kastedilen yazar kim bilmiyorum o yüzden bu kişiden bağımsız diyorum ki bilgim yok fikrim var yazarıdır.

bence sorun yok istediği gibi takılabilir, bazen ben de yapıyorum tanımı yazıyor ve diyoruz ki;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
interaktif sözlüklerin trendi olmuş kişiliktir. eskiden troll mü acaba diyerek altını üstünü kontrol ederdik.
doğruluk payı olan ve her sözlükte * bulunmayan tanımlar içermek zorunda olan interaktif bir ortamı, hayatın yüklerinden biraz soyutlanmak ve kafa dinlendirmek için kurduk diyerek tanıtırsanız, kendi içinde birbiri ile yoğrulan yığınla çelişki ile boğuşursunuz.
interaktif sözlükler daha önceleri de vizyon ve misyon tartışmalarının içinden 'işletme sahibi'nin beklentileri ile çıkmış ve çok başlar yere düşmüştü.
devamını gör...
mevzuda bahsi geçen yazarı ben de uyardım ve karşılığında "ketçap mayonez de olsun mu" diyip engelledi beni. tabi ben ne yaptım, ben de onu engelledim. o günden sonra entryleri karşıma düşmedi, sinirim bozulmadı.

ayrıca bir yazarı tüm yazılarıyla yok saydığım tek kişidir kendisi. kutlarım.
devamını gör...
beni bağlamaz hacı.

etkileşim alıyor, insanlar oyluyorsa insanlar yazmaya devam eder. gayet basit. vasata cesaret ve malzeme vermemek size kalmış.

yok eğer sözlüğün ezici çoğunluğu vasat ise ( şu an olduğu gibi) benim gibi tipler bile hiçbir şeye adamakıllı dokunmadan iyi kötü etkileşim alıyor zaten.
devamını gör...
bilmediği konuda kopyala yapıştır yapmanın kimseye zararı yoktur. hatta bilmediğimiz bir konuyu bu sayede öğrenebiliriz.
asıl yanlış olan bilmediği konuda bildiğini sanıp tanım girmektir.
devamını gör...
konu ne olursa olsun bir kişi üzerinden laf döndürmenin manasız olduğu sorunsal.

internet ortamı her bilgiye en doğru şekilde ulaşılan bir yer olmadı hiçbir zaman, dolayısıyla bir kişinin özel durumundan dolayı yazdıklarının yok sayılması gibi açıklayıcı bir savunma yapılması gerekmesi de enteresan. vikipedia’nın komik sayılabilecek bilgilerini de birileri yazıyor, birileri kaynakça olarak kullanıyor haddi zatında.

ilk yazdığım sözlüğü tıp literatürüyle doldurmuştum, latince yazıyorum diye seri eksilenmiştim. paşam, hastalığı latince yazınca anlamıyormuş.

velhasıl, bir konu hakkında öncü bir mekan değilseniz, birilerini peşinizden sürüklemiyorsanız, o kişinin yorumunun altına sağlam bir kaynakçayla kendi bilginizi eklersiniz olur biter. o bilgiyi doğru almak isteyen alır, istemeyen altını biraz daha karıştırıp limon sıkarak ekşitir gider.

emaaan.
devamını gör...
tam aba altindan sopa gosterimlik bir baslik olmus.

oncelikle bilinen konularda yalnizca tanim girilebilir gibi bir kurali sosyal mecralarda kimseye dayatamayiz. zira bilgi icerikli ve biraz da sansasyonel basliklara goz attiginizda bircok yazarin birbirinden farkli nice bilgiyi paylastigini gorebiliriz. cunku herkesin bilgiyi aldigi, edindigi mecra farkli. kaldi ki bilgi zaten biraz degisken biraz akiskan bir kavram.

ha ama baslikla alakali, konuya bianen şöyle bir hatırlatma geçebiliriz elbet; ozellikle sozluk turevi mecralarda edinilen her bilginin kaynagi ve dogrulugu sorgulanmalidir. bilgiyi paylasan sahis da edindigi bilginin kaynagini mutlaka belirtmelidir. hatta dogrulugundan kusku duydugu bilgiyi paylasirken yine ikilemini dile getirmelidir (bence).

bu meselenin disinda baslikta caktirmadan belirtilen yazarin; bir noktadan sonra adini yazmak, sikayet edilen konudan daha buyuk bir ayip. topluluk icerisinde adin/adlarin belirtildigi noktada yazilanlar ne elestiri, ne nasihattir arkadaslar. o yazilan sadece hakarettir.
sozluk ortamlarinda ozellikle, klavyenin basinda birini incitmek, topluluk icerisinde kucuk dusurmek olabildigince kolay. dolayisiyla bunu yapmakta nedense hicbir beis gormemektesiniz. ve ben de sizin bu tavirlarinizi, aktardiginiz bilgiden bagimsiz yadirgiyorum.
cunku ne yazik ki buradan bir seyler ogrenmis ama kendini yetistirememis bireyler olarak gorunmektesiniz…
devamını gör...
sizin derdinizi kondikliyim la. bırakın millet istediğini yazsın size ne oğlum? bir de yok kırmak istemem, yok öyle olsun istemem, yok depremzede olduğundan falan... nasıl terbiye yoksunluğudur bu anlamış değilim. beğenmiyorsan bas engeli geç ya da okuma.
devamını gör...
idolümdür.
sözlüğün hakkını veren az sayıda yazar var zaten gerisi gır gır şamata.
#2661009 şu tanım eğer şakaysa bile hiç komik değil. inanılmaz kırıcı bir söylem deprem bölgesinde diye göz yummak falan çok ayıp.

göz yumdun belki ama ağzını açıp yumdun gözünü.

kendisiyle bir sorunumuz varsa bile bunu özelde söyleyin dinler dinlemez bu onun bileceği iş. sizde ona göre tavır takınır devam edersiniz.

lütfen kırmadan yazalım.
devamını gör...
son singapurcuğum artı bir.
bilin bakim o artı bir kim, ben tabiki.
yani şimdi mesela bildiği konuda herkes yazar. iş bilmediğin konuda yazmak.

misal audi hakkında yazayım.
pahalı ve hızlı araba.
dalmak hakkında yazayım, dalmak istiyorum, ahan oldu.mars hakkında yazayım, ölmeden önce oraya gidesim var.sonra mesela barbie filmi hakkında yazayım, pr'ı iyi yapılmış.

kıslançlar, yazan yazarlarla uğraşmayınız.

çok tanımı olan yazarı,
nazar etme ne olur, yaz senin de olur.
devamını gör...
bu me saçma başlık

mesela tanım yazacam.

bok: sıçılan şey.


ne oldu olmadı mi?

illa ki bağırsaklarda mideden gelen pesini ön sindirimden geçirdikten sonra içerisindeki tüm vitamin karbonhidrat protein vb leri gerekli organlara intikal ettirdikten sonra kalan mukoza ile sıvanmış bla bla bla. ………


bunu mu yazmak lazım.



bok: sıçılan şey.

bitti.
devamını gör...
t:bilmediği iddia edilen konularda çokça tanım yazdığı iddia edilen yazar.
eeee.... yani....
başlığı açan ve sonrasında destekleyici tanım yazan sayın yazarlar siz çok mu farklısınız? sizin vasfınız, uzmanlığınız, vizyonunuz, misyonunuz nedir? neye dayanarak, hangi yüce özelliklerinize, bilgilerinize ve gücünüze güvenerek bir yazarı *oktan bir üslupla, aşağılayarak eleştirebiliyorsunuz? interaktif sözlüğü hakemli bilimsel dergi kendinizi de hekem akademisyen sandınız zaar*.
devamını gör...
günümüz her bir bireyinde birazda olsa bulunan özelliğin bir kişide toplanması olayı.

(bkz: herbokolok)
devamını gör...
(bkz: on yüz bin milyon baloncuk yuttum)
devamını gör...
bir kez daha diyorum çok tuhaf insanlar var burada.

zamanında yolluluğumuz kalmamıştı şimdi de safi bilgi* içerikli yazan birine hakaret etmede hiçbir sıkıntı görmüyorlar kendilerini bilgili sanan okuyan insanlar.

adamı tanımıyorsun, o da seni tanımıyor doğal olarak sonra bir gün sosyal medya ihtiyacını dindirmek için kullandığın bir sitede şak diye "vay cahil sen nasıl böyle şeyler yazarsın, en çok ben okudum tamam mı?" der. bir diğeri de "zaten sana acıdığımdan yazmana izin veriyorum." tam olarak bunu ifade eder. welcome to the internet.*

ya şimdi iyi insan olmaya da ve erdemli biri olmaya çalışmaya da başlarım. tıpkı ırkçı olmamaya çalışıp da ırkçı olmam gibi bir durumdur bu. yani işte bazıları bazılarını hor görmeyi kendine hak sayıyorsa benim de hakkım vardır zannımca.

insanları eleştirmeden kendinize bakmanız gerekir diye zırlayan insanlara dönüşüyorum. lakin siz önce kendi kapınızın önünü süpürün a. biri çok okudum diye ağlayıp evrenin sırrını çözdü diğeri de en insancıl yönüyle size acıma duygusu hisseden garip garip tipler. bendeniz de işte kafasına estiğini yazan delinin teki.

birazdan bana da 10k tanıma ulaşamamış ezik yazar diye başlık açar şimdi ama bence öncelikle profilime göz at. malum sizler okumaya bayağı heveslisiniz.
devamını gör...
yazarı bir kenara bırakalım. çok rahatsız ediyorsa engelersin biter. konuyu kendimiz için genel ele alırsak,

işimize gelen, ilgi duyduğumuz konularda "gerçek mi?" diye kontrol etmemek, zaman zaman hepimizin yaptığı bir hata. iddia kuvetli mi, sahibi kayda değer mi? karşı görüş ne vs. seviyesi bazen üşendiriyor.

ama basit düzeyde yanlış yazmaktan kaçmak çok kolay. mesela bir şahsın eğitimsiz olduğunu iddia edecekseniz, "x, y eğitimi aldı mı?" diye aramak 10 saniye bile sürmüyor. (demin böyle yanlış bilgi içeren bir yazı için denedim, 9 saniye).

hani derdimiz düzgün yazmaksa diye. yoksa "atatürk'ün en sevdiği dans sambaydı" da yazarsın, kimse engel olamaz. hani yazma hakkı değil de özeni meselesi.
devamını gör...
kimin için açıldığından bağımsız olarak* bu başlıkta bahsedilen yazar türünden ben de acayip rahatsız oluyorum. sonunda birisi çıkarıp masaya vurdu ve duygularıma tercüman oldu.
sözlüğe üye olduğumdan beri anladığım konularda yazılan tanımları itinayla okur yanlışları düzeltmek için yazarlarla iletişim kurardım bu şekilde ufak tefek muhabet ettiğim çok yazar oldu.
fakat bir noktada artık olacak gibi değildi uyar uyar bitmiyor özelikle kürtçe başlıklarda yapılan yazım yanlışları gözümü tırmalıyordu. çünkü benim kürtçem sadece iyi değil ben yıllarda kürtçe kurs verdim, kürtçe bir dergide editörlük yaptım e bi zahmet kürtçe başlıklarda yazılan tanımlara müdahale edebileyim dedim kendi kendime ama baktım ki bazı yazarlar hayır sen yanlış biliyorsun bu doğru diyip diretti dedim ne haliniz varsa görün.
dostlar burayı çok ciddiye almayın diyorsunuz da burayı da bilgi çöplüğüne çevirmesek mi acaba insan okuyor ya burayı. neyse çok sinirlendim.
devamını gör...
lark'a laf etmeden önce herkes bir sözlüğün durumuna baksın. kendisini savunacağım hiç aklıma gelmezdi ama en azından alıntı da olsa bilgi içerikli tanımlar giriyor. goy goy yapıp, hiçbir sebep yok iken sırf sataşmak olsun diye insanların nickaltlarına gelip abuk subuk tanımlar girenler sizin için daha işlevsel ise yönetimden farklı değilsiniz demektir. herkes işine baksın. mine sen tanım girmeye devam et kızım. takılma bu tür şeylere.
devamını gör...
sönmüş bir ateşi küllendirme peşinde değilim, öğüt ve rencide eder gibi mahlasım yazılsa bile o gün sadece yazılanları okudum, kırılsam da bir şey söylemedim, karşımdaki insanın klavyeden ibaret olmadığını biliyorum, kimisi taştan da olsa herkes solunda bir kalp taşıyor nihayetinde.
her yazılana saygı duydum, olması gerektiği gibi.

binlerce tanımımın olduğu doğru ve ne kadar tanımımın olduğu sadece beni ilgilendirir. kimse kimseye yazma diyemez. eleştirebilir. bak o olur.

bilmediğim konularda binlerce tanımımın olduğunu sanmıyorum, mesela hiç izlemediğim bir film hakkında istesem de yazamam. yazmadıysam bilmiyorumdur, izlesem bile yazmayı tercih etmemiş de olabilirim. herkes gibi. ancak yazdığım her kelimeye kendimden bir parça üflediğimi düşünüyorum, kendim olmasaydım 614 kişi beni takip etmezdi sanıyorum...?

isteniliyor ki kalemi tanımlamak için ansiklopediler devireyim, bu kadar basit şeyler için elbette kopyala yapıştır yapılabilir ki. kaynak verildiği sürece bir sıkıntı görmüyorum, kaleme kendi yorumumu nasıl katabilirim ki?^^

ancak unutulan şey şu ben neyi bilmediğimi biliyorum, bildiğimi sanmıyorum, bildiğimi zaten yazıyorum.
yazmayı çok çok çok seven bir insan olduğumu bilmek zorunda değil kimse, lâkin puan için yazıyorsun demek kırıcı, ben yazmaya başladığımda ne sözlükler vardı, ne de puan.

yazmayı canından çok seven insanlar var, dostoyevski puan için yazıyordu diyebilir misiniz?
kendimi onunla kıyaslamak ne haddime, sadece yazmayı çok seven insanların sadece yazmayı sevdiğini, dünya yansa yine de yazacaklarını söylüyorum.

bu sözlüğe ne kadar değer verdiğimi, ne kadar sevdiğimi tahmin bile edemezsin, bir arkadaşa bakıp da çıkacaktık denilen yerde binlerce tanım girmek işsizlik değil, çok sevmektir. başka da bir şey değildir.

sen uyurken ben yazı yazıyordum. bir şeyler katmaya çalışıyordum, kopyala yapıştır olsa bile.
ve yazmaya devam edeceğim. çünkü çok seviyorum.
uyumuyordum, 1 beğeni almayacağımı bile bile, karşılık beklemeden moderatörlerle deyim yerindeyse mesai yapıyordum. bu işsizlik değil. bu çok sevmek. bu oraya değer vermek.

(bkz: neyse...)

edit/ sadece iç dökmek için yazılmıştır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"bilmediği konularda on binlerce tanımı olan yazar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim