günde 12 saat çalışmazsan başaramazsın
bugün matematik hocamdan duyup şaşırdığım sözdür. zaten en umursamayanın bile uykularını kaçıran bu sistem,benim gibi çalışkanları da paniğe sürüklüyor. bi şey sormak istiyorum:biz savaşta mıyız? 11 yıldır geleceğim için canımı dişime taktığım halde son bir sene üstelik yazın dahil 12 saat çalışamazsam istediğim yere gelemeyeceğim söyleniyor. keşke şimdiye kadar hiç çalışmayıp son bir senenin verdiği coşkuyla 12 saat çalışabilseydim ama yapamıyorum. eğer başarı yok bin soru yok on iki saat gibi kıstaslara bağlıysa ve başımı kaşıdığım an elimden kayacaksa ipi tutmayı reddediyorum,şimdiye dek kangren olsam da
devamını gör...
tanrılar okulu
stefano d'anna nın muhteşem kitabı.
kitabın önsöz ksımı "bu kitap, bir harita ve bir kaçış planıdır." şeklinde başlıyor.
gerçekten dediğinin hakkını da veriyor.
ben kimim, nerede olmak istiyorum, ne yapmak istiyorum...
eğer kendinizi bir kapana kısılmış gibi hissediyorsanız, o kapandan kurtulmayı başaracak özgüveni size vermek üzerine kurgulanmış bir başyapıt.
kitabın önsöz ksımı "bu kitap, bir harita ve bir kaçış planıdır." şeklinde başlıyor.
gerçekten dediğinin hakkını da veriyor.
ben kimim, nerede olmak istiyorum, ne yapmak istiyorum...
eğer kendinizi bir kapana kısılmış gibi hissediyorsanız, o kapandan kurtulmayı başaracak özgüveni size vermek üzerine kurgulanmış bir başyapıt.
devamını gör...
mahlassızım
yerinde tespitleri olan ve bunu yazıya oldukça güzel dökebilen birisi. girdiği bilgi içerikli tanımlarla sadece benim değil, bir çok insanın dikkatini çekmeyi başarabilmiş olmasını buna bağlıyorum. kendisini okumak çok keyifli, dilerim her zaman buralarda olur.
devamını gör...
lilium (yazar)
sözlükte var olmasından kendi adıma büyük mutluluk duyduğum, düşüncelerini dile getirmekten çekinmeyen, cesur, kendini geliştirmiş ve güçlü bir kadın. kadın olduğu, zaman zaman kendi fotoğraflarını buraya yüklemeyi tercih ettiği ve birçok insanın düşündüğü ancak söylemekten kaçındığı şeyleri rahatça dile getirdiği için nickaltından ve profilinden çıkmayan birçok yazar tarafından yine aynı sebeplerden ötürü zaman zaman linç edilen yazar. bu benim gözümde kendisine özel yapılan kişisel bir muamele değildir. aynı şeyleri yapan başka bir kadın yazar da aynı kişiler tarafından aynı muameleye maruz kalacaktı. bu lilium olmuş, başka bir kişi olmuş hiç fark etmez. ne kadar kadınlara karşı pozitif ayrımcı bir platform olmak için özveri göstersek de kafayı kadınlarla bozmuş insanlarla dolu olan, kadına yapılan psikolojik/fiziksel şiddet ile taciz tecavüzün kanayan yarası olan bir ülkede yaşadığımız gerçeğini ne yazık ki değiştiremiyoruz.
kendisinin sadece attığı fotoğraflardan ötürü ilgi budalası ilan edilişini, kadınlığı üzerinden insanlığı ve doktorluğuyla ilgili atılan alakasız ve hadsiz yorumları gördükçe şaşırıyor ve üzülüyorum. ama bütün bu tepkilerin kendisiyle ilgili değil, o insanların içindeki nefret ile ilgili olduğunu da biliyorum. takma bu yorumları demeyeceğim kendisine. çünkü biliyorum ki kendini, burada anonimliğine güvenerek atılan iğrenç yorumlarla tanımlandırmayacak kadar kendisini bilen birisi. kadınların da var olduğunu kabul ettiğimiz, bir kadının sadece ve sadece kendisi için de bir şeyler yapabileceğini (ilgi çekmek için değil) bildiğimiz günlere... sevgiyle kalın sevgili yazar*
kendisinin sadece attığı fotoğraflardan ötürü ilgi budalası ilan edilişini, kadınlığı üzerinden insanlığı ve doktorluğuyla ilgili atılan alakasız ve hadsiz yorumları gördükçe şaşırıyor ve üzülüyorum. ama bütün bu tepkilerin kendisiyle ilgili değil, o insanların içindeki nefret ile ilgili olduğunu da biliyorum. takma bu yorumları demeyeceğim kendisine. çünkü biliyorum ki kendini, burada anonimliğine güvenerek atılan iğrenç yorumlarla tanımlandırmayacak kadar kendisini bilen birisi. kadınların da var olduğunu kabul ettiğimiz, bir kadının sadece ve sadece kendisi için de bir şeyler yapabileceğini (ilgi çekmek için değil) bildiğimiz günlere... sevgiyle kalın sevgili yazar*
devamını gör...
normal sözlük'ün 1 milyon entryi geçmesi
birlikte güldük, ağladık, kızdık, hüzünlendik, demek milyonluk olduk ha sözlükçüm birlikte nice milyonlara diyelim. * çekiliş var mı çekiliş?
devamını gör...
kudret narı
mide problemlerine çok iyi gelmektedir. en azından kendim için. aylar boyunca ppi kullanmak zorunda değilsem* bunu kendisine borçluyum. gastrit sorunu yaşayanlar da baya faydasını gördüğünü söylüyorlar. formül şu: sabah akşam aç karna zeytinyağlısından bir kaşık atılır, 1 saat civarı beklenir ve yemek yenir.
devamını gör...
bazı kadınların meme gösterme merakı
şu kafanızı kadınların kıyafetine taktığınız kadar ilime bilime taksaydınız şu an bu durumda olmazdık.
devamını gör...
fare deliğe sığmamış bir de kuyruğuna kabak bağlamış
yapamayacağı kadar ağır bir iş varken başka bir iş daha yüklenmek, onu da yapmaya çalışmak anlamında kullanılan atasözü.
iki karpuz bir koltuğa sığmaz sözüyle kombin yapılabilecek bir atasözüdür.
atalarımız burada bir işin üstesinden gelip,daha sonra yapmak isteniyorsa yapılması gerektiğini söylemek istemiş demek mümkün.
iki karpuz bir koltuğa sığmaz sözüyle kombin yapılabilecek bir atasözüdür.
atalarımız burada bir işin üstesinden gelip,daha sonra yapmak isteniyorsa yapılması gerektiğini söylemek istemiş demek mümkün.
devamını gör...
nefes
“dağın uykusuna, kuşun gözüne,
sabahın sesine, taşıdım seni.
kerem’in yaralı, ince dizine,
ırmağın yasına taşıdım seni.
canın içinden, canımı duyan,
canımın içine taşıdım seni.
elma kabuğunda, nar tanesinde,
gizlenen mermere taşıdım seni.
gecenin ördüğü, gün kafesinde,
dolaşan kedere taşıdım seni.
canın içinden, canımı duyan,
canımın içine taşıdım seni.
arının yazına, kışın otuna,
yaprağın güzüne taşıdım seni.
yürekten yüreğe mekik dokuyan,
sevginin göçüne taşıdım seni.
canın içinden, canımı duyan,
canımın içine taşıdım seni.”
bir ülkü tamer şiiri.
devamını gör...
normal sözlük'teki erkeklerin sapık olması
beni rahatsız edecek derecede yazan ve saçmalayan iki kişi oldu sadece, engelledim geçtim. kalanlar genelde saf ve masum* duygular ile yazıyorlar, evli olduğumu öğrendiklerinde ise sessizce kendi kendilerine uzay boşluğuna geri dönüyorlar. ama şunu söyleyebilirim, çoğu erkek yazar sözlükte mesaj attığı yada konuştuğu kadınların profiline hiç girip bakmıyor. hiç hemde. akışta gördükleri bir başlıkta yazılı tanıma cevap olarak size mesaj gönderdilerse okudukları tek tanım o oluyor.
bir çok tanımıımda evli olduğumdan yada eşimden bahsediyorum mesela, girip baksa nikcaltıma lucifer'ın survior misali beni elemek için yazdığı tanımı var, ama bakmıyorlar.
beyler sözlükten bir kadına yürüyecekseniz, biraz daha emek, lütfen.
bir çok tanımıımda evli olduğumdan yada eşimden bahsediyorum mesela, girip baksa nikcaltıma lucifer'ın survior misali beni elemek için yazdığı tanımı var, ama bakmıyorlar.
beyler sözlükten bir kadına yürüyecekseniz, biraz daha emek, lütfen.
devamını gör...
ahmet taner kışlalı
iki eserini okuduğum rahmetli gazeteci.
1 - siyaset bilimi
2 - siyasal sistemler
siyaset bilimi isimli eserine "siyaset nedir?" diyerek başlar, yaşanılan coğrafyanın, ekonominin ve kültürün siyasete etkisine, siyasetteki cinsiyet ve yaş dağılımına, siyaset dışı oluşum ve kurumların siyasete etkisine, vs, bir çok konuya akıcı bir üslupla değinir ve bütün bunlari size izah ederken yormaz, sıkmaz, abi ne anlatıyorsun sen dedirtmez. hele ki eserlerinde dipnot yoktur desem yeridir ve dipnot kullanarak okuyucunun dikkatini dağıtmak yerine, dipnotu metin içerisinde verir geçer.
siyasal sistemler isimli eserinde ise adı üzerinde siyasi çatışmaya sebep olan ve bu siyasi çatışmaya etkisi bulunan bütün olgulari, yani maddi imkanlar, dini inançlar, toplumdaki sinif/kültür farklılıkları ile bütün bunları "yönlendiren" propaganda aletlerini izah eder. bu kitabi okurken de sıkılmazsınız ancak şunu şahsım adına ifade etmem gerekir ki bahsi geçen eserin 71-94. sayfaları arasında islam hakkındaki yazdıkları gülüp geçilecek şeylerdir.
iki eserde sadece siyaset hakkında bir şeyler öğrenmek isteyenler için değil, üslubu ve konuları bakımından siyaset ile ilgili herkesin okumasını tavsiye ettiğim eserlerdir.
1 - siyaset bilimi
2 - siyasal sistemler
siyaset bilimi isimli eserine "siyaset nedir?" diyerek başlar, yaşanılan coğrafyanın, ekonominin ve kültürün siyasete etkisine, siyasetteki cinsiyet ve yaş dağılımına, siyaset dışı oluşum ve kurumların siyasete etkisine, vs, bir çok konuya akıcı bir üslupla değinir ve bütün bunlari size izah ederken yormaz, sıkmaz, abi ne anlatıyorsun sen dedirtmez. hele ki eserlerinde dipnot yoktur desem yeridir ve dipnot kullanarak okuyucunun dikkatini dağıtmak yerine, dipnotu metin içerisinde verir geçer.
siyasal sistemler isimli eserinde ise adı üzerinde siyasi çatışmaya sebep olan ve bu siyasi çatışmaya etkisi bulunan bütün olgulari, yani maddi imkanlar, dini inançlar, toplumdaki sinif/kültür farklılıkları ile bütün bunları "yönlendiren" propaganda aletlerini izah eder. bu kitabi okurken de sıkılmazsınız ancak şunu şahsım adına ifade etmem gerekir ki bahsi geçen eserin 71-94. sayfaları arasında islam hakkındaki yazdıkları gülüp geçilecek şeylerdir.
iki eserde sadece siyaset hakkında bir şeyler öğrenmek isteyenler için değil, üslubu ve konuları bakımından siyaset ile ilgili herkesin okumasını tavsiye ettiğim eserlerdir.
devamını gör...
ironi işareti
ters tarafa bakan soru işareti şeklindedir. ironik girdilerde açıklayıcı emoji olarak kullanılabilir.
ayrıca, (bkz: sarcasm)

ayrıca, (bkz: sarcasm)


devamını gör...
hiçlik
bir şeyin ortadan kalkması, yok olma durumu.
üzerine düşününce gerçekten yok olan bir şey var mı? insanlar ölüyor, maddeler yoklaşıyor ama sanki hep bir şeye dönüşüyor. duygular belki. ama birini sevsek sonra vazgeçsek bitiyor mu tamamen? yerine bir şey koyuyoruz. güzelse özlem; kötüyse nefret,kırgınlık... geçmişimizde hissettiğimiz bir şeyi azaltmışız gibi. sahi hiçlik var mı?
üzerine düşününce gerçekten yok olan bir şey var mı? insanlar ölüyor, maddeler yoklaşıyor ama sanki hep bir şeye dönüşüyor. duygular belki. ama birini sevsek sonra vazgeçsek bitiyor mu tamamen? yerine bir şey koyuyoruz. güzelse özlem; kötüyse nefret,kırgınlık... geçmişimizde hissettiğimiz bir şeyi azaltmışız gibi. sahi hiçlik var mı?
devamını gör...
ingilizcedeki en güzel kelime
benim kendi namıma beğendiğim kelime unfortunately
devamını gör...
kaliteli kısa dizi önerme
(bkz: chernobyl) herkesin hayatında en az bir kez izlemesi lazım diye düşünüyorum bu yaşıma kadar izlediğim en iyi dizidir kendisi
devamını gör...