normal sözlük yazarlarının ruh halleri
başlık "pencere" tarafından 18.01.2021 01:23 tarihinde açılmıştır.
1421.
1422.
1423.
telaşlı ve iri.
devamını gör...
1424.
1425.
olum çok mutluyum lan... neredeyse 8 senedir kullandığım bir telecaster vardı, çok nazımı çekti kerata ama ister istemez içimde hep bi jaguar veyahut jazzmaster isteği vardı, hep hayalini kurardım, dün aldım ve bugün yeni albüm hazırlıklarına başlayacağım. çocuklar gibi şen hissediyorum...

devamını gör...
1426.
sizi bilmem ama ruhlar aleminden sen ruh serruh muhtemelen şen
devamını gör...
1427.
bom bok.
devamını gör...
1428.
boğucu. sanki ortam havasız ve pencere yok. pencereyi geçtim nefes alacak bir boşluk, delik yok. ne bu kadar düşündüren, istemeden içimi kemiren ve ne bu kadar beni iten, benliğimi ele geçirip süründüren... nefes alamıyorum. düşünmekten kaçarken neyi bu kadar düşünüyorum? neden ağrıyor başım ve neden sıkışıyor göğsüm? neden var olamıyorum insanların içinde ve neden kabullenemiyorum insanları oldukları gibi?.. neden, neden ve neden?
boğuluyormuşum gibi.
boğuluyormuşum gibi.
devamını gör...
1429.
bomboşum. 8 yıllık arkadaşlığımı, can dostum falan dediğim kişiyle olan dostluğumu sonlandırdım. pişman mıyım, hayır. olacak mıyım, hayır. hak etti mi, evet. üzüldüğüm tek şey gitmeden önce zehrini kusmuş olması. böyle olacağını bilseydim en baştan konuşmayı keserdim. gittiği yerde bulduğu yeni insanlarla mutlu olmasını diliyorum çünkü artık zaten onu tanıyamıyordum. onca güzel anı, onca hikaye, onca anlatılacak şeyin hatrı kalmamışcasına söylediği kelimelerin kırıcılığından bahsetmeyeceğim bile.
yolun açık olsun, umarım hayat bir daha bizi karşılaştırmaz. canımı bile verirdim senin için. yazık oldu. artık benim için sokaktan geçen birinden farkın yok. benden olabildiğince uzakta, yeni arkadaşlarınla ve ortamınla mutlu olman dileğiyle.
yolun açık olsun, umarım hayat bir daha bizi karşılaştırmaz. canımı bile verirdim senin için. yazık oldu. artık benim için sokaktan geçen birinden farkın yok. benden olabildiğince uzakta, yeni arkadaşlarınla ve ortamınla mutlu olman dileğiyle.
devamını gör...
1430.
1431.
1432.
bom bok.
devamını gör...
1433.
devamını gör...
1434.
devamını gör...
1435.
1436.
1437.
1438.
1439.
uzun zamandır yazamıyordum buralara. bu esnada çok önemli işler başarmış olmayı isterdim tabi ama hayır, hiçbir şey başarmadım. kendi küçük dünyamın organik depresyonunu, sorunlarını ve fakirliğini yönetmekle uğraşıyordum. sonuç: yönetemedim.
türkiye "düz insan" olabilmene izin vermeyen bir yer haline geldi artık. düz insan olmaktan kastım depremde kafana çökmeyeceğinden emin olduğun eli yüzü düzgün bir evin kirasını karşılayabilmek, bakmaya çalıştığın canlıların (kedi-köpek) karnını doyurabilmek, arkadaşlarınla oturduğunda bir sonraki birayı içip içmemeyi düşünmemek... özetle insan gibi yaşayabilmek.
mart ayının sonunda ev sahibim sağlık gerekçeleriyle 11 yıldır oturduğum evimi boşaltmamı istedi. o kadar yılın verdiği karşılıklı minnet borcu ve hukuk sebebiyle asla ikiletmedim ve hemen bir yer buldum.
ben ev için anlaştığımda henüz istanbul'da deprem olmamıştı ve bu mesele gündemde değildi. ben yine de ev sahibine evin kentsel dönüşüm sürecini sormuştum, o da öyle bir gündemimiz yok demişti.
maddi olarak çok zorlanarak mayıs ayının başında 45 yıllık bir binaya taşındım. çünkü maalesef başka bir yerin kirasını karşılayabilecek durumda değilim.
dün öğrendim ki, daha 3 haftadır oturduğum ev kentsel dönüşüme girecekmiş.
ve dünden beri düşünüyorum, kiralara bakıyorum, taşınma masrafını hesaplıyorum... hayır, olmuyor. "bir yerde bir yanlış mı yapıyorum acaba?" diyorum. hayır; benim hiçbir yanlışım yok.
ben bu ülkenin en iyi üniversitelerinden birini bitirdim ve mühendis oldum. ben 12 yıldır bilfiil çalışıyorum, üretiyorum. çalmıyorum, ahlaksızlık yapmıyorum, hayatımı mutlak bir doğrulukla yaşamaya çalışıyorum ve bunların sonucu olarak da barınamıyorum.
ben bu ülkede hayatımı idame ettirmekte çok zorlanıyorum maalesef ve bu durum artık benim gururuma dokunuyor. bunlar insanlık onuruna yakışmıyor.
türkiye "düz insan" olabilmene izin vermeyen bir yer haline geldi artık. düz insan olmaktan kastım depremde kafana çökmeyeceğinden emin olduğun eli yüzü düzgün bir evin kirasını karşılayabilmek, bakmaya çalıştığın canlıların (kedi-köpek) karnını doyurabilmek, arkadaşlarınla oturduğunda bir sonraki birayı içip içmemeyi düşünmemek... özetle insan gibi yaşayabilmek.
mart ayının sonunda ev sahibim sağlık gerekçeleriyle 11 yıldır oturduğum evimi boşaltmamı istedi. o kadar yılın verdiği karşılıklı minnet borcu ve hukuk sebebiyle asla ikiletmedim ve hemen bir yer buldum.
ben ev için anlaştığımda henüz istanbul'da deprem olmamıştı ve bu mesele gündemde değildi. ben yine de ev sahibine evin kentsel dönüşüm sürecini sormuştum, o da öyle bir gündemimiz yok demişti.
maddi olarak çok zorlanarak mayıs ayının başında 45 yıllık bir binaya taşındım. çünkü maalesef başka bir yerin kirasını karşılayabilecek durumda değilim.
dün öğrendim ki, daha 3 haftadır oturduğum ev kentsel dönüşüme girecekmiş.
ve dünden beri düşünüyorum, kiralara bakıyorum, taşınma masrafını hesaplıyorum... hayır, olmuyor. "bir yerde bir yanlış mı yapıyorum acaba?" diyorum. hayır; benim hiçbir yanlışım yok.
ben bu ülkenin en iyi üniversitelerinden birini bitirdim ve mühendis oldum. ben 12 yıldır bilfiil çalışıyorum, üretiyorum. çalmıyorum, ahlaksızlık yapmıyorum, hayatımı mutlak bir doğrulukla yaşamaya çalışıyorum ve bunların sonucu olarak da barınamıyorum.
ben bu ülkede hayatımı idame ettirmekte çok zorlanıyorum maalesef ve bu durum artık benim gururuma dokunuyor. bunlar insanlık onuruna yakışmıyor.
devamını gör...
1440.