dücane cündioğlu

eski sağcı ama hasssss sağcı.
siyasi görüşü sebebiyle acılar çekmiş*, hapishanede delirmemek için felsefeye sarmış. felsefe ama muazzam islam felsefesi*
kendisini dinlerken zevk alıyorum ama islam diyor dikkatim dağılıyor hemen arkasından aklıma sağ cenaha emek verdiği geliyor, bütün iyi niyetim yok oluyor.

fikir namusuna sahip, çalışkan ve türkiye’de düşünme yetisi nadir karşılaşılacak kadar yüksek olan düşünürdür.

ses tonu ve yavaş konuşması sinir krizi geçirtiyor şahsıma.

ses tonu ve yavaş konuşması bazılarına sinir krizi geçirtebiliyormuş. valla beni rahatsız etmiyor.
cümlelerine güç veren sözcükleri özenle seçen, düşünen bir abimiz kendileri. söylediklerini çok daha net anlayabiliyorum. sindirmesi kolay oluyor böylece. konunun bağlamından kendisi kopmadığı sürece siz de kolay kolay kopmuş olmuyorsunuz. dinleyiciden kaynaklanan bir dağılma olmuyor böylelikle.
çok konuşarak ya da çok hızlı konuşarak çok şey anlatmış olunmadığının kanıtıdır bence kendileri.
yükü ağır bir gemi gibi yavaş yavaş yol alıyor. ve bence dinleyici açısından böyle yolculuklar çok daha yararlı gibi.

başlığı doğan cüceloğlu diye okudum.
*

ben seviyorum saygı duyuyorum. son konuşmasıda güzel. bir gün oturup uzun bir yazı yazmalı kendisi hakkında.
"köle tüccarlarına bir laf etmeye gör,en önce köleleri çemkirmeye başlar. şaşırıyormuyuz? hayır çünkü köle bir efendisi olan demek değildiler,aksine gerçek köle; artık bir efendisiz yapamayacak olan'dır'"

twitter.com/pusholder/statu...
twitter.com/tekyolbilim/sta...

arkadaş ortamında namaz kılıyor musun, allah'a inanıyor musun gibi sorular sorulunca bende kendisine benzer cevaplar veriyorum xd.

bilgi birikimine saygı duyulacak insan lakin kesinlikle peşinden gidilecek bir adam değil. en nihayetinde söyledikleri de kendisine ait bir yorumdur mutlak gerçekliğin ta kendisi falan değil.

doğru perinçek ve ya ismet özel de söylediklerinin altına imza atılacak insanlar ama asla peşinden gidilecek insanlar değil. çünkü adamlar deli. kafa karışması tabiki iyi bir şeydir önce kafalar karışacak ki sonra berraklaşsın. bunda bir beis görmem ben. lakin bir adam ülkücülükle bu işlere başlayıp ardından irancı, radikal islamcı, sonra atatürkçü, sonra laikçi ,sosyal demokratçı, sonra ateist , sonra vaz geçip deist , sonra ruhçu bilmem neci olması kafa karışıklığı falan değildir. ve tabi tüm bunlara bulaşıp allah'tan da vaz geçememek , allah'ı da kendi sapıklığına suç ortağı yapmaktır. hiçbir sabitesi olmayan ve değişkenlerin elinde maymun olmuş bir modelin hezeyanlarıdır.

hakikat falan umrunda değil bu adamın umurunda olan tek şey mantık ve felsefe derslerinin satın alınması.

bu adam sürekli düşüncenin etos ve mitostan mutlaka kurtarılması gerektiğini söyleyip duruyor hatta bu ülkenin ismet özel gibi şair kafalı adamlardan aşırı çektiğini falan söylüyor. söylüyor da kendisi dibine kadar eleştirdiği duygudan, evhamdan, ön yargıdan, etos ve mitostan başka bir şey üretmiyor.

düşünce üretiyorum ayağına her tür şaklabanlığı millete yedirmeye çalışıyor. güya kendi geçmişine saldırıp bu saldırıyı büyük bir iştah ve şehvetle arzu nesnesi haline getirip rasyonel düşüncenin tamamen dışına çıktığını bile fark edemiyor.

aşırı simülatif ve kurgusal söylemlerle kendi kaygan zeminde dans edişine, oraya buraya hoplayıp zıplayışına kılıf arıyor. bunun adı gerçeği görmek falan değil düpedüz soytarılık. bunun düşünce diye yedirilmeye çalışılması ise etos mitosun tanrısı.

yayınları çok uzun sürmese tahammül edip söylediklerine kulak kabartabilirdim...

o kadar saatte bir kitap bitirirsin 2,3 saat yayın yapmak gerçekten iş değil.

1 saati aşmamalı. bence kıymetli, bilgili bir insan ama vakit ondan çok daha degerli.

çoo boş konusan bir adam.boş yapmak deyimi bu adama cuk oturuyor.

eski islamcı, yeni tassvvufçu.
işten geldikten sonra hep bunun videolarını dinliyorum, bir bu bi de haz infrared, ömür böyle bitiyor. swh.
bireycilik ve persona konusunu çok abartıyor, birey toplumun ürünü değilmişçesine özcü bir konuma düşüyor. tasavvufçuları da çok idealize ediyor bence. ama dava adamlığı, duruş, tutum, militanın toplumla uyumu ya da uyumsuzluğu ve mertlik ile ilgili tespitleri ve lafları güzel.

dahi filozof'un rezil ettiği şahıs.
www.youtube.com/live/PBRNGA...

soruyor sorguluyor düşünüyor ve düşünmeye davet ediyor . islami referansının malumat olarak çok işine yaradığını inkar etmiyor ve daha pek çok itirafta bulunuyor. feylesofi olarak başka ne yapsın ?. işte dinleyenlerinden de belki bunu istiyor.

"evet ben bu adam gibi olmak istiyorum" dediğim adamlardan biri. bunu da youtube kanalındaki bir konuşmasında kendi hayatına dair anlattığı şu hikayeler ile dedirtti bana; seneler önce evine ve hatta odasına öyle bir kapanıp kitap okumakla meşgul olmuş ki, uğur mumcu'nun öldürüldüğünü 15 gün sonra duymuş. seneler sonra terörist başı şerefsizin yakalanıp türkiye'ye getirildiğini de birkaç gün sonra öğrenmiş.

daha sonra da şöyle bir şey anlatmıştı; ilk evliliğini galiba erken yaşlarda yapmış ve o dönemde ekonomik anlamda darlık içindeymiş. bir arkadaşı da çıkarıp ona o dönem aldığı maaşa göre bilmem kaç aylık maaş tutarında para vermiş borç olarak. o da parayı alınca kendi ifadeleriyle cağaloğlu'na gidip kitapçıdan daha önce her geldiğinde gözünün kaldığı ve parası olmadığı için alamadığı onca kitabı satın almış ve arkadaşının verdiği parayı kuruşuna dek kitaba harcamış.

tüm bu hikayeleri anlattığında işte böyle biri olmak istiyorum demiştim. ki hala da o arzuya sahibim. çok sevdiğim bir adamdır ve konuşmalarını dinlerken çok güzel notlar almışlığım vardır.

arnold schwarzenegger ile birlikte adını soyadını doğru yazıp yazamadığım konusunda beni şüpheye düşüren kişilerden biridir.

mesele dava olunca varacağınız yer belli, geçiniz....

dücane cündioğlu, eskinin türk-islamcısı şimdinin dinsizi olan düşünce adamı ve akademisyen.

bu adamı yatarken dinliyorum. ertesi gece uyuduğum yerden devam ediyorum. konuşmalarını bitirmek gerekmiyor. parça parça olarak da iyi.