memlekette yoktur adını söylemek bile yasaktır.
devamını gör...
kendi düşünceni kendine sakladığın sürece bu ülkede düşünce özgürlüğüne sahipsin yoksa varyaa.
devamını gör...
aslında insanlar kendi prangaları olan düşüncelerle de pek özgür sayılmaz. fazla düşününce tutsağı oluyorsunuz.
"insanlar sadece hayallerinde özgür olur" *
devamını gör...
düşünce özgürlüğü mutlaktır. istediğinizi düşünürsünüz. ancak mesele onu ifade etmedeki sınırlardadır. bu yüzden hukukta "düşünceyi ifade özgürlüğü" terimi kullanılır.
devamını gör...
türkiyede bir efsane. artık sadece kulaktan kulağa fısıldanan bir masal...
devamını gör...
-aklıma ne geldi biliyor musun mete?

-ne geldi?

-sansür. bence herkes sansürlenmeli. devlet sadece televizyonları, radyoları, gazeteleri değil dergileri hatta düşünceleri bile sansürlemeli. ya herkesin kendi düşüncesine sahip olması ne demek ya! manyak mıyız biz? hatta etrafta bence otosansür ajanları dolaşmalı.

-bence radyo cezaları yetmez ya. düşüncelere de ceza kesmeliler. kadın mı düşündün, bin dolar. o kadınla seks mi düşündün, iki bin dolar.

-biz o zaman zengin ettik rtük'ü be.
kaybedenler kulübü 2011
devamını gör...
(bkz: 404 not found)
devamını gör...
düşünmek tabiki serbest, sadece düşündüğün yerde bırakmak kaydıyla.
devamını gör...
herkesin kendi dünya görüşüne, inancına, ideolojisine göre sınırlar koyduğu özgürlük alanıdır. bu yüzden mutlak surette bir düşünce özgürlüğünden hiçbir zaman bahsedemeyeceğiz. herkesin kırmızı çizgileri, tabuları, kalıpları var.
devamını gör...
görüyorum ki burada bunu bilmeyenler var .açtığım başlıkların yok edilmesinin başka bir açıklaması yok zira. format format diye bahane üretiyorlar. hiçbir haklı sebepleri yok oysaki.
devamını gör...
bitmiştir,sözlüklerde bile.
devamını gör...
fikirlerinizi dile getirmediğiniz sürece düşünmekte özgürsünüz.
devamını gör...
saygı duyulacak ve de saygı duyulmayacak fikir vardır bence. saygı duyulacak /kimseye zararı olmayan fikirlere karşı özgürlük olması gerekir fakat insanlara ya da hayvanlara zararı olan/saygı duyulmaması gereken fikirlere de özgürlük beklenmemesi gerekir. 'her fikre saygı duymak zorundayız', 'fikirler özgürdür' gibi fikirler bana yanlış geliyor. gerçi ülkede bu ikisini geçtim hiçbir şeye karşı özgürlük olduğunu düşünmüyorum,o da farklı bir konu.
devamını gör...
düşünce özgürlüğü anlamsız bir kavramdır. düşündüklerini açık bir şekilde ifade etmedikten sonra kendi kendine düşün dur; en tehlikeli düşünceleri düşün babam düşün. önemli olan ifade özgürlüğüdür. ifade özgürlüğü de bazı insanları kızdırabilen, onları şoke eden fikirler söz konusu olduğunda anlamlıdır. yoksa hemen hemen herkesin kabul edebileceği ve hemfikir olduğu şeyleri söyle babam dur. hiçbir anlamı olmaz bunun.
devamını gör...
limitsizdir. bencesi sencesi olmayandır. bir kişinin fikri veya beyanı ne kadar aptalca da olsa, sizin özel yaşamınızı ihlal etmediği sürece müdahale edemezsiniz. çünkü çizgiyi nereye çekeceğimizi belirleyen bir mecra veya üst kurul yok. nerede duracağız? en fazla neyi düşünebiliriz? dünyanın yuvarlak olduğunu düşünen adamı hapse atan insanla, kitabında ensest ilişkiden bahsettiği için bi yazarı gözaltına alıp kitabı toplatan insan aynı coğrafyada yaşadı. kimin haklı kimin haksız olduğunu belirleyemeyiz. veya belirleriz lakin sen veya ben veya bi başkası elbette buna itiraz edecektir. o halde itiraz eden azınlığı susturmak icap eder. bu şekilde özgürlüğü yekten kaldırmış oldunuz, tebrikler artık bir diktatörsünüz.

daha kolay metodu var. umursamamayı tercih etmeyi öğrenmemiz gerekiyor. ahmet'in bok gibi bi düşüncesi var. koyim ahmet'in totosuna deyip geçmeyi öğrenmemiz gerekiyor. ghosting tam olarak bu aslında. hoşlanmadığın fikri ignore edebilirsin. öbür türlü hayat çok zor. kimin ne düşündüğünü takip edemezsiniz. her platformda engel butonu var, hoşlanmadığınız yazarı engelleyin, kendinize muhteşem bir iyilik yapmış olursunuz. o kişi yine düşüncesini beyan edebilir, sadece siz bundan kurtulmuş olacaksınız. keşke sosyal hayatta da black mirror noël bölümündeki gibi ignore butonu olsaydı.
devamını gör...
düşünce içeride kaldığı sürece herkes istediği derecede özgürdür. sorun bu düşüncenin dışarı çıkmasıyla, var olmasıyla başlıyor bence.
devamını gör...
türkiye'de vardır. ama ifade özgürlüğü olmadıktan sonra çok bir işe yaramıyor maalesef. yakında zaten mk ultra teknolojisi geliştirilirse düşüncelere de karışırlar sağolsunlar.
devamını gör...
sanal alem olsun ya da asıl çevrem olsun, fark gözetmeden çevremdeki insanlara bakıyorum. uzun süreden beri tanıdıklarımın geçmişlerini hatırlıyorum ve bugünkü halleri ile kıyaslıyorum. şaşmadan gördüğüm gerçek şu; insan denilen mahlukat benlik açısından çok zayıf bir varlık.

bir kere benlik denilen hafızaya bir kod girdiğiniz zaman bunu uzun süre içinden söküp atamıyor çünkü bu kişiliğinin bir parçası haline geliyor. ancak ne zaman menfaatleri benliğini tehlikeye düşürecek bir durumu seziyor, o zaman bukalemun gibi hemen şekil değiştirip kişiliğini ortamın yeni rengine büründürüveriyor. ya da belki de gerçekten doğru bir olgunun farkına varıyor ve değişmenin olumlu olduğunu, olumlu olmasa bile ahlaki açıdan bu yolu seçmesi gerektiğini anlıyor.

ama bu biraz daha az yaşanan bir tecrübe, insan dediğimiz canlı kendisini tanımaya çok çalışmadığı için genelde içgüdüleri ile hareket etmeyi seçip benliğinin hayatta kalması için mücadele ediyor.

ne demek istedim? nereye varmak istiyorum? geçenlerde daha çocukluğunu hatırladığım salya sümük bir ufaklığın facebook’taki videolarından birini gördüm. videonun özeti menderes’ten başlayıp özal’a kadar uzanan zaman süreci içerisinde türkiye’nin nasıl geliştiği, sürekli karanlık odaklı insanların ve genelde askerlerin nasıl onları astığı, önünü kestiği ve derin güçlerin cinayetler işlediği üzerinde duruyordu. çocuk da paylaştığı videonun başlığına “uzun süreden beri facebook’ta gördüğüm popüler, kominist (böyle yazmıştı) videoların dışında iyi bir video” yazmıştı.

genelde face’de böyle tartışmalara girmem ama daha dününü hatırladığım ufaklıkların, özellikle vaktinde arkadaşım olan insanların türkiye tarihini özenli mesajlarla hazırlanmış abuk videolardan, barlas’ın köşe yazılarından öğrenmesi içimi sızlattığı için birkaç gerçeğin üzerini çizerek cevap verdim. videosuna alkış alacağını umarak paylaşan çocuk beklemediği bir tepki ile karşılaşınca savunma pozisyonuna geçip “sizin gibiler (ben kimin gibiler oluyorsam), ne zaman biri sizin gibi düşünmediği zaman karşı çıkıyor, sizinkinden başka düşünme hakkı olamayacağını savunuyorsunuz,” mealinden cümleler sarf etti.

yani sorum şu: benim gibi düşünmeyen birinin düşüncelerine neden saygı duyayım? kendisine de dediğim gibi onun ancak düşüncelerini dile getirme hakkına saygı duyabilirim ama senin daha yirmilik dişlerin çıkmadan içinde kabaran liberal duygularının nesine saygı duyayım. liberty’den türeyen liberalizmin ingilizce kelime anlamına tutulup, şeffaflık, özgürlük, hürriyet kelimelerine hayran olurken asıl liberalim diye ortada gezinen adamların bütün bu üstün duyguları kendisine paravan olarak kullanıp, liberalizmin sadece özel teşebbüsün, sermayenin serbest ekonomiye izin vermesi ile ilgilenip, ceplerini senin gibi hayatını emeğini satarak geçinecekler üzerinden dolduracaklarını anlamıyorsan ben buna mı saygı duyacağım?

yukarıda gösterdiğim olay sadece bir örnek. siz de koyu bir liberal olabilirsiniz (babanız fabrikatör değildir, kendi işiniz yoktur ama siz liberalsinizdir. çünkü birilerinin sizi tepiklemesi hoşunuza gidiyordur) düşüncenizi savunabilirsiniz ama bu sizin düşüncelerinizin aksini savunan birinin size tam gaz karşı çıkamayacağı anlamına gelmez. bir yerde fikrinizi açıklama cesaretini kendinizde buluyorsanız, kendinizde ayrıca o fikri savunacak bilgi donanımı, size saldıracak karşı fikirleri alaşağı edecek düşünce kalıpları ile donatmanız gerekir.

dikensiz gül bahçesi bekliyorsanız o zaman yukarıdaki örneğe nazaran ancak tatlı su liberali olursunuz. herhangi bir fikri beyan ederken, karşıdan gelecek tepkilere hazır değilseniz ve hatta buna yeterli değilseniz diye prematüre kalmış egonuz inciniyorsa fikrinizi açıklayarak baştan cahillik etmiş olursunuz. buna da cahil cesareti denir.

düşüncenin tamamen özgür olacağına inanmayan bir bireyim. çünkü en güzel örneklerinden birini demokrasinin en son safhasına kadar sömürüldüğü ülkemde pkk’nın siyasi kanatlarının toplumu bir tutmaya çalışan türk devletine karşı saldırılarından görebiliyoruz. ya da çocuklardan hoşlanan birinin düşünce özgürlüğü var mıdır sizce? düşünceler başkalarına zarar verecek silahlar haline gelmediği sürece sonuna kadar en sert şekilde tartışılması gerektiğine inanırım. fakat bu öyle bir ince çizgidir ki yasalarınız gelişmemiş ise rahatlıkla sömürülebilir. başınıza da demokrat kostümü giymiş diktalar çıkar.

bir düşünceyi çürütmenin en insani yolu o düşüncenin zayıf noktalarını gösterip, neden işlevsiz olduğunu var gücünle saldırarak kanıtlamaktır. aklı akıl ile yenmektir. fikri fikir ile alt ederseniz tartışma bilimsel bir hal kazanır. bu yüzden cici düşüncelerinize her zaman saygı duyulmasını bekliyorsanız ne yazık ki pamuk helvadan yapılmış bir hayal dünyasında yaşıyorsunuz demektir. ne yazık ki çoğu insan böyle bir tartışmada eğer kaybederse bilgisiz bir tip görüneceğini düşündüğü için egosunun uyarısı ile kaçar ve kaçak vuruşlar yapmaya başlar “siz zaten böylesiniz” der, ağlar, zırlar. bebeklerin konuşamadıkları için gösterdiği tepkinin yetişkin modelidir bu. zayıflık göstergesidir.

kısacası; düşüncelerinize saldıracak insanlara verecek mantıklı cevaplarınız yoksa ve bunun yerine parmağınızı sallayarak “siz zaten bizi hiç dinlemiyorsunuz” diye zırlıyorsanız, susup sesinizi çıkartmadan oturmanız daha iyi olacaktır. belki o zaman gören adam sanabilir.

p.s: yukarıdaki “liberal” örneğini konu konuyu açtığı için verdim. bu başka bir hal de olabilirdi, müzik, sinema, felsefe, ahlaki konular, değer yargılarımız vesaire…
devamını gör...
bana göre; yasakçılık, ırkçılık veya başkalarının onurunu kıran bir düşünce olmadığı sürece, herkesin istediğini düşünüp özgürce söyleyebilme hakkı olmalıdır.

edit : ekleme yapma gereği duydum. onur kırmak sözünü, birisinin 7 ceddine kadar ağır küfretmek veya bir yazarın nickaltına iftira atmak vb. durumlar için kullandım. yanlış anlaşılmamasını dilerim.
devamını gör...
içinde özgürlük olan her şeyin içinde özgürlüğün olmadığı gösteren kelime.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"düşünce özgürlüğü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim