çocukken sahip olunan yanlış bakış açıları
başlık "zed leppelin" tarafından 24.11.2020 16:58 tarihinde açılmıştır.
21.
annenin senin için söylediklerine inanmak. "ben beceriksizim, ben çirkinim, ben hiç annem gibi değilim..."
devamını gör...
22.
bıyıklı atatürk ile bıyıksız atatürk'ün farklı insanlar olduğunu sanıyordum.
devamını gör...
23.
bebeklerin annelerinin midelerinde yaşayıp annenin yediği yemeklerle beslendiğine inanmam.normal doğumla doğduğumu öğrendiğim gün nerden çıktığımı düşünüp hayattan ve kendimden iğrenmiştim.
devamını gör...
24.
bizim marketimiz vardı. ben çok çikolata yemeyeyim diye" çok yersen kararırsın "demişlerdi bizimkiler. ben de zencileri çok çikolata yedikleri için kararmışlar sanıyordum.
devamını gör...
25.
maket bıçağı ile kesilen yaranın dikiş tutmayacağına inanırdım. babam maket bıçağı ile oynamayayım diye söylermiş. elimi maket bıçağı ile kesince susturulamayan bir ağlama krizine yol açmıştı bu düşünce.
devamını gör...
26.
büyüyünce eninde sonunda zengin olacağını ve bir villada oturacağını sanmak
devamını gör...
27.
başıma gelen kötü şeylerin işlediğim günahların sonucu olduğunu sanmak
devamını gör...
28.
her mesleği zorlanmadan yapabilirim sanıyordum
yanılmışım
yanılmışım
devamını gör...
29.
yildizlarin ve ayin gokyuzunun icin de oldugunu sanirdim,boyle bir saflik...bir de cocugun anne baba öpüşünce olustugunu zannederdim,meger mesele daha derinmis.
devamını gör...
30.
büyüklerin her şeye gücü yeter sanırdım. meğer sadece sanmışım.
devamını gör...
31.
--- alıntı ---
küçük temel birgün sokakta oynarken yoldan geçen bir hamile bayanı durdurur. kadının karnını işaret ederek:-“teyze o ne?” der. kadın da: “o benim çocuğum”, der.temel: -“çocuğunu seviyor musun teyze?” der. kadın da: -“tabii ki evladım” diye cevap verir. temel de: -“o zaman onu niye yedin?” der
--- alıntı ---
küçük temel birgün sokakta oynarken yoldan geçen bir hamile bayanı durdurur. kadının karnını işaret ederek:-“teyze o ne?” der. kadın da: “o benim çocuğum”, der.temel: -“çocuğunu seviyor musun teyze?” der. kadın da: -“tabii ki evladım” diye cevap verir. temel de: -“o zaman onu niye yedin?” der
--- alıntı ---
devamını gör...
32.
ay’a uçakla gidilebilir sanıyordum
devamını gör...
33.
ezan sesini işittiğim yer olması mı böyle bir somutlaştırma yapmama sebep olmuştu bilmem ama minareyi allah sanıyordum.
devamını gör...
34.
kendimi ne kadar iyi anlatırsam o kadar iyi anlaşılırım zannetmek.
devamını gör...
35.
yemek yer yemez büyüdüğünü zannetmek
devamını gör...
36.
bizim mahallenin ötesinde akarsu vardı. ben de normal doğum olayını o yaşta idrak edemediğim için bana bebekleri akarsudan yakaladıkları anlatılırdı. doğal olarak da anne ve babanın akarsu başında bekleyip kundağa sarılmış bebeği sahiplendiklerini sanırdım aklım erene kadar.
devamını gör...
37.
bunlardan en belirgin olanları genellikle ailenin sahip olduğu geleneklerden ötürü bir başka grubun gizemli ve ilginç görülmesidir. örneğin; ben çocukken alevilerle alakalı inanılmaz önyargılara sahiptim.
şimdi çocukken dediğim yaşlar 14 15 hatta 17 18, hiç de öyle el kadar bebe değildik. neyse, aleviler bana çok gizemli insanlar gibi gelirlerdi. sünni gelenekten gelen, hatta tarikatlarla iç içe geçmiş bir çevreye sahiptim. kendi gelenekleri dışında herhangi bir görüşün tartışılmasına izin verilmediğini düşüneceğiniz bir enerji vardır bu tip çevrelerde. bunun sebebi, genellikle nakşi ya da kadiri gelenekten gelen insanların yahut tarikatlarla alakası olmayıp, hanefi mezhebine bağlı standart bir anadolu müslümanının pek entelektüel bilgisinin olmayışındandır. o yüzden kafalarının almayacağı şeylerden korkarlar, tartışılmasını da istemezler. sanki bazı şeyler bunları dinden çıkaracakmış gibi gelir. yani esasında insanların bunlardan korkmasına rağmen türkiye'de sünni tarikat geleneğinden kimse durup "şunlar lanetli kavim, mnakoduklarım sizi" falan demiyor. bunları yapanlar ya selefi bir düşünceye kapılıp gitmiş olanlar ya da provakatörler oluyorlar. neyse, konumuza dönelim.
anadolunun sünni müslüman taifesini tanıyan insanlar da bilirler ki alevilik de bu konulardan biridir. çok üzerinde konuşulmaz, "işte saz çalıp ibadet ediyorlar" dır. bir de çirkin bazı söylentiler vardır ki bunu genellikle sizden 4 5 yaş büyük, manyak olmuş bir dinci fısıldar kulağınıza ya da ortamdan birileri sırf enteresan bir şeyler anlatıp ilgi çekmek amacıyla söyler. "hadi lan, yok ebesininkiii" diye şaşırırsınız ama iki dakika sonra unutursunuz. bu yüzden ayda yılda bir konusu açılan, açıldığında da enteresan şeyler söylenen bir grup benim için gizemli ve heyecan verici geliyordu. bir gün cemevleriyle alakalı bir haberde, hz. ali'yi betimleyen bir fotoğraf, bu ekiple alakalı merak duyguma korkuyu da eklemişti. haberi gece gördüğüm içindi ya da fotoğraftaki kişinin kocaman gözlerinin sürmeli olmasındandı bilemiyorum ama korkmuştum.
öyle yıllar geldi geçti. lan dedim bir gün, neymiş şu alevilik biraz araştırayım. bir pdf okudum 32 sayfalık, işte kerbeladan başlayıp 12 imama, oradan tarihsel kökenine, sürecine her şeye ufak ufak değiniyordu. çalışmalara devam ettim, ilgimi de çekti, belgeseller, röportajlar falan devam ettik öyle. baktım müthiş bir renkmiş bu, bizimkiler falancaymış, bunlar filanca. ikisinin de faydası, bana dinler tarihiyle alakalı müthiş bilgiler vermesi oldu. primitif dinlerden bugünlere kadar tüm dinler sürecinin, mücadelenin bir yansımasını, sosyolojiye ve psikolojiye olan etkisini de islam dinindeki yol ayrımlarında görebiliyoruz.
yanlış bakış açıları vardır, bugün size çok ters gelen bir düşünce varsa, onunla alakalı kesin hükümler vermek yerine araştırmalara girişin. gerekirse o düşünceye sahip insanlarla konuşun. üç beş kişinin etrafında gezdiği saçmalıklardan değil, kitleleri arkasına toplayan düşünceleri, ideolojileri anlamak hem kişisel gelişimimiz için önemlidir hem de toplumun yanlış yollara gitmemesi için faydalıdır. bugün pkk destekçilerinden tutun da siyasal islamcılara kadar birçok insanın kullandığı ad hominem, whataboutism gibi kavramların aşılamamasının sebebi bilgisizliktir ve eğer bunu temizleyemezsek başımız daha da ağrıyacak. bugün bile herhangi bir görüşe sahip insana gerçeği anlatamıyorsunuz, post truth politics denilen şey adeta memleketi esir aldı, herkes kendi inanmak istediği şeyi gerçeği kabul ediyor. hiçbir sorun çözülemiyor ve bu çözümsüzlükler üzerinden birileri güç devşiriyor.
şimdi çocukken dediğim yaşlar 14 15 hatta 17 18, hiç de öyle el kadar bebe değildik. neyse, aleviler bana çok gizemli insanlar gibi gelirlerdi. sünni gelenekten gelen, hatta tarikatlarla iç içe geçmiş bir çevreye sahiptim. kendi gelenekleri dışında herhangi bir görüşün tartışılmasına izin verilmediğini düşüneceğiniz bir enerji vardır bu tip çevrelerde. bunun sebebi, genellikle nakşi ya da kadiri gelenekten gelen insanların yahut tarikatlarla alakası olmayıp, hanefi mezhebine bağlı standart bir anadolu müslümanının pek entelektüel bilgisinin olmayışındandır. o yüzden kafalarının almayacağı şeylerden korkarlar, tartışılmasını da istemezler. sanki bazı şeyler bunları dinden çıkaracakmış gibi gelir. yani esasında insanların bunlardan korkmasına rağmen türkiye'de sünni tarikat geleneğinden kimse durup "şunlar lanetli kavim, mnakoduklarım sizi" falan demiyor. bunları yapanlar ya selefi bir düşünceye kapılıp gitmiş olanlar ya da provakatörler oluyorlar. neyse, konumuza dönelim.
anadolunun sünni müslüman taifesini tanıyan insanlar da bilirler ki alevilik de bu konulardan biridir. çok üzerinde konuşulmaz, "işte saz çalıp ibadet ediyorlar" dır. bir de çirkin bazı söylentiler vardır ki bunu genellikle sizden 4 5 yaş büyük, manyak olmuş bir dinci fısıldar kulağınıza ya da ortamdan birileri sırf enteresan bir şeyler anlatıp ilgi çekmek amacıyla söyler. "hadi lan, yok ebesininkiii" diye şaşırırsınız ama iki dakika sonra unutursunuz. bu yüzden ayda yılda bir konusu açılan, açıldığında da enteresan şeyler söylenen bir grup benim için gizemli ve heyecan verici geliyordu. bir gün cemevleriyle alakalı bir haberde, hz. ali'yi betimleyen bir fotoğraf, bu ekiple alakalı merak duyguma korkuyu da eklemişti. haberi gece gördüğüm içindi ya da fotoğraftaki kişinin kocaman gözlerinin sürmeli olmasındandı bilemiyorum ama korkmuştum.
öyle yıllar geldi geçti. lan dedim bir gün, neymiş şu alevilik biraz araştırayım. bir pdf okudum 32 sayfalık, işte kerbeladan başlayıp 12 imama, oradan tarihsel kökenine, sürecine her şeye ufak ufak değiniyordu. çalışmalara devam ettim, ilgimi de çekti, belgeseller, röportajlar falan devam ettik öyle. baktım müthiş bir renkmiş bu, bizimkiler falancaymış, bunlar filanca. ikisinin de faydası, bana dinler tarihiyle alakalı müthiş bilgiler vermesi oldu. primitif dinlerden bugünlere kadar tüm dinler sürecinin, mücadelenin bir yansımasını, sosyolojiye ve psikolojiye olan etkisini de islam dinindeki yol ayrımlarında görebiliyoruz.
yanlış bakış açıları vardır, bugün size çok ters gelen bir düşünce varsa, onunla alakalı kesin hükümler vermek yerine araştırmalara girişin. gerekirse o düşünceye sahip insanlarla konuşun. üç beş kişinin etrafında gezdiği saçmalıklardan değil, kitleleri arkasına toplayan düşünceleri, ideolojileri anlamak hem kişisel gelişimimiz için önemlidir hem de toplumun yanlış yollara gitmemesi için faydalıdır. bugün pkk destekçilerinden tutun da siyasal islamcılara kadar birçok insanın kullandığı ad hominem, whataboutism gibi kavramların aşılamamasının sebebi bilgisizliktir ve eğer bunu temizleyemezsek başımız daha da ağrıyacak. bugün bile herhangi bir görüşe sahip insana gerçeği anlatamıyorsunuz, post truth politics denilen şey adeta memleketi esir aldı, herkes kendi inanmak istediği şeyi gerçeği kabul ediyor. hiçbir sorun çözülemiyor ve bu çözümsüzlükler üzerinden birileri güç devşiriyor.
devamını gör...
38.
anneler hamileyken bebeklerin kolları kollarında poposu karnında sanırdım. sanırım gördüğüm gebeler çok kilo almış
devamını gör...
39.
şeytanlar yanımıza gelince bismillah dersek patlayacaklarını düşünmem.
muhtemelen duyduğum bazı şeyleri böyle yorumlamışım. bir süre buna devam ettiğimi hatırlıyorum; bismillah deyip etrafına bakardım bi patlama olacak mı diye.
muhtemelen duyduğum bazı şeyleri böyle yorumlamışım. bir süre buna devam ettiğimi hatırlıyorum; bismillah deyip etrafına bakardım bi patlama olacak mı diye.
devamını gör...
40.
bir şarkıcının son kaseti çıkmış dediklerinde son defa kaset çıkardığını ve bir daha kaset çıkarmayacağını düşünür ve hüzünlenirdim. evet duygusal bir çocuktum sanırım.
devamını gör...