hoşlanılan kişinin kitap okumayı sevmemesi

valla benim bey yılda beş kitap falan okuyordur ama sinema sektörünün içinden geçmiş adam tür ayırmadan izlemiş ve bu konuda benden fersah fersah ileride, o kadar ilerideki ben minik bir noktayımdır ona. ben de ayda beş kitap yılda iki film ancak izliyorumdur.

yani o o şekil hobi edinir bu bu şekil kültürlenir. kitap bu yüzyılda bir kültür kıstası asla değildir.

koşarak uzaklaşın yanından.

yemek yemeği seviyorsa sorun yok.

iletişimin 5.saniyesinden itibaren kendini belli ediyor, çok yazık oluyor gerçekten.

niye hoşlandım sorunsalı başlatılır o zaman

herkes kitap okumayı sevmeyebilir ama seven biriyle sevmeyen biri anlaşamaz. tecrübeyle sabittir

en sevdigin kitabi okumasini sağla .iki kitap okusun artik kendi okumaya başlar. kitap okumayi sevmeyen kisilere eglenceli akıcı kitaplari verin .ben birini alistirdim ilk peynirimi kim kapti yada simyaci

ve doğum gününde aldığın kitabı okumamıştır ayrılık sebebi olabilir.

geçen hasan can'ın bir bölümünde izledim, çiftler gelmiş programa, herif kendince kitap yazıyormuş, 5 adet kitabı çıkmış, hasan kadına sordu nasıl dedi kitapları, hiçbirini okumadım dedi kadın...yıkıldı ortalık... kaç adet satıldı dedi kitapların; ilki 30, ikinci 70 falan diye saydı herif. sadece otuz...
kitap yazma işi bu kadar basit olmamalı yaw...hele şiir. hadi müzikte bir iki nota tıngırdatıp, bak çalıyorum denir (ben demem) ama edebiyat işine bodoslama dalmayın arkadaşlar, erezil olursunuz.

gönlümü fetheder. sözlük danaları 20 yıldır kitap okumalarını ballandıra ballandıra anlatıyor, renksiz sosyal hayatlarına bir nebze olsa da ışık tutmak amaçlı sosyal medyada pazarlıyor malumunuz. millet evini, arabasını almış kariyerine odaklanmışken bu aylak kitle hala kumarbaz kitabından alıntı yapmakla meşguldü. ev almak isteyen adamlara o paraya dünyayı dolaşırsın gibi ayarsız, hesapsız hayaller kurdurdu. çadır dediler otostop dediler. alice harikalar diyarında yaşıyor p.z.v.kler. millet kirasını ödemeyecek hale geldi bunlar hala kitap edebiyat peşindeler. dünya yansa umrumuzdacılık oynayıp , millete rüzgar yapmaya devam ederler.

adamlar o kadar takoz ki.. gittikleri her sözlüğe aynı aforizmaları taşıyıp, en baştan prim kasmakla yıllarını heba ettiler. kitap mitap okudukları da yok bu arada. o meşhur kafa patlatılan filmleri izlemedi bile. cücük kadar beyniyle izlemiş olsa bile yaptığı eleştiriler bile başka başka insanların alıntılarından elde edinme. çünkü varoşlar, bazı şeyleri taklit ederek sınıf atlayacaklarına inanıyorlar. o işler öyle olmuyor be cicim.

herkes bu leş sürüsünün tamamen bir etiket olduğunun farkına er geç varacak.

kahve bardağının yanına iliştirilmiş altı çizili paragraflardan ileri gelir bunların aptallığı. bunların bir önceki nesli posta dergisine şiir yollayan bağkurcu tayfa.

bıktım bu leş sürüsü entel aylaklardan. suriş afganların bile ülkenin ağır iş koluna istihdam katkısı var. bu i.nelerin tek olayı goygoy.

sürekli roman okuyorsanız çok da bir olayı yok açıkçası.

sevgililerimin beni tanidiginda ogrendigi sey. ne var ki onlar da sevmezdi. gerci beni seviyolar miydi acaba. bence yok. bosta kalmamak icindi hepsi.

üzücü bir durum benim için. oturup sevdiceğimle kitaplar hakkında konuşamayacaksam kiminle konuşacağım?

küçükken 2'ye falan giderken, ilkokul 2. 3 silahşörler okumuştum. sayılır mı?
hoşlanın lan benden, bak hoşlanmayanı dövdürürüm haaaaa.

kitap okuyan karşı cins çok kafa açıyor, onermeye falan calisyor o yuzden okumasın daha iyi.

benim dönüşüm kitabını bilmiyor diye terkettiğim sevgilim var lan. sorun kitabı bilmemesi değil, edebiyat öğretmeni olup bilmemesi. dolandırıcı mıdır nedir anlamadım. sxzfzc

sevmemesi yine sorun değil de hiç okumadığı halde kitapları yanına kahve koyup fotoğraflar çekmek için kullanıyorsa ne bileyim yaa... hoşlanmamışımdır bence ben ondan *

normaldir. ben bir de evlendim o kişiyle. büyük lokma yiyin büyük konuşmayın.

belki de makale seviyordur veya blog yazıları.veya günümüzün geniş inter iletişim olanaklarından faydalanıp kaliteli içerik üreten bilgilendirici videolar izlemektedir.