5741.
birinci itirafim duygusuz itin teki olduğum kadar çok da vicdanlıyım. bu iyi değil. her zaman değil yani ama olsun.

ikinci itirafim çok boktan bir konu olsa da içime bir öküz gibi oturdu.
çok kısaca hastanede bir isim vardı. randevu almam gerekiyormus. ama alınması şart değil diye almamıştım. sekreter ben onunla uğraşırken (randevu almayla) 4 saat önce boşa düşmüş bir randevuyu ayarladı. çok sağ olun çok teşekkür ederim ya dememle bir kahve ısmarlarsın ödeşiriz demesi bir oldu. şaşırdım kaldım. ama bir yandan da arabanın motor kırması gerçeği ile yüzleşip buluşmak ve para harcamak eğrisini saliseler içinde analiz edip neden olmasın diye geçiştirip tekrardan teşekkür etmek suretiyle doktor kapısının önünde dikelmeye gittim.

normalde kaçırmazdım. ama kaçmasına izin vermek zorundayım. bir süre böyle olması gerekiyor. fit ve olgun aplalar qalp ve üzgün emoji.

üçüncü itirafım ise medyum diyebileceğimiz birine denk gelmem oldu. yengemin dediğine göre kim için yorum yapsa çıkıyormuş. ben inanmam böyle şeylere. dilinden allah'ı düşürmeyip gayb hakkinda kesin hükümlerde bulunması çok samimiyetsiz geldi.
benim kahve yaptığım sırada telefonla hoparlörde konuşurken benim hakkımda yorum yapmasını istedi. rivayetlerine göre sarışın ve çok iyi bir kızla evlenecekmisim ilk çocuğumun da erkek olacağını hissetmiş.
bu hikayedeki itiraf kısmı şu: nasıl biri istediysem hep tersi oldu. biri haric tabi. mesela hep benden kısa beyaz tenli ve siyah saçlı birini istemiştimdir gelenlerin hepsi bana denk ya da benden uzun, sarışın tiplerdi. bu arada tek bir kişi hariç evlenmeyi hiç düşünmedim hala da düşünmüyorum.
devamını gör...
5742.
...sonra,
unutmaya yüz tuttuğun bir ses,
bir koku,
belleğinin diplerinden kopup gelen bir anı,
bir görüntü,
saniyenin binde biri hızında sanki bir
şimşek gibi çakıp geçen bir imge,
şarkıda geçen bir söz,
sana onu hatırlatan bir kelime,
böyle utanmadan, sıkılmadan, canın acırmış diye
aldırmadan, fütursuzca gelip, unutmak için yaptığın her şeyi silip atıyor ya,
onca yıl verdiğin emek bir salisede yok olup, senelerce öncesine dönüyorsun ya,
istiyorum ki o an ölüvereyim! insan olduğuma, bir belleğim olduğuna işte o zaman çok üzülüyorum.
devamını gör...
5743.
üşüyorum. onun değdiği yerler üşüyor. artık ondan etkilenmek istemiyorum. ağzını açıp gözlerimin içine bakıp boa yılanı gibi sarıp sarmalayıp sarf ettiği sözlerin içinde boğulurken ve aslında yalan olduğunu da bilirken en azından yalan değilse de gerçekleşmeyeceğini bilerek yatarken gene de gerçekleşmediğinde istemeden de olsa gözyaşlarımın akmasından nefret ediyorum. bırakmanın ucundayken çıkıp geldiğinde sonra da "ikna oldum" diye çekip gittiğinde ondan nefret etmek istiyorum. bazı şeyler gerçekten sandığım gibi basit. onu ondan daha iyi tanıdığımı kendime gene ispatladım, ispat için bile çabam yokken. anlayacağını bilsem tartışırım içimi dökerim ama nafile. ağlayarak ve artık ağlamak da istemiyorum, bloguma yazarım artık. ne ise işte o lafları dinlememem gerektiğini biliyordum. benim hatam. kararlılığımı koruyamayıp hissetmek benim hatam ama ona kızgınım. hiçbir şeyimi anlamadığına kızgın ve kırgınım. beddua edesim bile yok. güya beni boşansak alakamız kalmasa bile istermiş. aynen zaten bunları gözlerimin içine bakarak söylerken de inanmamıştım zaten ama gene de böyle hissettim. ne ise. kendi bilir.
devamını gör...
5744.
pazartesiden beri sadece içiyorum. iç, sız, iç, sız. oteldeyim. gidecek evim yok. evsiz kaldım. aynı anda şehirsiz de kaldım. gitmem lazım ama gidemiyorum. çıktım dışarı churhill içiyorum, belki kendime gelirim. midem berbat. alkol komasından ölünmüyor mu ya?
devamını gör...
5745.
haftasonları arkadaşlarımın aklına gelmemek için perşembe akşamından itibaren gruplarda yazılan mesajlara önemli bir şey yoksa olabildiğince geç cevap veriyorum
devamını gör...
5746.
o kadar dar ve sığ bir hayvan ki hayvanlar bile utanır rezilliğinden. kimi için böyle düşünüyorum. hiçbir şey olmamış gibi iğrenç meraklı zihniyetini, kavgacı pislik kötü fikirlerini sağa sola sormadan, bir münasebeti olmada sırf aynı sokaktan geçiyor diye konuşma hakkı olduğunu sanan reziill rüsvaaa yaratıklar var. iğrenç yaratık. mide bulandırıcı burnunu sokan pis yaratık.

gittiğin bir ülkede sok bakalım burnunu sana ne yapıyorlar klavye delikanlısı. terbiyesiz insanlık dışı merak budalası. başardim delisi takdir bağımlısı.

alll sana takdir.
çok çirkin görünüyorsun.
iğrenç görünüyorsun.
vahşi hayvanların bile senden daha fazla düşünme yetisi var. sen övündüğün o iğrenç fikirlerin kadarsın.
terbiyesiz rezil seni.
devamını gör...
5747.
iyi tamam bunu çok uzun zamandır saklıyordum. yakın dostum sevgili b, bundan 10 yıl kadar önce 740 kodlu makinenin verdiği arıza üzerine iddiaya girmiştik hatırlarsın. ben taret sensörü demiştim ama sen tarayıcı demiştin. iddiamızda firmaya yeni gelen kalite mühendisi hanıma ilk yürüme önceliğiydi. sonrasında taret olduğunu bulunca üzülmüştün ama dürüstçe önceliği bana vermiştin. evet benim içinde sonu oldukça berbat biten bir ilişki olmuş olsa da, iddiayı sen kazanmıştın. ben gece gelip, plc versiyonlarını değiştirmiştim. sanırım ahın tuttu. beni affet demiş miydim yazı içinde?**
devamını gör...
5748.
bir insan nasıl olur da burnunu yakmayı becerir lan. burnumu yaktım. sigarayı yakarken taksam gam yemeyecegim. sigara içerken burnumu yaktım. bir süre sözlük yazarlarının fotoğrafları başlığına fotoğraf atamayacak olmanın derin üzüntüsü içindeyim. üzüntüden efes tombul şişe bira aldım. 300 yıl olmuştur herhalde efes şişe bira icmeyeli.
devamını gör...
5749.
aynı anda hem aldanan hem aldatan hem manipülatif hem kurban olabiliyorum
devamını gör...
5750.
korkak ve yalancıları çok severim hem direk kavga etmeye korkarlar, hemde o kadar yüzsüz ve ikiyüzlüdürler ki laf sokup cevap alınca üzülürler.

daha da acınası oldukları durumda şudur herkesi kendileri gibi ilgi ve onay budalası sananlar.

insanları kullanmayı pek severler kullanamadıklarında da bok atarlar.

sözlükte bunlardan bir kaç tane var cevap aldığınızda ağlayacaksanız kaşınmayın.
devamını gör...
5751.
insanları tanıdıkça hayvanları daha da çok seviyorum.
devamını gör...
5752.
kendimi o kadar iyi tanıyorum ki. aklımda dönen, yaptığım ve yapacağım şeylerin sebebini, zaaflarımı, öz güvensizliklerimi... bu beni kendime karşı daha acımasız hale getiriyor. kendimi yerden yere vuruyorum resmen. ama aynı zamanda da bir şeyleri değiştirmek ya da düzeltmek için fazla üşengecim. biraz da umursamaz.
devamını gör...
5753.
hayatımda ilk defa gördüğüm 2 yaşlarındaki kuzenim ile fotoğraflı bir hayvanlar ansiklopedisini inceliyorduk bir saat kadar önce.
sonra bana bir fotoğrafı gösterip her çocuğun soracağı gibi 'bu ne , bu ne' diye sormaya başladı.
soruyor, beş saniye sonra kendisi cevabını veriyor.

sonra cevabını veremediği bir hayvana gelince insanlık namına hangi hayvan olduğunu söyleyeyim bari dedim.
'hmm kuş o , bak çok tatlı'
sonra 2 yaşlarındaki velet kuş değil, penguen olduğunu söyledi gülerek.

bilin bakalım kiminki doğruydu.
tabii ki velet doğru bilmiş, bir de çocuk ben bunları şu şu zaman gördüm biliyor musun, çok tatlılardı diyerek mala anlatır gibi anlatmaya başladı bana.

yani evet, hak veriyorum sana ama yine de ne bileyim. insanın üzerine de bu kadar gelinmez ki..
kuşa daha çok benziyordu bu arada.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

penguenlerin de kuş olduğu gerçeğini göz önüne alırsak ben haklıyım.
devamını gör...
5754.
ilkokul 1. sınıfa giderken okul değiştirdim ve okulun bi ikinci haftası falan ilk defa tuvalete gidecektim. öğretmene sordum hani hiç sınıftan da çıkmıyordum bilmiyorum nerde diye hoca da birinci katta olduğunu söylemişti. içeri girdiğimde iki oğlan vardı duvarlar maviydi şok olmuştum kızlar tuvaleti nerde burası değil mi dedim biri de 'o ho her isteyen kızlar tuvaletine girebiliyor mu' falan dediler güldüler...
o zamanlar saçlarım traşlıydı hatta hep traşlı kullandım beni erkek sanıyormuş p*ç hocam adım da kız ismi sorgulamamış 1 hafta boyunca hiç okula gitmedim sonra gittiğimde de zorbalaştım... öyle olmasam erkek fatma gibisinden absürt şakalar yapıyordu, iyiyiz daha ölmedik*
devamını gör...
5755.
bugün her şeye ağlayasım vardı. her şeye ama…
devamını gör...
5756.
evrene pozitif mesaj yollayayım dedim ve yarın çok güzel bir gün olacak diyerek yolladım. sonuç? mesaj iletildi ve elimde patladı: tutuklandım!

bu evren kozmos işleri herkese yaramıyor bence. sonra geleneksel yola direksiyon kırdım. şimdi allah hayırlısını versin diye dua ediyorum. amin.
devamını gör...
5757.
tuborg’la başlayıp, carlsberg’e evrildim… çok sıcakkkk…
devamını gör...
5758.
duyguları yaşama konusunda çok eksiğim. mutlu edilmeye çalışılıyorum fakat mutlu oluyor muyum bilmiyorum. yaşadığım duyguları tanımlayamıyorum. uzun süreli olamıyor, ne mutluluk ne neşe... sadece öfkenin en dibini görebiliyorum. "evet mutluyum" diyemiyorum, "evet öfkeliyim" tek bildiğim.

uzun bir süre önce son kez tenimden geçip gitmiş duyguların buram buram özlemini çekiyorum.
devamını gör...
5759.
kendimi öldürmek istiyorum, yapamıyorum. depresyon, bıkmışlık, sevdiğinden sevgi kırıntısı beklemek. bunlar da değil tek başına tabi ama bir insanın dünyadan bıkmışlığını çok iyi anlıyorum.
devamını gör...
5760.
kedim laftan anlayacakmış gibi onunla konuşuyorum ve lafımı dinlemediğinde gerçekten sinirleniyorum ve sonra ona söyleniyorum ama o hala duvardaki gölgelerle oyun oynayıp ayağıma falan saldırıyor
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların itiraf köşesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim