narsist insanın özellikleri

hep 'en' olmak ister.
ne olursa hep daha fazlasını, daha iyisini olmasını ister.

"narsistik kişilik bozukluğu, kişinin kendisini aşırı derecede önemli görmesi ve sürekli bir hayranlık isteği ile tanımlanan zihinsel bir rahatsızlıktır. bu kişiler kendilerini diğer kişilerden üstün görme eğilimindedirler ve diğer kişilerin hislerine neredeyse hiç saygı duymazlar."

kim demiş kopyala yapıştır diye. külliyen yalan. kuru iftira. snsksk. bu kabul edilemez.

karşısındaki insana seni boşver gel birlikte beni sevelim diyen insanın şahsına münhasır özellikleridir. altında ciddi değersizlik kaygısı yatar.

lilium’a, aşık olduğu adamın narsist olduğu şoku .

eline yetki geçince kötüye kullanmasıdır.

küçük dağları o yaratmıştır sen de o dağda yaşamaya mecbur bir canlısındır.

en bariz özelliklerinden biri de çirkefleşmekte sınır tanımamasıdır. normal insanlar sinirlendiğinde annesine, eşine, evladına vs. karşı belli bir saygı çerçevesinde konuşurlar ama narsistler, asla karşısındaki kişi "benim annemmiş", "onca yıllık eşimmiş, çocuklarımın annesiymiş", "şirketimi emanet ettiğim kıdemli personelimmiş" diye düşünmezler, o yüzden de yalan, dolan, iftira da dahil olmak üzere çok ağır sözlerle saldırırlar. karşısındaki kişi de bir empatsa vay haline... o, "bana bunları nasıl söyler?" diye karalar bağlarken, narsist tartışmayı kazandığı için zevkten dört köşe olur ve karşısındaki kişiyi üzdüğü için hiç pişman olmaz çünkü onda suçluluk duygusu diye bir şey yoktur ki kötü sözler sarf ettiyse zaten siz hak etmişsinizdir, o yüzden de hiçbir zaman özür dilemez. siz günlerce önüne yumak konmuş kedi gibi size yaptığı saygısızlıkları, attığı iftiraları, ettiği hakaretleri düşünürken, o tartışmayı kazanmasının verdiği zafer sarhoşluğuyla "daha da bu konuyu açamaz. iyi oldu." diye düşünür. tam o olayların etkisini biraz üzerinizden atıp tekrar konuyu konuşmaya başladığınızda yine öyle davranır, yine dağılırsınız. bu böyle giderse, günden güne sizi sindirir, karşısında konuşamayan, hoşlanmadığınız şeylere bile itiraz edemeyen birine dönüşürsünüz. ailenizden biriyse öncelikle onun sözlerini umursamamak lazım, onunla tartışmadan az ve öz konuşmak ve araya duygusal mesafe koymak lazım; aile üyeniz değilse de fiziksel mesafe koymak gerekir. siz değerlisiniz, hiç kimse size böyle kötü davranamaz. nokta!

sayılabilecek pek çok özellikleri var ancak benim en çok dikkatimi çeken özellikleri yalnız, mutsuz ve özgüvensiz olmaları. dışa vurdukları aşırı özgüven ve kendini sevme kabuklarının altında kendinde sürekli kusur arayan, durmadan konuşan küçük bir ses olduğunu düşünüyorum. bu sesi bastırmak için sağlıksız yöntemlere başvuruyorlar ve hem kendilerini hem de karşılarındakini üzüp yıpratıyorlar.
psikolog ya da konunun uzmanı değilim tabi ki, onlar daha iyi biliyorlardır ancak benim naçizane gözlemlerim bu şekilde.

kibar olmaması.
her şeye katlanırım da kaba insanlara katlanamıyorum.

karşısındaki insanı sürekli eksik hissettirir. ağzınla kuş tutsan yaranamazsın.(yaranmaya çalışmayanız da)kavga, kaos yemek gibidir onlar için. hayatlarından hiç eksik etmezler. sadece kendi dedikleri doğrudur. haksız olsa da asla kabul etmezler.

aynaya taparlar.

çok güzel manipüle ediyorlar ya. yani şaşırmamak elde değil.
bir hata yapmayagör... unutmazlar. hemen "ama sende böyle yapmıştın" der. empati zaten yapamazlar. duygularından bahsedersin, üzüldüğünden dem vurursun ama o sonuç odaklıdır. "o zaman git" der.
böyle bir durumda kalırsan git demesini bekleme. git. "ben böyleyim"minvalinde cümleler her zaman elden gelemeyini anlatmak için kullanılmaz. en azından narsistler o anlamda kullanmaz.

borderline narsist histrionik antisosyal falan hepsi aynı bokun laciverdi ve hepsinin ortak özelliği muhatap oldukları insanların güzel duygularını öldüren birer asagilik o.c. olmalari. boka bakar gibi bakın geçin, daha fazlasına haketmiyorlar.

ancak şu var: siz işinize gelmediği için mi birine kişilik bozukluğu tanısı koyuyorsunuz yoksa gerçekten böyle bir şey var mı?

bir de şu var: kişilik bozukluğu olmadan da o.c. olabilir insan.

bir laf daha edeyim de tamam olsun. eğer hakliysam idare adamından da korkmam, beladan da kaçmam.

hangi birini sayacaksın ki? normal olmayan, hatta aşırı anormal bir ton özelliği var bunların.

mesela, dışarıdan bakıldığında o kadar da matah bir şey olmadıklarını, tüm insanlar kadar sıradan olduklarını herkes gördüğü hâlde kendilerine aşırı bir önem ve hayranlık yüklemeleri. kendilerine bayıldıklarını sık sık vurgulamaları. işin komik yanı, gerçekte öz güvenleri yerlerde sürünür ama dışarıya karşı bunu belli etmemek adına, tam tersini düşündüklerini, abartılı söz ve hareketlerle gösterirler.

duygularınızı anlayamazlar. anlasalar da önemsemezler. en önemli şey kendi duyguları, kendi iyilikleridir. bu uğurda üzerinizden dozer gibi geçmekten kaçınmazlar. hatta sizi yıkmaktan özel bir zevk de alırlar.

sürekli olarak onay alma ihtiyacı hissederler. haksız oldukları konularda bile onları pohpohlamanızı, desteklemenizi beklerler. bunu yapmazsanız ağır bir yara almış gibi hisseder, kendilerince zarar olarak gördükleri bu durumun boyutuna bağlı olarak sizi hayatlarından tamamen çıkarabilirler. aslında bir narsistin, bir kişiyi hayatından tamamen çıkarması çok kolay bir şey değil çünkü her katil gibi cinayet mahaline geri dönmeye, eğer mümkün olursa sizi tekrar öldürmeye bayılırlar.

manipülasyon tekniklerini iyi bilirler. bunu fark ettiğiniz ve gerçek kişiliklerini gördüğünüz zaman sizden kaçabilirler.

sorumluluk almak istemezler. kendi hareketlerinin kötü sonuçlarında bile sorumluluk almaz, suçu size yüklerler.

insanlarla derin bağlar kuramazlar. aşk ilişkilerine kolay kolay giremez, kimseye bağlanamazlar. tek bir farkla: onursuz bir şekilde "bana ne istersen yap, yeter ki beni bırakma!" demişseniz ve size it gibi davranmasına * izin vermişseniz, o zaman göstermelik şekilde evliliğe bile razı olabilirler.

eleştirilmeye gelemezler. her zaman herkes bunlar hakkında konuşsun, hatta mümkünse hep olumlu konuşsun isterler. bazıları olumsuz görüşleri takmıyor gibi görünse de içten içe delirirler ve intikam almak için fırsat kollarlar.

terk ederseniz son sözü söylemek için sizi engelleyebilirler. bazıları sizin arkanızdan yalan dolan şeyler uydurarak sizi gözden düşürmeye çalışır. iftira atabilirler rahatlıkla. sizin rezil olmanız, kendisinin de işin içinden kayıpsız şekilde sıyrılması için her yolu mübah bulurlar.

aşırı kıskançtırlar. nadiren kendilerine rakip olarak gördükleri birisi çıkar onlara göre ama eğer çıkmışsa, o kişiden ölesiye nefret ederler.

narsistlere göre dünyadaki tüm ilgi ve sevgi onların hakkıdır. ortamda bulundukları zaman herkes sadece onlarla ilgilenmek zorundadır. ilgilenmeyen birisi varsa aptal, çirkin ya da benzer sıfatlarla adlandırılır.

narsist kendi yeterisizliklerinin farkındadır. bunları düzeltmek, aşırı güçlü egosuna karşı yenilgiyi kabullenmek anlamına gelir. o nedenle başkalarının zayıf noktalarını öne çıkararak, insanları çiğneyerek yükselmeye ve kendi hatalarını bu şekilde saklamaya çalışırlar. "cambaza bak" olayı...

bu kadar bozuk bir düşünce yapısına rağmen kazara bunlardan birini sevdiyseniz bile kıymetinizi bilmez, sizi maddi ve/veya manevi bakımdan bitirmek için dozu gittikçe artırırlar. flört aşamasında iseniz, bir gün sizi aşk kelimelerine boğarken ertesi gün bir anda görmezden gelmeye başlayabilirler. siz yanlış bir şey yapmamış olsanız bile... o kendi kafasında yanlış bulduğu şeylerle sizi suçlayabilir. siz kötü bi şey yapmadığınızdan ya da demediğinizden eminseniz kendinizi hiç suçlamayın. bu sürecin peşinden, bazen günler, bazen haftalar ve hatta bazen de aylar sonra, hiçbir şey yokmuş gibi "selam" diye mesaj atabilirler. sonra tekrar aynı döngü başlar. yalnız şu var ki bu döngüler her seferinde daha da şiddetlidir. yani her gelişinde, size söylediği aşk dolu sözlerin sayısı artar ama sizi görmezden gelmeye daha çabuk başlar. eğer geri dönüşlerine izin verirseniz en sonunda artık aşk sözleri falan kalmaz. hakaretlere, aşağılamalara ve hatta duruma göre fiziksel şiddete maruz kalırsınız çünkü kafasındaki siz, onun yaptığı her şeyi sineye çekiyor olmakla bunu hak etmiştir.

***

narsist, küçükken yaşadığı ve yüzleşmekten kaçındığı herhangi bir olay nedeniyle bu duruma gelir. buradaki tüm sorun ve her şeyin anahtarı "yüzleşmekten korkmak" kısmında yatar. kendileri, içlerindeki duygusal yaranın üzerini kapatır ve onu görmezden gelirlerken, sizin bunu görmeniz zaten asla işlerine gelmeyecektir. bu nedenle aşırı uç seviyedeki bir narsisti, narsist olduğuna ve tedaviye ihtiyaç duyduğuna ikna edemezsiniz. hayatlarını, kendi kişiliklerini kökünden değiştiren olay her neyse, onu inkâr etmekle heba ederler ve genellikle de günün sonunda yalnız başlarına kalırlar çünkü hiçbir ilişkileri yüzeysellikten öteye geçemez.

narsistik kişilik bozukluğu, geniş bir yelpazeye sahiptir. kimi bireylerde seviye biraz daha düşük olduğundan tedaviyi kendiliğinden bile akıl edebilirler ama diğer aşırı uç, bunların en uzak durulması gereken tipleri içerir. yani en kötü narsist, hâlinden ve yaşam tarzından memnun olup bunu değiştirmek istemeyen versiyondur. bunlara diyecek tek şey var: at kazığı koparır, kendi kıçına denk gelir. bırakın bir başlarına ölsünler. neticede değişmek istemeyerek kendi seçtikleri son bu.

edit: bir narsist ile birlikteyseniz bilin ki yaptığı olumsuz şeylerin hiçbirinin sizinle ilgisi yok. sizin yerinizde kim olursa olsun, narsist aynı hareketleri yapacaktır. siz onun için özel değilsiniz. siz sadece onun beslendiği bir kaynaksınız. sizden daha iyi bir kaynak bulursa ona yönelir. sizin duygularınız umurunda değildir. sizinle, sizi sevdiği için değil, sizin onu sevme şeklinizi, ona fedakârlık yapma şeklinizi sevdiği için birliktedir.

narsist olmaları. hemen uzaklaşın yanından. iyilik olsun diye bir cep aynası hediye edebilirsiniz tabi.

öncelikle narsist insanlarla herhangi bir kavgada galip gelemezsiniz bunu kabul edin. en saçma argümanla da olsa asla haksız olmazlar. sizi sömürmek istemesi, aleni gerçekleri çarpıtması, bambaşka bir gerçeklikte yaşaması onun sorunu değildir. tek amacı vardır kurbanını sömürmeye devam etmek. bu ruhsal çöküşünüz, öz güven kaybınız, dostlarınızla aranızın açılması ya da sizi bir çıkarı için kullanması olabilir. herhangi biri için bile sizden alabileceği maksimum verim için asla vazgeçmeyecektir.

narsist, olanlara, yaşadıklarınıza, herhangi bir kaybınıza, acınıza tepki vermez. onun dünyasında tek bir gerçeklik vardır o da kendi ihtiyaçlarıdır. bilimsel araştırmalar dehb tedavisinde yaşanan aksaklıklarda olduğu gibi narsistlerin de suça eğilimli olduğunu gösteriyor. o yüzden de ekstra dikkatli olmanız gerekiyor ve bu illaki adam öldürmek, banka soymak olmak zorunda değil herhangi bir koşulda kendi çıkarları için hareket etmek, insanları taciz etmekten haz almak şeklinde de ortaya çıkabilir. diyelim ki her şeye rağmen narsistle yaşamaya devam etmek istiyorsunuz; bilin ki hiçbir zaman takdir edilmeyecek, teşekkürler kelimesini duymayacak ama sürekli eleştirileceksiniz. bunun sizin her şeyi doğru yapmanızla hiçbir alakası yok; çünkü narsist yanında öz güvenli hiçbir kurbana tahammül gösterecek empatiye bile sahip bir varlık değildir.

diyelim ki bir mucize eseri narsist kurbanı olma rolünü reddedip hayatınızdan çıkardınız. asla hemen vazgeçmeyecektir. bazen sizi övecek, tatlı dille ikna etmeye çalışacak bazen de kırıp dökecek sizi sindirmeye çalışacaktır. şunu unutmayın; narsistin derdi sizinle değil. o kendi yarattığı şablonda kurbanlar bulup, aynı şeyleri farkı kişilerde farklı şekillerde deniyor. siz kurtulup, nefes aldığınız sürece o giyindiği sahte öz güven maskesinin altındakini her zaman bileceksiniz.

#281508
bu doğrudur ama eğer narsistin sizden hala alacağı bir şeyler varsa cankulağıyla dinler. sorular sorar.
dersin ki dinlemeyi biliyor be.

e bilir tabi, öğrendiklerini ileride sana karşı kullanacak, manipule edecek, en uç noktada tehdit edecek.

empati yeteneği zayıftır, hatta yoktur. manipülasyon konusunda ustadırlar, size kendinizi yeri geldiğinde suçlu hissettirirler.

narsist insan bi sekilde cozum bulur sorunlarina. daha once de bulmustur zira. sifirdan gelmemeli bir insanin kendini degerli bulmasi.
yere dusunce, el uzatan olmayinca dizlerini kendisi silkeler. para kaybedince mesela dilenmez sagdan soldan. yapar iki matematik, cozer isini.
kissadan hisse yerler sizi der de yedirtmez kendini. muhtac degilsen kimseye, sensin bu isin krali.
selametle.