461.
analarımuz (evet muz) eskiden oklava gibi bir şey ile (ya da direkt oklavanın kendisi ile) yorganlarımızdan çıkardıkları doğal, koyun yünlerini döverlerdi, hatırlıyor musunuz? hani havalansın diye. bilmiyorum, hayatta mı bu yüzden, yani havalanalım, uçalım diye yapıyor; ama çok fena dövülüyorum.
devamını gör...
462.
bugün kendimi biraz daha zorlarsam fotosentez yapabilecekmiş gibi hissediyorum, zaten ot gibi yaşıyorum (ye, iç, yat) biraz daha çalışıp fotosentez yapmayı başarırsam en azından dünyaya bir katkım olur diye düşünüyorum.
devamını gör...
463.
ve
arasında gidip geliyorum sık sık.
devamını gör...
464.
çalışmaktan yorulmuş, bazı şeylerin olacağına dair umudumu yitirdiğim için bomboş hissediyorum. üzgün değilim ama normalinde olmayan bir sakinlik ve umursamazlık var üzerimde. bir de asla işlerin benim hayal ettiğim gibi gitmeyeceğine dair bir kabullenilmişlik.
sonradan yapılan güncelleştirmeler nedeniyle buradan da soğumuş durumdayım, niye hala buradayım hiç bilmiyorum açıkçası.
kısacası kendi halimde hayatımı sürdürmeye çalışıyorum işte bir şekilde
sonradan yapılan güncelleştirmeler nedeniyle buradan da soğumuş durumdayım, niye hala buradayım hiç bilmiyorum açıkçası.
kısacası kendi halimde hayatımı sürdürmeye çalışıyorum işte bir şekilde
devamını gör...
465.
bolca ağlamalı ve panik ataklı bir haftadan sonra bugün cidden mutlu olduğumu hissettim. kimlerin bana kıymet verdiğini bir kez daha anladım. beni mutlu edenler umarım benden on hatta yüz kat daha büyük mutluluklarla karşılaşırlar umarım. mutluluğumuza sebep insanlar hep var olsun.
devamını gör...
466.
bundan sonra yani vertigo denilen belayı atlatabilirsem iyi olacak. öyle umuyorum. çünkü her şeyi kafaya takmanın, olmadık şeylere sinirlenmenin, olmadık kişilerin laflarıyla moral bozmanın ne kadar gereksiz olduğunu şu 2 haftada öğrendim. diyetin yanında ruh diyeti de yapacağım. siz de öyle yapın. zira birikiyor birikiyor ve taşıyor sonra. geç oldu ama oldu. bundan sonra bana pollyanna, bana heidi, bana clara her şey.
devamını gör...
467.
en sevdiklerimle birlikte yanımızda kahve, patlamış mısır ve cipsle birlikte güzel bir sohbetin içindeyim. bir saate hazırlanıp ozbi konserine hazırlanmak için totomuzu koltuktan kaldıracağız. bugün güzel bir gün!
devamını gör...
468.
devamını gör...
469.
gün içinde keyfim gayet yerindeydi. şimdiyse sıkıntılar içindeyim. "ne yapıcam?" diye sayıklayıp duruyorum. hemen ardından "hangi konuda ne yapayım?" sorusu suratıma çarpıyor. koca bir boşluk... ne istiyorum ben? neye huzursuzum?
devamını gör...
470.
toparlayacağım ama hangi birini?
devamını gör...
471.
türk lirası gibiyim.
devamını gör...
472.
sözcüklerle kendimi daha iyi ifade edebilir miydim? hiç sanmam
devamını gör...
473.
eksiksiz
devamını gör...
474.
ben bir şeyi isteyerek, umut ederek, bekleyerek, sabrederek hayal ediyorsam onu mutlaka yakınlarımda bir yaşar. ben de izlerim. bazen kendimi duvar gibi hissediyorum. varlığım bir anlam ifade ediyor ama bir değer ya da öncelik değil varlığım başkalarının hedeflerine ulaşması için bir araç. ruh halim de halsiz,yorgun ve umutsuz.
devamını gör...
475.
fazla düşünür halde şu moddayız..
devamını gör...
476.
ruhumuz göç etti. gittiği yerde yakalayabilirseniz sorun.
devamını gör...
477.
boşvermişliğin uçurumunda yar oldu olacak ya kendine ya birisine. canım çok sıkkın. kötüyüm yav. neyse kötü günleri gördük sırada daha kötü günler var .
devamını gör...
478.
hissizlik.
devamını gör...
479.
galiba tez konumu buldum. o yüzden yüksek.
devamını gör...
480.
kararli. fiziksel olarak iyi hissediyorum. degil 90, 135 dakika önde baski yapsam yorulmayacakmisim gibi. bugün o maci kazanacagiz.
devamını gör...