimseye durduk yere kuran ayeti göstermedim dinden çıktım dediğim zaman neden diye soranlara gösteriyorum sadece. sormayanlara göstermiyorum. yani öyle bak bak bu ayet çok saçma nasıl inanabiliyorsun demiyorum. gösterip bunun için çıktım dinden dedim ve kimseye de kötü muamele yapmadım. neden dinden çıktın denildiginde ya öylesine canım sıkıldı cıktim mi diyim yani ne diyim. şunu da söyliyim dindar bir insana dindar denilir başka ne denilebilir ki anlamıyorum. dindarlik kelimesini o insanlar da benimsiyolar ayrıca.
bi de şu var dinsizligi tebliğ etmiyorum ama aslında etmek isterim. dini tebliğ etmek mükemmel biseyken dinsizligi tebliğ etmek niye korkunç bişey gibi geliyor size kılıç zoruyla yapmıyorum sonuçta .d sadece anlatıyorum. bence anlatma yoluyla tebliğ güzel bişey mesela bir yahudi bir hristiyana anlatabilir bir hristiyan bir müslümana müslüman ateiste anlatabilir. sıkıntı değil ya.
edit: ya ben kimseye durduk yere kuran ayeti göstermedim dinden çıktım dediğim zaman neden diye soranlara gösteriyorum sadece. sormayanlara göstermiyorum. yani öyle bak bak bu ayet çok saçma nasıl inanabiliyorsun demiyorum. gösterip bunun için çıktım dinden dedim ve kimseye de kötü muamele yapmadım. neden dinden çıktın denildiginde ya öylesine canım sıkıldı cıktim mi diyim yani ne diyim. şunu da söyliyim dindar bir insana dindar denilir başka ne denilebilir ki anlamıyorum. dindarlik kelimesini o insanlar da benimsiyolar ayrıca.
bi de şu var dinsizligi tebliğ etmiyorum ama aslında etmek isterim. dini tebliğ etmek mükemmel biseyken dinsizligi tebliğ etmek niye korkunç bişey gibi geliyor size kılıç zoruyla yapmıyorum sonuçta .d sadece anlatıyorum. bence anlatma yoluyla tebliğ güzel bişey mesela bir yahudi bir hristiyana anlatabilir bir hristiyan bir müslümana müslüman ateiste anlatabilir. sıkıntı değil ya.
devamını gör...
homo erectus
dik yürüyen insan manasına gelen terim.
alt paleolitik çağın insan türlerinden biri olarak bahsedilen bu tür, 1,9 milyon ile başlayıp günümüzden 100.000 yıl öncesine kadar yaşadığı kabul edilmiştir. homo erectus türü, afrika kıtasını terk eden ilk tür kabul edikmekle birlikte, ateşi kulanıp, mağaralarda yaşayan ilk tür olarak kayıtlara geçmiştir.
ek: hala dik durma konusunda problem yaşayışımızı, buraya bağlasak mı adlı bilimsel teorilerin dolaşıp, konunun nasıl bağlananacağının bilinmemesi de cabası.
alt paleolitik çağın insan türlerinden biri olarak bahsedilen bu tür, 1,9 milyon ile başlayıp günümüzden 100.000 yıl öncesine kadar yaşadığı kabul edilmiştir. homo erectus türü, afrika kıtasını terk eden ilk tür kabul edikmekle birlikte, ateşi kulanıp, mağaralarda yaşayan ilk tür olarak kayıtlara geçmiştir.
ek: hala dik durma konusunda problem yaşayışımızı, buraya bağlasak mı adlı bilimsel teorilerin dolaşıp, konunun nasıl bağlananacağının bilinmemesi de cabası.
devamını gör...
sempozyum
belli bir konunun çeşitli konuşmacılarla farklı yönlerde ve kendi uzmanlık alanlarında ele alındığı, geniş katılım sağlanan bilimsel toplantıya denir.
sempozyum tüm gün sürebileceği gibi birkaç gün de sürebilir. bu yüzden çeşitli oturumlar hâlinde düzenlenir.
sempozyum tüm gün sürebileceği gibi birkaç gün de sürebilir. bu yüzden çeşitli oturumlar hâlinde düzenlenir.
devamını gör...
ölmek için en uygun yaş
kafamda sürekli artan yaş.
eskiden 50den sonrası boş diyordum. sonra 60a çıkardım. şuan 70 de gözüme güzel gelmeye başladı alıcı gözle bakınca.
insan ne kadar kötü günler geçirse de yaşamayı seviyor gerçekten.
eskiden 50den sonrası boş diyordum. sonra 60a çıkardım. şuan 70 de gözüme güzel gelmeye başladı alıcı gözle bakınca.
insan ne kadar kötü günler geçirse de yaşamayı seviyor gerçekten.
devamını gör...
geceye bir türkü sözü bırak
pervaneler gibi aşk ateşinde,
kerem yanar, aslı küle çevrilir..
aşık esrari
kerem yanar, aslı küle çevrilir..
aşık esrari
devamını gör...
uğur mumcu
kendisini şu meşhur türk tanımlamasıyla tanımaktayım;
türk, isviçre medeni kanununa göre evlenen, italyan ceza yasasına göre cezalandırılan, alman ceza mahkemeleri usulü yasasınca yargılanan, fransız idare hukukuna göre idare edilen, ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
türk, isviçre medeni kanununa göre evlenen, italyan ceza yasasına göre cezalandırılan, alman ceza mahkemeleri usulü yasasınca yargılanan, fransız idare hukukuna göre idare edilen, ve islam hukukuna göre gömülen kişidir.
devamını gör...