brahmanizm, m.ö. 2000 öncesinde hintli rahipler olan brahmanların kurduğu bir öğretici biçimidir. hindistan'daki yaygın budist inancı ile büyük ölçüde benzerlik göstermekle birlikte dayandıkları metinler upanişadlardır.*
atman ile brahman'ın özdeş olduğunu*, insandaki ve güneşteki ruhun bir ve aynı şey olduğunu ve atman' nın görünen her şeyin ta kendisi olduğunu anlatır.

brahmanizm'de aynı budizm'de olduğu gibi yaratıcı tanrı yaklaşımı yoktur ve tüm sistemin sebep sonuç yasası ile bir zincirin halkaları ile birbirine bağlı olduğu yaklaşım mevcuttur.

bu sebeple de reenkarnasyon* yaklaşımı ile bireyin yaşamı içinde iyi bir hayat sürmüş olduğunda, ölümden sonra da az veya çok yüksek bir hayata kavuştuğu yaklaşımını benimserler. ayrıca bireyin yeni yaşamında seçeceği hayatı ve dersleri önceki hayatından ya da hayatlarından beraberinde getirdiği karmasına bağlı olarak şekillendirdiği şeklinde yorumlayan bir yaklaşımı vardır. dolayısıyla insanın yaptıklarının iyi veya kötü oluşunun mükafatı veya cezası, sonraki hayatlarında daha konforlu ya da daha zor bir yaşam döngüsü olan bir beden seçeceği olgusuna dayanır.

bu felsefi sistem toplumsal fay hatlarının düzenlenmesinde de bölge insanı üzerinde ciddi anlamda etkili olmaktadır. bir nehrin kenarında yan yana duran iki evden biri aşırı bakımsız ve eski iken diğeri çok bakımlı ve zenginlik içeriyor olabilir. bu noktada evlerde yaşayan fakir insanın komşusuna bakış açısı "demek ki önceki yaşamında çok iyi bir insan olarak yaşamış ki bu hayatta ona bu şekilde mükafat verilmiş şeklinde olurken" zengin komşusunun diğerine bakış açısı " demek ki önceki yaşamında bazı hatalar yapmış ki bu zorluklarla yaşaması gerekiyor, bu hayatında daha iyi bir insan olursa daha iyi bir hayata ulaşabilir" bakış açısına sahip olabiliyorlar.

batı ve islam toplumlarına biraz ters gelen bu bakış açısı uzakdoğu'da hindistan'tan tayland'a kadar yayılan geniş bir coğrafyada mevcuttur..

bu noktaya kadar hinduizmle (bkz: hinduizm) genel olarak benzeyen bakış açılarına sahip olmakla birlikte brahmanizmdeki bakış açısı yeniden doğmanın "dünyanın ıstırabına" yeniden ortak olmasında biraz daha felsefileşiyor. insanların yaşamları boyu yeniden doğumu ve ölümü ve sonrasında hayata yeniden başlayışı, ıstırapların da yani dünya ve evren maddesi ile temas kurarak dünyevi arzu ve isteklere saplanıp kalışının da süreklilik sağlamasına sebebiyet veriyor. beşer varlığı , atman *'la brahman'ın birbirinden farkı olmadığını kavrayıp arzu ve isteklerinden sıyrıldığında insanın madde bedene bağlanmasının da gereği kalmayacaktır. bunun içinde insanın bilgi yoluyla öğrenerek ve kendini keşfederek yoluna devam etmesi gerektiğini anlatmaya çalışır.

hint ve brahman felsefi yaklaşımları çok ciddi bir literatür barındırmakta olup özellikle vedalar * hem lirik hem de şiir olarak müthiş betimlemeler içerir.

konuyla ilgili daha detaylı bilgi için:

brahmanizm

brahmanizm
devamını gör...

kızılderililerin selamlama cümlesidir.

hollywood filmlerinden kızılderilileri tanıdık ve küçükken bu vahşi insanlardan pek hoşlanmamız için elinden geleni yaptı sinema sektörü. elbette amerikan sinemasından bahsediyorum.

çünkü amerikalılara göre kendileri dışındaki herkes vahşi, herkes barbar, herkes ilkeldir. kafa derisi yüzen bu vahşileri bize tanıtan amerikan sineması aklımız ermeye başlayınca kızılderililerin tarafını tutup sabahtan akşama kadar ulelek ulelek diye kızılderilicilik oynayacağımızı hesaba katmadı elbette.

biz büyüdükçe kızılderililerin haklı olduğunu düşünmeye ve düşündükçe de bundan emin olmaz başladık. hatta türkiye’de yaşayan çocuklar olarak yavaş yavaş kızılderililerin göç esnasında hızını alamayan türkler olduğuna bile inandık. kanımız daha da kaynadı bu doğa aşığı kabilelere.

işte başlıkta adını geçirdiğim cümle bize vahşi oldukları öğretilen, eğitilemez cahiller ve gözü dönmüş caniler olarak tanıtılan kızılderililerin gelirken ve giderken kullandıkları selamlama cümlesidir ve karşılarındaki insan ya da insanlara esenlik ve mutluluk dilemek için kullanılır.

kızılderililer sömürgeci vahşileri de ilk gördüklerinde muhtemelen bu cümlelerle selamladılar ve ben artık git gide daha çok hak veriyorum the walking dead’teki shane karakterine. wat cheer elbette güzel bir cümle ama yabancılar toprağına bu kadar aymazca girdiğinde yapılacak tek şey vahşiliğin hakkını vermektir.
devamını gör...

hayatta bi baltaya sap olamamış tipler buradaki bazı yazarları eleştiremez çünkü klavye delikanlılığı denir bunun adına. ulan insanları eleştiren kişi bilgi birikimi yüksek birisi olsa, mevki makam sahibi olsa tamam ama sıradan bir kişi ve de hayatı sözlükte ahkam kesmek.

yok kardeşim herkes haddini bilsin, ota boka da ahkam kesmesin rica ediyorum…
devamını gör...

(bkz: rasathane)
devamını gör...

kekik. güzel kokusuyla cezbeder. tadı da güzeldir ama fazlası acıdır. dahil olduğu şeyin tadını bozar.
devamını gör...

geri gelmeyeceklerse destekleğim gönderi.
devamını gör...

sözlüğe renk katan yazarlardan bir tanesi, gidiş gelişli iniş çıkışlı bir sözlük hayatı var anladığım kadarıyla, ben oyumu kalmasından yana kullanıyorum tabi yine kendi tercihi.
devamını gör...

belki de diğer spermler bu yarışa girmeyecek kadar zekidir diye düşündüğüm tartışmaya açık galibiyet.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ismi değişsin benim için fark eden bir şey yok sonuçta ben ekmeğimdeyim.*
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

turgut uyar'ın göğe bakma durağı adlı şiirinden bir söz dizisi.

bu karanlık, böyle iyi, aferin tanrıya
herkes uyusun, iyi oluyor, hoşlanıyorum

------------------------------------------------------

sakat mı sakat, ama mükemmel. özellikle gecenin karanlığında, kulağında en güzel müzikler saatlerce bir oraya bir buraya yürüyüp eve dönerken sigara ve kahve almışsan, hele bir de sevdiğin sevildiğin için özgürsen artık. "bu karanlık, böyle iyi, aferin tanrıya, aferin tanrım, sen de beni tebrik et, ben senden sen benden razı." diye aklından geçer. rappim güzeldir, güzeli sever. e söz dizisi, dizeler, şiir de güzel. rappim sen affet, aferin sana.

(bkz: tanrıyla histerik bir ilişki içinde olmamak)
(bkz: allah'la sevgi ilişkisi)
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

eski van şehri - hüsrev paşa camii
devamını gör...

sosyal medyadan biriyle tanışırsanız bu ihtimali de düşünün. yedek anahtar gibi olursunuz haberiniz olmaz. zatı muhteremler bu işte çohh eyyyii.
devamını gör...

umursamazlık, bencillik vb.
devamını gör...

gün içinde hem kazanır hem de kaybeder.

beni hizmet sektöründe çalışan çoğu arkadaş çok sever. garsona, müşteri temsilcisine ya da market çalışanı arkadaşlara mutlaka nasılsınız diye sorarım çünkü. cevap aldıktan sonra sipariş verir ya da çözüm için konu hakkında bilgi veririm. şartları zorlamam. konu bellidir, onu söylerim, sonra uzun uzun dinlerim. onlarda sağ olsun hem işimi sahiden çözmeye çalışır hem de ara ara ikramlarda bulunurlar. hatta çoğu ile sonra arkadaş oluruz. buraya kadar sorun yok.

ancak bu arkadaşlar dışında bi de bir kesim var, nezaketi aranmak zannediyor. bunları vahşileşsin diye sanıyorum 20 sene boyunca karanlık odaya kapatıp çiğ et ile besliyorlar ve şehir yaşamına gönderiyorlar zamanı gelince. en ufak kibarlığı adamın algılama şekli şu. bu kadın benimle konuştu o zaman benimle sevişecek.

artık eve kadar mı takip eder yoksa bir anda samimiyet kurup yavrum ile başlayan cümleler mi kuracak o tamamen karşı tarafın boş zamanı ile ilgili bir konu. sokakta adres sorup cevap verilmesine şaşırıp bir insan 20 dakika boyunca takip eder mi? bu ona göre hadi bize gidelim anlamına geliyor. ona göre kendi evinin açık adresini veriyorsun. müthiş bir sapıklık. erişilmesi zor bir kafa.

sonra türk kadınları neden suratsız diye soruyorlar. yok gülmüyorlar, adres soruyorsun cevap bile vermiyorlar, hepsi kezban, bak rus kızlarına ilik gibi neşeli diye geziyorlar sonra bizimkiler.

arkadaş nezaket bu topraklarda çoğunluk tarafından cilveleşmek olarak görülüyorsa sahiden kabalığı nereye kadar eleştirebiliriz. çok gerildim. pof.
devamını gör...

kapya biberden olanını sıvı yağ ile biraz kavurup sarımsaklı yoğurtla da karıştırınca şahane meze olan yiyecek.
devamını gör...

korku tüneline girdik ürkme
elinden tutarım merak etme
cılız bir ses duyuldu sahibi nerede
hadi canım ip atla köşede.
devamını gör...

bir papazın osmanlı günlüğü - john covel

ingiltere'nin kurduğu türkiye tacirleri doğu kumpanyası isimli şirket için osmanlı'dan gerekli izinlerin ve imtiyazların alınabilmesi için ingiltere tarafından osmanlı imparatorluğu'na gönderilen bir papazın yaşadıklarına şahit olduğumuz çok güzel bir kitap. john covel yaşadıkları ve gördüklerini çok detaylı bir şekilde yazmış. bu nedenle o dönemin yaşamını bu kadar ayrıntılı görüp hayret etmemek elde değil.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim