şeytan

pek çok dinde ve mitolojide tanımı ve tasviri olan yaratıktır. türkçe karşılığı albızdır. bizler onu genelde şeytan ya da iblis olarak da biliriz. kötü olan her şeyin temsilcisidir.

selaaamınn aleykümm.

miti/mitolojiyi falan boşverelim hocam da bugün dm’den kime zıplayalım onu konuşalım biraz.

hikayeye göre isyan etmiş ve tüm insanlığı yoldan çıkartması için bildiğin görevlendirilmiş şey. ya arkadaş siz anlaşamadınız diye biz niye yoldan çıkartılıp yanıyoruz?
ayıp be.

dans ederken, kavga ederken, büyü yaparken, müzik aleti çalarken, hayvanları bilinmeyen bir tanrı için kurban ederken resmettiği şeytanlar yani demonlar ya da iblisler , mehmet siyahkalem'in fantastik, şamanizm ile bağlantılı imge dünyasının temel ögeleriydi.

15. yüzyılda orta asya, türkmenistan, maveraünnehir'de yaşadığı tahmin edilen mehmet siyah kalem, mâverâünnehir’in gizemli ressamı idi çünkü hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. yaşadığına dair tek kanıt elimizdeki minyatür / resimleridir.

bir tür resimsel hikaye anlatıcılığı yapan mohammad siah ghalam *, resimlerini rulo halinde hazırladı ve bu rulolar yavuz sultan selim tarafından ülkemize getirildi. minyatürleri ilk defa 1910 yılında münih’te sergilendi.

resimlerinin önemi, gündelik hayat dışında doğaüstü varlıkları betimlemesinden kaynaklanır. demonları insan varlığının ötesinde yer ile gök arasında bir yerde vücut bulur. bu, iyi ile kötüyü birbirinden ayıran bir çizgidir.

başlık seks kokuyor.

etrafımda görmeyince aranıyorum, merak ediyorum. mümkünsüz uzak kalması.

insanın taktığı maskenin adı.

arkadan kulak memesine vurup kaçılası insandır.

kendisine küfredilince hoşuna giden tek mahlukat.

ırkçılığın mucidi..

şeyin tan hali.

herkes için var olan...

teolojik ya da mitolojik - siz hangisini isterseniz- bağlamından ziyade, insanın vicdanının kurtarıcısıdır. yaptığınız kötü şeyler için bulduğunuz bahanelerdir şeytan, zorunluluklarınız, itiraf etmekten kaçındığınız ne varsa...

başkalarını yargıladığınızdaysa unuttuğunuz. başkası -sizin dışarıya olduğunuz kadar - dürüst, onurlu olmalı çünkü siz mükemmelsiniz. çünkü kırmızı ışıkta geçen araca söverken yol vermediğiniz yayayı hatırlamayacaksınız çünkü sadece sizin doğrularınız önemli.

herkes sever doğumunu
kim sever ölümünü?
herkes sever doğrusunu
kim sever yanlışını?
herkes susar ayıbını
herkes susar ayıbını...

gibi bir şeyler demişti şair...

diğer taraftan

satarım ruhumu her gece ben şeytana
alkole ve ilk gördüğüm kadına
kandırırım kendimi
utanmadan hayat derim bunun adına..

da demişti başka bir şair...

buraya kadar her şey normal, alan memnun satan memnun bir şekilde... ya da memnun gibi görünüyor... belki dramatik olabilir bunların hepsi ama asıl trajedi; şeytanın ruhunuzu satın almaya değer bulamadığında başlar ve siz fırsatınız olsa dakika düşünmeyeceğiniz şeyleri yapanları büyük bir ciddiyetle ve arsızlıkla suçlayacaksınız.

çünkü bir de şunu demişti şair;

kanatlanır, kanatılır bütün boşluklar.
aynalar her gün bir başka yalan söyler
ve kalınır geride çizilmiş hayatlardan,
geride yağmurlardan ve çığlıklardan.
herkes çizer boşluğunu…

bazen uymak istediğim kötü mahluk.

işlevini artık yitirmiş melek. görevini başarıyla tamamlamış ve inzivaya çekilmiş olduğunu düşündüğüm, ateş elementinin ilk somut örneği.

insanlar benden daha yaratıcı diyip, keyif sürüyordur.

o da aynalarda saklı. incecik bir örtü ile gizler kendini. perde gibi. kiminin suretine bakınca görünür, bellidir. saldırıya hazırlıklı olmasa da temkinli olur insan. kimi ise öyle güzel çizer ki maskeyi, o melekesi suretiyle gözlerinin içine baka baka vurur. zavallı mağdur da başka yerlerde onu arar durur. aklıyla yüreğini kundaklayan bir zavallı.

ilk devrimci.

günah keçisidir. çok üzerine geliyorsunuz bu çocuğun üzülüyorum.

not: çoraplarımın eşlerini geri ver.

herkesin içinde var olan ancak bir türlü kendimizinkini keşfetmek istemedigimiz metaforik kötülük. bu kotulugu hep insanlarda ararız ve hiç içimize donmeyiz.

ilk ırkçı faşist. :d

yaptıklarımı ayakta alkışlayan kişi/şahıs