541.
ırmağının akışına öldüğüm zamanlardan. şaka şaka içeride 2002 dünya kupası maçı oynuyordu.
devamını gör...
542.
muhtemelen ilk adımlar.
devamını gör...
543.
devamını gör...
544.
dünyanın umrumda olmadığı nadir anlardan.
devamını gör...
545.
devamını gör...
546.
o zamandan beri tüm dişlerimi göstermemeye inat ettiğim tek yer dişçi koltuğu. *
devamını gör...
547.
devamını gör...
548.
ne vardı büyüyecek?
devamını gör...
549.
biz modayı değil, moda bizi takip eder.
devamını gör...
550.
demin yanlış başlığa atmışım. tekrar attım.
sene 95 burada 4 yaşındayım. yuvadaki arkadaşlarla...
en soldaki yeşil gömlekli olan benim arkadaşlar.
sene 95 burada 4 yaşındayım. yuvadaki arkadaşlarla...
en soldaki yeşil gömlekli olan benim arkadaşlar.
devamını gör...
551.
bir zamanlar böyleydim arkadaşlar 4,5 kg doğmuşum o yüzden biraz sumo güreşçisi benziyorum
devamını gör...
552.
devamını gör...
553.
bir kedi gördümmm sankiiii;
devamını gör...
554.
üşenmedim herkesin paylaştığı fotoğraflara baktım; benzer evler, benzer hayatlar. divanlar, halılar, perdeler, vitrinler, kıyafetler çok benzer birbirine.
hepiniz özal'ı tanıyorsunuz belli oluyor.
hepiniz özal'ı tanıyorsunuz belli oluyor.
devamını gör...
555.
annemin bileziklerini calip ders calisiyorum ve cok mutluyum gordugunuz gibi
devamını gör...
556.
direkt aile fotoğrafımız.
abime neden aşk dolu baktığımı bilmiyorum, hiçte sevmezdim kendisini.
ve kombinim yine olayy
edit: abime bakmıyorum gibi ama neyse.
devamını gör...
557.
minik pıleyn vardı, kaçtı. *
devamını gör...
558.
bende olmayan fotolar. geçmişe dair hiçbir hatıra yok üzerimde. hiçbir şeyi biriktirmiyorum, ne hatıra, ne insan, ne para, ne eşya, ne fotoğraf. hepsi de sadece yük. zaten kafam gereğinden fazla dolu, o bile bana fazla geliyor. abartılı bir hafızaya sahibim. hatırlamak gibi bile değil. bizzat orada olmak, o anda. saçma sapan bir şey. anlatması bile güç. zamanda serbest kalmış gibiyim. öyle olunca da sürekli bir garip hisler tufanıyla cebelleşiyorum. çoğu zaman nerede olduğumu anlamaya çalışırken buluyorum kendimi. ilkokulda öğretmenden dayak mı yiyorum, yoksa iki yaşındayken evimizin salonundaki sobanın yanında mavi leğenin içinde halam mı yıkıyor beni, kadıköy'de bira mı içiyorum, yoksa lisedeki sevgilimle kütüphanede ders çalışma ayağına, kuytu yerde fingirdeşiyor muyum? hepsi de o an ki gibi aynı anda. ama hangisi? ve daha fazlası. saçma sapan bir şey. çok saçma. yaşaması saçma. anlaşılması imkansız. kim anlayabilir ki böyle bir saçmalığı?
devamını gör...
559.
devamını gör...
560.
bizim köyün en güzel manzarası eşliğinde.(davar otlama alanı manzarası)
devamını gör...