21.
tıp doktorluğu ve öğretmenlik gibi mesleklerin kamusal fayda getirmesi sebebiyle sayıldığı meslekler grubu.
20 yy. için sosyal sınıf yaratmak için koydukları bir kavramken bu günün dünyasında zavallı insanları tufaya getirmekten başka bir şey değil.
kapitalist modernite. para aldığın bir meslek nasıl kutsal olabiliyor? (..diyorum sevgili eşime.)
bazen karşılık beklemeden mesai saati dışında hastalara baktığın oluyor, o kutsal bir şey.
dondurmanın yanına fazladan birkaç külah koyan dondurmacı da kutsal bir meslek yapıyor ama.
sokak köpekleri için kulübe yapan bir marangoz da "kutsal marangoz"
...
sözümona kutsal(!) addedilen bir meslek ile uğraşan "ben" geldiğim noktada sadece para için yapabildiğim tek iş olduğundan mesleğime devam ediyorum.
daha çok para kazandıracak herhangi bir işi de yapardım galiba,
mesleği değerlendirirken sadece maddi getirisine bakacak kadar yaşadım.
20 yy. için sosyal sınıf yaratmak için koydukları bir kavramken bu günün dünyasında zavallı insanları tufaya getirmekten başka bir şey değil.
kapitalist modernite. para aldığın bir meslek nasıl kutsal olabiliyor? (..diyorum sevgili eşime.)
bazen karşılık beklemeden mesai saati dışında hastalara baktığın oluyor, o kutsal bir şey.
dondurmanın yanına fazladan birkaç külah koyan dondurmacı da kutsal bir meslek yapıyor ama.
sokak köpekleri için kulübe yapan bir marangoz da "kutsal marangoz"
...
sözümona kutsal(!) addedilen bir meslek ile uğraşan "ben" geldiğim noktada sadece para için yapabildiğim tek iş olduğundan mesleğime devam ediyorum.
daha çok para kazandıracak herhangi bir işi de yapardım galiba,
mesleği değerlendirirken sadece maddi getirisine bakacak kadar yaşadım.
devamını gör...
22.
anlamı ya da zorluklarından ya da her ikisini kapsadığı için öyle sayılıyor. benim saydıklarım; öğretmenlik, doktorluk, askerlik, avukatlık ve sonraki basamaklar, ağır işçilik gerektiren meslekler(madenciler, inşaatta çalışanlar vs.), çöpleri toplayanlar ya da dökenler veya temizlikle uğraşanlar özellikle wc.
evet çok meslek var ve hepsi saygı ve hoşgörü hak ediyor ama benim için o saydıklarım maaş almasına rağmen normalden daha üstte.
"bir öğretmen bir doktor, yetiştirebilir ama bir doktor bir öğretmen yetiştiremez." nesillerin eğitimini üstlenmek büyük bir sorumluluk mesela çünkü eğitim adı altında sen görevini doğru düzgün yapmazsan öğrencileri bozabilirsin en basiti işini doğru düzgün yapmazsan ona bilgi katamazsın, dersi sevmesini sağlamak yerine nefret etmesine neden olursun. bu onun hayatını etkileyecek kadar büyük bir detay.
her öğretmeni içine alır mı hayır, kaliteli ve sürekli yenilikçi olmayanları katmıyorum. eğitim sistemi bozulsa bile onlar çizgisinden şaşmamalıydı.
ayrıca çoğu sektörde işini doğru düzgün yapmayan işten çıkarılırken öğretmenlik gibi bir meslekte çok özensiz ve ilgisiz davranılıyor.
doktorluk bir meslek ama insanların acısına ortak olabiliyorsun, insanların acı halindeki tepkilerden olumsuz etkileniyorsun; üstlerine saldırılıyor, hakaret ediliyor, saygısızlık yapılıyor, mesleklerini yapamayacak şekilde yaralıyorlar ve en kötüsü can veren insanları katlediliyorlar. bakınca meslek ama hangi meslek böyle? ki günümüzde sahteleri artmış, neredeyse prestijini yitirmiş. ki meslek gözüyle bakılıyor ama özel yaşantılarında birine müdahale gerektiğinde yapıyorlar? demiyorlar "ya canım şu an kalp krizi geçirme, ben şu an çalışma saatleri içinde değilim. çalışma saatlerime girince geçir ki müdahale edebileyim." bu mesleğinde fazlası bir meslek. ve ben günümüzdeki olaylara rağmen tıp veya başka sağlık çalışanı olanlara daha çok saygı ve sevgi duyuyorum. olmak istediğim mesleklerden biriydi o yüzden daha iyi empati sağlayabiliyorum.
askerlik? evet meslek, ama hangi meslekte canından olma ihtimalin yüksek? ya da sen hangi mesleği canından her an olabilirmiş gibi yapıyorsun? bu tarz zorluk taşıyan her meslek benim için kutsal. eğitimleri çok ağır, olaylardan sonra psikolojik olarakta ağırlaşabiliyorlar. hangi mesleği yaparken arkadaşlarını gözünün önünde kaybettin ya da parçalarını topladın? hafifi bile bedellisiyle yapılan bir meslek, sadece meslek değil bunların hiçbiri. ayrıca bunda çok hassasım. olmayan eşitlikle minnetim daha çok artıyor. vatan görevinde cinsiyet ayrımı olmamalıydı.
çöp ve wc temizliği ile ilgili meslekler; insanlar kendi çöplerini çöpe atmaktan aciz, kendi pisliğini temizlemekten acizken bu insanlar onlarca kişinin çöpü ve pisliği ile uğraşıyor. kendini yetiştirememişlerin eksikliği onlara meslek olarak dönmüyor. ağaçlar yaprakları temizleyebilirlerdi, toz temizleyebilirlerdi vs.
wc ise peçete ile mumyalanmadan da temizleniyor, somut pislikler olmasına gerek yok. orası hijyen gerektiriyor zaten amaç bakteri veya virüsleri yok etmek, reçeteleri, pedleri çöpe atmak değil. wc görmüş mağara adamları gibi davranmanıza gerek yok. ki özellikle kızlar, çoğu wc'ye geçince allah belanızı versin diyorum. peçetelere ped muamelesi yapıp yere atanlar var, pedini sarmayip olduğu gibi koyan? yüzünüzü, o attığınız yere defalarca vurasım geliyor. (en çok piknik alanlarındaki wc'ler öyle.) nasıl bir zihniyet ya? bu insanları komple çöp arabasına atıp geri dönüştüremiyor muyuz?
kişisel hijyen ile ilgilenen mesleklere üzülüyorum cidden. sudan, sabundan, deodoranttan vs. bir haberler. "leş kokusunu parfüm kullanacağım sayende(!)." denilmesi mi lazım? o kadar bariz kokarcalar oluyorsunuz ki havayla birkaç km öteden gelen kokunuz oluyor desem pek abartı sayılmaz. resmen terleriyle hep duş alıyorlar gibi.
waoww günümüz insanları ne gelişmiş, ne yetişmiş aman.
inşaata gelirsek; tozlu, gürültülü, ağır şeyler taşınıyor. meslek hastalıklarından ileri de solunum yolu hastalıkları, geçici sağırlık, iskelet sisteminde bozukluk veya bu disk kayması denilen bel fıtığı vs. her gün duş, her gün taşı ve hareket sürekli.
bunlar kutsal ve asla hak ettikleri aylığı alamayan meslekler. meclise gidiyor, takım elbiseyle, klimalı ortam, rahat koltuk, lokanta zaten dışarıya göre aşırı çeşitli ve de ucuz. ama bu saydığım mesleklerden daha çok alıyorlar? insan utanır ya hem haksızlığa karşı susulup o aylıkları alabildikleri için (ki bazılarının yatarakta aldığını çok iyi biliyoruz.) ve de meslek maaşlarını belirlerken çok bariz hak yedikleri için.
saydığım mesleklerin asla üstü olamayacak birçok meslek var. hakları ödenmez ama biz yine de bunun arkasına sığınmak yerine ödemeye çalışmalıydık.
takım elbiseli meslekler iş kıyafetleri giyenlerden daha üstte değil benim gözümde, hiçbir zaman da olmayacak. özellikle böyle haksızlıklar olduğu sürece asla...
takım elbise olayında sadece işinin hakkını verebilen adalet elçilerini koyabilirim. bu da kutsal. (cübbeleri var ama ofis ortamı sonuçta) evet meslek ama sen haksız olanları savunmak için değil gerçekten hakkı yenilmiş veya haksızlığa uğramış olanları adalet saraylarında adaletlendiriyorsun. eğer adaletin adaletsizlikse meslek için para alsan da insan olma değerinden uzaksın. maaş alıyorsun ama israfa giriyorsun. maaşını tam ve zamanında aldıkları gibi işlerini de tam ve zamanında yapsa tüm meslekler, ülke çağı geriye değil ileriye atlar; kötü olan çoğu şey düzelir başta ekonomi ve yaşam standartları olmak üzere...
"vatanını en çok seven görevini/mesleğini en iyi yapandır." diye boşuna demedi.
evet çok meslek var ve hepsi saygı ve hoşgörü hak ediyor ama benim için o saydıklarım maaş almasına rağmen normalden daha üstte.
"bir öğretmen bir doktor, yetiştirebilir ama bir doktor bir öğretmen yetiştiremez." nesillerin eğitimini üstlenmek büyük bir sorumluluk mesela çünkü eğitim adı altında sen görevini doğru düzgün yapmazsan öğrencileri bozabilirsin en basiti işini doğru düzgün yapmazsan ona bilgi katamazsın, dersi sevmesini sağlamak yerine nefret etmesine neden olursun. bu onun hayatını etkileyecek kadar büyük bir detay.
her öğretmeni içine alır mı hayır, kaliteli ve sürekli yenilikçi olmayanları katmıyorum. eğitim sistemi bozulsa bile onlar çizgisinden şaşmamalıydı.
ayrıca çoğu sektörde işini doğru düzgün yapmayan işten çıkarılırken öğretmenlik gibi bir meslekte çok özensiz ve ilgisiz davranılıyor.
doktorluk bir meslek ama insanların acısına ortak olabiliyorsun, insanların acı halindeki tepkilerden olumsuz etkileniyorsun; üstlerine saldırılıyor, hakaret ediliyor, saygısızlık yapılıyor, mesleklerini yapamayacak şekilde yaralıyorlar ve en kötüsü can veren insanları katlediliyorlar. bakınca meslek ama hangi meslek böyle? ki günümüzde sahteleri artmış, neredeyse prestijini yitirmiş. ki meslek gözüyle bakılıyor ama özel yaşantılarında birine müdahale gerektiğinde yapıyorlar? demiyorlar "ya canım şu an kalp krizi geçirme, ben şu an çalışma saatleri içinde değilim. çalışma saatlerime girince geçir ki müdahale edebileyim." bu mesleğinde fazlası bir meslek. ve ben günümüzdeki olaylara rağmen tıp veya başka sağlık çalışanı olanlara daha çok saygı ve sevgi duyuyorum. olmak istediğim mesleklerden biriydi o yüzden daha iyi empati sağlayabiliyorum.
askerlik? evet meslek, ama hangi meslekte canından olma ihtimalin yüksek? ya da sen hangi mesleği canından her an olabilirmiş gibi yapıyorsun? bu tarz zorluk taşıyan her meslek benim için kutsal. eğitimleri çok ağır, olaylardan sonra psikolojik olarakta ağırlaşabiliyorlar. hangi mesleği yaparken arkadaşlarını gözünün önünde kaybettin ya da parçalarını topladın? hafifi bile bedellisiyle yapılan bir meslek, sadece meslek değil bunların hiçbiri. ayrıca bunda çok hassasım. olmayan eşitlikle minnetim daha çok artıyor. vatan görevinde cinsiyet ayrımı olmamalıydı.
çöp ve wc temizliği ile ilgili meslekler; insanlar kendi çöplerini çöpe atmaktan aciz, kendi pisliğini temizlemekten acizken bu insanlar onlarca kişinin çöpü ve pisliği ile uğraşıyor. kendini yetiştirememişlerin eksikliği onlara meslek olarak dönmüyor. ağaçlar yaprakları temizleyebilirlerdi, toz temizleyebilirlerdi vs.
wc ise peçete ile mumyalanmadan da temizleniyor, somut pislikler olmasına gerek yok. orası hijyen gerektiriyor zaten amaç bakteri veya virüsleri yok etmek, reçeteleri, pedleri çöpe atmak değil. wc görmüş mağara adamları gibi davranmanıza gerek yok. ki özellikle kızlar, çoğu wc'ye geçince allah belanızı versin diyorum. peçetelere ped muamelesi yapıp yere atanlar var, pedini sarmayip olduğu gibi koyan? yüzünüzü, o attığınız yere defalarca vurasım geliyor. (en çok piknik alanlarındaki wc'ler öyle.) nasıl bir zihniyet ya? bu insanları komple çöp arabasına atıp geri dönüştüremiyor muyuz?
kişisel hijyen ile ilgilenen mesleklere üzülüyorum cidden. sudan, sabundan, deodoranttan vs. bir haberler. "leş kokusunu parfüm kullanacağım sayende(!)." denilmesi mi lazım? o kadar bariz kokarcalar oluyorsunuz ki havayla birkaç km öteden gelen kokunuz oluyor desem pek abartı sayılmaz. resmen terleriyle hep duş alıyorlar gibi.
waoww günümüz insanları ne gelişmiş, ne yetişmiş aman.
inşaata gelirsek; tozlu, gürültülü, ağır şeyler taşınıyor. meslek hastalıklarından ileri de solunum yolu hastalıkları, geçici sağırlık, iskelet sisteminde bozukluk veya bu disk kayması denilen bel fıtığı vs. her gün duş, her gün taşı ve hareket sürekli.
bunlar kutsal ve asla hak ettikleri aylığı alamayan meslekler. meclise gidiyor, takım elbiseyle, klimalı ortam, rahat koltuk, lokanta zaten dışarıya göre aşırı çeşitli ve de ucuz. ama bu saydığım mesleklerden daha çok alıyorlar? insan utanır ya hem haksızlığa karşı susulup o aylıkları alabildikleri için (ki bazılarının yatarakta aldığını çok iyi biliyoruz.) ve de meslek maaşlarını belirlerken çok bariz hak yedikleri için.
saydığım mesleklerin asla üstü olamayacak birçok meslek var. hakları ödenmez ama biz yine de bunun arkasına sığınmak yerine ödemeye çalışmalıydık.
takım elbiseli meslekler iş kıyafetleri giyenlerden daha üstte değil benim gözümde, hiçbir zaman da olmayacak. özellikle böyle haksızlıklar olduğu sürece asla...
takım elbise olayında sadece işinin hakkını verebilen adalet elçilerini koyabilirim. bu da kutsal. (cübbeleri var ama ofis ortamı sonuçta) evet meslek ama sen haksız olanları savunmak için değil gerçekten hakkı yenilmiş veya haksızlığa uğramış olanları adalet saraylarında adaletlendiriyorsun. eğer adaletin adaletsizlikse meslek için para alsan da insan olma değerinden uzaksın. maaş alıyorsun ama israfa giriyorsun. maaşını tam ve zamanında aldıkları gibi işlerini de tam ve zamanında yapsa tüm meslekler, ülke çağı geriye değil ileriye atlar; kötü olan çoğu şey düzelir başta ekonomi ve yaşam standartları olmak üzere...
"vatanını en çok seven görevini/mesleğini en iyi yapandır." diye boşuna demedi.
devamını gör...
23.
fahişeliktir.
devamını gör...
24.
önceden olsa buna cevabım öğretmenlik olurdu. fakat şimdi görüyorum ki öğretmenlik vasat bir durumda. kimler kimlere emanet diye düşünüyorum... çok yazık gerçekten. şu an günümüzde kutsallık mı kaldı? kimse mesleğini kutsal bir şekilde yapmıyor ki
devamını gör...
25.
can koruma, kurtarma odaklı mesleklerdir. ülkesine göre değişiklik gösterir. fazla para kazandırmasıyla alakası da yoktur bu mesleklerin.
örnek; türkiye'de askerliktir. abd'de ise itfaiyecilik.
ortak yönleri can koruma, kurtarmadır. fakat sağlık hizmetlerini bu kategoriye alan bir arkadaş görmedim henüz.
örnek; türkiye'de askerliktir. abd'de ise itfaiyecilik.
ortak yönleri can koruma, kurtarmadır. fakat sağlık hizmetlerini bu kategoriye alan bir arkadaş görmedim henüz.
devamını gör...
26.
para kazanmak için yapılan hiçbir iş kutsal değildir. siz o kutsal meslek dediğiniz mesleği yapan öğretmene, doktora, polise, askere bir ay maaş vermeyin görün kutsallığı.
devamını gör...
27.
ölçü ve tartı doğru tutularak, çalışanın hakkı verilerek insanlığa ve doğaya yapılan her meslek kutsaldır.
devamını gör...
28.
doğrusu kimi mesleklerin ötekilerine oranla yüceltilip, öncelenip kutsanması, çok doğru bir tutum değil. ki bu mesleklerin ciddi bir eğitim ve ekonomik elverişlilik gerektirdiği de düşünülürse (hekimlik, hakimlik, öğretmenlik vb) kişiler bu meslekleri seçebilme şartları açısından zaten eşit şansa da sahip değiller. keza bu meslek alanlarında, kimi örnek kahramanlar olabildiği gibi; çok kötü örnekler de çıkabilmektedir yani sırf bir mesleği yapıyor olmak o kişiyi mutlaka iyi ve doğru yapmamaktadır.
çok deneyimli bir hukukçu ve bir uzman hekim eşi olarak bunları yazdığım bilinsin isterim.
bana sorarsanız, mütevazı sıradan bir ücret karşılığı, sırf çocukları doyabilsin diye, hergün yedi kat yeraltının karanlığına girerek, insanüstü bir cesaret ve güçle ter döken ve her an biraz daha başkaları için ölen, maden işçisinin kahramanlığına kimse kolay kolay ulaşamaz..
meslekleri değil kişileri yaptıklarıyla ölçerek değerlemeliyiz. gerçek kahramanlar yer altında.. emek ve ter döküyorlar, ve sırf çocukları doyabilsin üşümesinler diye. sahte kutsallar, kahramanlar yaratmayın..
çok deneyimli bir hukukçu ve bir uzman hekim eşi olarak bunları yazdığım bilinsin isterim.
bana sorarsanız, mütevazı sıradan bir ücret karşılığı, sırf çocukları doyabilsin diye, hergün yedi kat yeraltının karanlığına girerek, insanüstü bir cesaret ve güçle ter döken ve her an biraz daha başkaları için ölen, maden işçisinin kahramanlığına kimse kolay kolay ulaşamaz..
meslekleri değil kişileri yaptıklarıyla ölçerek değerlemeliyiz. gerçek kahramanlar yer altında.. emek ve ter döküyorlar, ve sırf çocukları doyabilsin üşümesinler diye. sahte kutsallar, kahramanlar yaratmayın..
devamını gör...
29.
yoktur.
para karşılığı çalışanlara saygı duymak zorunda değiliz.
para karşılığı çalışanlara saygı duymak zorunda değiliz.
devamını gör...
30.
veterinerlik..
o güzelim hayvanlari iyileştiriyorlar, dertlerini bile anlatamayan..
o güzelim hayvanlari iyileştiriyorlar, dertlerini bile anlatamayan..
devamını gör...