ilişkinin ne koşullarda bittiğine göre şekillenecek olan günün başlangıcıdır.
devamını gör...
(bkz: bu arkadaş acı çekiy galiba)
devamını gör...
gariptir. bomboş bir boşluk hissinin boş hissetmesi vardır insanın üzerinde. ne olduğunu anlamlandıramaz pek.
devamını gör...
çayı artık şekersiz içmeye başlamak gibi bir şey..
devamını gör...
en son hastaneden taburcu olmuştum.
böyle deyince komik oldu ehehehe.
devamını gör...
toksik bi ilişki ise yaşanan. rahatlamış hissettirir. iyi giden bi ilişki ise de zaten bitmez. bi tarafın sevgisi diğer tarafa ağır basıyorsa da geçmiş olsun geri dönmez.
devamını gör...
çok uzun yıllar önce, hayatımın en ama en büyük travmasını yaşadığım günün ertesindeki o sabahtan söz edeceğim.

bir yıldır beraberdik, birbirimizin aileleri ile tanışmış, bir ay sonrasında ilişkimizi resmi hâle getirme konusunda fikir birliğine varmıştık. nasıl aşığım var ya gözüme herkes o gibi görünüyor. gece son duyduğum ses onun, sabah onunla güne başlıyorum.

tam bir ay sonra nişan olacak ya ayaklarım yerden kesiliyor, uçuyorum. evde ufaktan hazırlıklar başlamış, annem-babam da sürece dahil olmuş son aşamaya gelmişiz. her gün takvimde biten günü işaretliyor, geriye sayıyorum.
tuhaf bir şey oldu o gün, uzun sürmesi gereken bir toplantı hızlıca bitti, patron hepimizi erkenden saldı. fırsat bu fırsat dedim, eve gitmeden ona uğrayıp yemek yapayım diye alışveriş yaptım. elimde iki poşet, anahtarı çıkarmaya çalışırken kapı açıldı. karşıma sevgilimin bacım diye hitap ettiği, en kıymetli kankasının sevgilisi ve belindeki el çıktı. elin gerisine doğru bakıp kim olduğunu anlamaya çalıştım haliyle, kış günü boxer şortu ile bir ay sonra nişanlanacağım beyefendiyi gördüm.
çok kısa bir andı ama sanki bir yıl gibi geldi bana.
elimdekileri nazikçe yere bıraktım, sessizce asansöre girdim. binadan çıktığımda yağmur yağıyordu ama sadece beni ıslatan cinsten. öyle çok ağlıyordum ki yanımdan gelip geçenler istemsizce bakıyordu.
iki üç saat sokakta yürüdüm, eve girdim ve doğrudan yatağıma gömülüp kalan göz yaşlarımla da onu ıslattım. sanırım ağlamaktan bitap düşüp uyumuşum.

sabah alarma uyandım. aynada karşılaştığım surat ben olmaya ben değildi ama kim olduğunu da bilemedim. çok ağlayınca insanın ağzı ile burnu yer değiştiriyormuş bizzat şahit oldum.
üzerimde 200 kglık bir yük, boğazımı sıkan bir el, kalbime saplanmış bir bıçak ve dizlerimi dik tutmamam için durmadan vuran bir tokmakla güne başladım. ben bu hissi tam bir mevsim taşıdım. nefes aldım ama oksijenim yoktu. baktım ama görmedim, duydum ama anlamadım. uyudum ama dalmadım, uyandım ama ayılmadım.
özetle ben ben olmadığım bir sabaha uyanıp kendimi üç ay aradım.

not: beldeki elin sahibi belin sahibinin nikahında damat değil şahitti.
devamını gör...
gunaydin yaziyim diye wp'ye girerim, numarasini goremem. ona artik gunaydiran biri vardir elbet. evet.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ayrılık sonrası ilk sabah" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim