21.
din, dil, ırk, mezhep farklılıklarının zerre kadar önemi yoktur, kişinin doğru insan olması, insan ayrımı yapmaması ve kul hakkı yememesi yeterlidir.
devamını gör...
22.
#2564640 şu bölücü tanımı bile silmekten çekinen korkak bir yönetim var karşınızda ve bunlar sözlük yönetiyor daha kötüsü oy kullanıyor.
devamını gör...
23.
alevi bir aileden gelen agnostiğim. yani benim için alevi, sünni fark etmiyor. saygı çerçevesi içinde kimseyi rahatsız etmeden insan gibi yaşayıp diğer insanlara insan gibi davranıyorsa tamamdır.
devamını gör...
24.
ilber hoca okusa şu postta yazılanları "bu kadar cahil bir araya nasıl toplandınız derdi herhalde. celal hoca'da kesin "cahil millet efendim" derdi.
devamını gör...
25.
hz. ali (as) özelinde, tevella* ve teberra * konusunda keskin bir duruş sergileyen, bu durumu dini kimliği olarak kabul eden herkes alevidir.
ilk aleviler; ammar ibn yasir, mikdat ibn esved, ebuzer el gıfari, selman el farısi, bilal-i habeşi, malik eşter en-nehai gibi sahabelerdir. peygamberimiz(saa) döneminde "ali şiası" * olarak adlandırılan bu sahabeler, aleviliğin islamın ilk yıllarında da mevcut olduğuna delildir.
günümüz dünyasında alevilik bir çok kola ayrılmıştır. caferilik, ismaililik, nusayrilik, bektaşilik ana hatlar olarak belirlenmiş olsa da; bu inanç ekollerinin dışında, bir çok inanç ekolü kendini aleviliğe nispet eder.
ancak toplum zihninde yer alan bakış açısı ne yazık ki aleviliği; iç anadolu'nun bazı şehirlerine sıkıştırmıştır. bektaşi ekolü ile alevi kimliği sanki aynı anlama geliyormuş gibi bir yanılgı oluşturulmuştur. halbuki; bektaşi ekolü araştırılır ise; bektaşi ekolünün, alevi kimliğinden ziyade, sünni tasavvuf kimliğine daha yakın bir yaklaşım içinde olduğu görülmektedir. osmanlı'nın, bektaşi tekkelerini asırlar boyu desteklemesi dahi, bektaşiliğin alevi kimliğinden ziyade sünni tasavvufi kimliği ile ön planda olduğunu destekler.
pir sultan abdal'ın felsefesi ile hacı bektaş-ı veli'nin felsefesi birbirinden farklıdır. asıl mesele; bu iki felsefe arasındaki farkı anlayabilmektir. biri; iktidar güce rağmen günümüze kadar gelen tarihi bir şahsiyettir, diğeri ise; iktidar güç sayesinde günümüze kadar gelen bir şahsiyettir. hangisinin hangisi olduğu ise okuyucuya bırakılmıştır.
aluvilik vs gibi kelime oyunları ile ali'siz bir alevilik yaratma çabası ise asılsız bir iddiadan öte birşey değildir.
ilk aleviler; ammar ibn yasir, mikdat ibn esved, ebuzer el gıfari, selman el farısi, bilal-i habeşi, malik eşter en-nehai gibi sahabelerdir. peygamberimiz(saa) döneminde "ali şiası" * olarak adlandırılan bu sahabeler, aleviliğin islamın ilk yıllarında da mevcut olduğuna delildir.
günümüz dünyasında alevilik bir çok kola ayrılmıştır. caferilik, ismaililik, nusayrilik, bektaşilik ana hatlar olarak belirlenmiş olsa da; bu inanç ekollerinin dışında, bir çok inanç ekolü kendini aleviliğe nispet eder.
ancak toplum zihninde yer alan bakış açısı ne yazık ki aleviliği; iç anadolu'nun bazı şehirlerine sıkıştırmıştır. bektaşi ekolü ile alevi kimliği sanki aynı anlama geliyormuş gibi bir yanılgı oluşturulmuştur. halbuki; bektaşi ekolü araştırılır ise; bektaşi ekolünün, alevi kimliğinden ziyade, sünni tasavvuf kimliğine daha yakın bir yaklaşım içinde olduğu görülmektedir. osmanlı'nın, bektaşi tekkelerini asırlar boyu desteklemesi dahi, bektaşiliğin alevi kimliğinden ziyade sünni tasavvufi kimliği ile ön planda olduğunu destekler.
pir sultan abdal'ın felsefesi ile hacı bektaş-ı veli'nin felsefesi birbirinden farklıdır. asıl mesele; bu iki felsefe arasındaki farkı anlayabilmektir. biri; iktidar güce rağmen günümüze kadar gelen tarihi bir şahsiyettir, diğeri ise; iktidar güç sayesinde günümüze kadar gelen bir şahsiyettir. hangisinin hangisi olduğu ise okuyucuya bırakılmıştır.
aluvilik vs gibi kelime oyunları ile ali'siz bir alevilik yaratma çabası ise asılsız bir iddiadan öte birşey değildir.
devamını gör...
26.
ilkokuldaydım. sanırım üçüncü sınıftı. bir gün okulun bahçesinde oyun oynarken üst sınıflardan iki pislik çocuk beni itiyor ve kendimi yerde buluyorum. üstü başım berbat durumda ve bırakın yardım edeni herkes dalga geçip gülüyor bana. küçüğüm ve bu olayı hayatımdaki en berbat an sanıyorum. sonra cem geliyor. bu eşek şakasını yapan şerefsizlere kafa tutuyor, kendinden yaşça büyük olmalarına aldırmadan. kalkmama yardım ediyor, çamurları temizlemeye çalışıyoruz. herkes dalga geçerken onun yaptığı bu iyilik beni şaşırtıyor; hemen yan sınıfımızda okumasına rağmen o güne dek tek bir sohbetimiz bile yok oysa ki... gel zaman git zaman cem ile çok sıkı arkadaş oluyoruz. yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor. aynı sınıfta olamasak da teneffüsler bir ömür gibi geçiyor. bir gün cem ile samimiyetimden rahatsız olan mustafa adında bir arkadaşım geliyor yanımıza. beni kolumdan sıkıca tutup kenara çekerek aklı sıra uyardığını sanıyor. onun da duymasını istiyor belli ki. anlayamadığım saçma sapan şeyler söylüyor...
"ne yaptığını sanıyorsun sen, hep onunla oynuyorsun artık. uzak dur o çocuktan! bilmiyor musun onları?"
"neyi bilmiyor muyum? ne var cemde?"
"cemler alevi! onunla oynama sakın. yoksa bir daha bizimle takılamazsın..."
"sana mı soracağım ne yapacağımı..." diyorum. onun bütün bu söylediklerini cem de duyuyor. ne o gün ne de daha sonrasında bir daha asla yanıma gelmiyor. muhtemelen benim canımı daha fazla sıkmalarını istemiyor. üzülüyorum bu duruma. hiçbir anlam veremiyorum uzun bir süre. bir gün abime gidiyorum ve ona anlatıyorum yaşadığım bu durumu...
"abi sana bir şey sormak istiyorum."
"ne oldu?"
"alevi ne demek?"
"…hiç, senin benim gibi insan. saçma sapan şeyler söyleyenlere de kulak asma. sakın ha başka kimseye alevi nedir, sen alevi misin diye de sorma... "
büyüyorum ve alevi ne demek öğreniyorum. birçok alevi insanla tanışıyorum, hayatlarını görüyor ve arkadaş oluyorum. haklarında söylenen asılsız iftiralara itibar etmiyorum. ön yargılarla bir yere varılamayacağını biliyorum.
yıllar evvel okuduğum ilkokulun yakınlarında bir yerlerde mustafa'yı görüyorum. iki küçük çocuk var yanında. konuşmalarından anladığım kadarıyla kendi çocukları ve bir şeyler istiyorlar babalarından. mustafa yıllar öncesinde bıraktığım gibi. yüzü hiç gülmüyor, öfkeli ve anlayışsız oldukça. önce bağırmaya başlıyor birine, sonra diğerine tokat atıyor ve çekiştirerek götürüyor onları. bir anda çocukken yaşadığım o anı düşüyor aklıma. hak etmediği halde hayatımdan çıkan cem şu an kim bilir nerede, neler yapıyor ve ne halde?..
insanların bir başkasından üstün bir yanının olmadığını; hiç kimseyi ırkı, dini ve kültürü nedeniyle ötekileştirmememiz gerektiğinin farkında olmayan oksijen israfı birilerinin hâlâ çevremizde bulunuyor olması ne acı.
yakın bir dostumun sözü aklıma geliyor. bugün dinle barışık bir halde olsam alevi olurdum diyor. nedenlerini söylediğinde ona hak veriyorum.
"ne yaptığını sanıyorsun sen, hep onunla oynuyorsun artık. uzak dur o çocuktan! bilmiyor musun onları?"
"neyi bilmiyor muyum? ne var cemde?"
"cemler alevi! onunla oynama sakın. yoksa bir daha bizimle takılamazsın..."
"sana mı soracağım ne yapacağımı..." diyorum. onun bütün bu söylediklerini cem de duyuyor. ne o gün ne de daha sonrasında bir daha asla yanıma gelmiyor. muhtemelen benim canımı daha fazla sıkmalarını istemiyor. üzülüyorum bu duruma. hiçbir anlam veremiyorum uzun bir süre. bir gün abime gidiyorum ve ona anlatıyorum yaşadığım bu durumu...
"abi sana bir şey sormak istiyorum."
"ne oldu?"
"alevi ne demek?"
"…hiç, senin benim gibi insan. saçma sapan şeyler söyleyenlere de kulak asma. sakın ha başka kimseye alevi nedir, sen alevi misin diye de sorma... "
büyüyorum ve alevi ne demek öğreniyorum. birçok alevi insanla tanışıyorum, hayatlarını görüyor ve arkadaş oluyorum. haklarında söylenen asılsız iftiralara itibar etmiyorum. ön yargılarla bir yere varılamayacağını biliyorum.
yıllar evvel okuduğum ilkokulun yakınlarında bir yerlerde mustafa'yı görüyorum. iki küçük çocuk var yanında. konuşmalarından anladığım kadarıyla kendi çocukları ve bir şeyler istiyorlar babalarından. mustafa yıllar öncesinde bıraktığım gibi. yüzü hiç gülmüyor, öfkeli ve anlayışsız oldukça. önce bağırmaya başlıyor birine, sonra diğerine tokat atıyor ve çekiştirerek götürüyor onları. bir anda çocukken yaşadığım o anı düşüyor aklıma. hak etmediği halde hayatımdan çıkan cem şu an kim bilir nerede, neler yapıyor ve ne halde?..
insanların bir başkasından üstün bir yanının olmadığını; hiç kimseyi ırkı, dini ve kültürü nedeniyle ötekileştirmememiz gerektiğinin farkında olmayan oksijen israfı birilerinin hâlâ çevremizde bulunuyor olması ne acı.
yakın bir dostumun sözü aklıma geliyor. bugün dinle barışık bir halde olsam alevi olurdum diyor. nedenlerini söylediğinde ona hak veriyorum.
devamını gör...
27.
ayrımcılık hastalıktır ve insanlık suçudur.
devamını gör...
28.
alevi; sözcük anlamı olarak "hz. ali taraftarı" anlamına gelen islam'ın heterodoks(alışılmışın dışında/marjinal) bir mezhebidir. alevilik, islam'ın bir mezhebi olmasına rağmen pratikte sanki ayrı bir din gibidir ve şamanizmle islam'ın sentezidir yani alevilik, gerçek türklük'tür ve kürt, zaza gibi unsurlardan alevi olmaz. aleviler, ilk halifenin kureyşoğlu ali olduğunu, diğer üç halifenin hz. muhammed'in ölümünden sonraki arkasından hileyle hilafetin başına geçtiğini düşünürler. ayrıca türk ekolü alevilik, iran ekolü şiilik'ten farklıdır zira şiilik'te aynı arap ekolü sünnilik'te olduğu gibi şeriat vardır oysa alevilik'te şeriat yoktur. alevilerde üstad hacı bektaş veli'nin dediği gibi "eline, diline, beline sahip ol" felsefesini olduğu için tek eşlilik(monogami) vardır. aleviliğin en bilindik sembolleri zülfikar ile sazdır ve ibadethanesi cemevidir.
aleviler, çağdaş yaşamın ve demokrasinin teminatıdır.
ilgili linkler:
1) veryansintv.com/yazar/ali-r...
2) 21yyte.org/tr/merkezler/isl...
3) onedio.com/haber/alevilik-v...
cemevlerinde kadın-erkek bir arada ibadet eden aleviler
türkiyede alevilerin yaşadığı yerler(kırmızı noktayla belirtilmiş)
aleviler, çağdaş yaşamın ve demokrasinin teminatıdır.
ilgili linkler:
1) veryansintv.com/yazar/ali-r...
2) 21yyte.org/tr/merkezler/isl...
3) onedio.com/haber/alevilik-v...
cemevlerinde kadın-erkek bir arada ibadet eden aleviler
türkiyede alevilerin yaşadığı yerler(kırmızı noktayla belirtilmiş)
devamını gör...
29.
çok fazla acılar çekmiş, dışlanmış, hor görülmüş ve sayısız iftira, dedikoduya uğramış toplum. çok uzak değil bundan 25-30 sene öncesinde bile bu topraklarda katliamlara, cinayetlere can verdiler. batının internet çağına merhaba dediği yıllarda maalesef bu ülkede mezhep çatışmaları sürüyordu ki günümüzde de bazı kesimlerde bu kin devam ediyor. orta çağ kafasında ilerleyen cağğnım ülkemde lider diye o koltukta oturan malum şahıs bile rakibi için "biliyorsunuz kendisi alevi" diye bir cümle kurabiliyorsa ve bu toplum bu dışlayıcı dili hala destekliyorsa doksanlı yıllardan günümüze pek birşey değişmemiş demektir. tabi artık öldürülmemelerini veya kapılarına çarpı işareti konulmamasını da bir gelişme olarak görenler olabilir aranızda.!
devamını gör...
30.
normal ve orta seviye alevi evi itemleri ve akraba özellikleri:
bir veya daha fazla bağlama
aileden birine başka bir akraba tarafından hediye edilmiş ufak 12 imam hediyeliği
hacı bektaş portesi (tercihen)
kuzenlerden birinde zülfikar kolyesi, yeni nesilde zülfikar dövmesi
mutlaka bir bağlama üstadı
türkücü kasetleri
ileri seviye unsurlar ve özellikler (hard anadolu alevi):
şahmeran tablosu,
hem hz ali hem 12 imam tablosu,
bir akraba tarafından hediye edilmiş zülfikar,
bir dededen hediye ettiği asla çekilmeyen tespih
bir ziyaretten alınmış olan yeşil bezin içindeki toprak (teberik)
solcu sağcı mevzularından bir süre içerde yatmış olan amca veya dayı
12 imam ve hızır yardımcı olsun diye dualara başlayan babaanne anaanne
bir veya daha fazla bağlama
aileden birine başka bir akraba tarafından hediye edilmiş ufak 12 imam hediyeliği
hacı bektaş portesi (tercihen)
kuzenlerden birinde zülfikar kolyesi, yeni nesilde zülfikar dövmesi
mutlaka bir bağlama üstadı
türkücü kasetleri
ileri seviye unsurlar ve özellikler (hard anadolu alevi):
şahmeran tablosu,
hem hz ali hem 12 imam tablosu,
bir akraba tarafından hediye edilmiş zülfikar,
bir dededen hediye ettiği asla çekilmeyen tespih
bir ziyaretten alınmış olan yeşil bezin içindeki toprak (teberik)
solcu sağcı mevzularından bir süre içerde yatmış olan amca veya dayı
12 imam ve hızır yardımcı olsun diye dualara başlayan babaanne anaanne
devamını gör...
31.
tasavvuf. tek din, tek ırk, tek mezhep zihniyetli kemalistlerce zamanında katledilmelerine rağmen, bugün kemalizmin teminatı olarak gösterilmeleri de manidar olmuş! ayrıca cemevleri , tekke ve zaviyeler kanunca yassahtır.
şeriatı olmadığı için " putumun hükümleri ile çelişmez" ci ateyistlerin ağızlarını kulaklarına vardırır!
şeriatı olmadığı için " putumun hükümleri ile çelişmez" ci ateyistlerin ağızlarını kulaklarına vardırır!
devamını gör...
32.
çorum olayını yaşamışlar, maraş olayını yaşamışlar, sivas olayını yaşamışlar, tarihte de bunlar gibi katliamlara maruz kalmışlar. türkiye'de alevi toplumu, yaşadığımız dönemde de kendini korumaya muhtaç hissediyor, yani güvende hissetmiyor kendisini. başka kültür ve mezhepten evliliğe sıcak bakılmıyor, o da karşı tarafın kendilerini asimile etme, aşağılama, hor görme endişesinden kaynaklı.
devamını gör...
33.
alevilik anadolu kültürü demektir. bir mezhep değil kültürdür.
araplaşmaya karşı koyan anadolu insanının tutumundan doğmuştur.
dini gerekçeler bu dirence malzeme yapılmıştır sadece.
kadim anadolu kültürü binlerce yıllık bir birikimdir.
alevi öğretisi ile yetişmiş insanlar olmasaydı türkiye cumhuriyeti temellenemez güçlenemezdi bu ortadoğu karmaşasında.
doğru anlamak ve adil olmak bir zorunluluktur.
araplaşmaya karşı koyan anadolu insanının tutumundan doğmuştur.
dini gerekçeler bu dirence malzeme yapılmıştır sadece.
kadim anadolu kültürü binlerce yıllık bir birikimdir.
alevi öğretisi ile yetişmiş insanlar olmasaydı türkiye cumhuriyeti temellenemez güçlenemezdi bu ortadoğu karmaşasında.
doğru anlamak ve adil olmak bir zorunluluktur.
devamını gör...
34.
devlete göre "izale edilmesi" gereken düşmandırlar.
devamını gör...
35.
bir tane tanıdım şark kurnazi idi. fakat ona kızmadım onu bu hale getirenlere kızdım.
devamını gör...
36.
aslında alevilik görünen o ki, islam öncesi bir tarihselliğe sahip ritüeller barındıran, bir din kültürü potası. türklerle batıya taşınmış. benimsendiği coğrafyalardaki hakim ve güçlü inançları karşılıklı bir etkileşimle yeniden biçimleme özelliği taşıyor gibi.
ben aleviliğin ali ve islamla ilgisinin yapay ve zorlama (sonradan ekleme) olduğuna inanıyorum. hz.alinin ne semah döndüğü, ne saz çalıp bilge deyişler söylediğine dair en küçük bir veri yok. hz.ali tipik bir arap islamcı, peygamberin damadı ve öz amca oğlu olarak hz.muhammedden farklı hiçbir şey savunmamış.
islamda aliyi yüceleme şia ile simgelenmiş ve var zaten. iran mollaları için alevinin, diğer arap mezheplerinden farklı bir anlamı yok. alevilikteki ali tamamen bir kahramanlık ve adalet simgesi. bir "metafor" aslında..
alevilik kadını, içkiyi (dem diyorlar sanırım) müziği ve dansı din dışı görmez, hatta bu üç bileşen onun tapınma ritüellerine yansır. kadın da erkekte cinsiyetsiz 'can'lar olarak eşit değerdedir.
alevilik insan dost ve kardeşliğini (musahib deniliyor sanırım) inanç temelinde kan hısımlığından ayırmaz. öte dünyaya bırakmaksızın cezalandırmayı tüm canların kararı ile bu dünyada sonuçlandırır. suçlu/kusurlu toplumdan dışlanarak 'düşkün' ilan edilip ilişki kopartılır. bu hıristiyanlıktaki aforozla benzeşir. keza alevilik teslis(üçleme)i benimser. allah/muhammed/ali birlikte adeta tek bir güçtür. bu da hıristiyanlıktaki kutsal ruh baba oğul teslisi benzeridir. kadını kutsama bir şekilde hıristiyanlığın meryem kutsamasıdır. dem kutsanan içkidir, kiliselerdeki kutsal ilahi ve korolar, alevilikte saz ve deyişler ve bunları çalıp söyleyenler de tapınma ritüel benzerliklerdir. keza oniki imam, oniki havari benzeşmesi.. üçler, yediler kırklar kutsaması islam öncesinde var. ki bu saydığımız birçok ritüel aslında pagandan taşınagelerek tek tanrılı dinlerce dönüştürülerek dinselleştirilmişlerdir. alevilerin dinsel mabetleri aynı zamanda bir kültür, yardımlaşma, eğitim yerleridir. resimler, tablolar, heykeller olabilir. alevilik dini sanatsal etkinliklerle yaşamayı benimser, dans kutsal bir araçtır. oysa arap islamının mabet ve ibadet kültüründe bunların tamamı din dışıdır. iran mollalarının tek farkı hz.ali resimleri ve ezan vb ilahilerin ciddi bir sanatsal disiplinle icra olunmasıdır. o kadar.
özetle: alevilik pagan öncesinden tek tanrılı dinler sonrasına bile taşınabilecek bir inanç potasıdır aslında. coğrafi farklılıkların farklılaştırdığı alevilik, adeta bir tür türki islam modeline dönüştürülerek, islamın yedeğine alınmak isteniyor. osmanlı bunu bektaşilikle denedi. ama bu gün bektaşilikte alevilik potasına yeniden dönmüş durumda. türkmen kızılbaşlığı nispeten daha bir anti arap duruş gösterse de, onlar da aleviliğin ırkçılık karşıtı yanını göremiyorlar. yani alevilik aslında islamcılarla türkçülerin yedeklemek istedikleri bir oy deposu olarak görülüyor.
alevilerin, kendilerinin ciddi çalışmalarla "kimler" olduklarını akademik cesaretle araştırmaları gerekir. ki dünya bunu bizimkilerden daha ciddi olarak çalışıyor.
bunun yolu da, illada gerçek en bi müslümanlık, ali güzellemesi değildir. hatta belki öncelikle bundan kurtularak olur.
(umarım yazdıklarım alevi can dostların yanlış anlama ve kırgınlığına yol açmaz. kişisel düşüncelerimdir. katılmayanları yargılama hakkına sahip olmadığımın bilincindeyim.)
ben aleviliğin ali ve islamla ilgisinin yapay ve zorlama (sonradan ekleme) olduğuna inanıyorum. hz.alinin ne semah döndüğü, ne saz çalıp bilge deyişler söylediğine dair en küçük bir veri yok. hz.ali tipik bir arap islamcı, peygamberin damadı ve öz amca oğlu olarak hz.muhammedden farklı hiçbir şey savunmamış.
islamda aliyi yüceleme şia ile simgelenmiş ve var zaten. iran mollaları için alevinin, diğer arap mezheplerinden farklı bir anlamı yok. alevilikteki ali tamamen bir kahramanlık ve adalet simgesi. bir "metafor" aslında..
alevilik kadını, içkiyi (dem diyorlar sanırım) müziği ve dansı din dışı görmez, hatta bu üç bileşen onun tapınma ritüellerine yansır. kadın da erkekte cinsiyetsiz 'can'lar olarak eşit değerdedir.
alevilik insan dost ve kardeşliğini (musahib deniliyor sanırım) inanç temelinde kan hısımlığından ayırmaz. öte dünyaya bırakmaksızın cezalandırmayı tüm canların kararı ile bu dünyada sonuçlandırır. suçlu/kusurlu toplumdan dışlanarak 'düşkün' ilan edilip ilişki kopartılır. bu hıristiyanlıktaki aforozla benzeşir. keza alevilik teslis(üçleme)i benimser. allah/muhammed/ali birlikte adeta tek bir güçtür. bu da hıristiyanlıktaki kutsal ruh baba oğul teslisi benzeridir. kadını kutsama bir şekilde hıristiyanlığın meryem kutsamasıdır. dem kutsanan içkidir, kiliselerdeki kutsal ilahi ve korolar, alevilikte saz ve deyişler ve bunları çalıp söyleyenler de tapınma ritüel benzerliklerdir. keza oniki imam, oniki havari benzeşmesi.. üçler, yediler kırklar kutsaması islam öncesinde var. ki bu saydığımız birçok ritüel aslında pagandan taşınagelerek tek tanrılı dinlerce dönüştürülerek dinselleştirilmişlerdir. alevilerin dinsel mabetleri aynı zamanda bir kültür, yardımlaşma, eğitim yerleridir. resimler, tablolar, heykeller olabilir. alevilik dini sanatsal etkinliklerle yaşamayı benimser, dans kutsal bir araçtır. oysa arap islamının mabet ve ibadet kültüründe bunların tamamı din dışıdır. iran mollalarının tek farkı hz.ali resimleri ve ezan vb ilahilerin ciddi bir sanatsal disiplinle icra olunmasıdır. o kadar.
özetle: alevilik pagan öncesinden tek tanrılı dinler sonrasına bile taşınabilecek bir inanç potasıdır aslında. coğrafi farklılıkların farklılaştırdığı alevilik, adeta bir tür türki islam modeline dönüştürülerek, islamın yedeğine alınmak isteniyor. osmanlı bunu bektaşilikle denedi. ama bu gün bektaşilikte alevilik potasına yeniden dönmüş durumda. türkmen kızılbaşlığı nispeten daha bir anti arap duruş gösterse de, onlar da aleviliğin ırkçılık karşıtı yanını göremiyorlar. yani alevilik aslında islamcılarla türkçülerin yedeklemek istedikleri bir oy deposu olarak görülüyor.
alevilerin, kendilerinin ciddi çalışmalarla "kimler" olduklarını akademik cesaretle araştırmaları gerekir. ki dünya bunu bizimkilerden daha ciddi olarak çalışıyor.
bunun yolu da, illada gerçek en bi müslümanlık, ali güzellemesi değildir. hatta belki öncelikle bundan kurtularak olur.
(umarım yazdıklarım alevi can dostların yanlış anlama ve kırgınlığına yol açmaz. kişisel düşüncelerimdir. katılmayanları yargılama hakkına sahip olmadığımın bilincindeyim.)
devamını gör...
37.
dunyanin en gereksiz seyi.
kimse tam tanimini yapamiyor.
kimi icin ali'nin soyundan gelenler, kimi icin islami 1 gelenek, kimi icin ikisi de degil ee o zaman ne
luvilerle de alakasi yoktur. o mesele hipotezdir sadece. sacma sapan 1 seydir alevilik
kimse tam tanimini yapamiyor.
kimi icin ali'nin soyundan gelenler, kimi icin islami 1 gelenek, kimi icin ikisi de degil ee o zaman ne
luvilerle de alakasi yoktur. o mesele hipotezdir sadece. sacma sapan 1 seydir alevilik
devamını gör...
38.
devamını gör...
39.
alevilik, kerbela'dan sonra mezhepliği bile tartışmalı olagelmiş (sünniler ve yandaşı mezhepliler kabul etmezler alevilik diye bir şey olduğunu) daha sonraları ise pek çok kültürden ve inanç kökeninden (ateistler dahil) * popülasyona ev sahipliği yapmıştır. bu çatı altındaki bireylere de alevi denir. alevilerin ortak tutumu yeri geldiğinde kırmızı bağlamalarıdır. pek çok insan dikkat ettiğinde şahit olmuştur bu duruma. aleviler kavgalı veya kızgın olduklarında kırmızı bağlarlar ve bu durum kerbela'ya kadar işaret eder. aleviler kerbela mevzusu yüzünden sevilmezler. kerbela'nın davası siyasi açıdan hiç kapanmaz aleviler için, anlamı büyük bir cinayete ve sahterkarlığa dayanır. bu durumlar dışında aleviler ılımlı insanlardır ve kimseyle kavga etmezler.
devamını gör...
40.
yoluna öldüklerim. iyi ki varlar. onlar olmadan bu ülke hiçbir şeye benzemezdi.
güzel insanlardır aleviler.
t : en asil duyguların insanı.
güzel insanlardır aleviler.
t : en asil duyguların insanı.
devamını gör...