yazarların kendileri hakkındaki düşünceleri
başlık "hidir amca" tarafından 05.12.2020 00:58 tarihinde açılmıştır.
61.
insanlar tarafından görülen ilk yanım çok soğuk ve suratsız durduğum yönünde. gülesim olmadığı zamanlarda neden benden boş boş gülmemi beklediklerini anlamıyorum. yok abi suratsızlığım sana değil kişisel algılama. tipim böyle.
devamını gör...
62.
bazen çok kararsız kalıyorum yapacaksan yap yoksa bırak dimi yok illa kendimi bir çıkmaza sokmam gerekiyor.
bir de iç sıkıntılarıyla birlikte kafada kurmalar olmayan sahneler falan ooff offf çekilir tarafı yok.
bir de iç sıkıntılarıyla birlikte kafada kurmalar olmayan sahneler falan ooff offf çekilir tarafı yok.
devamını gör...
63.
biraz sersem kafasında ama genel olarak iyi insan takılan bilir ama muamma olabiliyorum bazen.
devamını gör...
64.
şu sıralar baş ağrısından mustarip, yaşlanmış ve yeryüzünde işi kalmamış gibi hissediyor. işi yok, tüm heves ve arzulardan ırak, kayıtsız, düşünceli ancak neyi düşündüğünü bilmeyen bir tip.
devamını gör...
65.
agresif, atarlı fakat adamına göre muamele yapan bir adet sağlam kişi. valla kardeşim nabza göre şerbet veren insan değiliz ne yapalım hatalarımız var bizim de ama dobralık benim vazgeçilmezimdir, asla değişmem ne olursa olsun…
devamını gör...
66.
fazla duygusal ve bazı şeyleri oluruna bırakmıyor.
devamını gör...
67.
gereksiz anlayışlı, kontrolcü, duyarsız, dengesiz arada iyi arada kötü ama genelde bencil biriyim. bazen evlat olsa sevilmez yani.
devamını gör...
68.
kafasına koyduklarını başaramayan,başarmak için de hiçbir şey yapmayan bir zavallı ama bir yandan da mükemmel,harika bir insan.bazen kendimi gömerken övmeye başlıyorum çok garip.kendime kıyamıyorum galiba kalbimi kırmayayım.
devamını gör...
69.
sırtım ağrıyor kürekle vursalar düzelir mi.
devamını gör...
70.
hırslı, mükkemmeliyetçi, hassas ama kendimin kızı olsam severdim büyük ihtimalle.
devamını gör...
71.
aşırı derecede kendi içinde yaşayan biriyim. içimde yükseklere çıkmış, insanların içinden çekilmiş peygamberlere özgü bir yalnızlık var. mecburiyet veya tercihten çok, sanki yalnızlık için yaratılmış gibiyim. ait olduğum yeri biliyorum, seviyorum. en başından beri buralıyım. hiç yabancısı olmadım... yine de ben bir aydınlatıcı değilim. aldığım haz ve mutlulukla yetiniyorum.
fazlasını yapamayacak olmaktansa rahatsızlık duymuyorum.
yalnızlığın bendeki karşılığı sevinç, hürriyet.
tam tersiyse mutsuzluk, kısıtlanmışlık, huzursuzluk falan filan.
bu kadarım sanırım. böyle düşünürüm kendimle ilgili.
fazlasını yapamayacak olmaktansa rahatsızlık duymuyorum.
yalnızlığın bendeki karşılığı sevinç, hürriyet.
tam tersiyse mutsuzluk, kısıtlanmışlık, huzursuzluk falan filan.
bu kadarım sanırım. böyle düşünürüm kendimle ilgili.
devamını gör...
72.
geçimsiz biri değilim belki ama çok da normal değilim. çok konuşuyor kafa karıştırıyorum. sıkılıyor insanlar farkındayım. ama içinde tutarlı ve gerektiğinde tarafsiz bir acımasızlığım var. kötü niyetli değilim, maddi dünyayı gram kıskanmam, herkes kadar iyi, herkes kadar kötü olmayı öğreniyorum. bence ben de şimdi herkes gibiyim.
devamını gör...
73.
74.
insan kendi hakkında düşünmemeli diye düşünüyorum. düşünmeye başlayınca sonu gelmiyor. kendinle kavga etmeye bile başlıyorsun. (bkz: fazla düşünme manyarsın)
devamını gör...
75.
ne isa'ya ne musa'ya yaranamamak'la geçen çeyrek asrı 5 yıl aşmış bir ömür. daha da aşar mı allah bilir.
ikisini de mutlu edebilirim inadıyla var olan şeyleri de yitiren.
ben zaten super mario oynarken de, bölümü geçtikten sonra atladığımız direği aşıp bölümü bitirmek isterdim, ne kadar sert bassam da zıplama tuşuna, direkten asılı bayrağı tutup aşağı inerek biterdi bölüm.
plastik askerleri de savaştırırken, ne kazanan olurdu ne kaybeden. kimse ölmezdi. böyle savaş mı olurdu? olmalıydı benim için.
bazı durumlarda bir kazanan ve bir kaybeden olması gerektiğini öğrenemedim. bir tercih yapmalıydım elbette. yapamadım.
hemen kendimi yalanlamam lazım, bir tercihim oldu aslında.
alkol.
beni sevenleri, bana değer verenleri, benim de sevdiklerimi, alkole tercih ettim.
sözler verdim bazan, bazı insanlara, tutamadım bu yüzden.
babam der bazı sabahlar, ya da üst üste içtiğim günlerin sonunda, "içtin o kadar, ne geçti eline, ne kazandın berat? de ki, şunu kazandım. paran gitti, vaktin gitti, seni sevenleri üzdün, günaha girdin. ney? hepsi boş, tuvalete çalıştın." der.
eskiden bana güzellik üstüne yapılan iltifatlardan memnun olur, içten içe gizli gizli böbürlenirdim, şimdi hiç hoşuma gitmiyor, utanıyorum.
içimden gelen tüm iyilikleri ve tüm nezaketleri etrafıma sunuyorum, bunun üstüne bir takdir, iltifat alırsam, işte o an memnun oluyorum.
her zaman gailesiz ve müşkülpesent bir oğlandım. gailesiz olmaktan ufak pişmanlıklarım olduğu kadar, müşkülpesentliğim içinse kendime candan erçetin gülüşü atıyorum.
hoşum, iyiyim, güzelim, övünmek değil bu, beni tanıyan pişman olmaz lakin bu kadar. ötesi yok yolumun, biraz gittin mi seni mucurlu yol karşılar, inat edip yolun sonuna varmak istersen, seni bir barikat karşılar, çıkmaz sokak gibi, devamı yok o yolun, geri dön.
*
ikisini de mutlu edebilirim inadıyla var olan şeyleri de yitiren.
ben zaten super mario oynarken de, bölümü geçtikten sonra atladığımız direği aşıp bölümü bitirmek isterdim, ne kadar sert bassam da zıplama tuşuna, direkten asılı bayrağı tutup aşağı inerek biterdi bölüm.
plastik askerleri de savaştırırken, ne kazanan olurdu ne kaybeden. kimse ölmezdi. böyle savaş mı olurdu? olmalıydı benim için.
bazı durumlarda bir kazanan ve bir kaybeden olması gerektiğini öğrenemedim. bir tercih yapmalıydım elbette. yapamadım.
hemen kendimi yalanlamam lazım, bir tercihim oldu aslında.
alkol.
beni sevenleri, bana değer verenleri, benim de sevdiklerimi, alkole tercih ettim.
sözler verdim bazan, bazı insanlara, tutamadım bu yüzden.
babam der bazı sabahlar, ya da üst üste içtiğim günlerin sonunda, "içtin o kadar, ne geçti eline, ne kazandın berat? de ki, şunu kazandım. paran gitti, vaktin gitti, seni sevenleri üzdün, günaha girdin. ney? hepsi boş, tuvalete çalıştın." der.
eskiden bana güzellik üstüne yapılan iltifatlardan memnun olur, içten içe gizli gizli böbürlenirdim, şimdi hiç hoşuma gitmiyor, utanıyorum.
içimden gelen tüm iyilikleri ve tüm nezaketleri etrafıma sunuyorum, bunun üstüne bir takdir, iltifat alırsam, işte o an memnun oluyorum.
her zaman gailesiz ve müşkülpesent bir oğlandım. gailesiz olmaktan ufak pişmanlıklarım olduğu kadar, müşkülpesentliğim içinse kendime candan erçetin gülüşü atıyorum.
hoşum, iyiyim, güzelim, övünmek değil bu, beni tanıyan pişman olmaz lakin bu kadar. ötesi yok yolumun, biraz gittin mi seni mucurlu yol karşılar, inat edip yolun sonuna varmak istersen, seni bir barikat karşılar, çıkmaz sokak gibi, devamı yok o yolun, geri dön.
*
devamını gör...
76.
çok fazla ilgi alanım olduğu ve neye el atsam en iyisini yapmaya çalıştığım için hiçbir halta yaramıyorum.
tek bir konuda uzmanlaşıp kendimi ona adamış olsaydım çoktan kurmuştum istediğim düzeni. oysa şimdi onu mu yapsam, yok yok bunu yapayım ya da neyse şunu yapayım diye diye hiçbir şey yapmamış hâldeyim. kafama tüküreyim!
akılsızım ben.
tek bir konuda uzmanlaşıp kendimi ona adamış olsaydım çoktan kurmuştum istediğim düzeni. oysa şimdi onu mu yapsam, yok yok bunu yapayım ya da neyse şunu yapayım diye diye hiçbir şey yapmamış hâldeyim. kafama tüküreyim!
akılsızım ben.
devamını gör...
77.
çok plansız yaşıyorum ve buda aslında yapabileceklerimi aksatmama ve tembel olmama neden oluyor.bunu düzeltmem lazım.
devamını gör...
78.
iyi çocuk aslında ama, biraz mallık var.
fazla güveniyor.
fazla güveniyor.
devamını gör...
79.
80.
bir süredir bildiğin sığır gibi yaşıyorsun hacı abi. titre, sarsıl ve kendine gel ! hayat akıyor hayat !
devamını gör...